ArticlePDF Available

Bio Desıgn Method; Learnıng Nature In Lıne Wıth Technology

Authors:
  • Nuh Naci Yazgan University

Abstract and Figures

Due to the rapid growth of industrialization, many illnesses were overcome in a short time and led to long-term life to human beings. Despite this, it has caused negative effects on human life as it causes environmental damage and pollution. Human beings have been in close relationship with nature for centuries and inspired by it. Researchers consider nature as a model, interacted with it and sampled it. With this method, the hypothesis of being able to help pave the way for today's problems in the near future was developed. Biodesign is derived from the words life and design. It means application of biological systems and methods in modern technology and designs. Biomimetic is a science that allows designers and engineers to study biological patterns and physiological functions. Owing to this science, new tools and devices were developed structurally and functionally similar to live models. In this paper, other disciplines which are related to nature and nature-human interaction and approaches are examined. Inspiration from nature, imitation of existing phenomena, learning of nature and approaches to the relationship between form, mechanism and function of biological organisms are examined.
Biyotasarım'a dayanan tasarım adımları aşağıdaki gibidir: 1) canlı organizma seçimi 2)biyolojik özelliklerin tanımlanması 3) yaşam ortamın incelenmesi 4) reaksiyonlar 5) fiziksel özellikler 6) sistematik ilişkiler Tasarım süreci hipotezleri ve hipotez testlerini içerebilir, ancak nedensel ilişki olarak da ifade edilemez. Aksine, bu işlem süreci kısmen değişim ve düzensizlik ilişkisi ile çalışır. Profesyonel tasarım neredeyse her zaman sezgi ve sistematik yaklaşımın birleşimidir. Yaratıcı BiyoMühendislik; doğadaki biyolojik yöntem ve sistemler kümesini mühendislik ve tasarımda kullanma yöntemidir. Modern teknolojilerin şekillenebileceğini düşünebileceğimiz üç biyolojik seviye vardır: Yapı / Mekanizma / Form 1. Doğal üretim yöntemlerinin taklidi (ana yapı ve sistem) 2. Doğada bulunan mekanizmayı taklit etmek (mekanizmalar ve işlevsel öğeler) 3. Sosyal davranışa ve organizmaya dayalı organize ilkeleri incelemek (biçim açısından duyusal algılar) Bugün tasarım bir bireysel faaliyetinden daha ziyade birçok disiplini içeren bir süreçtir. Bu bağlamda tasarım modelleri; çevresel modeller ve sistematik modelleri olarak iki gruba ayrılabilir. Sistematik yaklaşım, tasarım sürecini sıralı adımlar gerektirdiğini gören modelleri tanımlamak için kullanılır. Bu aşamalar birbirinden ayrıdır ve her aşamanın başlangıcı bir önceki aşamanın tamamlanmasını gerektirir. Mantıksal modeller, diğer disiplinlerde karar verme ve problem çözme süreçlerine katkıda bulunurlar ve bilimsel fikirlerin ve ilkelerin tasarım sürecine uygulanabileceği varsayılır. Bu yaklaşımın savunucuları, tasarım sürecinde insanın gözlemlenebilir davranışını haklı çıkarmak için, akılda temel bilgilere ve ilişkili davranışlara dayalı olarak işlenen bir
… 
Content may be subject to copyright.
JENAS | Journal of Environmental and Natural Studies | Volume: 1, Issue:1, Winter 2019
Research Article
Corresponding Author:
Masoumeh KHANZADEH
Submission Date
14 / 10 / 2019
Admission Date
10 / 12 / 2019
Author(s)
Masoumeh KHANZADEH1
ORCID No:
0000-0003-4606-0490
Bio Design Method; Learning Nature
In Line With Technology
How to Cite KHANZADEH M, (2019). Bio Desıgn Method; Learnıng Nature In Lıne Wıth Technology, Journal
of Environmental and Natural Studies, Volume, 1, Issue 1, Pages, 11-18
ABSTRACT:
Due to the rapid growth of industrialization, many illnesses were overcome in a short time and led
to long-term life to human beings. Despite this, it has caused negative effects on human life as it
causes environmental damage and pollution. Human beings have been in close relationship with
nature for centuries and inspired by it. Researchers consider nature as a model, interacted with it
and sampled it. With this method, the hypothesis of being able to help pave the way for today's
problems in the near future was developed. Biodesign is derived from the words life and design. It
means application of biological systems and methods in modern technology and designs.
Biomimetic is a science that allows designers and engineers to study biological patterns and
physiological functions. Owing to this science, new tools and devices were developed structurally
and functionally similar to live models. In this paper, other disciplines which are related to nature
and nature-human interaction and approaches are examined. Inspiration from nature, imitation of
existing phenomena, learning of nature and approaches to the relationship between form,
mechanism and function of biological organisms are examined.
Keywords: Nature, Pattern, Design, Biodesign.
Özet
1 Assit.Prof.Dr. Sakarya University, Art, Desing and Architecture Faculty, Architecture Department
masumehkhanzadeh@gmail.com
Bio Design Method; Learning Nature In Line With Technology
https://www.jenas.org
ISSN: 2687-6450
11
JENAS | Journal of Environmental and Natural Studies | Volume: 12 Issue:4, Winter 2019
Sanayileşme hızlı büyümesiyle birlikte kısa sürede birçok hastalık vakasını yenerek uzun süreli
yaşamaya yol açmıştır. Ancak bunlara rağmen çevrenin tahribatı ve kirlenmesine sebep olduğu
için insan hayatını olumsuz yönde etkilemiştir. İnsanlar yüzyıllar boyunca doğa ile yakın ilişki
içinde olup ondan ilham almıştır. Araştırmacılar; doğayı bir model olarak ele alıp etkileşimde
bulundurup ve örneklediler. Bu yöntem ile yakın gelecekte bugünün sorunlarının önünü açmaya
yardımcı olabilme hipotezi de geliştirildi. Biyotasarım; yaşam ve tasarım kelimelerden türetilmiş
ve modern teknoloji ve tasarımlarda biyolojik sistem ve yöntemlerin uygulanması anlamına
gelmektedir. Biyomimetik, biyolojik kalıpları ve fizyolojik işlevleri tasarımcılar ve mühendisler
tarafından incelemelerini sağlayan bir bilim dalıdır. Bu bilim sayesinde yapısal ve işlevsel olarak
canlı modellere benzer yeni araçlar ve cihazlar geliştirildi. Bu yazıda diğer disiplinlerin doğayla
ilişkili olduğu ve doğa- insan etkileşimi ve yaklaşımları incelenmiştir. Doğadan esinlenme, var
olan olguları taklit etmek, doğayı öğrenmek ve biyolojik organizmaların biçim, mekanizma, işlev
ilişkilerine olan yaklaşımlar incelenmiştir.
Anahtar kelimeler: Doğa, Olgu, Tasarım, Biyotasarım.
Biyo Tasarım Yöntemi; Teknoloji Doğrultusunda Doğayı Öğrenmek
Giriş
İnsan yaratıcılığı fikirleri hızlı gelişme ve evrime yol açtı. Aynı zamanda sanayileşmenin yüksek
hızı çevrenin kirlenmesine ve doğal kaynakların tükenmesine yol açmıştır. İnsanlar tarafından
sanayileşme ve kaynakların tüketilmesi doğayı baskı altında bırakmıştır. Günümüzde doğanın yok
olması tehlikesi ve zararın geniş boyuta ulaşması nedeniyle ekolojik sorunların çözülmesi ve
doğaya duyarlı olmanın önemi ve zorunluluğu arttı. Durumun devam ettiğinde insanlığın hayatta
kalması ve geleceği için ciddi bir tehdittir. Bu bağlamda doğanın kırılganlaştığını ve tüm
çalışmaların doğaya karşı hassasiyeti, olumsuz değişiklerin azaltılması ve hatta onarılmasına
yönelik disiplinler arası sorun çözme işbirliği başlamıştır. Doğal özellikleri kullanılarak doğayla
uyumlu ürünler için bir yeniliğin temeli olarak yeni yöntemler geliştirildi. Mühendislik ve tasarım
dallarında çözüm yolları arayışının sonucu olarak, alternatif ürünler ve hizmetler bulunması kritik
ve sorunlu hale gelmiştir. Bu durumda mühendis tasarımcılar; doğanın kuvvetlerini izole ve
kontrol ederek gücün üstesinden gelip işlevleri mekanize etmenin tersine doğal sistemlerle
entegrasyon yoluyla gelişmiş ekolojik işlevini elde etmesi planlandı. Biyolojik değişimler ve
büyüyen yapıların kullanılması halinde doğal ekosistemlerin bozulma potansiyeli kullanılsa da,
biyolojik sistemlere daha tutarlı bir yaklaşımın faydaları bu risklerden çok daha fazladır.
Biyotasarım ve Anlamı
Doğadan esinlenmek tüm disiplinlerde ilgi alanı olmuştur ve farklı açılardan incelenmiştir.
Organik mimarlığın sezgileri; aydınlanma çağ sırasındaki Romantizm felsefesine dayanmaktadır.
Rasyonalizm ve şüphecilikle birlikte epistemoloji, insan bilgisi çalışması gibi çeşitli görüşlerden
biridir. Romantizm; hedeften sübjektife geçişi temsil eder Empiricism; bilginin yalnızca veya
öncelikle duyusal deneyimden geldiğini söyleyen bir teoridir. Rasyonalizm ve Empiricism üzerine
yapılan aydınlatmanın aksine Romantik; benlik, yaratıcılık, hayal gücü ve sanatın değeri üzerine
Bio Design Method; Learning Nature In Line With Technology
https://www.jenas.org
ISSN: 2146-9229
12
JENAS | Journal of Environmental and Natural Studies | Volume: 12 Issue:4, Winter 2019
kurulmuş bir felsefi yaklaşımdır. Romantizm akımı içebakış, duygulanım ve duyarlıkla, doğal
güçler karşısında duyulan esrime ve doğanın beşeri olaylar karsısında hissedilen aşkınlığıyla
tanımlanır(8). Romantizm, toplumu iyileştirmek ve insan durumunu iyileştirmek için gerekli bir
ön koşul olarak duygusal öz-farkındalığı vurgulayan felsefi bir harekettir. Sanat ve hayal gücüne
yapılan romantik vurgu, bazı aydınlanma figürlerinin mekanik görünümüne doğrudan eleştirel bir
tepkidir. Bireye olan romantik vurgu kendini gerçekleştirme ve doğa fikirlerine yansımıştır.
William Wordsworth (1770-1850), bireyin topluma ve toplumsal yapıya ihtiyaç duymadan doğa
doğrudan anlayabildiğini düşünüyordu.1960 yılında bir grup Japon mimar yeni bir şehir için
öneriler manifestosuyla başlamıştır. Bu görüş kentin esnekliği ve organik bir şekilde gelişmesini
savunmuştur. Doğadan esinlenmeyi en iyi şekilde Rem Koolhaas’ın Metabolist hareketi
tanımlaması ifade eder: Organik, bilimsel, mekanik, biyolojik, ve romantik kelimeleri
birleştirmektedir (Koolhaas, 2006).
Doğadan esinlenmek (Biyoinspiration), biyolojik sistemlerde bulunan çözümlerden ve
milyonlarca yıldır meydana gelen biyolojik evrim ve arıtmadan esinlenen yeni malzeme, cihaz ve
yapıların geliştirilmesidir. Doğadan esinlenme; yeni fikirler üretme potansiyelinin çok ötesindeki
doğa potansiyelden esinlenerek, araştırmadaki konuları yöntem ve teknik açılarından
basitleştirebileceği iki önemli özelliğe sahiptir. Bu nedenle diğer yöntemlere göre, araştırmalar
daha kolay ve doğrudan iyi bir performans ile sonuçlanır. Sistemlerin basitleştirilmiş
modellenmesi ile elde edilmesi beklenen performans miktarı, ilgili biyolojik kontrol süreçlerinin
derinlemesine anlaşılmasını sağlar. Teknolojinin temel bilimden uygulamalı bilimlere aktarılması,
Biyomimikri’nin sorumluluğudur. "Biyonik"; "biyoloji" ve "teknik" terimlerinin oluşan, biyoloji
veya doğanın yapay organlarının kullanımı anlamına gelmektedir (Steele, J.E.1960). Doğada var
olan sistem ve organizmaların yaşam bilgilerini teknik sorunların çözme yöntemi ve uygulama
sanatıdır. Farklı dönemlerde insanlar yaşamlarını ve ihtiyacı olan ekipmanlarını pek çok yönden
doğadan ilham almıştır. Schmitt, O.H.(1969), doğa modellemesi terimini icat eden ilk kişi ve bunu
estetik ve teknoloji için bir dönüm noktası olarak adlandırdı. Doğa bilimi alanında Benyus, J. M.
(1997) kendi kitabını, doğadan bir model (Biomimicry) olarak yazdı. Bu kitapta Biomimicry ve
doğadan ilham teknoloji geliştirme ve ürünlerinin yeniçağına ulaşmanın bir yolu olmasını
vurgular. Biyomimikri araştırmalari birkaç adımdan oluşur ve bu yöntem tasarım, verimlilik,
hizmetler ve kullanım için kullanılabilir.
Doğayı Referans Almak
Günümüze kadar tüm organizmalar, en uygun olanın hayatta kalması ve doğa şartlarına uyum
sağlaması ile gelişti evrilmiştir. Örneğin, DNA'da ve ya mikroskobik canlıların mikro yapısında
uzun bir süre boyunca evrim ve hayatta kalmak için kullanılan kompakt ve gizli teknolojilerden
öğrenebiliriz. Bataklıklardan tek hücrelilere kadar doğal sistemin mekanizmaları yaşam bilimleri
araştırmalarıyla hızla çözülür analiz edilir ve anlaşılır hale gelmektedir. Özünde güzel dediğimiz
doğal formları oluşturmak milyonlarca yıldır süren uzun bir evrimin sonucudur. Doğal biçimler;
yüzyıllar boyunca iklim, barınma vb. yaşama koşullarını etkileyen dış etkenlere uyum ve çözümler
sağlamak için değişip gelişmiştir. Uzun zamandır devam eden bir insan ihtiyaçlarını giderme
modeli olan doğa, yeni bir yaklaşımla incelenmeye başlamıştır.
Bio Design Method; Learning Nature In Line With Technology
https://www.jenas.org
ISSN: 2146-9229
13
JENAS | Journal of Environmental and Natural Studies | Volume: 12 Issue:4, Winter 2019
Fig 1: Flactophin mekanizması, Strelitzia Reginae çiçeğin deformasyon yasasından esinlenmiştir.
https://parametric3d.com/fa/
Doğadan esinlenme yöntemi ile bir organizmanın işlevi ve mekanizması ortaya çıktığı ilkeler ve
bu ikisi arasındaki ilişkiler açıklığa kavuşturulmalıdır. Ayrıca veri tabanında araştırma ve derleme
yoluyla farklı materyallerin bilgi ve kullanma becerisi gerekmektedir. 80li yılların sonlarında,
tasarımcılar bilgisayar yardımıyla, doğanın karmaşık formlarını ve kalıplarını keşfetme ve yeniden
yapılandırma becerisini kazanmıştır. Böylece doğada hareket, büyüme ve evrim daha detaylı
incelenip diğer disiplinler için ilham kaynağı olmuştur. Bu yapılar, doğa modellemesinin ilk
aşaması olarak organizmada önemli bir rol oynamaktadır. Uygun yapı ve simülasyon bu
modellemenin ilk aşamasıdır. Salt taklitten çıkmak adına ilk adım, doğal organın yapısını ve
işlevini ve bu ikisi arasındaki kesin ilişkiyi anlamaktır. Organizma ve çevre ile ilgili nano- veya
mikro-yapıların işlevinin tanımlanması; Biyomimikri araştırmalarındaki en büyük ve önemli
zorluktur. Biyolojinin doğa ve malzeme bilimleri tarihiyle bağlantısıyla önemli ve temel örnekleri
bulmak Biyomimikri araştırmasının bir sonraki aşamasıdır. Bir organizmadaki fonksiyonun
mekanizmalarını ve minimum enerjilerine ulaşma şeklini belirlemek ve tanımlamak, Biyomimikri
araştırılmasında daha ileri bir aşamadadır.
Bio Design Method; Learning Nature In Line With Technology
https://www.jenas.org
ISSN: 2146-9229
14
JENAS | Journal of Environmental and Natural Studies | Volume: 12 Issue:4, Winter 2019
Fig 2: Thematic Pavilion Expo 2012 bina cephesi, dolaylı olarak Flactophin mekanizmasından ilham alınmıştır.
Tasarım Süreci
Doğayı takip etme, uyum ve estetik arayışına girme kısacası esinlenme ve ilham alma eğilimi; eski
zamanlara dayanmaktadır. Mimarlar doğadan ilham alan tasarımların çevresel zararları azaltmaya
yardımcı olabileceğine inanmaktalar. Günümüzde doğadan esinlenmek ve tasarımda uygulanması
salt estetikten çok daha faydalı olacaktır. Bu nedenle tasarımcılar her gün doğaanlamak ve var
olan işlevsel, yapısal ve estetik kuralları mimariye uyumlu şekle getrime çabasındalar. Örneğin
doğada bulunan yöntemler ile yaşama alanı soğutmak, deniz suyundan tatlı su elde etmek, enerji
üretimi vb. insan yaşamını kolaylaştırılır. Bu teoriyi destekleyen araştırmacılara göre doğa temelli
tasarımlar slogan olmaktan ziyade her açıdan insan hayatına yararlı olacak bir yaklaşımdır. Bazı
durumlarda insanların yardımına gelerek ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Çoğu mimari teorinin
temeli olan insan modelinin eksik olması, insan-çevre ilişkisinin doğasının yanlış anlaşılmasına
yol açmıştır. Tasarım sürecinde insana ve çevreye dikkat çekmeye çalışan kalıplar ve açıklanabilir
mimarlık kurumlarından yararlandığı için çevresel yaklaşım olarak başlamıştır. Böylece olgu ve
kalıp arayış yöntemiyle tasarım fikri oluşturabilendir. Olgu, zaman ve mekan kısıtlamalarından
arınmış kapsamlı ve kapsayıcı olan eksiksiz ve duyarlı yaklaşımın bir üründür. Konuya uygun
koşullar kullanıldığı takdirde amaçları sağlar. Deneme ve hata yapmaktan kaçınan ayrıca işi en az
zaman ve enerji kullanarak yapma olgunun en belirgin göstergesidir. Şablonun ana olgudan ilham
alıp ve taklit etme olumlu özelliği sayılmaktadır. Etkisiz eylemlerden ve boş denemelerden
kaçınmaktır. Aynı zamanda daha az zaman ve enerji tüketir ve sonuca varılır. Tasarım sürecindeki
en tartışmalı ve belirsiz adımlardan biri tasarım fikirlerini veya konseptlerini oluşturulmasıdır.
Tasarım süreci nerede başlamalı? Konsept veya ilk fikir nereden geliyor? Yaratıcı fikirlerin
yaratılması öğrenme yeteneğine mi yoksa öğrenme yeteneğine mi sahip? Tasarım yöntemi ile fikir
Bio Design Method; Learning Nature In Line With Technology
https://www.jenas.org
ISSN: 2146-9229
15
JENAS | Journal of Environmental and Natural Studies | Volume: 12 Issue:4, Winter 2019
yaratma teknikleri arasındaki bağlantı nedir? Kavramlar basit, kaç kelimeli bir biçimde ifade edilir
ve tasarım fikir ve programı gereksinimlerini formüle eder. Tüm projeyi kapsayabilir veya ilgili
bir projenin parçası olabilir. John Chris Jones, tasarım uygulamalarının evrimini; ustalık ve
sanatkârlığın önemi, çizim yardımı, düzenli ve sistematik tasarım ve günümüz çağında tasarım
olarak dört ayrı başlık altında sınıflandırmıştır. Günümüz, teknolojinin hızlı değişimi ya da
teknolojiye dayalı sosyal yenilikler çağıdır. Çağdaş zamanlarda modern problem değerlendirme ve
keşif yöntemlerinden biri, stratejik ikame ilkesi ve planlı düşüncede yetersiz düşünmenin etkisine
izin vermek ya da tam tersidir.
Biyotasarım yönteminde tasarım süreci doğadaki fenomeni (hayvanlar, bitkiler ve tek hücreliler)
bulmakla başlar. Diğer aşamalar biyolojik özelliklerin (yaşam ortamı, reaksiyon şekli, sistematik
ilişkiler, fiziksel özellikleri) tanımlanması ve son aşama mimari özelliklerine uygulanmasıdır.
Fig 3: Biyotasarım’a dayanan tasarım adımları aşağıdaki gibidir: 1) canlı organizma seçimi
2)biyolojik özelliklerin tanımlanması 3) yaşam ortamın incelenmesi 4) reaksiyonlar
5) fiziksel özellikler 6) sistematik ilişkiler
Tasarım süreci hipotezleri ve hipotez testlerini içerebilir, ancak nedensel ilişki olarak da ifade
edilemez. Aksine, bu işlem süreci kısmen değişim ve düzensizlik ilişkisi ile çalışır. Profesyonel
tasarım neredeyse her zaman sezgi ve sistematik yaklaşımın birleşimidir. Yaratıcı Biyo-
Mühendislik; doğadaki biyolojik yöntem ve sistemler kümesini mühendislik ve tasarımda
kullanma yöntemidir. Modern teknolojilerin şekillenebileceğini düşünebileceğimiz üç biyolojik
seviye vardır: Yapı / Mekanizma / Form
1. Doğal üretim yöntemlerinin taklidi (ana yapı ve sistem)
2. Doğada bulunan mekanizmayı taklit etmek (mekanizmalar ve işlevsel öğeler)
3. Sosyal davranışa ve organizmaya dayalı organize ilkeleri incelemek (biçim açısından duyusal
algılar)
Bugün tasarım bir bireysel faaliyetinden daha ziyade birçok disiplini içeren bir süreçtir. Bu
bağlamda tasarım modelleri; çevresel modeller ve sistematik modelleri olarak iki gruba ayrılabilir.
Sistematik yaklaşım, tasarım sürecini sıralı adımlar gerektirdiğini gören modelleri tanımlamak için
kullanılır. Bu aşamalar birbirinden ayrıdır ve her aşamanın başlangıcı bir önceki aşamanın
tamamlanmasını gerektirir. Mantıksal modeller, diğer disiplinlerde karar verme ve problem çözme
süreçlerine katkıda bulunurlar ve bilimsel fikirlerin ve ilkelerin tasarım sürecine uygulanabileceği
varsayılır. Bu yaklaşımın savunucuları, tasarım sürecinde insanın gözlemlenebilir davranışını
haklı çıkarmak için, akılda temel bilgilere ve ilişkili davranışlara daya olarak işlenen bir
Bio Design Method; Learning Nature In Line With Technology
https://www.jenas.org
ISSN: 2146-9229
16
JENAS | Journal of Environmental and Natural Studies | Volume: 12 Issue:4, Winter 2019
programın başlatılması gerektiğine inanmaktadır. Aslında, canlıların uygun adaptasyona sahip
yapı ve malzemeleri zamanla doğal seçim yoluyla everildi. Doğa makro ve Nano ölçeklerde,
onarıcı yeteneği, farklı ortamlarda tolerans ve direnç gücü, hidrofobiklik ve güneş enerjisi
kullanımı gibi mühendislik problemlerini mükemmel bir şekilde çözmüştür. Biyomorfik
mineralizasyon; biyolojik yapıları model olarak kullanarak doğal canlılara benzer şekil ve
yapıdaki ürünler üretildiği bir tekniktir. Diğer malzeme üretim yöntemlerine yasla biyomorfik
mineralizasyon kolay, çevre dostu ve ekonomik olarak avantajlıdır.
Bilim ve tasarım da süreçler arasında fark vardır. Mazzoleni; bilimde fikir ve teoriler değişkendir,
hipotezler tam kanıtlanmadığı için sürekli test edildiğini söyler. Ancak tasarım; genel ilkelerin
bilgisi ve araştırmasına dayalı ve sonuç olarak belirli çözümlere yol açan bir Tümdengelim (akıl
yürütme) sürecidir. Doğanın yarattığı duyguların çoğu ince ve kavraması zordur. Ancak, somut
unsurlarının üzerimizdeki gözlem veya etkisi ile ortaya çıkar. Doğa tüm değişkenlerin nedenidir
ve ayrıca mekansal yapısal görsellik ve estetiği öğretme yeteneğine sahiptir. Mimarlıkta ise tarihi
ve arka planı incelediğimizde, kalıplar belirlenir ve bazen türler, modeller veya arketipler olarak
adlandırılan bu olgular, mimari gelişiminin ana itici gücü olmuştur. Frank Lloyd Wright’a göre
organik mimari, boşlukları tutarlı bir bütünle bütünleştirme çabasıdır. Doğa; şaşırtıcı olarak
katmanlı yük mekanizma niteliğine sahiptir. Formlar; büyümenin tüm aşamalarında kendilerini
etkileyen kuvvetler ve yükler tarafından oluşturulmaktadır. Böylece kabuk, zar, bağlantı
mekanizması, Hafif strüktür ve verimli mekanlar doğal olarak oluşur.
Sonuç
Gelecekteki dünya teknolojinin geliştirilmesi, güçlü bir şekilde canlı sistemlerin altında yatan
ilkeleri ve sistemler arasındaki ilişkiyi anlamamıza ve bunlardan yararlanmamıza bağlı olacaktır.
Biyomimetik, biyolojik sistemlerin çalışma, biçim ve mekanizma prensiplerine damıtılmasıyla
yaratılan yeni bir tasarım ve teknolojilerin geliştirilmesidir. Biyomimetik araştırılmaları iki temele
hizmet etmektedir. Birincisi doğal sistemde var olan teorileri yapılandırılmış biyomimetik
tasarımlarda uygulanması ikincisi ise bilim ve mühendislik sorunlar için zarif, verimli ve
sürdürebilir çözümler sağlamasıdır. Böylece doğadan esinlenmek her bakımdan canlı sistem
bilgisini teknik problemlerin çözümünde uygulama sanatıdır.
Yeşil ve doğa ile uyum içerisinde olan teknolojilerin gelişmesi sonucunda kararlı ve verimli bir
gelecek inşa edilebilir. Biyomimikri, karmaşıklığı, biyolojik çeşitliliği ve bir arada yaşamayı
birbirine bağlamayı ve tasarım ilkelerinin öncüleri olarak kullanmayı amaçlamaktadır; burada
tasarım incelemesinin başlangıç noktası tek bir öğe içerdiğinde bile, gelişimi tam bir sistemin
parçası olarak anlaşılmaktadır ve doğa ve insan ile ilgilidir. Yerleşik bileşenler, faydaların bir
arada var olmasına izin verir. Aslında, doğada var olan tüm mekanizmalar üç ana öğeden
oluşmuştur; yapı, mekanizma ve biçim. Böylece mevcut işlevsellik, biçim ve malzeme ilişkiler
öğrenme ve inceleme sırası bu şekildedir:
Biçim analizi (temel form, orantı ve boyutların belirlenmesi)
Mekanizma analizi
Fonksiyon analizi
İlişki analizi (biçim, mekanizma, işlev)
Bio Design Method; Learning Nature In Line With Technology
https://www.jenas.org
ISSN: 2146-9229
17
JENAS | Journal of Environmental and Natural Studies | Volume: 12 Issue:4, Winter 2019
Disiplinlerin yakınsamasını sağlayan olması Biomimicry insanların doğa ile bir arada
yaşamalarında temel bir rol oynar. Biyotasarım doğası gereği, yaratıcı teknolojilerle insan
yaşamını iyileştirebilecek doğa modellenmesidir. Bu bilimin temeli, yeni gelişme için doğadan
daha iyi bir model olmadığı fikrine dayanmaktadır ve bu fikir işlevsellik ve verimlilik açısından
iyi sonuçları sağlamıştır. Bu nedenle Biyomimikri; doğa hakkında öğrenme ve daha sonra
ekosistemin biçimi, süreci ve biyomun modellenmesi ile daha sürdürülebilir tasarımların
geliştirilmesi için kullanılır. 21. yüzyılın ve sonrasının ilk on yıllarında, sanayileşmeye ve
dijitalleşmeye yol açan güçler sürdürülür, ancak çevresel açıdan zararsız tasarım ve uygulamalara
olan gereksinimin gözden geçirilmesi gerekir. Bu olguya erişmek için, ileri teknolojilerin doğurup
geliştirilmesini sağlayan temel bilimleri, bilişsel bilimleri ve bilgeliği bilmek gerekir.
Reference
English Language and Literary Criticism; By A.s. Kharbe
Hagan, S. (2001), Taking Shape: A New Contract Between Architecture and Nature, Architectural Press,
St.Louis,USA.
Schmitt, O.H.(1969).Some interesting and useful biomimetic transforms. Third International Biophysics Congress
Boston, MA.
Muthu, S.S.(2005).Handbook of Sustainable Apparel Production. CRC Press.
Biomimetics: forecasting the future of science, engineering, and medicine, International journal of nanomedicine,
Vol.10, PP. 5701-5713
Benyus, J. M. (1997).Biomimicry,William Morrow New York.
Sharr, A.(2007)Mimarlar için Düşünürler /Mimarlar için Heidegger. YEM Yayın , Routledge.
Gertik, A., (2012). Biyomimes Anlayışı ve Bu Bağlamda Günümüz Kuzey Kıbrıs Mimarisine Eleştirel Bir Bakış,
Yakın Doğu Üniversitesi, Fen Bilimleri Fakültesi Mimarlık Bölümü, Yüksek Lisans Tezi, Lefkoşa.
Uç Zeytün, B.(2014). Mimari Tasarimda Biyomorfik Yaklaşimlar, Yüksek Lisans Tezi, Lefkoşa.
Koolhaas, R., (2006). Kapsül Mimarisi, Tasarım Mimarlık, İç Mimarlık, Görsel Sanatlar Dergisi, s.104.
Roger Jones; https://www.philosopher.org.uk/index.htm, Erişim tarihi 20.12.2019
Bio Design Method; Learning Nature In Line With Technology
https://www.jenas.org
ISSN: 2146-9229
18
Article
Full-text available
Yaşamın ortaya çıkmasıyla beraber insanoğlunun mimarlık ile doğrudan bir ilişkisi olmuştur. İlkel zamanlarda mimarlık ile insan arasındaki bağ, doğa ile sağlanırken; günümüzde teknolojinin gelişmesiyle farklı parametrelerin kesişmesi sonucunda kurulan değişken bir ilişkiye evrimleşmiştir. Bu bağlamda değişken mimarlık rolünü kurgulayan tasarımcı ve mimarlar yeniliklere yol açarak tasarım yaklaşımlarına farklı fikir ve perspektifler katmaktadır. Günümüzde bu farklılaşma özellikle yeni, karmaşık, çoklu düşünce arayışı ile gerçekleştirilirken, mimari ürünlere yansıma şekli ise malzeme, teknik, üretim ve form gibi tüm süreci kapsayacak bir yenileşmeyi işaret eder. Yenileşmenin iki temel yapıtaşı ise doğa ve teknoloji olduğu görülmektedir. İnsanoğlu doğadan hep ilham almıştır ancak günümüz yeni tasarım yaklaşımlarında doğa sadece formsal bir öykünme olarak değil aynı zamanda teknolojinin getirdiği olanaklarla doğayı anlama, öğrenme, iyileştirme ve geliştirmeye yönelik verilere ulaşılıp kullanılmasına yöneliktir. Günümüz tasarım yaklaşımlarında, teknoloji ve doğa kesişimi önemli bir konudur. Farklı ölçeklerde, multidisipliner bir ortamda geleceğe yönelik çalışmalara kaynak olma düşüncesiyle araştırma yapan tasarımcı/mimarlardan biri de Neri Oxman’dır. Bu makalede, Neri Oxman’ın araştırma grubu ile ürettiği tasarımları doğa ve teknoloji kesişiminde inceleyerek tasarım yaklaşımını (Biyohesaplama) form, biyoloji, teknoloji üzerinden tartışmak amaçlanmıştır. Nitel araştırma yöntemi olan doküman analizi ile Neri Oxman’ın tasarım araştırma ürünleri ile 2007 yılı sonrası biyoloji ve teknoloji kesişimiyle ürettiği mimari ürünler ele alınmıştır. Biyolojik veriler ile dijital araçlar vasıtasıyla ürettiği çalışmaların malzeme, teknik, üretim ve form süreçlerinin birlikte ilerlediği görülmektedir. Bu bağlamda Neri Oxman’ın tasarım düşüncesi ve üretimleri tasarım ve mimarlık alanlarında geleceğe yönelik yenilikçi bir bakış kazandırmaktadır.
Some interesting and useful biomimetic transforms
  • O H Schmitt
Schmitt, O.H.(1969).Some interesting and useful biomimetic transforms. Third International Biophysics Congress Boston, MA.
Biomimetics: forecasting the future of science, engineering, and medicine
  • S S Muthu
Muthu, S.S.(2005).Handbook of Sustainable Apparel Production. CRC Press. Biomimetics: forecasting the future of science, engineering, and medicine, International journal of nanomedicine, Vol.10, PP. 5701-5713
Kapsül Mimarisi, Tasarım Mimarlık, İç Mimarlık, Görsel Sanatlar Dergisi, s.104
  • A Gertik
Gertik, A., (2012). Biyomimes Anlayışı ve Bu Bağlamda Günümüz Kuzey Kıbrıs Mimarisine Eleştirel Bir Bakış, Yakın Doğu Üniversitesi, Fen Bilimleri Fakültesi Mimarlık Bölümü, Yüksek Lisans Tezi, Lefkoşa. Uç Zeytün, B.(2014). Mimari Tasarimda Biyomorfik Yaklaşimlar, Yüksek Lisans Tezi, Lefkoşa. Koolhaas, R., (2006). Kapsül Mimarisi, Tasarım Mimarlık, İç Mimarlık, Görsel Sanatlar Dergisi, s.104. Roger Jones; https://www.philosopher.org.uk/index.htm, Erişim tarihi 20.12.2019