Nurcihan AKŞEHİRLİ’s research while affiliated with Bandırma Onyedi Eylül University and other places

What is this page?


This page lists works of an author who doesn't have a ResearchGate profile or hasn't added the works to their profile yet. It is automatically generated from public (personal) data to further our legitimate goal of comprehensive and accurate scientific recordkeeping. If you are this author and want this page removed, please let us know.

Publications (6)


Vergiler ve Gelir Dağılımı Arasındaki Nedensellik İlişkisi
  • Article
  • Full-text available

October 2024

·

16 Reads

Kamu Yönetimi ve Politikaları Dergisi

Nurcihan Akşehirli

Gelir dağılımı, belirli bir dönemde bir ülkede üretilen toplam gelirin o ülkedeki bireyler arasındaki bölüşümünü ifade etmektedir. Gelirin, piyasa koşullarında kendiliğinden dağılımı, piyasa başarısızlıkları ya da kurumsal faktörler nedeniyle her zaman eşit olmamaktadır. Gelir eşitsizliği, ekonomik büyüme, kalkınma, refah seviyesi gibi makroekonomik göstergelerin yanı sıra toplumsal huzuru da zedelediği için devlet, çeşitli maliye politikası araçları ile piyasada kendiliğinden oluşan gelir dağılımına müdahale etmektedir. Bu noktada, vergiler, gelir eşitsizliği ile mücadeledeki kilit rolüyle öne çıkmaktadır. Bu çalışma, vergi ve gelir dağılımı arasındaki nedensellik ilişkisini araştırmayı amaçlamıştır. Bunun için dolaysız vergiler ve dolaylı vergilerin Gini katsayısı ile ilişkisini belirlemiştir. Dolaysız vergileri temsilen mülkiyet üzerinden alınan vergileri, dolaylı vergileri temsilen uluslararası ticaret ve muamelelerden alınan vergileri kullanmıştır. Çalışma, Türkiye'de 2006-2023 dönemini analiz etmek amacıyla Toda-Yamamoto nedensellik testini uygulamıştır. Serilerin durağanlığını sınamak için Genişletilmiş Dickey-Fuller ve Philips-Perron testlerine başvurmuştur. Bulgular, hem dolaysız hem de dolaylı vergilerden gelir dağılımına doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisi ortaya koymuştur. Çalışma sonucu, mülkiyet üzerinden alınan vergiler ve uluslararası ticaret ve muamelelerden alınan vergilere yönelik maliye politikalarının gelir dağılımı üzerinde etkili olabileceğini göstermiştir.

Download

Continued
Interest Rate Pass-Through in Türkiye: Evidence of the Monetary Policy Approach

June 2024

·

82 Reads

Ekonomi Politika & Finans Araştırmaları Dergisi

Central banks direct banks' rates by increasing or decreasing policy rates through the interest rate channel. The effectiveness of this channel is related to the interest rate pass-through. The pass-through of interest rates indicates the impact of changes in policy rates on the retail rates of banks. Pass-through is not only a prerequisite for the monetary transmission mechanism but also is the first stage of it. A complete and quick pass-through increases the effectiveness of the interest rate channel. This paper focuses on the monetary policy approach and uses the ARDL and NARDL models to analyze the relationship between the policy rate and the lending rate in order to test the interest rate pass-through for Türkiye. To enable a comparison of the degree of pass-through and the speed of adjustment, this paper focuses on two time periods: 2011:01–2016:12 and 2017:01–2023:10. The findings of the paper indicate that there are three shreds of evidence for the interest rate pass-through in Türkiye. It is symmetric for both periods. The level of pass-through in the initial period exceeds that of the subsequent period. The rate of adjustment in the second period is faster than in the first one.


Güven Faktörünün Dolarizasyona EtkisiThe Effect Of Confidence Factor On Dollarization

February 2024

·

15 Reads

·

1 Citation

Yönetim Bilimleri Dergisi

Bu çalışmada, güven faktörünün dolarizasyon üzerindeki etkisinin Türkiye için incelenmesi amaçlanmıştır. Bu etki, Gecikmesi Dağıtılmış Otoregresif (Autoregressive Distributed Lag-ARDL) yöntemi ve 2010Q1-2019Q4 döneminin üç aylık verileri ile araştırılmıştır. Etki, iki farklı model çerçevesinde incelenmiştir. Güven faktörünü temsil etmek üzere, ilk modelde tüketici güven endeksine, ikinci modelde ise reel kesim güven endeksine yer verilmiştir. Dolarizasyonu temsilen, bankacılık sektöründe yabancı para mevduatın toplam mevduata oranı, her iki modelde de bağımlı değişken olarak kullanılmıştır. Literatürde dolarizasyona etkiyi, iki farklı güven endeksinin etki derecelerini karşılaştırmalı ele alan bir çalışmaya rastlanmamıştır. Böylece bu çalışma, her iki güven endeksinin dolarizasyon üzerindeki kısa ve uzun dönemli etkilerini analiz ederek ve etki derecelerini karşılaştırarak literatür çalışmalarından ayrışmıştır. Analiz bulguları, tüketicilerin ve reel kesimin güven seviyesinde meydana gelen değişikliklerin uzun ve kısa dönemde dolarizasyon üzerinde istatistiksel olarak anlamlı ve negatif bir etki oluşturduğunu göstermiştir. Uzun dönem sonuçlarında, hem tüketicilerin hem de reel kesimin güven azalışının (artışının) dolarizasyonu neredeyse aynı seviyelerde artırdığı (azalttığı) belirlenmiştir. Kısa dönem bulgularında ise tüketicilerin güven azalışının (artışının) reel kesim güven azalışına (artışına) kıyasla dolarizasyonu daha fazla artırmakta (azaltmakta) olduğu tespit edilmiştir. Analiz bulguları, Türkiye'de ters dolarizasyon sürecinin sağlanması için ekonomik aktörlerin güvenine yönelik politika çıkarımlarını gündeme getirmiştir.


POST KEYNESYEN İÇSEL PARA ARZI: TÜRKİYE İÇİN BİR SINAMATHE POST KEYNESİAN ENDOGENOUS MONEY SUPPLY: A TEST FOR TURKEY

June 2023

·

13 Reads

·

2 Citations

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi

Post Keynesyen ekonomistler, para arzının bir ekonominin parasal sistemi içinde içsel olarak belirlendiğini savunmuştur. Çalışmada, bu görüşün Türkiye'deki geçerliliği, 2010Q1-2022Q3 dönemi için araştırılmıştır. Sınama, M3 para arzı, toplam yurtiçi kredi hacmi, bileşik öncü göstergeler endeksi ve tüketici fiyat endeksi yardımı ile yapılmıştır. Serilerin durağanlık durumunun belirlenmesi için Augmented Dickey Fuller ve Philips Perron birim kök testlerinden faydalanılmıştır. Uzun ve kısa dönem etkilerinin araştırılması amacıyla Gecikmesi Dağıtılmış Otoregresif (Autoregressive Distributed Lag-ARDL) Model kullanılmıştır. Değişkenler arasındaki nedensellik yönünün tespit edilmesi için ise Todo-Yamamoto nedensellik testine başvurulmuştur. Analiz bulguları, Türkiye için Post Keynesyen İçsel Para Arzı Teorisinin geçerli olduğunu göstermiştir. Anahtar Kelimeler: Post Keynesyen İçsel Para Arzı, ARDL, Toda-Yamamoto Nedensellik Testi, Türkiye


Banka Risklerinin Türev Finansal Araçlarla Yönetimi

March 2023

·

4 Reads

Doğuş Üniversitesi Dergisi

Finansal piyasaların genişlemesi ve serbestleşmesi, finansal hizmet verirken bankaların karşı karşıya kaldıkları risklerini de artırmıştır. Bankalar, bu süreçte, risklerindeki artışları türev finansal araç kullanımı ile yönetmeye çalışmıştır. Çalışmada, Türk bankacılık sektörü için piyasa riski, operasyonel risk ve kredi riskinin türev finansal araç kullanımına etkisi test edilmiş ve böylelikle söz konusu risklerin türevler yardımı ile ne ölçüde yönetildiğinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Sınamada, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumundan temin edilen, 2016:M01-2022:M10 dönemine ait aylık veriler kullanılmıştır. Serilerin durağanlık sınaması için Augmented Dickey–Fuller ve Philips-Perron birim kök testlerinden faydalanılmıştır. Uzun ve kısa dönem etkilerinin tahmini için ise Gecikmesi Dağıtılmış Otoregresif (Autoregressive Distributed Lag-ARDL) Modeli kullanılmıştır. Analizden elde edilen bulgular, bankacılık sektörüne ait piyasa ve kredi riskinin hem uzun hem de kısa dönemde, sektörün operasyonel riskinin ise uzun dönemde, sektörün türev araç kullanımına istatistiksel olarak anlamlı etkide bulunduğunu göstermiştir. Analiz sonuçları, uzun dönemde, tüm açıklayıcı değişkenlerin türev araçlarla doğru yönlü bir ilişkisi olduğuna işaret etmesinin yanı sıra Türkiye'de bankaların özellikle operasyonel ve piyasa risklerinin yönetiminde türev finansal araçlara daha yoğun bir şekilde başvurduğunu ortaya koymuştur.


TÜRKİYE’DE ENFLASYON VE FAİZ ORANI İLİŞKİSİ: FISHER HİPOTEZİNİN SINANMASI

February 2023

·

8 Reads

·

1 Citation

Finansal Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi

Fisher Hipotezi, reel faiz oranının s 2abit olduğu varsayımı doğrultusunda, beklenen enflasyondaki değişikliklerin nominal faiz oranında bire bir değişiklikler oluşturduğunu öne sürmüştür. Fisher Etkisinin, faiz oranlarının davranışı ve finansal piyasaların rasyonalitesi ve verimliliği üzerinde önemli etkileri bulunması nedeniyle çalışmada, Fisher Hipotezinin Türkiye için geçerliliğinin (2015: 01 – 2022: 06) dönemi için araştırılması amaçlanmıştır. Sınama, mevduat ve kredi faiz oranları ile iki farklı modele dayalı olarak ve de Johansen eşbütünleşme testi ile vektör hata düzeltme modeline dayalı Granger nedensellik testi yardımı ile yapılmıştır. Bulgular, Türkiye’de Fisher Hipotezinin hem uzun hem de kısa dönemde geçerli olduğunu ve nedensellik yönünün beklenen enflasyondan nominal faiz oranlarına doğru gerçekleştiğini ortaya koymuştur.