Article

Özel Eğitim Öğretmenlerinin Geçici Koruma Statüsü Altındaki Suriyeli Özel Gereksinimli Bireylerin Eğitimlerine İlişkin Görüşlerinin İncelenmesi

Authors:
To read the full-text of this research, you can request a copy directly from the author.

Abstract

Türkiye jeopolitik yapısından dolayı tarih boyunca farklı nedenlerle özellikle Ortadoğu’dan göç dalgaları ile karşı karşıya kalmıştır. 2011 yılında Suriye iç savaşı ile bölgedeki savaştan etkilenen bireyler Türkiye başta olmak üzere komşu devletlere göç etmeye başlamışlardır. Türkiye’ye göç eden gruplar içerisinde ise okul çağında çok sayıda özel gereksinimli birey bulunmaktadır. Bunun yanında, ülkemizde gerçekleşen doğumlardan dolayı özel gereksinimli Suriyeli birey sayısı hızla artmaktadır. Okul çağındaki özel gereksinimli öğrencilere sunulan hizmetlerde özel eğitim öğretmenlerinin önemli rol ve sorumlulukları bulunmaktadır. Bu araştırmanın amacı özel eğitim öğretmenlerinin geçici koruma statüsü altında özel gereksinimli öğrencilerin eğitimlerine ilişkin görüşlerinin incelenmesidir. Bu amaçla, araştırmada, nitel araştırma yöntemlerinden odak grup görüşmesi gerçekleştirilmiştir. Odak grup görüşmesinde Gaziantep’te görev yapan 7 özel eğitim öğretmeni katılımcı olarak yer almıştır. Elde edilen veriler içerik analizi incelenmiştir. İçerik analizi sonucunda dil farklılıkları, okula uyum, değerlendirme ve öğretim araçlarının yetersizliği, öğretimsel uyarlamaya ilişkin sorunlar ve öğretmenlere sunulan hizmet içi desteklerin yetersizliğine ilişkin temalar ortaya koyulmuştur. Araştırma bulguları doğrultusunda geçici koruma statüsü altındaki bireylere özel eğitim hizmetlerinin sunulmasında disiplinler üstü bir yaklaşım izlenmesinin kritik düzeyde önemli olduğu belirtilebilir. Bu kapsamda, araştırmada, uygulamaya ve ileri araştırmalara ilişkin önerilere yer verilmiştir.

No full-text available

Request Full-text Paper PDF

To read the full-text of this research,
you can request a copy directly from the author.

ResearchGate has not been able to resolve any citations for this publication.
Article
Full-text available
Bu araştırmanın amacı, öğrenci ve öğretmen görüşlerine dayalı olarak Suriyeli öğrencilerin eğitim sürecinde karşılaştıkları güçlükleri belirlemek, eğitim süreci içerisinde Suriyeli öğrencilerin eğitiminde öğretmenlerin karşılaştıkları güçlükleri ele almak ve bu güçlüklerin aşılmasına dönük çözüm önerileri sunmaktır. Araştırmada, çalışma grubu oluşturulurken, amaçsal örnekleme yöntemlerinden kolay ulaşılabilir (convenience sampling) durum örnekleme tekniğinden yararlanılmıştır. Araştırmada fenomenoloji deseni kullanılmıştır. Araştırma verileri, 35 öğretmen ve 42 Suriyeli öğrenci ile yarı yapılandırılmış görüşme formları aracılığıyla elde edilmiştir. Betimsel ve içerik çözümlemesi kullanılarak verilerin çözümlemesi yapılmıştır. Araştırma bulgularına göre Suriyeli öğrencilerin eğitim sürecinde dil ve kültür, eğitim sürecine uyum sağlama, ayrımcı davranışlarla karşılaşma, disiplin sorunları ve ekonomik etmenler konularında güçlük yaşamakta oldukları belirlenmiştir. Öğretmenler ise Suriyeli öğrencilerin eğitiminde sınıf yönetimi, ders araç-gereci eksikliği ve disiplin konularında yaşadıklarını ifade etmişlerdir. Suriyeli öğrencilerin yoğun olarak kayıtlı olduğu okullarda görev yapan öğretmenlerin desteklenmesi ve öğrencilerin okul ve toplum yaşamına uyum sağlamalarının güçlendirilmesi için çeşitli eğitim gereksinimlerinin karşılanması önem arz etmektedir.
Article
Full-text available
Bu araştırmanın amacı, Rehberlik ve Araştırma Merkezlerinde (RAM) görev yapan özel eğitim öğretmenlerinin geçici koruma statüsündeki özel gereksinimli öğrencilerin (GKSÖGÖ) eğitsel değerlendirme ve tanılama süreçlerine yönelik görüş ve önerilerinin belirlenmesidir. Araştırma geçici koruma statüsündeki bireylerin yoğun olarak yaşadıkları illerde görev yapan on özel eğitim öğretmeninin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Nitel araştırma türlerinden fenomenoloji deseni ile yürütülen çalışmada veriler yarı-yapılandırılmış görüşmelerle toplanmıştır. Veriler MAXQDA 20 programından yararlanılarak içerik analizi yoluyla analiz edilmiştir. Görüşmelerin analizi sonucunda öğretmenler GKSÖGÖ’lerin eğitsel değerlendirme ve tanılamasi sürecinde “Başvuru”, “Değerlendirme”, “Yönlendirme” ve “İzleme” süreci olmak üzere Türk vatandaşı olan öğrencilerle aynı aşamaları takip ettiklerini belirtmişlerdir. Ancak bu aşamalarda RAM’lara göre farklı uygulamalar olduğu görülmüştür. Katılımcılar GKSÖGÖ’lerin eğitsel değerlendirme ve tanılama sürecinde bazı sorunlar yaşadıklarını belirtmiş, bu sorunlara çözüm önerileri sunmuşlardır. Çalışmanın bulgularına dayanarak GKSÖGÖ) eğitsel değerlendirme ve tanılama süreçlerine yönelik çeşitli öneriler sunulmuştur.
Article
Full-text available
Migration to Europe in recent years has made the issue of educational support for recently arrived immigrant pupils critically important, and, especially for pupils who are in need of special educational support. Schools in Sweden have special needs educators (SNEs) supporting pupils in need of special education, but little is known about the work of SNEs in regard to special educational support for recently arrived immigrants. This article reports the results of 483 SNEs answering a survey on their views of their role and work tasks in relation to recently arrived immigrant pupils in need of special educational support in Swedish compulsory schools. SNEs report that their actual tasks include compiling individual educational plans (IEPs), developing learning environments, and supervising staff. Less than 50% of the participants responded that they work directly with the pupils, and around 19% of the SNEs wanted to do more of such work. Class and subject teachers and mother tongue tutors are the occupational groups seen as providing the most support for recently arrived immigrant pupils. The empirical results are discussed from different theoretical perspectives on special education (Emanuelsson, 2001; Persson, 1998), Hughes’ (1958) concept of ‘dirty work’ and Abbott’s theory of profession (1988).
Article
Full-text available
Suriye'de meydana gelen iç savaş sonrasında yoğun bir göç ortaya çıkmış, 4 milyona yakın Suriyeli göçmen Türkiye'ye gelmiştir. Ülkemize gelen bu göçmenlerin büyük bir çoğunluğu 18 yaşın altında ve 1 milyonu aşkını da okul çağındadır. İlk zamanlar büyük bir çoğunluğu eğitimini Geçici Eğitim Merkezleri'nde (GEM) almaktaydı. Ancak son zamanlarda entegrasyon, dil problemi, nitelikli eğitim sorunu gibi nedenlerden dolayı 500 bini aşkın Suriyeli öğrenci devlet okullarına devam etmek durumunda kalmıştır. İlgili sayılar göz önüne alındığında bu çocukların nasıl uyum sağlayacakları ve alacakları eğitim yolları açık şekilde Türkiye için oldukça derin etkilere neden olacaktır. Bu noktada göçmen öğrencilerin ülkenin eğitim sistemine ve sosyal yapısına entegre olması oldukça önemlidir. Verilecek olan nitelikli eğitim yoluyla ilerleyen süreçte çocuklar ülkenin sosyal, kültürel ve iktisadi yaşamına dahil olma imkânı bulacak ve bu şekilde uyumu kolaylaşacaktır. Ayrıca eğitim bütünlüğü içerisinde göçmen çocukların bulundukları ortama uyum sağlamaları ve duygusal, sosyal ve toplumsal açıdan kendilerini geliştirmeleri adına süreci rahatlatacak önemli bir sosyal olgu da spordur. Spor farklı toplumlarda yer alan kişilerin kaynaşmasını, sosyalleşmesini, dayanışma ve işbirliğini geliştirme noktasında olumlu bir etkiye sahip olabilmektedir. Bu derlemenin amacı alanyazında göçmen çocukların eğitim sistemine ve okula uyum sürecinde sportif etkinliklerin etkisinin incelendiği çalışmaların gözden geçirilmesi ve bütüncül olarak ortaya konulmasıdır. ABSTRACT After the civil war occurred in Syria, an intensive migration broke out so nearly four million Syrian immigrants have come to Turkey. Most of these immigrants are under 18 years old and more than one million of them are at the school age. At first, most of them had education at "Temporary Education Centers" On the other hand, because of the integration, language problem, and qualified education issue, more than five hundred thousand Syrian students had to go to state schools in Turkey. Taking into consideration of these numbers, it is going to effect deeply Turkey that how these students are going to adapt here and how they are going to get there education. At this point, it is rather important that immigrant students should be integrated into our educational system and social structure. These children are going to have opportunities for getting involved in social, cultural and economical life in Turkey through qualified educational opportunities which is going to be given and so their adaptation will easier in this way. Furthermore, sport is an another fact, which is going to ease this process, that immigrant children can adapt here and improve themselves socially and sensually. Sport can have a positive impact on the people who come from different countries, at the point of development of their adaptation to the new culture, their socialization, cooperation and association. The aim of this review is to review and present the studies in which the process of adaptation of immigrant children to the education system and school and the effects of sports activities in this process are examined.
Article
Full-text available
Bu araştırmada, nitel araştırmalarda yaygın olarak kullanılan süreçlerden bahsedilmiş, ayrıca araştırma sürecinin kuramsal temelleri ve uygulamaya yönelik stratejileri ele alınmıştır. Bu çalışma özünde nitel araştırmacıların sıklıkla yöntembilim eksikliklerinden doğan uygulama sorunlarına karşı kavramsal bir zemin oluşturmayı hedeflemiştir. Çalışma ile nitel araştırma sürecinde eksikliği hissedilen kavramsal zemin oluşturulacak ve uygulamaya dönük stratejiler üzerinde durulacaktır. Bu amaçla belirtilen çerçevede alanyazında sıklıkla vurgulanan nitel desenler taranarak, elde edilen veriler kuramsal boyutta tartışılmış, bunun yanında nitel araştırmalara yön verecek yöntemler ve stratejiler hakkında bilgi verilmiştir. Çalışma sonucunda, nitel araştırma sürecinin, nicel araştırmalardan oldukça farklı ve öznel bir süreci ifade ettiği, nitel araştırmaya konu olan sorunsalı tüm dinamikleriyle ve derinlemesine incelemeye çalıştığı belirlenmiştir. Bu çalışma özellikle Türkçe alanyazında eksikliği hissedilen güncel ve kolaylıkla uygulanabilir nitel araştırma yöntemlerindeki eksikliğin tamamlanması amacını gütmektedir. Çalışmanın, nitel araştırma yöntemlerini kullanacak araştırmacılara gerek nitel verilere ilişkin bilgi toplama, araştırma ve gerekse analiz seçimi ve uygulamalarında yol göstereceği umulmaktadır.
Article
Full-text available
Türkçeyi yabancı dil olarak öğrenen hedef kitleye Mart 2011’de Suriye’de baş gösteren kaosla birlikte Suriyeli mülteciler de eklenmiştir. Bu kapsamda ülkelerindeki savaş ortamından kaçan yaklaşık üç milyon mülteci Türkiye’ye sığınmıştır. İlgili mültecilerin büyük bir çoğunluğunu da eğitim çağındaki çocuklar oluşturmaktadır. Bu nedenle mülteci çocukların Türkiye’de eğitimlerine devam edebilmeleri için Millî Eğitim Bakanlığı tarafından PICTES projesi hayata geçirilmiştir. İlgili proje kapsamında Türkiye’nin çeşitli illerinde Suriyeli mülteci çocuklara Türkçe öğretimi yapılmaktadır. Bu kapsamda bu çalışmanın amacı Suriyeli mülteci çocuklara yabancı dil olarak Türkçe öğretenlerin yaşadıkları durumları tespit etmek ve çözüm önerileri sunmaktır. Çalışmada, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması ve amaçlı örnekleme yöntemlerinden kolay ulaşılabilir durum örneklemesi kullanılmıştır. Araştırmanın verileri araştırmacılar tarafından hazırlanan yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmıştır. Toplanan veriler betimsel analiz yapılarak çözümlenmiş ve yorumlanmıştır. Elde edilen verilerden hareketle çocukların Türkiye’ye hâlâ uyum sağlayamadıkları, bazı ailelerin çocuklarının Türkçeyi öğrenmelerini istememeleri, sınıfların çoğunluğunun dil öğretimine uygun olmadığı, öğrencilerin Türkiye’yi sadece geçici bir yer olarak algıladıkları, aynı sınıfta farklı dil seviyelerine ait öğrencilerin olduğu, projede çalışan öğretmenlerin akademik donanımlarının yetersiz olduğu, kullanılan müfredat ile ders kitaplarının uyumsuz olduğu, Türkçe öğretimine ayrılan sürenin az olduğu vb. sonuçlara ulaşılmıştır.
Article
Full-text available
Suriye’de 2011 yılında çıkan iç savaş 8 yıldır devam etmektedir. Bu süreçte Türkiye tarafından açık kapı politikası izlenmiş ve yaklaşık 3.632.622 Suriyeli sığınmacı ülkemize giriş yapmıştır. Suriyeli sığınmacıların okul çağında olan çocuklarının yaklaşık % 63’ü eğitimine devam edebilmektedir. Bunun yanında Suriyeli yetişkinlere çeşitli kurslar açılıp Türkçe dil eğitimi ve meslek eğitimi konusunda imkan sağlanmaktadır. Toplumsal uyumu sağlamak toplumsal barış için önemli bir gereksinim olup özellikle yoğun Suriyeli göçü sonrası Türkiye’nin dikkatle üzerine eğildiği bir konudur. Dil eğitimi, mesleki eğitim, dini eğitim, kültür eğitimi, ilk ve orta düzeyde okullarda eğitim, üniversite eğitimi gibi örgün eğitim ve yaygın eğitimin alanlarının, Suriyeli yetişkin ve çocuklara fayda sağlayıp, onların burada kendi hayatlarını kurup, toplumla uyum içinde yaşamalarını kolaylaştırması beklenmektedir. Bunun yanında Suriyelilerle uyum içinde bir yaşam alanı oluşturabilmek için Türkiye toplumunun da toplumsal uyum hakkında eğitim görmelerinin faydalı olacağı düşünülmektedir. Çalışmada Suriyeli sığınmacıların göçlerinden itibaren yaşadıkları eğitim sürecini incelenecek, bu konuda dikkat çeken sorunları açıklanacaktır. Çalışmanın temel amacı ise, bu sorun ve süreçlerin yanında Ankara ve Şanlıurfa’da yaptığımız saha çalışmasına dayanarak, Türkiye’deki Suriyeli sığınmacıların eğitim yoluyla toplumsal uyum kazanma imkanlarının araştırılmasıdır. Araştırmamız bu konuda yapılan temel çalışmaları inceleyecek, analiz edecek ve bu bilgileri derinlemesine mülakat ve katılımcı gözlem yöntemleriyle elde edilen bilgilerle tamamlayacaktır.
Article
Full-text available
Goc ve gocmenlerin gittikleri ulkelere etkileri bugun hemen hemen tum ulkelerin oncelikli gundemlerini olusturmaktadir. Amerika BirlesIk Devletleri’nin MeksIkali gocmenlere yonelik hak kisitlamalari, Ingiltere’nin Brexit kararinin arkasindaki anti-gocmen propagandalar, Avrupa ulkelerinin yeni duvarlarla gocu engelleme cabalari, giderek artan yabanci dusmanligini yansitmaktadir. Bu turden bir yaklasim goc edilen ulkeye ve orada elde edilecek cikarlara fazlaca vurgu yaparken isin ekonomik yonlerine odaklanir. Bu anlayista haklar da metalasmaya aciktir ve ‘digerlerini’ dislayici bir secicilik soz konusudur. Bu ‘neoliberal paradoks’a yol acar. Boylelikle, neo-liberalizmde goc, goc alan ulkelerin halledilmesi gereken bir ‘sorunu’ olarak gorunur. Ancak ‘Catisma Modeli’ cercevesinde catismalarin kokeninde uc temel alandaki esitsizlikler yatar: 3 KA (‘Katilim Acigi’; ‘Kalkinma Acigi’ ve ‘Kitle Acigi’). 3KA bireyin insani guvensizlik algisi edinmesinin temel nedenlerini olusturur. Bu calismada istatistiki olarak 3KA’nin uluslararasi goc akimlarina etkisini gosterdik. Gocmen karsiti soylemlere yol acabilen yaklasimlardan uzaklasarak, bu calismada gocun temel nedenleri ampirik ve kuramsal olarak tartisilmaktadir.
Article
Full-text available
In this study, it was aimed to examine the educational problems of basic education students migrating from Syria encountered in the schools. The research study group involved 37 Syrian students, 4 school managers and 18 teachers who were willing to participate to the research from four different secondary schools. The study group was chosen according to accessibility criterion. The data were collected through interviews. Therefore, the data was analyzed according to the qualitative methods. In the analysis of data collected by using face to face interview technique and semi-structured interview form, the content analysis method was used. According to the research results, it was determined that Syrian students have a language problem, especially during their education. They had sufficient knowledge of the Turkish language to manage their daily lives, however, academically the knowledge was concluded as insufficient. The main problems occurring among Syrian students are communication skills and adaptation. Main causes of these two problems are the differences between the ethnic origin among the Syrians students and the integration and communication with Turkish students. The Syrian students can be divided into two group as Syrian Kurdish or Syrian Arab. Both groups indicate that it is hard to communicate with each other due to the language difference. Furthermore, the Syrian girls expressed that they have more difficulties in being accepted and making friends, which causes the feeling that they are left alone. The findings of the research reveal that Syrian parents do not visit the school and that their skills of understanding and speaking Turkish are far behind their children's ability to understand and speak Turkish. According to the students 'views, the main reason for their parents' not visiting the school is the language problem. According to the data obtained from the interviews conducted by the administrators, guidance teachers and class teachers of the schools, it has been determined that some Syrian students have problems in integration during school, lack of motivation for the classes, and a more introvert student profile compared to other students. On the other hand, it was also stated that it was uncommon that Syrian students were included or had caused for any improper circumstances at school or were involved in any disciplinary case.
Article
Full-text available
In this paper, I discuss transnational mobility using a perspective that emphasises conflicts at macro, mezzo and micro levels while seeking ways in which such a conflict model of migration can be devel-oped. I outline areas involving different degrees of conflict which are better seen on a continuous scale ranging from potential and latent tensions to violent conflicts and wars. Conflict aspects contribute to the dynamic nature of transnational human movements and, at the same time, appear to be antithet-ical to globalisation. The tensions/conflicts at individual, household, community, and state levels are not isolated from each other but inter-connect different levels. Within this conflict conceptualisation, transnational mobility appears as a move from human insecurity to human security[IN TURKISH]Bu makalede, makro, mezzo ve mikro düzeyde çatışmalara vurgu yapan bir perspektifle transnasyonal mobiliteyi (ulusötesi hareketlilik) tartışarak çatışma bazlı bir göç kuramı geliştirmenin olasılığını araştırıyorum. Potansiyel ve gizli gerilimlerden şiddet içeren çatışmalara ve savaşlara uzanan bir yelpazede daha rahat görebileceğimiz çeşitli derecelerde çatışmaları gösteriyorum. Çatışma, transnayonal insan hareketliliğinin dinamik doğasına katkıda bulunan bir öğe-dir. Bireysel, hanehalkları, toplum ve devletler düzeyinde gerilimler ve/veya ça-tışmalar birbirinden tamamen kopuk değil ve aksine farklı düzeyler arasında ilişki kurarlar. Böyle bir çatışma kuramsallaştırmasında, transnasyonal mobilite insani güvensizlik ortamından insani güvenlik ortamına göç etme olarak ortaya çıkmaktadır.
Article
Full-text available
Türkiye 2011 yılından itibaren ülkesini terk ederek gelen çok sayıda Suriyeli göçmenlere kapılarını açmıştır. Aileleriyle birlikte farklı ülkelere göç eden çocuklar bu durumdan en çok etkilenen kesimi oluşturmaktadır. Bu araştırma, Suriye’de yaşanan çatışmalardan dolayı ülkemize göç eden öğrencilerin bulunduğu sınıflarda görev yapan öğretmenlerin görüşlerini almak amacıyla yapılmıştır. Bu çalışma, 2017- 2018 yılında İstanbul ve Bursa illerinde görev yapan 35 öğretmenin çalışma grubunu oluşturduğu nitel bir çalışmadır. Araştırmacılar tarafından hazırlanan yarı yapılandırılmış gorüşme formu ile Suriyeli öğrencilerin yaşadığı sorunlar, sınıfta yaşanabilecek çatışmalar ile ilgili öğretmen görüşleri ve çatışmaları önlemek için öğretmen uygulamaları ile öğretmenlerin sınıflarında öğrencilerin kaynaşmasını sağlamak için gerçekleştirdikleri uygulamalar ile ilgili bilgi edinmek amaçlanmıştır. Araştırmacılar tarafından, 20 dakika ile 30 dakika arası süren görüşmeler yapılmıştır. Araştırmacılar yarı yapılandırılmış görüşmeler yoluyla elde ettikleri verileri içerik analizi ile çözümlemişlerdir. Araştırmacılar verileri ayrı ayrı kodlayıp, kod, kategori, tema oluşturmuş ardından oluşturdukları kod, kategori ve temaları karşılaştırarak son hallerini verilerek tablolaştırılmıştır. Araştırma sonunda öğretmenlerin kültürel ve ailesel farklılıklar olsa da ilkokulda okuyan Suriyeli ve Türk öğrenciler arasında kültürel çatışma yaşanmadığına inandıkları, kültürlerin kaynaşmasının önündeki en büyük sorunun dil sorunu olduğunu düşündükleri, bu yüzden buldukları her fırsatta öğrencilerinin dil gelişimi için çalışma yaparak oluşabilecek çatışmaları önlemeye çalıştıkları, öğrenciler arasındaki kaynaşmayı sağlamak için grup çalışmaları, değerler eğitimi, sosyal faaliyetler ve çocuk oyunlarından faydalandıkları sonucuna ulaşılmıştır.
Article
Full-text available
Bu çalışmada niteliksel araştırmaların planlanma sürecinin detaylı bir şekilde incelenmesi amaçlanmıştır. Derleme niteliği taşıyan bu çalışmada planlama sürecinde yer alan araştırma soruları, örneklem seçimi, geçerlik ve güvenirlik konuları sağlık bilimlerinde yapılan araştırmalar ile örneklendirilerek açıklanmıştır. Çalışmada araştırma sorularının nasıl olması gerektiği belirtilmiştir. Örneklem seçimi noktasında maksimum çeşitlilik örnekleme, benzeşik örnekleme, kartopu örnekleme, kolayda örnekleme, aşırı/aykırı durum örnekleme, tipik durum örnekleme, kritik durumlar örnekleme, ölçüt örnekleme, kota örnekleme ve teorik örnekleme yöntemleri incelenmiştir. Geçerlik ve güvenirliğin sağlanması noktasında nelere dikkat edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Sonuç olarak, ulusal literatür incelendiğinde sağlık alanında bu amaçla yapılmış çalışmaların çok az olduğu görülmüştür. Bu sebeple yapılan bu çalışmanın literatüre katkı sağlayacağı düşünülmüştür. ABSTRACT In this study, it is aimed to examine the planning process of qualitative researches in detail. In this review study, research questions in the planning process, sample selection, validity and reliability issues are explained by exemplifying researches in health sciences. In the study, it was stated how research questions should be. At the sample selection point, maximum variation sampling, homogeneous sampling, snowball sampling, convenience sampling, extreme or deviant case sampling, typical case sampling typical case sampling, critical case sampling, criterion sampling, quota sampling and theoretical sampling methods have been investigated. It has been emphasized what should be taken into account at the point of providing validity and reliability. As a result, when the national literature is examined, it is seen that studies carried out for this purpose in the field of health are very few. It is thought that this study made for this reason will contribute to the literature.
Article
Full-text available
Teachers need to update their knowledge and skills on curricula, psychology, and pedagogy of the learners and new research on teaching and learning; hence, they need appropriate in-service training, as well. However, the professional development practices in which they participate are mostly irrelevant to what they need and stay just in theory. Current researches criticized the inadequacy and inappropriateness of the traditional methods of teachers' professional development. In this research, the views and the suggestions of the novice teachers were investigated on in-service training, which was arranged as a part of the induction program. This research is a descriptive study and the participants consist of 494 teachers who participated in teacher induction program. A questionnaire form was used including open-ended questions. The results showed that in-service training did not make any contribution to some teachers and their personal development. The negative views on the trainers and the setting where the in-service training was conducted are other significant points for the evaluation. Therefore, it can be suggested that the planning process should be carefully carried out in order for in-service training to be effective and sustainable and the andragogy principles should be taken into account in organizing the teaching and learning process.
Article
Full-text available
Problem durumu: Bu çalışmanın amacı, eğitimlerine Türkiye’deki okullarda devam eden Suriyeli çocukların okula uyum süreçleri hakkında öğretmenlerin görüşlerinin alınmasıdır. Yöntem: Araştırmada nitel araştırma yöntem ve teknikleri kullanılmıştır. Araştırma verileri, yarı yapılandırılmış görüşmeler yoluyla toplanmış ve içerik analiziyle çözümlenmiştir. Bulgular: Araştırmanın bulgularına göre, Suriyeli öğrencilerin yaşadıkları en büyük problemin Türkçe bilmemeleri ve akranları ile uyum sorunu yaşamaları olduğu; sınıfında Suriyeli öğrenci bulunan öğretmenlerin yaşadıkları en büyük problemlerin ise, Suriyeli öğrencilerle iletişim kuramamak ve onları eğitim-öğretim sürecine katamamak olduğu tespit edilmiştir. Sonuç ve Öneriler: Araştırmanın bulgularına dayalı olarak, Suriyeli öğrenciler için planlı bir eğitim ve uyum programı hazırlanması ve öğretmenlere hizmet içi eğitim verilmesi önerilmektedir.
Article
Full-text available
Studies of migrant pupils in schools have paid little attention to people with special educational needs and/or disabilities, reflecting a broader normative ableism of existing scholarship. This article, based on a case study of a special school in the east of England, explores the perspectives of staff and new migrants on their experiences. The article exposes how migrant families’ interactions with schools were shaped both by their previous migration histories and current broader processes of ‘integration’. Teachers were empathetic and supportive, but it was the extended remit of the work of migrant and minority staff (including translation and wider caring roles) that proved particularly vital for families. We employ an intersectional approach to interpret these encounters, exposing the tensions and dilemmas arising. Further research is needed to develop understanding and critical engagement with the challenges facing these families, arising from the specific intersections of disability, migration, social class and gender.
Book
Full-text available
Around the globe, people leave their homes to better themselves, to satisfy needs, and to care for their families. They also migrate to escape undesirable conditions, ranging from a lack of economic opportunities to violent conflicts at home or in the community. Most studies of migration have analyzed the topic at either the macro level of national and global economic and political forces, or the micro level of the psychology of individual migrants. Few studies have examined the "culture of migration"-that is, the cultural beliefs and social patterns that influence people to move.Cultures of Migration combines anthropological and geographical sensibilities, as well as sociological and economic models, to explore the household-level decision-making process that prompts migration. The authors draw their examples not only from their previous studies of Mexican Oaxacans and Turkish Kurds but also from migrants from Europe, sub-Saharan Africa, the Pacific, and many parts of Asia. They examine social, economic, and political factors that can induce a household to decide to send members abroad, along with the cultural beliefs and traditions that can limit migration. The authors look at both transnational and internal migrations, and at shorter- and longer-term stays in the receiving location. They also consider the effect that migration has on those who remain behind. The authors' "culture of migration" model adds an important new dimension to our understanding of the cultural beliefs and social patterns associated with migration and will help specialists better respond to increasing human mobility. Copyright
Article
Full-text available
We approach Turkish mobility using a culture of migration perspective with reference to conflict. Conflicts are defined broadly into an array of situations including minor disputes, tensions or latent conflicts on the one hand and major violent events on the other. These situations, defined along a security continuum shape individual perceptions. Increasing perceptions of human insecurity are positively correlated to a rise in migration propensity. Applied to Turkey’s international migration history we note that major conflicts have determined inflows and outflows of populations and created a Turkish culture of migration, which reinforces continuous population flows between countries of destination and origin. Migration flows between Germany and Turkey are exemplary in this regard.
Article
Full-text available
Bu makale, Türkiye’de yoğun göç almakta olan Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki okullarda, göçmen çocukların okullara dâhil edilmesine yönelik olarak idarecilerin düşünce, inanç ve tutumlarını inceleyen nitel bir araştırmanın sonuçlarını bildirmektedir. Araştırma özelde, okul yöneticilerinin göçmen çocukların kendi okullarında eğitilmesine yönelik tutumlarını, bu eğitimin önünde duran ve okul ikliminden kaynaklanan engelleri ve göçmen çocukların kendini ait hissettikleri bütünleştirici okul iklimleri inşa edilebilmesi için eğitim sistemindeki mevcut fırsatları ortaya koymayı amaçlamıştır. Araştırmada, 18 okul yöneticisinden nitel araştırma yöntemlerinden olan yarı-yapılandırılmış görüşmeler kullanılarak veri toplanmış ve bu veriler tematik analiz yöntemiyle çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda (i) okul yöneticilerinin göçmen çocuklara ayrıştırılmış ortamlarda eğitim verilmesini desteklediği ve kendi okullarında eğitim görmelerine dair olumsuz tutumlar beslediği, (ii) yapısal yetersizliklerin ve düşük toplumsal kabul düzeyinin göçmen çocukların eğitimine yönelik olumsuz tutumları önemli ölçüde etkilediği ve (iii) bütünleşik okul kültürlerinin oluşması için paydaşların psiko-sosyal ve yapısal anlamda desteklenmesi gerektiği ortaya çıkmıştır. ENGLISH ABSTRACTMigrant children and school cultures: A suggestion for inclusionThis article reports on the findings of an empirical research investigating the thoughts, beliefs and attitudes towards the inclusion of migrant children in the South-eastern region of Turkey which is currently exposed to intensive migration waves. Specifically, the article explores the attitudes of school administrators towards the education of migrant children in their schools, the barriers to this education stemming from the school culture and the opportunities in the education system to build inclusive school cultures in which migrant children can feel belonging to. The research employed 18 school administrators, utilized semi-structured interviews to collect qualitative data and analyzed them through thematic analysis. Findings showed that (a) school administrators supported education of migrant children in segregated environments and possessed negative attitudes towards their education in public schools; (b) structural limitations and low social acceptance levels affected the negative attitudes towards the education of migrant children and (c) stakeholders needed to be provided with psycho-social and structural support in order to establish inclusive school cultures. Keywords: Migrant children; inclusive school culture; qualitative research; Turkey
Chapter
Full-text available
In Part 1 of this volume, James Carrier argues that anthropology finds itself in the midst of two crises. The first is internal, emerging from concerns over the future of our field and the role anthropology can play beyond the academy. The second is external, emerging from the economic crisis that began in 2008 (and which, though officially over, continues to challenge populations around the world). Although they have very different origins, Carrier says that both are reflections of neoliberal ideology and policy. The discipline's external crisis was brought about by the failure of neoliberal economic policy; the internal crisis reflects the influence in the discipline of a world view that echoes the neoliberal approach to people defined as independent actors who should be free of social constraints that can limit their ability to act as they wish. Echoing the tenets of neoliberal ideology, the proponents of neoliberal reform argue that they seek to promote individual freedom at the local and the national level, by removing the constraint of government control of economy and society. This not only promotes that freedom, they argue, it also facilitates economic growth. Those proponents recognise that there may be societal losses, and that impoverished, rural communities may be particularly at risk, but they argue that this is a small price to pay for the greater freedom and prosperity that will come to urban populations and to the country more generally (see the discussion in Huber and Solt 2003). Neoliberal ideologies and their emphasis on the individual as a decision-maker tend to limit the strength and logic of anthropological investigations that focus on individuals as members of social groups. One aspect of this is the neoliberal argument that the community is coercive and limits the individual, which leaves little space for the anthropological study of society and the contests that surround social belonging. Another aspect is the way that neoliberal ideologies construe people as economic beings, rational decision-makers who are motivated by the drive for personal gain and success rather than shared values and practices, which can only hinder their efforts to achieve that success. In this chapter, we examine the rise of neoliberal ideology and the growth of neoliberal reforms as they relate to the study and practice of migration. We argue that migration neither can nor should be reduced to the decision of an individual mover or migrant. Instead, we argue that it should be approached as a
Article
Full-text available
Çocukların başarılarının arttırılmasını amaçlayan aile katılımı, ailelerin konuya özgü becerileri öğrenmelerinden aile içinde uygun ilişkilerin geliştirilmesine kadar pek çok becerinin kazandırılmasını kapsamaktadır. Aile katılımının her ne kadar yasalarda geçen hükümlerle gerekliliği belirlenmiş olsa da uygulama alanında günümüzde halen pek çok ülke için katılımın sağlanması güç olmaktadır. Alan yazında aile katılımının akademik başarıya etkisine yönelik birbiriden farklı sonuçlarla karşılaşılmıştır. Bunun nedeni aile katılımı kavramının, pek çok değişkeni barındırıyor olması ve bu kavramın farklı şekillerde tanımlanıyor olmasıdır. Her ne kadar aile katılımının hangi bileşeninin akademik başarıya etki ettiği açıkça ortaya konulamasa da araştırma bulguları aile katılımının öğrencilerin akademik becerilerini arttırdığını göstermektedir. Bu alan yazın taramasında aile katılımı ve akademik başarı tanımlanmış, aile katılımını engelleyen etmenler, açıklanmaya çalışılmıştır. Aile katılımının akademik başarıya etkisini gösteren çalışmalara ayrıntılı olarak yer verilmiş, bu çalışmaların bulduğu farklı sonuçlar ve nedenleri tartışılmıştır. Aile katılımının sağlanması, ekolojik bakış açısı ve sistem yaklaşımı bağlamında ele alınarak, okul açısından aile katılımını destekleyici stratejilere değinilmiştir. Parental involvement, which aims to increase the academic achievement of children, encompasses a wide of range of skills from the families’ learning the relevant skills to the development of appropriate relationships within the family. Although the need for parental involvement is stipulated by clauses in various laws, in practice, participation is not fully established yet in many countries. The literature of the field has various findings regarding the impact of parental involvement on the academic achievement. The reason for that is that the parental involvement concept includes many variables and that it is defined in varying ways. Although which component of the parental involvement concept influences academic achievement could not be determined definitely, there is a dominant view in the field arguing that parental involvement will increase the academic skills of students. In this review, parental involvement and academic success were defined and the parental involvement obstacles were explained. The studies on the impact of parental involvement on academic achievement were reviewed in detail and the different findings of these studies, as well as the reasons for such difference, were discussed. The enablement of parental involvement was assessed in ecologic view-point and system approach and strategies supporting parental involvement regarding school were mentioned.
Article
Full-text available
Living conditions of refugees and migrants at informal shelters such as the Central Methodist Church (CMC) in Johannesburg have regularly been in the spotlight. As an area of social work practice and using a risk and resilience perspective and an eco-systemic approach, this article explores environmental, social and inclusion/exclusion issues of migrants during the course of their migration process. Based on the CMC case study, the article provides a framework for understanding risk and protective factors relevant to migrants and formulates guidelines for social work intervention. These guidelines aim to assist social work responses to migration as area of practice. INTRODUCTION Migration is one of the defining features of our contemporary world, [yet] it remains one of the most misunderstood issues of our time. Gaone Dixon (Parker, 2012)
Article
Full-text available
In this paper, I discuss transnational mobility using a perspective that emphasises conflicts at macro, mezzo and micro levels while seeking ways in which such a conflict model of migration can be developed. I outline areas involving different degrees of conflict which are better seen on a continuous scale ranging from potential and latent tensions to violent conflicts and wars. Conflict aspects contribute to the dynamic nature of transnational human movements and, at the same time, appear to be antithetical to globalisation. The tensions/conflicts at individual, household, community, and state levels are not isolated from each other but inter-connect different levels. Within this conflict conceptualisation, transnational mobility appears as a move from human insecurity to human security.
Article
Full-text available
To describe techniques for retrieval and appraisal used by consumers when they search for health information on the internet. Qualitative study using focus groups, naturalistic observation of consumers searching the world wide web in a usability laboratory, and in-depth interviews. A total of 21 users of the internet participated in three focus group sessions. 17 participants were given a series of health questions and observed in a usability laboratory setting while retrieving health information from the web; this was followed by in-depth interviews. Heidelberg, Germany. Although their search technique was often suboptimal, internet users successfully found health information to answer questions in an average of 5 minutes 42 seconds (median 4 minutes 18 seconds) per question. Participants in focus groups said that when assessing the credibility of a website they primarily looked for the source, a professional design, a scientific or official touch, language, and ease of use. However, in the observational study, no participants checked any "about us" sections of websites, disclaimers, or disclosure statements. In the post-search interviews, it emerged that very few participants had noticed and remembered which websites they had retrieved information from. Further observational studies are needed to design and evaluate educational and technological innovations for guiding consumers to high quality health information on the web.
Article
This paper presents findings from an exploratory review of the literature on school approaches and current issues within European schools in relation to migrant children with Special Educational Needs (SEN). 13 papers were identified and analysed and three key ‘journeys’ reflecting the developing and negotiated nature of family and school experiences and practices were identified: the family journey, the school journey and the journey into SEN. The findings emphasise the importance of professionals acknowledging cultural and individual diversity, not only by considering the cultural backgrounds of migrants, but also by critically understanding their own cultural framework and how they use it in their work with families. The review provides a useful reference for future research in this area and for professionals working with diverse communities, by highlighting common practices to be aware of, and by providing evidence that more training is needed of school staff in how to manage and understand migration and diversity in relation to children with SEN.
Article
Suriye’de yaşanan iç savaş sadece Suriye’yi değil birçok ülkeyi ekonomik, sosyal ve toplumsal olarak etkilemektedir. Savaş ve savaşın getirdiği olumsuz yaşam koşulları, hayatta kalma endişesi gibi nedenlerle birçok aile göç etmek zorunda kalmıştır. Aileleriyle birlikte farklı ülkelere göç eden çocuklar bu durumdan en çok etkilenen kesimi oluşturmaktadır. Türkiye’ye sığınan çocukların geleceklerinin bu kargaşadan en az şekilde etkilenmesi için çeşitli önlemler alınmaktadır. Bu önlemlerden bir tanesi bu çocukların çeşitli eğitim kurumlarında eğitimlerine devam edebilmesi için imkân tanınmasıdır. Bu çalışmanın amacı okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden sığınmacı çocukların uyum sağlama sürecinde karşılaştıkları sorunların belirlenmesidir. Araştırma nitel desende oluşturulmuştur. Bu amaçla Samsun’un değişik yerlerinde görev yapan ve sınıfında Suriyeli öğrenci olan altı okul öncesi öğretmeni ile görüşme yapılmıştır. Bu öğretmenler amaçlı örnekleme yöntemlerinden biri olan kartopu örneklemesi ile belirlenmiştir. Araştırmada nitel araştırma tekniklerinden yarı yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler içerik analizi tekniği ile çözümlenmiştir. Araştırmada Suriyeli sığınmacı çocukların bulundukları eğitim kurumlarına uyum sağlamakta ciddi güçlükler yaşadıkları görülmektedir. Yapılan görüşmelerde bütün katılımcıların birleştiği en önemli ortak noktanın çocukların Türkçe bilmemeleri nedeniyle ciddi sorunlar yaşadıklarıdır. Çocuklar Türkçe bilmedikleri için hem öğretmenleri ile hem de akranları ile iletişim kuramamaktadırlar. Bu nedenle de sosyalleşememekte ve grubun dışında kalmaktadırlar. Aynı zamanda çocukların ülkemize tam olarak yerleşemedikleri ve sığınmacı konumunda oldukları için beslenme, barınma, temizlik gibi temel ihtiyaçlar noktasında sorunlar yaşadıkları saptanmıştır.
Book
Multicultural Education of Children and Adolescents explores the foundations of diversity through cultural portraits of young people from a variety of backgrounds, and provides practical strategies for shaping and implementing a multicultural curriculum. In Part I, the authors introduce multicultural education as a concept and document the increasing cultural diversity of the United States. The text describes, in Part II, various cultural groups-including African American, American Indian, and Hispanic cultures-to help preservice teachers better understand the backgrounds of diverse learners. Part III focuses on topics that educators should consider when planning and implementing programs that teach acceptance and respect for cultural diver-sity. Through this series of applied chapters, teacher candidates will learn to use the most effective instructional practices with diverse learners, and to work successfully with families, school personnel, and administrators to implement a multicultural program.
Article
Parental involvement is recognized by both legislation and research as essential for student growth and achievement. However, parental involvement research looks different with respect to regular education and special education. This paper examined the similarities and differences in the literature between the two fields. More specifically, this review examined both fields in relation to the definition of parental involvement, effects of parental involvement, motivation for involvement, methods of involvement, and barriers to successful involvement. By looking across both literatures, the similarities and differences about parental involvement can be better understood. By clearly understanding the construct of parental involvement in both regular and special education research, directions for future research can be developed.
Article
Research indicates that early childhood professionals gather assessment information to monitor child development and learning, to guide curriculum planning and decision making, to identify children who may have special needs, to report and communicate with others, and to evaluate programmes. A review of literature indicates that immigrant children have low achievement assessment scores as compared with mainstream American children, also immigrant children enter kindergarten already behind their mainstream American peers. The current study explored early childhood teachers' perceptions of assessment measures used with immigrant children and the challenges faced when assessing immigrant children. Findings of the study reveal that there are several factors that make early childhood teachers fail to gather effective assessment information from immigrant children. Unless the factors are addressed, planning for effective curriculum for immigrant children using assessment data will continue to be a challenge for early childhood teachers. Factors that continue to affect gathering effective assessment data from immigrant children include language barriers, cultural clashes, socio-economic factors, and culturally and linguistically biased assessment measures.
Article
This new edition of Ann Bowling's well-known and highly respected text has been thoroughly revised and updated to reflect key methodological developments in health research. It is a comprehensive, easy to read, guide to the range of methods used to study and evaluate health and health services. It describes the concepts and methods used by the main disciplines involved in health research, including: demography, epidemiology, health economics, psychology and sociology. The research methods described cover the assessment of health needs, morbidity and mortality trends and rates, costing health services, sampling for survey research, cross-sectional and longitudinal survey design, experimental methods and techniques of group assignment, questionnaire design, interviewing techniques, coding and analysis of quantitative data, methods and analysis of qualitative observational studies, and types of unstructured interviewing. With new material on topics such as cluster randomization, utility analyses, patients' preferences, and perception of risk, the text is aimed at students and researchers of health and health services. It has also been designed for health professionals and policy makers who have responsibility for applying research findings in practice, and who need to know how to judge the value of that research.
Çocuk Haklarına Dair Sözleşme
  • Birleşmiş Milletler
Birleşmiş Milletler (1989). Çocuk Haklarına Dair Sözleşme. https://www.unicef.org/turkiye/ %C3 %A7 ocuk-haklar%C4%B1na-dair-s%C3%B6zle%C5%9Fme
Göçler Çağı Modern Dünyada Uluslararası Göç Hareketleri
  • S Castles
  • M J Miller
Castles, S., & Miller, M.J. (2008). Göçler Çağı Modern Dünyada Uluslararası Göç Hareketleri. Çev. B.U. Bal ve İ. Akbulut, İstanbul: İstanbul Bilgi Üniversitesi.
Special education needs of children in immigrant families
  • D Conger
  • E Grigorenko
Conger, D., & Grigorenko, E. (2009). Special education needs of children in immigrant families. E. Grigorenko & R. Takanishi (Ed.), Immigration, diversity, and education içinde (170-187 ss.). Oxford: Routledge/Taylor and Francis Group.
Sosyal bilimlerde nitel araştırma yöntemleri
  • A Güler
  • M B Halıcıoğlu
  • S Taşğın
Güler, A., Halıcıoğlu, M.B. & Taşğın, S. (2013). Sosyal bilimlerde nitel araştırma yöntemleri. Ankara: Seçkin.
Mülteci çocuklarla çalışan okul öncesi öğretmenlerinin yaşadığı güçlüklerin çeşitli değişkenler üzerinden incelenmesi. (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi)
  • F Günek
Günek, F. (2020). Mülteci çocuklarla çalışan okul öncesi öğretmenlerinin yaşadığı güçlüklerin çeşitli değişkenler üzerinden incelenmesi. (Yayımlanmamış yüksek lisans tezi). Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Çanakkale.
Suriyeli Çocukların Eğitim Araştırma Raporu: Durum Tespiti ve Çözüm Önerileri
  • G Kılıç
  • D Özkor
Kılıç, G., & Özkor, D. (2019). Suriyeli Çocukların Eğitim Araştırma Raporu: Durum Tespiti ve Çözüm Önerileri. https://dspace.ceid.org.tr/xmlui/bitstream/handle/1/1517/5%20Suriyeli-%c3%87ocuklar%c4%b1n-E%c4%9fitimi-Ara%c5%9ft%c4%b1rma-Raporu.pdf?sequence=1&isAllowed=y
Migration in South and southern Africa
  • P Kok
  • D Gelderblom
  • Oucho
Kok, P, Gelderblom, D, Oucho, J & Van Zyl, J (eds) (2006) Migration in South and southern Africa. Pretoria: HSRC Press.
5-6 Yaş Çocukları İçin Okula Uyum Öğretmen Değerlendirme Ölçeği'nin Güvenirlik ve Geçerlik Çalışması
  • A Önder
  • H Gülay
Önder, A., & Gülay, H. (2010). 5-6 Yaş Çocukları İçin Okula Uyum Öğretmen Değerlendirme Ölçeği'nin Güvenirlik ve Geçerlik Çalışması. International Online Journal of Educational Sciences, 2(1), 204-224.
Öteki ile Beraber Yaşamanın Sosyolojik Zemini
  • A D Saraçoğlu
Saraçoğlu, A. D. (2023). Öteki ile Beraber Yaşamanın Sosyolojik Zemini. Abant Sosyal Bilimler Dergisi, 23(1), 505-517. https://doi.org/10.11616/asbi.1218236
Özel eğitim uygulama okulundaki Suriyeli öğrencilerin Türkçe dil kazanımı ile ilgili öğretmen görüşleri
  • B Sarıtaş
  • F Sırmacı
  • Ö Sertkaya
  • Ç Avcı
Sarıtaş, B., Sırmacı, F., Sertkaya, Ö., & Avcı, Ç. (2023). Özel eğitim uygulama okulundaki Suriyeli öğrencilerin Türkçe dil kazanımı ile ilgili öğretmen görüşleri. Ulusal Eğitim Dergisi, 3(1), 211-222. https://doi.org/10.5281/zenodo.7593393
Migration, ethnicity and conflict: the environment of insecurity and turkish kurdish international migration
  • İ Sirkeci
Sirkeci, İ. (2003). Migration, ethnicity and conflict: the environment of insecurity and turkish kurdish international migration. Unpublished Doctoral dissertation, Sheffield: University of Sheffield.
Türkiye'de yaşayan Suriyeli çocukların eğitim sorunu ve çözüm önerileri
  • F Tanrıkulu
Tanrıkulu, F. (2017). Türkiye'de yaşayan Suriyeli çocukların eğitim sorunu ve çözüm önerileri. Liberal Düşünce Dergisi, (86), 127-144.
Suriye'den Türkiye'ye göç: Tehditler ve fırsatlar
  • H Ö Tunca
  • A Karadağ
Tunca, H. Ö., & Karadağ, A. (2018). Suriye'den Türkiye'ye göç: Tehditler ve fırsatlar. Kara Harp Okulu Bilim Dergisi, 28(2),47-68.
Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma Yöntemleri (12. Baskı). Ankara: Seçkin Yayıncılık
  • A Yıldırım
  • H Şimşek
Yıldırım, A., & Şimşek, H. (2021). Sosyal Bilimlerde Nitel Araştırma Yöntemleri (12. Baskı). Ankara: Seçkin Yayıncılık.