Sorumlu Yazar’s scientific contributions


Ad

What is this page?


This page lists works of an author who doesn't have a ResearchGate profile or hasn't added the works to their profile yet. It is automatically generated from public (personal) data to further our legitimate goal of comprehensive and accurate scientific recordkeeping. If you are this author and want this page removed, please let us know.

Publications (515)


Figure 1. WB-MRI, T2-weighted sequence, is a smoothly contoured lesion in the left frontotemporal region in the cranial coronal section, primarily compatible with meningioma (red arrow).
Figure 2. WB-MRI, fat-suppressed T2-weighted sequence pelvic coronal section, mass thickening with irregular contours in the endometrial cavity (yellow arrow).
Figure 3. WB-MRI, fat-suppressed T2-weighted sequence, right adnexal mass with irregular borders and heterogeneous internal structure in pelvic coronal section (white arrow).
Figure 4. WB-MRI, fat-suppressed T2-weighted sequence coronal section, 4 metastases in the liver parenchyma (orange arrows), metastatic implants in the abdomen (green arrows).
Figure 5. WB-MRI, pelvic T2-weighted sequence, irregular mass wall thickening in the rectosigmoid colon in the sagittal section (blue arrow).

+1

Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır. Telif Hakkı Dogan and Gokce The Effectiveness of Whole Body Magnetic Resonance KOU Sag Bil Derg
  • Article
  • Full-text available

October 2024

·

3 Reads

Kocaeli Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi

·

·

Sorumlu Yazar

·

[...]

·

Geliş Tarihi

Objective: We aim to present the findings and effectiveness of Whole Body Magnetic Resonance Imaging (WBMRI), which we use in the Health Screening Program (HSP) to diagnose cancer in early stage. Methods: This retrospective study was conducted between January 2017-February 2023. 393 individuals, between the ages of 18 and 85, who underwent WBMRI for HSP purposes, were included. The mean age was 50. Results: Malignancy suspicious lesions were observed in the head/neck region in 25 cases. Additional Magnetic Resonance (MRI) and Ultrasound (US) were performed. Mediastinal pathology was observed in 23 cases, and non-mediastinal thoracic pathologies were detected in 15. Therefore thorax Computed Tomography (CT), mammography, and breast US were performed. Benign lesions were observed in the liver in 44 cases, and US was performed. Malignancy-suspicious lesions in the liver were observed in 4, and dynamic abdominal MRI was performed. Cholelithiasis was observed in 16, and confirmed by US. The most common renal findings were; cysts and pelvicalyceal ectasia. Adrenal adenoma was observed in 5 cases. Two of the females had suspicion of gynecological malignancy. Massive diffuse concentric wall thickening was observed in the sigmoid colon, and colonoscopy was performed on one male. Musculoskeletal benign lesions were detected in 99 cases, and malignancy-suspicious lesions were detected in 35. Additional examinations such as US, CT, MRI, PET-CT, scintigraphy, and colonoscopy were performed on 172 cases. Malignancy was detected in 11 cases (2.8%). Conclusion: WBMRI is a radiation-free, non-invasive, short-term examination method. WBMRI is beneficial in diagnosing early-stage cancer.

Download


Unit Root Test for Stationarity of Log of Area and Yield of Major Crops, Rainfall,
Results of ARDL Models Exhibiting Short-and Long Run Coefficients
Journal of Tekirdag Agricultural Faculty

September 2024

·

11 Reads

Tekirdağ Ziraat Fakültesi Dergisi

Despite being blessed with rich agro-climatic conditions, the largest agrarian state in India’s North-East, Assam recorded relatively poor agricultural growth, since independence. The question of agricultural performance in terms of use of factors and growth pattern always arise that seems to vary in different stages of policy shift. Agricultural diversity increased in the initial phase with the expansion of agricultural area but slowed down in the later stages. However, the nature of agricultural diversity and use of resources including land allocations reflects the adaptation of farming community, absorption of labour force and sustainability of earning of farmers. The objectives are to analyze: i) the pattern of agricultural growth, diversity; ii) relative contribution of crop diversification, yield and area towards output growth in the pre-Green Revolution, Green Revolution and Post- Reform period; iii) association of various factors with crop yields in the short run and the adjustment process in the long run. Using secondary data, semi-log linear and spline regression functions we examined the growth and stationarity of growth processes is checked by ADF test. Times series analyses like cointegration and ARDL bound testing approach has been followed to examine the relation of various factors with yield of various crops in the short and long run. The ECM also provides the process of adjustment and CUSUM(Q) test is used for checking fitness of the models. Changes in diversity are analyzed through Herfindahl Index and the additive decomposition technique is employed to examine changing contribution of growth of yield, area and cropping pattern and their interactions. The result reveals varied impacts of main weather variable (rainfall), technological factors and cropping intensity on the yields of crops in different phases since 1950-51. Area effect on output and cropping pattern growth though declined, yield growth contributed increasingly in successive sub-periods in Assam. However, the contribution of modern technology towards the growth has not been uniform in the three major stages of agricultural transformation in Assam.


Çoban çantası (capsella bursa-pastoris l.) bitkisinin etil alkol ile oluşturulan karaciğer hasarları üzerine etkisinin histopatolojik ve biyokimyasal olarak araştırılması

September 2024

·

2 Reads

özet Sunulan bu çalışmanın amacı etil alkol ile oluşturulan karaciğer toksikasyonuna karşı çoban çantası (Capsella Bursa-Pastoris L.) bitkisi çayının koruyucu etkinliğini araştırmaktır. Bu amaçla 32 adet erkek wistar albino rat rastgele 4 gruba ayrıldı. Kontrol grubu; Standart pelet yem ile beslendi. Alkol grubu; Günde bir defa 4 ml/kg % 30'luk etil alkol orogastrik gavaj ile verildi. Alkol + Çoban çantası grubu: Günde bir defa 4 ml/kg % 30'luk etil alkol ve 1 ml/kg bitki çayı günlük orogastrik gavaj ile verildi. Çoban çantası grubu; Günde bir defa 1 ml/kg bitki çayı orogastrik gavaj ile verildi. 60 günlük deneme süresi sonunda sıçanların nekropsileri yapılarak doku ve kan örnekleri alındı. Alınan doku örnekleri Hematoksilen & Eozinle (H&E) ile boyanarak histopatolojik inceleme yapıldı. Alınan kan örnekleri santrifüj edilerek serumları çıkarıldı. Serumlardan karaciğer harabiyeti serum enzimlerinden Alanin transaminaz (ALT), Aspartik transaminaz (AST), Alkalen fosfataz (ALP) ve Laktat dehidrogenaz (LDH) seviyeleri ve Kolesterol, Trigliserit, HDL kolesterol, LDL kolesterol ve Açlık kan şekeri (AKŞ) düzeyleri çalışıldı. Histopatolojik olarak alkol grubu ratların karaciğerlerinde meydana gelen dejeneratif-nekrotik değişikliklerin alkol + Çoban çantası grubunda kısmen azaldığı belirlendi. Biyokimyasal olarak, alkol grubunda kontrole göre artan AST, ALT ve ALP düzeylerinin alkol + Çoban çantası tedavi grubunda azaldığı görüldü. Çoban çantası çayı ile tedavinin trigliserid ve HDL düzeylerine olumlu etki ettiği görülürken, LDL ve kolesterol değerlerini olumsuz etkilediği görüldü. Sonuç olarak, çoban çantası çayı uygulamasının karaciğerde meydana gelen tahribatı azalttığı, ancak LDL ve kolesterol düzeylerinde yükselmeye sebep olduğu belirlendiğinden, çoban çantası çayının etil alkol ile oluşturulan karaciğer toksikasyonuna karşı tam bir koruma sağladığı sonucuna kesin olarak varılamadı. Anahtar Kelimeler: Çoban çantası, etil alkol, histopatoloji, karaciğer, rat. Bu araştırma Yüzüncü Yıl Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Başkanlığı tarafından TYL-2018-6759 nolu proje olarak desteklenmiştir.


Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Cumhuriyetin altın çocukları özel yetenekli bireylere yönelik hukuki zemin ve politika belgelerinin değerlendirilmesi  Evaluation of the legal ground and policy documents for the gifted individuals of the golden children of the republic

August 2024

·

4 Reads

Z: Ülkelerin en değerli sermayesini nitelikli insan gücü oluşturmaktadır. Beşeri sermaye olan insan gücüne etkin eğitim ve istihdam olanakları sağlanması, ülkenin geleceğine yön vermesi ile ilişkili bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Beşeri sermayenin lokomotif gücünü, gelişmiş ülkelerin uygulamaları ve yapılan araştırmalar ışığında özel yetenekli bireylerin oluşturduğunu ifade etmenin yerinde bir tespit olacağı muhakkaktır. Nitelikli beşeri sermayenin lokomotif gücü olan özel yetenekli bireylerin yetiştirilmesinde eğitim programlarının önemi ise tüm dünyanın üzerinde durduğu, alana ilişkin yasal korumalar geliştirdiği ve politika ürettiği bir konudur. Türkiye'nin nitelikli beşeri gücün lokomotif unsuru olan özel yetenekli bireylere yönelik geliştireceği politikalara katkı sunulması amacıyla derlenen bu çalışmada, Cumhuriyet tarihinin başlangıcından günümüze kadarki süreçte, özel yetenekli bireylere dair hukuki zemin ve politika belgelerinin incelenerek özel yetenek alanına ilişkin düzenlemelere olan ihtiyacın varlığına dikkat çekilmektedir. Cumhuriyetin altın çocukları olan özel yetenekli bireylere ilişkin mevzuatın yanı sıra konuya ilişkin diğer hukuki normların da yer aldığı çalışmada, kalkınma planları, şura kararları ve diğer politika belgeleriyle mevcut düzenlemelerin uygulamaya yansıyan yönleri değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda, nitelikli beşeri sermaye bakımından oldukça zengin olan Türkiye'de, özel yetenekli bireylere özgü politika geliştirme ve uygulama konusunda çocuğun üstün yararını gözeterek üstün yönlerini bütüncül olarak ele alan bir kamu politikasının varlığına ise rastlanamamıştır. ABSTRACT: Qualified manpower constitutes the most valuable capital of countries. Providing effective education and employment opportunities to the human capital, which is the human capital, emerges as a matter related to the direction of the country's future. It is certain that it would be appropriate to state that the locomotive power of human capital is created by specially talented individuals in the light of the practices of developed countries and researches. The importance of education programs in raising gifted individuals, who are the driving force of qualified human capital, is an issue that the whole world focuses on, develops legal protections in the field and produces policies. In this study, which was compiled with the aim of contributing to the policies that Türkiye will develop for the gifted individuals who are the locomotive element of qualified human power, the existence of the need for regulations regarding the special talent field is drawn attention by examining the legal basis and policy documents regarding the gifted individuals in the period from the beginning of the Republic's history to the present. In the study, which includes the legislation on gifted individuals, who are the golden children of the Republic, as well as other legal norms on the subject, development plans, council decisions and other policy documents and the aspects of the existing regulations that are reflected in practice are evaluated. As a result of the study, in Turkey, which is quite rich in terms of qualified human capital, it has not been found that there is a public policy that considers the best interests of the child in terms of policy development and implementation specific to gifted individuals, and that considers the superior aspects holistically.


Types of occupational accidents (n=341).
The time period in which the accident occurred, the lost workday, and the result of the accident (n=341).
Significance values between pre-and during-pandemic variables using the Chi-square test.
ORİJİNAL MAKALE / ORIGINAL ARTICLE A Comparative Analysis of Occupational Accidents among Health Workers Before and During the COVID-19 Pandemic Hastane Çalışanlarının COVID -19 Öncesi ve COVID -19 Süreci İş Kazalarının Karşılaştırılması

August 2024

·

14 Reads

Balıkesır Health Sciences Journal

Objective: The study aimed to evaluate the occupational accidents in pre-pandemic and during the COVID-19 pandemic within hospital. Materials and Methods: This descriptive case series study consists of occupational accidents in a university hospital between June 11th, 2018, and December 31st, 2021. Sample selection was not made and the entire population was taken into consideration. The data was obtained from the records of the Occupational Safety and Health Department of the hospital. Descriptive statistics and the SPSS program version 25.0 were used to analyze the data. Results: While the occupational group with the highest number of occupational accidents in the pre-pandemic period was cleaning personnel (34.8%), it was determined that the most occupational accidents were seen in nurses (37.5%) during the pandemic. A statistically significant difference was detected between pre-and during-pandemic occupational accidents and the variables of age and working hours (p<0.05). The occupational accidents' types were mostly sharp-stab injuries (43.6%-44.4%) and musculoskeletal injuries (22.7%-15%) pre-pandemic period and during the pandemic, respectively. The superiority of the staff who have had occupational accidents were women and the 20-29 age group. Conclusion: It is recommended that health policymakers and hospital administrators determine strategies to reduce occupational accidents among health workers. ÖZ Amaç: Bu çalışmada hastane çalışanlarının COVID-19 öncesi ve COVID-19 süreci iş kazalarının karşılaştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı olgu serisi türündeki bu çalışma bir üniversite hastanesinde 11 Haziran 2018 ile 31 Aralık 2021 tarihleri arasında meydana gelen iş kazalarını kapsamaktadır. Çalışmada örneklem seçimine gidilmemiş ve evrenin tamamı değerlendirmeye alınmıştır. Veriler hastanenin İş Sağlığı ve Güvenliği Birimi kayıtlarından elde edilmiştir. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistiklerden ve SPSS programından faydalanılmıştır. Bulgular: Pandemi öncesi dönemde iş kazalarının en fazla görüldüğü meslek grubu temizlik personeli iken (%34,8) pandemi döneminde iş kazalarının en fazla hemşirelerde görüldüğü (%37,5) tespit edilmiştir. Pandemi öncesi ve pandemi sırasında yaşanan iş kazaları ile yaş ve çalışma saati değişkenleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edilmiştir (p<0,05). Pandemi öncesi ve pandemi süreci iş kazalarının en fazla kesici alet yaralanmaları (%43,6-%44,4) ve kas-iskelet sistemi yaralanmaları (%22,7-%15) nedeniyle yaşandığı görülmüştür. İş kazası geçiren çalışanların çoğunluğunu kadınların ve 20-29 yaş grubunun oluşturduğu tespit edilmiştir. Sonuç: Sağlık politika yapıcıların ve hastane yöneticilerinin, sağlık çalışanlarının maruz kaldığı iş kazalarını azaltmaya yönelik stratejiler belirlemesi önerilmektedir.


MENTAL FATIGUE AWARENESS SCALE IN ATHLETES (MFASA): VALIDITY AND RELIABILITY STUDY

July 2024

·

32 Reads

The aim of this study was to develop a measurement tool to determine the extent to which active athletes are aware of their mental fatigue that they may face after training or competition. Within the scope of qualitative steps, focus group interviews were conducted with experts to create an item pool after the literature review and 70 athletes who are experts in their field were asked to write essays. Within the scope of quantitative steps, validity and reliability analyses were conducted. First, the 51-item item pool and the expert evaluation form prepared for Likert-type selection were sent online to 30 experts to be evaluated according to the Lawshe technique. According to the expert feedback, 15 items were deleted and the item pool was reduced to 36 items, and a 5-point Likert scale was preferred. EFA was performed by testing the assumptions for 916 observations (Xyear=20.52±6.15) reached with the trial scale form, and a single-factor structure of 25 items was obtained. Data were collected again from 613 athletes (Xyears=18.26±5.86) and CFA was performed with Lisrel Program by testing the assumptions. By examining the standardized loading values of the single factor, common variances of the items, model goodness-of-fit values and T values of the items, the single-factor structure consisting of 25 items was confirmed as a model and the model fit indices reached an acceptable level (χ2/sd= 1307.60/287=4.55; RMSEA=.079, NFI=.96; NNFI=.96, CFI=.96). The variance explained in one factor of the scale was 52.486% and the cronbach alpha internal consistency coefficient was calculated as .96, AVE= .503 and CR=.94. As a result, "Mental Fatigue Awareness Scale in Sport (MAFS)" was found to be a valid and reliable scale with high psychometric properties.


Analysis of Agricultural Insurance Application in Thyme Production: The Case of Denizli Province (Kekik Üretiminde Tarım Sigortası Uygulamasının Analizi: Denizli İli Örneği)

July 2024

·

12 Reads

EJONS International Journal of Mathematic Engineering and Natural Sciences

Tarım sektörü birçok sosyo-ekonomik kriter bakımından farklı gelişmişlik düzeyine sahip bütün ülkelerin ekonomilerinde stratejik ve hayati bir öneme sahiptir. Tarım sektörü sahip olduğu temel özellikleri bakımından üretim sürecinde önemli ölçüde doğa koşullarına bağlıdır. Günümüzde ne kadar geliştirilmiş yüksek teknolojiye sahip olunsa dahi tarımsal üretimin doğa koşullarına bağlılığı devam etmektedir. Tarımsal üretimi tehdit eden risk ve belirsizliklerin sebep olduğu hasarların giderilebilmesi için kullanılabilecek en etkili yöntem tarım sigortası uygulamasıdır. Dünyada tarım sigortası uygulamalarının geçmişi 18. Yüzyıla, Türkiye'de ise 1950'li yılların sonlarına uzanmaktadır. Günümüzde ülke genelinde tarım sigortalarının temel dayanağını ise 2005 yılında çıkartılan Tarım Sigortaları Kanunu oluşturmaktadır. Tarımsal faaliyetler için uygulanan tarım sigortaları pratikleri ise ilgili kanun gereği kurulan Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi tarafından yürütülmektedir. Ülke genelinde 2022 yılı itibariyle 296 milyar TL sigorta bedeli, 4,8 milyar TL prim üretimi karşılığında yaklaşık 3 milyon adet poliçe oluşturulmuştur. Aynı yıl itibariyle ülke genelinde tarım sigortaları kapsamında 3,4 milyar TL hasar ödemesi yapılmıştır. Bu çalışmada Denizli ilinde Basit Tesadüfi Örnekleme yöntemi ile belirlenen 82 adet kekik üretim işletmesinden elde edilen veriler yardımıyla tarım sigortası yaptıran ve yaptırmayan işletmeler arasındaki farklılıklar incelenmiştir. Yapılan çalışmada incelenen işletmelerde kekik üretiminde tarım sigortası yaptırma oranı %29,27 (24 işletme) olarak tespit edilmiştir. Bu oran toplam kekik üretim alanrı içinde %47,71, üretim miktarı içinde ise %43,63 olarak tespit edilmiştir. Yürütülen araştırmada elde edilen sonuçlara göre kekik üretiminde sigorta yaptıran işletmelerde; ortalama kekik üretim alanı 73,35 da, ortalama verim değeri 86,97 kg/da ve elde edilen üretim değeri 1.332,95 TL/da olarak hesaplanmıştır. Bu değerler tarım sigortası yaptırmayan işletmelerden daha düşük düzeyde bulunmuştur. Belirtilen kriterlerde sırasıyla gruplar arasındaki farklar istatistiki yönden %1, %10 ve %10 düzeyinde anlamlı bulunmuştur. Yürütülen araştırma kekik üretiminde sigorta yaptıran işletmelerle yaptırmayan işletmeler arasında; Yaş (%5), eğitim (%10), kekik üretim tecrübesi (%5) ve dekar başına insan işgücü kullanımı (%5) değerleri bakımından istatistiki yönden farklılıkların anlamlı olduğunu göstermiştir. Yapılan araştırma incelenen işletmelerde sigorta yaptıran üreticilerin eğitim düzeyinin yaptırmayanlara göre daha yüksek düzeyde ve yaş ortalamasının da ortalama 5 yaş daha genç bireylerden oluştuğunu göstermiştir. Yürütülen çalışma tarım sigortası uygulanan işletmelerde verim ve satış fiyatına bağlı olarak elde edilen üretim değerinin tarım sigortası yaptırmayan işletmelerde oranla daha düşük olduğunu ortaya koymuştur. Bu durum araştırma alanındaki üreticiler kekik üretim tekniği konusunda eğitim faaliyetlerine ağırlık verilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Literatür incelendiğinde her türlü tarımsal faaliyet dalında tarım sigortası uygulamalarının yetersiz olduğunu göstermektedir. Bu araştırmada elde edilen bulgular da bu kanıyı doğrular niteliktedir. Tarımsal sigortacılık hizmetlerinin yaygınlaştırılması için mutlaka işletme düzeyinde eğitim, yayım, tanıtım ve bilgilendirme faaliyetlerine ağırlık verilmelidir.


Türkiye'de Turizm Sektöründe İstihdam Edilen Nüfusun Coğrafyası

June 2024

·

89 Reads

Coğrafi Bilimler Dergisi

Küresel ölçekte en hızlı büyüyen sektörlerden biri olan turizmin emek-yoğun niteliği, sektörde istihdam edilenleri ön plana çıkarmaktadır. Gelişmekte olan pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de turizmin istihdam yaratmadaki potansiyeli oldukça önemlidir. Bu çalışmada, Türkiye’de turizm sektöründe istihdam edilen nüfus ilçe ölçeğindeki güncel veriler üzerinden incelenmiştir. Çalışmanın temel amacı Türkiye’de turizm sektöründe istihdam edilen nüfusun mekânsal deseninin ilçe bazlı ortaya konabilmesidir. Bu amaca uygun olarak Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan (SGK) 2022 yılına ait ilçe ölçeğindeki istihdam verileri elde edilmiştir. Verilere, çeşitli mekânsal istatistik teknikleri uygulanmıştır. Bulgular, Türkiye’de turizm sektöründe istihdam edilen nüfusun ülke içindeki dağılımında çarpıcı farklılıkların olduğunu göstermektedir. Özellikle güneybatı kıyılarındaki uluslararası turizm merkezleri turizm sektöründe istihdam edilen nüfus açısından birçok başlıkta ön plana çıkmıştır. Türkiye’de turizm sektöründe istihdam edilen nüfusa yönelik politika ve stratejiler geliştirilerek bütünlükçü bir yönetim anlayışının geliştirilmesine ihtiyaç vardır.



Ad

Citations (6)


... pubescens, Rhamnus lib- anotica Boiss., Rhus coriaria L., Styrax officinalis L., and Ulmus glabra Huds. (Keskin & al. 2021b) (Fig. 3a). While forest vegetation in the area reaches an altitude of 1700-1800 m, steppe vegetation occurs in the alpine areas and above the timberline, exceeding 1800 m (Fig. 3d). ...

Reference:

The bryophyte flora of Karınca Mountain (Pozantı-Adana)
KARINCA DAĞI'NIN (POZANTI-ADANA) ENDEMİK BİTKİLERİ VE IUCN TEHLİKE KATEGORİLERİ The Endemic Plants of Karınca Mountain (Pozantı-Adana) and IUCN Red List of Threatened Categories

... İçten yanmalı motorlarda, dizel yakıtına bir alternatif olarak kabul edilen biyodizel, bu tür yakıtlar arasında dikkat çekici bir konuma sahiptir [2]. Dizel yakıtlarla benzer özelliklere sahip olmaları, sıvı formda bulunmaları ve mevcut yakıtlarla karıştırılarak kullanılabilir olmaları, bu yakıtlara önemli avantajlar kazandırmaktadır [5]. Yaklaşık %10 oksijen içermesi yanma sürecini iyileştirmekte ve HC, partikül madde (PM), karbondioksit (CO2) ve CO gibi egzoz gazı emisyonlarını azaltmada önemli bir rol oynamaktadır. ...

Mikroalg metil esterinin bir dizel motorunda, motor performansı ve egzoz emisyonlarına etkisinin araştırılması

... Müzik öğretmeni adaylarının şarkı söylemeye yönelik metaforik algılarının ortak anlamlarının ortaya konulması amaçlandığı için fenomenolojik araştırma deseninin bu çalışmada tercih edilmiştir. Fenomenoloji, algılama süreci sonucunda ortaya çıkan "algı durumları" ile nesneler hakkındaki bilgiyi, duyularla kavranabilen, farkına varılabilen, gözlemlenebilen ve öznel deneyimin konusu olan fenomenler üzerinden inceler (Tutar, 2023). Bu doğrultuda yapılan çalışmada da müzik öğretmeni adaylarının şarkı söylemeye ilişkin ürettikleri metaforların bireysel deneyim ve algı durumları açısından incelemek önem arz etmektedir. ...

「Derleme Makale / Compilation Article」 Nitel Araştırma Deseni Belirleme Ölçütleri ve Gerekçelendirilmesi
  • Citing Article
  • June 2023

... Bu durum ise hem koleksiyonerler hem de sanatçılar açısından krizler oluşturabilmektedir. Özellikle 2019 yılında ortaya çıkan ve sonrasında da devam eden Covid-19 pandemi süreci bu kriz durumları arasındadır (Bastaban, 2023). Fakat yine de pandeminin yavaşlama eğilimi göstermesi, tekrardan hareketliliğin başlaması ve sonucu 65 milyar dolarlara ulaşan satış tutarları ortaya çıkarmıştır. ...

Covid-19 Pandemi Sürecinde Geleneksel Türk El Sanatları Dersinin Uzaktan Öğretimine Yönelik Öğrenci Görüş ve Tasvirlerinin Belirlenmesi Determining Student's Opinions and Descriptions on Distance Teaching of Traditional Turkish Handicrafts During the COVID-19 Pandemic Process

Art and Interpretation

... Flat bread can be categorized based on whether they're either single or double-layered, leavened as well as unleavened, and whether or not they are nailed (Çoşkuner & Karababa, 2021). Considering various consumption sectors such as restaurants, kebab shops, and raw meatball restaurants, flat breads are consumed pretty broadly and make up 5% of the entire amount of bread produced daily in our country (Satouf, 2022). Flatbreads are produced by baking them on a stove, pan, or hot stone, then rolled and filled with ingredients like cheese, meat, or other ingredients (Coşkuner et al., 1999;Coşkuner, 2003;Göçmen et al., 2009;Satouf, 2012;Parimala & Sudha, 2015;Pasqualone, 2018;Köten & Ünsal, 2020). ...

The Effect of Using Some Additives on The Quality of Arabic Bread

Journal of the Institute of Science and Technology

... 3H 2 O, Sigma-Aldrich), magnesium chloride hexahydrate (MgCl 2 .6H 2 O, Sigma-Aldrich), calcium chloride (CaCl 2 , Sigma-Aldrich), sodium sulfate (Na 2 SO 4 , Sigma-Aldrich), tris-hydroxymethyl aminomethane (HOCH 2 ) 3 CNH 2 , Tris, Sigma-Aldrich), and hydrochloric acid (HCl, Sigma-Aldrich) were used in preparation of SBF solution. Apatite wollastonite (AW) powder, which forms the matrix structure of the coatings, was produced using the synthesis steps in our previous study [31]. ...

Academic Platform Journal of Engineering and Science Sinterleme Yöntemiyle Apatit -Wollastonit Cam Seramik Üretimi Apatite -Wollastonite Glass Ceramic Production by Sintering Method
  • Citing Article
  • November 2022