Osman ERCAN’s research while affiliated with Ardahan University and other places

What is this page?


This page lists works of an author who doesn't have a ResearchGate profile or hasn't added the works to their profile yet. It is automatically generated from public (personal) data to further our legitimate goal of comprehensive and accurate scientific recordkeeping. If you are this author and want this page removed, please let us know.

Publications (5)


Rus İlhakı Sonrasında Kırım Tatarlarına Yönelik İnsan Hakları İhlalleri: Toplanma ve Örgütlenme Hakları Üzerine Kapsamlı Bir AnalizHuman Rights Violations towards the Crimean Tatars After the Russian Annexation: A Comprehensive Analysis on the Rights to Assembly and Association
  • Article

October 2023

·

13 Reads

Gaziantep University Journal of Social Sciences

Osman ERCAN

·

Hakan KOLÇAK

Kırım Tatarlarının çokkültürlü Kırım Yarımadası’ndaki yaşamları, 18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Rus hâkimiyeti dolayısıyla siyasi ve sosyal açılardan sorunlu bir süreç olarak ilerlemiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında yaşadıkları büyük sürgün nedeniyle ağır hak ihlallerine maruz kalan Kırım Tatarlarının talihi, Sovyet dönemi boyunca da birçok hak yönünden mahrumiyetler içerisinde geçmiştir. Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından Ukrayna bünyesinde bazı hakları teslim edilen Tatarlar, 1996 Anayasası’nda tanınan ve düzenlenen özerklik haklarından istifade etmiştir. İnsan hakları açısından bazı sınırlılıklar içeriyor olsa da görece olumlu bu anayasal düzen, Rusya Federasyonu’nun 2014 yılının mart ayında Kırım’ı ilhak etmesi akabinde tekrardan sekteye uğramış ve Kırım Tatarları birtakım insan hakları ihlalleri ile karşı karşıya kalmıştır. Bahse konu ihlalleri; mülkiyet hakkı, ifade hürriyeti, din hürriyeti ve çeşitli kolektif haklar yönünden irdeleyen çalışmalar yayımlanmıştır. Rus ilhakı sonrasında toplanma ve örgütlenme hakları bakımından kayıtlara geçen ihlallerin analizine yönelik olarak ise öğretide genel bir ihmalin varlığı söz konusudur. Çalışmamız, bu ihmalin ortadan kaldırılmasını hedeflemektedir. Bu bağlamda, Rus ilhakı sonrasında gerek sivil toplum kuruluşları gerek devlet kurumları tarafından düzenli bir şekilde yayımlanan insan hakları temalı raporlar irdelenmekte; toplanma ve örgütlenme haklarına yönelik Kırım’daki Rus yönetiminin ihlallere sebebiyet veren uygulamaları tespit edilmektedir. Söz konusu ihlallerin tespiti ile Tatar Türklerinin mevcut sorunlarına ilişkin bölgesel ve uluslararası farkındalığın artırılabileceği de çalışmamızda ayrıca ileri sürülmektedir.


Macar dış politikasında çeşitlendirme arayışı: Macaristan’ın ‘Doğu Açılımı’ ve Türk DevletleriThe quest for diversification in Hungarian foreign policy: Hungary’s ‘Eastern opening’ and the Turkic States

July 2023

·

21 Reads

·

2 Citations

Trakya Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi

Macaristan 1989 sonrasında başlayan Üçüncü Cumhuriyet dönemi ile İkinci Dünya Savaşı’nın akabinde edindiği Doğu Bloku üyesi sosyalist ülke hüviyetinden çıkarak Avrupa ile bütünleşmeye dayalı bir dış politika anlayışına geçiş yapmıştır. Demokrasi ve piyasa ekonomisine dayanan geçiş süreci ile vuku bulan Avrupa-Atlantik ülkeleri ile bütünleşme politikası, ülkenin Batılı uluslararası kuruluşlarına üyelikleri ile sağlamlaştırılmıştır. Macaristan’da 2010 yılındaki seçimlerde hâlâ iktidarda olan Fidesz–Macar Yurttaş Birliği’nin iktidara gelmesi ile ülkenin dış politikası çeşitlenerek çok boyutlu hâle gelmeye başlamıştır. Mezkûr dönemde ülkenin “Doğu Açılımı” olarak adlandırılan politikası, Üçüncü Cumhuriyet döneminde Batı eksenli şekillenen dış politikasına Doğu ülkelerinin tekrardan eklemlenmesini öngörmüştür. Macaristan, Doğu Açılımı politikasıyla Türk dünyası ülkeleriyle de yakın ilişkiler kurmuştur. Bu çalışma, şimdiye kadar Türkçe literatürde üzerinde yeterince durulmayan Doğu Açılımı politikasının Türk dünyası ülkeleri ile ilişkilerde oluşturduğu dinamikleri sorgulayarak ilgili alana katkı sunmayı amaçlamaktadır.



The Alternative of Confederalism: A New Constitutional Order for the Resolution of the Georgian- Ossetian Conflict

June 2022

·

31 Reads

·

1 Citation

Uluslararası Hukuk ve Sosyal Bilim Araştırmaları Dergisi

This article examines the Georgian-Ossetian conflict by considering recent developments and comes up with a formula for the resolution of the conflict. According to the article, a new confederal order that takes its shape at the constitutional level would contribute to the cessation of the rooted hostilities and the elimination of the institutionalised doubts between the two communities. South Ossetia would benefit from the confederal order in the short run; however, the order would, in the long run, create a public area where the two communities would coexist in a peaceful manner. Collaborationist and integrationist steps taken by the Georgian and Ossetian authorities after the construction of the confederal order would gradually cease the hostilities and eliminate the doubts, ultimately leading to the transformation of regional or national loyalties into confederal allegiances. These allegiances would establish an environment of mutual trust encouraging the communities to turn their confederal union into a federation or unitary state. Such unionist and holistic transformation processes have been completed by historical confederations. Furthermore, present confederal organisations are also carrying out such processes. The article taking into account various matters, e.g. the current Georgian and Ossetian standpoints as well as the present military, financial and political capabilities of the Georgian state, recognises its confederal formula as a worth-examining alternative.


KONFEDERAL BİRLİK: GÜRCÜ-ABHAZ İHTİLAFININ ÇÖZÜMÜ İÇİN YENİ ANAYASAL DÜZEN
  • Article
  • Full-text available

November 2021

·

30 Reads

·

1 Citation

Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü Dergisi

Disiplinlerarası bir çalışma olan bu makale, Gürcü-Abhaz ihtilafını güncel gelişmeler çerçevesinde analiz etmekte ve ihtilafın çözümüne dair bir öneri sunmaktadır. Çalışmamıza göre; koronavirüs salgını sürecinde iki toplum arasında beliren ılımlı atmosfer, kökleşmiş husumetler ve kurumsallaşmış güvensizliklerin giderilmesini sağlayacak yeni bir döneme kapı aralamıştır. Gürcistan ve Abhazya tarafından bu dönem kapsamında anayasal düzlemde ete kemiğe büründürülecek konfederal düzen, var olan husumetlerin ve güvensizliklerin bertaraf edilmesine katkı sunabilir. Konfederalleşmenin kısa vadede Abhazya’nın menfaatine bir durum olacağını kabul eden çalışmamız, uzun vadede tezahür edecek pek çok potansiyel gelişmeyle beraber konfederalleşme adımlarının iki toplum için birlikte yaşamı sürdürebilecekleri kamusal alanı inşa edeceğini savunmaktadır. Gürcü ve Abhaz otoritelerince konfederal uygulamalar eşliğinde pratiğe dökülecek birçok iş birliği ve entegrasyoncu operasyon, kökleşmiş husumetlerin ve kurumsallaşmış güvensizliklerin kademeli olarak yok olmasını ve nihayetinde bölgesel veya ulusal bağlılıkların konfederal bağlılıklara dönüşmesini sağlayabilir. Konfederal bağlılıkların doğal bir uzantısı olarak şekillenen karşılıklı güven atmosferi içerisinde hareket edecek olan iki topluluk, siyasi devlet teşkilatlanmalarını federal yahut üniter bir yapıya evirebilirler. Birliktelikçi ve bütünselci evrilme süreci, hem tarihi konfederasyonlarca izlenmiş hem de benzeri güncel yapılanmalar tarafından takip edilmektedir. Güncel Gürcü ve Abhaz pozisyonlarını değerlendirerek konfederalleşme önerisini dile getiren çalışmamız; (i) küresel salgın döneminde Gürcü ve Abhaz otoritelerince sergilenen karşılıklı ılımlı tavırlar, (ii) yeni Abhaz yönetiminin Gürcistan ile pek çok alanda ortak politika geliştirme arzusu, (iii) Gürcü devletinin mevcut siyasi, ekonomik ve askeri kabiliyetleri ve (iv) Gürcü halkının barışçıl müzakerelerle ihtilafı çözme istemi gibi çeşitli dinamikleri hesaba katarak konfederalleşme önerisini ciddi bir alternatif olarak sunmaktadır.

Download

Citations (1)


... Abhazya ve Güney Osetya gibi yerlerde tesis edilen devlet teşkilatlanmaları, egemenliğin ampirik şartlarını taşıyor olsa da, ampirik egemenliğin uluslararası toplum tarafından yargısal tanınması vuku bulmadığından ötürü devletlerarası düzlemde egemen devlet olarak kabul görmeleri mümkün değildir (Kohen, 2006: 2-4). Mevzubahis düzlemde sözde devlet olarak algılanan bu teşkilatlanmalar, ampirik egemenliklerini yargısal boyuta taşıyabilmeleri için nihai anlamda BM üyesi olmaları gerekmektedir 19 Küresel koronavirüs salgını sürecinde Gürcü ve Abhaz otoriteleri arasında cereyan eden ılımlı atmosferin etraflı analizi için bakınız: Kolçak ve Ercan (2021). 20 Mevzubahis faaliyetlerin kısa bir özeti için bakınız: https://civil.ge/archives/407951 ...

Reference:

The Alternative of Confederalism: A New Constitutional Order for the Resolution of the Georgian- Ossetian Conflict
KONFEDERAL BİRLİK: GÜRCÜ-ABHAZ İHTİLAFININ ÇÖZÜMÜ İÇİN YENİ ANAYASAL DÜZEN

Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü Dergisi