Content uploaded by Cihat Karslı
Author content
All content in this area was uploaded by Cihat Karslı on Jan 23, 2023
Content may be subject to copyright.
Doğuş Üniversitesi Dergisi, 24 (1) 2023, 273-292
(*) Bu makale, Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsünce 2021 yılında kabul edilen
“Destinasyon Markalaşmasında Gastronomi Turizminin Etkisinin İncelenmesi: İzmir İli
Örneği” başlıklı Doktora Tezinden türetilmiştir.
(1) Ege Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümü;
cihatkarsli@gmail.com, ORCID: 0000-0002-7054-5407
(2) Ege Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümü;
aykan.candemir@ege.edu.tr, ORCID: 0000-0002-3765-4564
Geliş/Received: 03-11-2022; Kabul/Accepted: 22-12-2022
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ
TURİZMİNİN ETKİSİNİN İNCELENMESİ: İZMİR İLİ
ÖRNEĞİ (*)
INVESTIGATION OF THE EFFECT OF GASTRONOMY TOURISM ON
DESTINATION BRANDING: THE CASE OF IZMIR PROVINCE
Cihat KARSLI (1), Aykan CANDEMİR (2)
Öz: Gastronomi ve gastronomik ürünler son yıllarda destinasyonların
pazarlanmasında daha yaygın olarak kullanılmaktadır. Bir kentin yerel mutfağı,
yemek kültürü ve gastronomik kimliği yerli ve yabancı ziyaretçileri kente
çekebilmektedir. Destinasyonlar böylelikle tanınmakta, farklılaşmakta ve
markalaşma yolunda ilerlemektedir.
Türkiye farklı kültürlerin bir arada yaşadığı ve bu sayede her bir kentinin kendine
özgü mutfağa sahip olduğu bir ülkedir. İzmir kenti de tarihi boyunca farklı kültürlere
ev sahipliği yapması sonucunda kendine özgü bir mutfağa sahip olmuş ve nüfusu
bakımından Türkiye’nin üçüncü büyük kentidir. Gastronomi ve gastronomi turizmi
açısından oldukça elverişli ve çekici bir destinasyondur. Dolayısıyla bu çalışmanın
amacı da destinasyon markalaşmasında gastronomi turizminin etkisini İzmir
örneğiyle değerlendirmektir.
Bu amaçla, bu çalışmada nitel araştırma tekniklerinden biri olan yarı yapılandırılmış
görüşmeler ile arz yönlü bir paydaş analizi gerçekleştirilmiştir. Elde edilen veriler
içerik analizi ile incelenmiştir. Araştırma sonucunda İzmir destinasyonunun
markalaşmasında gastronomi turizminin etkisi kanıtlanmış fakat bu etkinin İzmir’de
günümüzde yeterli düzeyde ve güçlü olmadığı ortaya çıkmıştır.
Anahtar Kelimeler: Gastronomi, Gastronomi Turizmi, Destinasyon, Destinasyon
Markalaşması, Pazarlama
Abstract: Gastronomy and gastronomic products have been used more widely in the
marketing of destinations in recent years. Local cuisine, food culture and
gastronomic identity of a city can attract local and foreign visitors to the city. Thus,
destinations are recognized, differentiated and on the way to branding.
Turkey is a country where different cultures live together and each city has its own
unique cuisine. The city of Izmir, as a result of hosting different cultures throughout
its history, has had a unique cuisine and is the third largest city in Turkey in terms
of population. It is a very convenient and attractive destination in terms of
gastronomy and gastronomy tourism. Therefore, the aim of this study is to evaluate
the effect of gastronomy tourism on destination branding with the case of Izmir.
For this purpose, in this study, a supply-side stakeholder analysis was carried out
with semi-structured interviews, which is one of the qualitative research techniques.
The obtained data were analyzed by content analysis. As a result of the research, the
effect of gastronomy tourism on the branding of İzmir destination has been proven,
but it has been revealed that this effect is not sufficient and strong in İzmir today.
Keywords: Gastronomy, Gastronomy Tourism, Destination, Destination Branding,
Marketing
274
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
JEL: Z30, M3
1. Giriş
Dünya’da son dönemlerde yaşanan ekonomik, sosyal, teknolojik ve politik
gelişmeler turizm sektöründe tüketim kalıplarının değişmesine neden olmaktadır.
İnsanların zevkleri, ihtiyaçları ve istekleri değiştikçe kitle turizmi olarak bilinen
deniz, kum ve güneş turizmine alternatif olarak özel ilgi gruplarına yönelik yeni
turizm türleri ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda özellikle spor, sağlık, kültür, din ve
gastronomi turizmleri son yıllarda yoğun olarak talep edilmektedir.
Yakın zamana kadar sadece deniz, kum ve güneş turizmi olarak bilinen kitle turizmi
eğlence veya kültürel aktivite olarak görülürken, gıdanın turizme katkısı büyük
ölçüde göz ardı edilmekteydi. Son yıllarda bu durum değişmektedir. Gastronomi ve
gastronomik ürünler destinasyonların pazarlanmasında giderek daha yaygın olarak
kullanılmaktadır. Gastronomi ve yöresel yemekler bir destinasyona değer katarken,
aynı zamanda destinasyonun sürdürülebilir rekabet gücüne de katkıda bulunmaktadır
(Akdağ ve Üzülmez, 2017: 302). Bir destinasyonun mutfak mirası turistik bir
üründür ve turizm pazarında önemi giderek artmaktadır. Dolayısıyla zengin bir
mutfak mirasına sahip destinasyonlar günümüzde daha fazla tercih edilmektedir. Bu
zengin ve köklü mirasa sahip destinasyonlar benzer destinasyonlardan farklılaşarak
gastronomik unsurlarıyla birlikte markalaşmaktadır (Ekerim ve Tanrısever, 2020:
2292).
Destinasyonların markalaşmasında sahip oldukları benzersiz ve kendilerine özgü
kimliklerinin yanı sıra farklı unsurlar da etkili olabilmektedir. Bu çalışmada da bu
unsurlardan birisi olabileceği düşünülen gastronomi turizminin etkisi irdelenmiştir.
Dolayısıyla bu çalışmanın amacı destinasyon markalaşmasında gastronomi
turizminin etkisini İzmir özelinde incelemek ve değerlendirmektir. Çalışma
kapsamında İzmir, sahip olduğu zengin kültürel mirası, doğal güzellikleri ve coğrafi
konumundan dolayı kitle turizmi kapsamında yerli ve yabancı turistlerce çoğunlukla
tercih edilen destinasyonlardan birisi olduğu için tercih edilmiştir. Bunun yanı sıra
Ege ve özellikle İzmir mutfağının birbirinden farklı kültürlerin etkileşimi sonucunda
ortaya çıkan, oldukça zengin bileşke bir mutfağa ve gastronomik bir kimliğe sahip
olması da bir diğer tercih sebebidir.
Öte yandan konuyla ilgili alanda yapılan çalışmalar incelendiğinde gastronomi
turizmi ile destinasyon markalaşması ilişkisini inceleyen çalışmalar yok denecek
kadar azdır. Bundan dolayı, İzmir destinasyonu özelinde oldukça yeterli sayıda ve
alanında uzman paydaşlarla gerçekleştirilen bir çalışma olarak literatürde önemli bir
boşluğu dolduracağı düşünülmektedir. Ayrıca çalışmada, turizm ve gastronomi
turizmi sektörlerinde yer alan paydaşların “gastronomi ve gastronomi turizmi”,
“İzmir mutfağı ve İzmir mutfağının gastronomik kimliği”, “destinasyon
markalaşmasında gastronomi turizminin etkisi”, kategorilerinde algıları literatürle
karşılaştırılmıştır. Elde edilen bulgular çerçevesinde İzmir’de gastronomi turizminin
geliştirilmesine yönelik çözüm önerilerine de yer verilmiştir.
Çalışmada sırasıyla gastronomi ve gastronomi turizmi, destinasyon markalaşması
konularına ve alanda yapılan çalışmalara yer verilmiştir. Çalışmanın son bölümünde
ise çalışmanın amacı doğrultusunda nitel araştırma yöntemi kapsamında konuyla
ilgili paydaşlarla yarı-yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
275
veriler içerik analiziyle incelenmiştir. Elde edilen bulgular çerçevesinde sonuç ve
değerlendirmelere yer verilerek önerilerde bulunulmuştur.
2. Gastronomi ve Gastronomi Turizmi
Yerleşik hayata geçen insanoğlu kendini farklı göstermek amacıyla çeşitli
sembollerden faydalanmıştır. Alfabeler, para birimleri, ölçü birimleri vs. bu
sembollere örnek olarak verilebilir. Yeme içme, mutfak ve mutfak kültürü de
zamanla toplumları birbirinden ayırt eden semboller olarak insanoğlunun hayatında
yer almıştır.
Hem Avukat hem de politikacı olan Fransız, Jean Anthelme Brillat-Savarin (1755-
1826) gastronomi üzerine ilk resmi çalışmayı gerçekleştirmiştir. Fransız yazar
Joseph Bercholux, La Gastronomie ou l'Homme des champs à table (Gastronomi ya
da Tarladan Sofraya İnsan) adlı eserini 1801 yılında yayınlayarak “gastronomi”
kavramını ilk defa kullanmıştır. 1825’te J.A. Brillant Savarin tarafından “La
Physiologie du gout” yayımlanmış ve “Tat Fizyolojisi” olarak literatürdeki yerini
almıştır. Gastronomi kelimesi 1835 yılında resmîleştirilerek Fransız akademisi
sözlüğündeki yerini almıştır (Gürsoy, 2014).
“Gastronomi” kelimesi, Yunanca “gastro” (mide, karın) ile “nomos” (kanun ya da
yönetim) sözcüklerinden meydana gelmiştir (Blank, 2003: 102). Gastronomi,
benzersiz bir deneyim sunarak ziyaretçilerin ihtiyaçlarını karşılayan ve ziyaretçiler
üzerinde anlamlı ve olumlu etkiler bırakan bir mutfak turizmi olarak
tanımlanmaktadır. Dolayısıyla da bazı destinasyonlarda turizmi geliştirmeye yönelik
stratejilerin geliştirilmesi için önemli bir araç olarak görülmektedir (Lu ve Hu, 2021:
1). Gastronomi, bilinmeyen özgü ürünleri keşfetmeyi, seçmeyi, gruplandırmayı ve
benzersiz tariflere dönüştürmeyi içermektedir (Garcı´a, 2022: 108). Gastronomi bir
kentin, bölgenin ve ülkenin geleneksel yemeklerini, malzemelerini, kültürünü temsil
etmektedir. Böylece yerel ürünlerin tanıtımına ve destinasyonun olumsuz imajını
değiştirebilecek bir mutfağın başarılı bir şekilde geliştirilmesine katkıda
bulunmaktadır (Castillo-Villar, 2020: 517).
Gastronomi turizmi ise, yerel yaşamın ayrılmaz bir parçasını oluşturmakta ve bir
bölgenin tarihi, kültürü, ekonomisi ve toplumu tarafından şekillendirilmektedir.
UNWTO (Dünya Turizm Örgütü), (2022) gastronomi turizmini, ziyaretçinin seyahat
ederken gıda, ilgili ürünler ve faaliyetlerle bağlantılı deneyimi ile karakterize edilen
bir turizm türü olarak tanımlamaktadır. Gastronomi turizmi bölge, halkı, kültürü ve
mirası ile doğrudan bir bağlantı kurarak ziyaretçi deneyimini zenginleştirecek doğal
bir potansiyele sahiptir. Gastronomi turizmine olan ilgi, bölgesel kimliğin, ekonomik
kalkınmanın ve geleneksel mirasın tanıtılmasından dolayı son yıllarda oldukça
artmaktadır. Dünya çapında giderek daha fazla destinasyon, kendilerini gastronomi
turizmi destinasyonları olarak konumlandırmaya çalışmaktadır (Umedovna, 2021:
239).
Yiyecek ve içecekle ilgili olarak işin ticaretinden ziyade, yerel kültürü keşfetmek ve
otantik deneyimler aramak gastronomi turizminin tanımıyla ilişkilendirilmektedir
(İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, 2022). Gastronomi turizmi, gastronomi
destinasyonunda tarih, insan ve yerel kültürle ilgili yemeklerin arkasındaki hikâyeyi
görmek isteyen kişilere yönelik gerçekleştirilmektedir (Koufadakis vd., 2020: 85).
Ziyaret edilen destinasyondaki yeme içme deneyimi ve destinasyon hakkında
edinilen bilginin yanı sıra gastronomi turizminin bir başka çıktısı da yerel
276
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
gelenekleri ve kültürü anlamaktır (Sthapit vd., 2020: 19). Dolayısıyla gastronomi ve
gastronomi turizmi, ziyaret edilen destinasyon ve destinasyonun yemek kültürü
hakkında bilgi sahibi olmak isteyen ziyaretçilere destinasyonu tanıtmanın en iyi
yoludur (Komaladewi vd., 2017: 270).
3. Destinasyon Markalaşması
Destinasyonlar, turistlere entegre bir deneyim yaşatarak, destinasyon markası altında
tüketilen turizm ürünleri ve hizmetlerinin bileşimini sunmaktadır. Leiper (1990)
destinasyonların “insanların seyahat ettiği ve belirli özellikleri veya karakteristikleri
için bir süre kalmayı tercih ettikleri cazibe merkezi yerler olduğunu vurgulamıştır.
Ayrıca destinasyonu; seyahat deneyimlerine, kültürel geçmişine, ziyaret amacına,
psikografik ve demografik özelliklere dayanarak tüketicilerce objektif olarak
yorumlanması yapılabilecek bir kavram olarak ifade etmişlerdir (Buhalis, 2000:
100).
Bir turizm destinasyonunun en etkili tanımlarından biri, Goeldner ve Ritchie (2003)
tarafından yapılmıştır. “Turizm destinasyonu, ziyaretçinin çeşitli seyahat
deneyimlerine sahip olduğu belirli bir coğrafi bölgedir”. Turizm destinasyonlarının
mekânsal doğasının altını çizen diğer tanımlardan biri Framke'nin (2001) verdiği
“turizm destinasyonu, mekânsal ve kültürel özellikleri içeren (ulaşım, konaklama,
yiyecek-içecek ve en az bir olağanüstü etkinlik ya da deneyim) geniş bir anlam ifade
etmektedir. Dolayısıyla destinasyonlar tüketicilere birçok deneyim sunan turizm
ürünlerinin bir bileşimi olarak görülmektedir.
Uluslararası sınırlar üzerindeki artan geçişler turizm sektörünün hızla büyümesine
ve turizm gelirinin artmasına neden olmaktadır. Küresel çevre daha rekabetçi hale
geldikçe, şehirler, bölgeler ve ülkeler gibi destinasyonlar da kendilerini
farklılaştırmaya daha fazla ihtiyaç duymaktadır. Böylece geleneksel pazarlama
tekniklerini mekânlara uygulamak gittikçe daha popüler hâle gelmektedir (Baker ve
Cameron, 2008: 81). Bir şehri, bölgeyi ya da ülkeyi tanıtırken yaygın olarak tanınan
bu tekniklerden biri markalaşmadır (Caldwell ve Freire, 2004: 52; Hankinson, 2010:
302). Turizm bağlamındaki turistik yerlerin markalanması destinasyon markalaşması
olarak adlandırılmaktadır (Hankinson, 2007: 243).
Destinasyon markalaşması, pazardaki diğer rekabetçi destinasyonlardan farklı olarak
benzersiz bir kimlik ve kişilik geliştirmek amacıyla ortaya çıkmış bir süreçtir
(Marzano, 2006: 1). Turizm kapsamında bir destinasyonun markalaştırılması uzun
süreli, karmaşık ve siyasi bir faaliyet olarak değerlendirildiği için ortaklaşa
çalışılarak hareket edilmesi gerekli görülmektedir (Yaşarsoy ve Oktay, 2020: 236).
Dolayısıyla bir destinasyon markalaştırılırken destinasyonla ilgili marka planlama ve
analizleri ile stratejik araştırmalara önem verilmelidir. Destinasyon markalaşması
sürecinde aktif bir şekilde rol alan işletmeler, çeşitli kurum ve kuruluşlar ile siyasi
otoritelerle gerekli işbirlikleri oluşturularak özverili bir şekilde çalışmalar
yürütülmelidir. Günümüzde markalaşma sürecini tamamlamış destinasyonlar, diğer
rakip destinasyonlara göre öncelikli olarak tercih edilmektedir. Bu doğrultuda sadık
hedef kitlelerini de oluşturarak “marka destinasyonlar” olarak varlıklarını
sürdürmelidirler.
4. Alanda Yapılan Çalışmalar
Gastronomi, turizm destinasyonlarını deneyimlemenin merkezinde yer aldığı için
giderek daha önemli hale gelmektedir. Deneyim ekonomisinin yükselişiyle (Pine &
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
277
Gilmore, 2011) gastronomi, başarılı destinasyon markalama stratejilerinin temel
unsurlarından biri haline gelmektedir. Bu nedenle gastronomi, turizme temel bir
destek olma rolünü, birçok destinasyonu ziyaret etmek için temel bir neden haline
dönüştürmüştür. Gastronomi, turistlere destinasyonda “tadarak” yerel kültürle
doğrudan bağlantı kurulmasına olanak tanıdığı için turizm destinasyonu
markalaşması için önemlidir. Dolayısıyla destinasyon markalaşmasında gastronomi
turizminin rolü ve önemi de giderek artmaktadır. Bu bağlamda geçmiş yıllara ait
gerçekleştirilen çalışmalar Tablo 1’de gösterilmektedir.
Tablo 1: Alanda Yapılan Çalışmalar
Yazar(lar)
Türü
Yöntemi
Bölge/Ülke
ve Dönemi
Bulgular
Yaman ve
Seçkin
(2022)
Makale
Doküman
Analizi
Türkiye
(2017-2022)
Destinasyon markalaştırma büyük
önem taşıması gereken ve üzerinde
durulması gereken bir konu olarak
görülmüştür.
Üzülmez
(2021)
Makale
Literatür
Taraması
Türkiye-2021
(Şubat-Nisan)
Yöresel mutfakların gastronomi
turizminin sürdürülebilirliğine
katkı sunduğu vurgulanmıştır.
İlban vd.
(2021)
Makale
Betimsel
Analiz
Türkiye-2019
(Mayıs
Kasım)
Destinasyon markalaşmasında
tanıtım faaliyetlerinin, gastronomik
çekiciliklerin, tarihi ve kültürel
güzelliklerin önemli faktörler
arasında yer aldığı tespit edilmiştir.
Suna ve
Alvarez
(2021)
Makale
Anket
Çalışması
Gaziantep/
Türkiye-2021
Gaziantep ilinin gastronomik
kimliğinin destinasyonun marka
kimliği üzerinde değişen bir etkiye
sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Hanžek ve
Sušić (2020)
Makale
Görüşme
Hırvatistan-
2020
Michelin yıldızlı restoranların, bir
destinasyonun gastronomisini
tanıtmada ve destinasyon markası
oluşturmada etkili olduğu sonucuna
ulaşılmıştır.
Mesci ve
Bakır (2020)
Makale
Betimsel
Analiz
Akçakoca/
Düzce/
Türkiye-2020
İlçenin gastronomi vb. birçok
yönden zengin olduğu ve tanıtım
faaliyetlerinin tamamlanmasıyla
marka destinasyonlar arasında yer
alabileceği sonucuna ulaşılmıştır.
Kaya ve
Keleş (2019)
Makale
Görüşme
Bafra/Samsun
/Türkiye-
2019
Bafra’da gastronomik ürünler
gastronomi turizmi açısından
önemli görülmüş ve destinasyon
markalaşması sürecine katkı
sağlayabileceği ifade edilmiştir.
Kocabaş
(2019)
Tez
Anket
Çalışması
Gaziantep/
Türkiye-2019
Katılımcıların şehrin marka
değerini olumlu değerlendirdikleri
tespit edilmiştir.
Erkmen
(2018)
Makale
Anket
Çalışması
İstanbul/
Türkiye-2018
Yemek deneyimi oluşturan
unsurların tüketici temelli
destinasyon marka denkliğine etkisi
değerlendirilmiştir.
278
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
Aydoğdu vd.
(2016)
Makale
Anket
Çalışması
Bozcaada/
Çanakkale/
Türkiye-2016
Bozcaada’yı ziyaret eden turistlerin
destinasyon seçimlerinde
gastronomi turizminin, önemli bir
çekim gücü oluşturduğu sonucuna
ulaşılmıştır.
Aslan vd.
(2014)
Makale
Görüşme
Nevşehir/
Türkiye-2014
Nevşehir mutfağı diğer turistik
çekiciliklerin arkasında kalmakla
birlikte yöresel yemeklerin
tanıtımına daha fazla önem
verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Kaynak: Yazar(lar) tarafından oluşturulmuştur.
Son yıllarda gerçekleştirilen araştırmalardan da anlaşıldığı üzere “gastronomi ile
destinasyon markalaşması ilişkisi”, “destinasyonların markalaşması noktasında
gastronominin önemi”, “destinasyon tercih etmede gastronominin ya da gastronomi
turizminin etkisi” vb. araştırmalar daha çok gerçekleştirilmektedir. Dolayısıyla
doğrudan “gastronomi turizmi ve destinasyon markalaşması” ilişkisini inceleyen
çalışmalar yok denecek kadar azdır. Bu çalışma gastronomi turizmi ve destinasyon
markalaşması ilişkisini inceleyen ilk çalışmalardan olması açısından önemli ve
değerli görülmektedir. Bu çalışma İzmir destinasyonunun markalaşmasında
gastronomi turizminin etkisini ortaya koyarak, gerek gastronomi turizmi ve
destinasyon markalaşması konularıyla ilgilenenler açısından gerek de İzmir
destinasyonunda gastronomi turizminin gelişimi açısından faydalı bir kaynak
olacaktır.
5. Yöntem
Destinasyon markalaşmasında gastronomi turizminin etkisini İzmir özelinde
değerlendirmek amacıyla gerçekleştirilen bu çalışmada nitel araştırma yönteminden
yararlanılmıştır. Nitel araştırma, farklı bir bakış açısı ile bir olay veya durumun
sebeplerini ve nasıl gerçekleştiklerini incelemektedir. Bu tür araştırmalarda
örneklem sayısı da düşüktür. Ayrıca nitel araştırmada veriler gözlem ve görüşme
gibi yöntemlerle toplanmaktadır (Akarsu ve Akarsu, 2019). Bu çalışmada da nitel
araştırma yöntemi kapsamında İzmir destinasyonunda gastronomi turizmi arz
kaynakları tesislerinden olan restoranlar, lokantalar, gıda işleme tesisleri, üretim ve
tadım tesisleri, gastronomi müzeleri vb. yerlerdeki yetkili kişiler, Üniversitelerin
Turizm Fakültelerinde görevli akademisyenler, gastronomi turizmi konusunda
çalışmaları olan yazarlar, turizm ve gastronomi ile ilgili dernekler, yerel yöneticiler,
rehberler ve gurmeler ile yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir.
5.1. Çalışmanın Amacı ve Örneklem Seçimi
Çalışmanın amacı, İzmir kentinde tarihsel süreç içerisinde yerleşmiş olan zengin
gastronomi kültürü ile birlikte, İzmir destinasyonunun markalaşmasında gastronomi
turizminin etkisini belirlemektir.
Çalışmanın amacı doğrultusunda nitel veri toplama aracı olan “görüşme” türlerinden
“yarı-yapılandırılmış görüşmeler” tekniği tercih edilmiştir. Görüşme nitel
araştırmalarda çokça tercih edilen bir yöntem olmakla birlikte insanların tutumlarını,
duygularını, görüş ve davranışlarını ortaya çıkarmak için kullanılmaktadır. Yarı-
yapılandırılmış görüşme türünde, araştırmacı soruları önceden hazırlamakla birlikte
görüşme sırasında katılımcıya da esneklikler sağlanmaktadır. Gerekli görülürse
soruların yeniden düzenlenmesine ya da görüşülen konu üzerinde tartışma fırsatı da
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
279
sunmaktadır (Ekiz, 2015). Dolayısıyla paydaşların düşüncelerini ve fikirlerini
rahatlıkla ifade edebilmeleri sağlanmış ve görüşme soruları dışına da çıkılarak
araştırmayla ilgili farklı boyutlar da ele alınmıştır. Ayrıca araştırmanın amacına
uygun olarak “kartopu” ya da “zincir örnekleme yöntemi” kullanılarak sektörde aktif
olarak faaliyet gösteren paydaşlar ile yüz yüze görüşmeler gerçekleştirilmiştir.
Görüşülen kişilerin referanslarıyla yeni katılımcılar önermeleri istenmiştir. Bu süreç
bu şekilde ilerleyerek bilgi kaynağı açısından zengin bir örneklemin oluşturulmasını
sağladığı (Yıldırım ve Şimşek, 2016) için tercih edilmiştir.
5.2. Veri Toplama Süreci ve Verilerin Analiz Edilmesi
Veri toplama sürecinde öncelikle görüşme soruları hazırlanarak bir görüşme formu
oluşturulmuştur. Görüşme formunda açık uçlu sorular bulunmaktadır. Sorular
literatür taraması sonucunda uzman desteği alınarak hazırlanmıştır. Araştırma
dahilinde paydaşlarla gerçekleştirilen görüşmeler 60 dakika ile 120 dakika
aralığında sürelerle değişiklik göstermektedir. Araştırma dahilinde 16 paydaş ile
görüşülmüştür. Görüşmelerde örneklem büyüklüğü konusunda Kuzel’in (1999)
standart beş ve sekiz arasındaki katılımcının yeterli sayıda olduğu değerlendirmesine
göre bu sayının oldukça uygun olduğu değerlendirilmiştir. Ayrıca Ege Üniversitesi
Sosyal ve Beşeri Bilimler, Bilimsel Araştırma ve Yayın Etiği Kurulu tarafından
(06.01.2021 tarihli ve 740 protokol sayılı) araştırmanın etik açıdan uygunluğunu
gösteren karar belgesi de tüm paydaşların bilgisine sunulmuştur.
Görüşmeye katılan paydaşlar belirlenirken mesleki profilleri incelenerek özellikle
gastronomi ve gastronomi turizmi konusunda çalışmalar gerçekleştiren ve bu
sektörlerde aktif olarak görev yapan paydaşlar tercih edilmiştir. Araştırma
sonucunda paydaşların isimleri ve kurumları dahil edilmeden her paydaşa bir kod
verilmiş ve görevinin niteliği de belirtilmiştir (bkz. Tablo 2).
Tablo 2: Paydaşlara Ait Bilgiler
Paydaşlar
Paydaşların Görevi
P1
İşletmeci-Restoran
P2
İşletmeci-Restoran
P3
Akademisyen
P4
Akademisyen
P5
Yazar
P6
Yazar
P7
Dernek Yöneticisi
P8
Dernek Yöneticisi
P9
Müze Yöneticisi
P10
Yerel Yönetim
P11
Araştırmacı
P12
Otel
P13
Rehber
P14
Araştırmacı
P15
Acente
P16
Gurme
Kaynak: Yazar(lar) tarafından oluşturulmuştur.
280
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
Elde edilen bulgular “İçerik Analizi” yöntemiyle değerlendirilmiştir. İçerik analizi,
yazıya dökülmüş görüşme metinleriyle başlayan bir süreci ifade etmektedir. Elde
edilen verilerin daha detaylı bir şekilde incelenmesini gerektirmektedir. İnceleme
sonucunda bu verileri en iyi şekilde açıklayan kod, kategori ve temalara ulaşılmaya
çalışılmaktadır. İçerik analizinde öncelikle yazıya dökülen metinlere
odaklanılmaktadır. Veri setinde özellikle tekrarlanma sıklığı yüksek olan ve
katılımcının daha çok vurguladığı konudan ya da olaydan kodlar çıkarılmaktadır. Bu
kodlardan da kategorilere, kategorilerden de temalara ulaşılmaktadır. Dolayısıyla
birbirleriyle benzerlik gösteren ve ilişkili oldukları tespit edilebilen kodlar,
belirlenen kategoriler ve temalar kapsamında toplanarak ya da bir araya getirilerek
değerlendirilmektedir (Merriam ve Grenier, 2019). Son olarak da elde edilen
bulgular yorumlanmaktadır.
Araştırma kapsamında ses kaydı alınan görüşmeler hiçbir değişiklik yapılmadan
doğrudan yazıya aktarılmıştır. Oluşturulan bu yazılı ifadeler bütünsel bir anlam
çıkarılması amacıyla defalarca okunmuştur. Okumalar sonucunda verilerden anlamlı
bütünlere ulaşılmış ve kod isimleri oluşturulmuştur. Oluşturulan kodların
birbirleriyle ilişkileri incelenmiş ve birbirine benzeyen kodlardan kategoriler elde
edilmiştir. Kategorilerden de temalara ulaşılmıştır. Son olarak da oluşturulan kodlar,
kategoriler ve temalar bağlamında değerlendirmeler ve yorumlamalar yapılmıştır.
Nitel araştırmalarda önemli bir başka husus geçerlik ve güvenirliğin sağlanması
aşamasıdır. Bu bağlamda Guba ve Lincoln (1981) tarafından oluşturulan ve
“inandırıcılık (credibility)”, “aktarılabilirlik (transferability)”, “güvenilebilirlik
(dependability)” ve “onaylanabilirlik (confirmability)” başlıklarını içeren geçerlik ve
güvenirlik modeli ölçütleri takip edilmiştir. Öncelikli olarak araştırmada
inandırıcılığı artırmak için görüşmeler sonucunda elde edilen bulguların
doğruluğunu teyit etmek amacıyla paydaşlarla tekrar değerlendirilmiştir. Araştırma
yönteminde örneklem sayısı, veri toplama yöntemi ve zamanı hakkında bilgiler
verilerek aktarılabilirlik ölçütünün sağlanmasına dikkat edilmiştir. Araştırmanın
tasarımı detaylı olarak anlatılarak, bulguların ve yorumların tutarlı bir sürecin
sonunda ortaya çıktığı güvenilebilirlik ölçütüyle ifade edilmiştir. Verilerin
onaylanabilirliğini artırmak için bir genelleme yapmadan bulguların paydaşların
birikim ve düşüncelerinden ortaya çıktığı belirtilmiştir. Ayrıca, gerçekleştirilen
görüşmelerde araştırmacı ile paydaş arasında karşılıklı güven ortamı sağlanmasına
özen gösterilmiştir. Görüşmelerin büyük bir kısmı paydaşların kendilerini rahat
hissettikleri işyerlerinde gerçekleştirilmeye özen gösterilmiştir. Kartopu ya da zincir
örnekleme yönteminin tercih edildiği araştırmada bulgular özellikle doğrudan
alıntılarla açıklanmaya çalışılmıştır. Araştırma kapsamında oluşturulan kodlar,
kategoriler ve temalar farklı araştırmacıların görüşleri de alınarak düzenlenmiştir.
6. Bulgular
İlk olarak içerik analizi sonucunda ulaşılan kodlardan “kavramlar” teması altında
“gastronomi” ve “gastronomi turizmi” kategorileri elde edilmiştir. Sonrasında
“İzmir gastronomi turizmi potansiyeli” teması altında üç kategori oluşmuştur: “İzmir
mutfağı”, “İzmir mutfağının gastronomik kimliği” ve “destinasyon markalaşmasında
gastronomi turizminin etkisi” şeklindedir.
6.1. Gastronomi ve Gastronomi Turizmi
Bu bölümde elde dilen kodlar, kategoriler ve Ana Tema Tablo 3’te gösterilmektedir.
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
281
Tablo 3: Paydaşların Gastronomi ve Gastronomi Turizmi Kavramlarına İlişkin
Algıları
TEMA
KATEGORİLER
KODLAR
PAYDAŞLAR
KAVRAMLAR
GASTRONOMİ
Yemek ve Kültür
P1, P15, P9, P4,
P3
Kent Kimliği
P16, P10
Turizm ile Bağlantılı
P5, P9
Kültürlerin Ortak Ürünü
P13, P1, P9
Yaşanmış ve Yaşanan
Kültürler
P4, P13
Bölgesel, Endemik Bitki
Türleri
P10, P5
Yemek Bilimi, Yemek
Sanatı
P6, P15
Pişirme Stilleri
P5
Özgün Sunum
P1
GASTRONOMİ
TURİZMİ
Seyahat Amacı Yemek ve
Yemek Kültürü
P1, P15, P6, P16
Bölgeyle Bütünleşme
P5, P1
Tatil Amaçlı Turizm'den
Farklı
P15, P2
Bölgesel/Yöresel Tanıtım
P13, P10
Farklı ve Özel Bir Turizm
Türü
P9
Tarih, Mimari, Arkeoloji,
Doğa, Agro-Turizm vs.
P9
Farklı Arayışlar Sonucu
P4
Son Dönemlerde Yoğun
Tercih Edilme
P4
Destinasyonu Dolaysız
Tanıma
P13
Kaliteli ve Katma Değeri
Yüksek
P2
Turizm'de Butikleşme
P2
Destinasyon
Markalaşması
P9
Kaynak: Yazar(lar) tarafından oluşturulmuştur.
Öncelikle paydaşlar, gastronominin özellikle “yemek ve kültür” ile yakından ilişkili
olduğunu, gastronomi turizminin ise “seyahat amacının yemek ve yemek kültürü”
olduğunu ifade etmişlerdir:
P1: “Gastronomi en basit tanımıyla yemek ve kültür arasında ilişki kurup bunu
özgün sunumlarla servis etmektir. Gastronomi Turizmi ise ülkenin veya bölgenin
tarihi, kültürü, iklimi, mutfağı, pişirme teknikleri vb hepsini kapsayan bir
tanımlama…”
282
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
P5: “Gastronomi, gerçekten çok önemli bana göre turizmin bir numaralı elementi...
Gastronomi turizmi denildiğinde aklıma, o ülke veya bölgeyle bütünleşen, o bölgeye
has malzemeler, pişirme teknikleri, soslar vb. geliyor.”
Gastronomi turizminin tatil amaçlı gerçekleştirilen turizm faaliyetlerinden ayırt
edilmesi gerektiği P15 tarafından dile getirilmiştir:
“Yeme içme kültürü ve gastronomi odaklı turizm… Tatil amaçlı gerçekleştirilen
turizm bir gastronomi turizmi değil, eğer bir turist daha evden çıkmadan ya da
evden çıkarken planını ve programını yeme içme ve kültürler üzerine yaptıysa bu bir
gastronomi turizmidir.”
P13, gastronominin kültürlerin ortak bir ürünü olduğunu, gastronomi turizmini ise
bölgenin ya da yörenin tanıtımındaki etkisini ifade etmiştir:
“Bir bölgeyi yerel olarak tanımlamanın en uç noktalarından birisidir. Gastronomi
için yüzlerce yıldır gelişen birçok kültür bir araya geliyor, İzmir’in yerlileri, Balkan
göçmenler, Ermeniler, Rumlar, İtalyanlar, Levantenler, Museviler, gelmiş İzmir’de
yaşamış ve buradaki yemekler bu kültürlerden etkilenmiş. Gastronomi turizmi ise bir
bölgeyi tanıtmanın en güzel yollarından bir tanesi ve doğru bir iş aslında…”
Gastronominin, pek çok şeyle ilgisi olduğunu belirten P9, gastronomi turizmini
diğer turizm türlerinden ayrı özel bir turizm türü olarak görmektedir:
“Gastronomi dediğin zaman burada yetiştirilen bitkisinden, geçmiş kültürlerinden,
insan eğlencelerine kadar hepsini tanımlayan bir kavram… Ben gastronomi
turizmini her şeyin üzerinde görüyorum. Onun içinde arkeoloji var, doğa var, agro-
turizm var.”
Gastronomi turizmi boyutunda özellikle bölgenin gastronomik kimliğinin ön planda
olması gerekliliği belirtilmiştir:
P10:“Benim için gastronomide en önemli şey; bizde yapılan şey… Anadolu’nun
içinden çıkmış yemek türleri olsun ve mevsimsel sebzelerle yapılsın.”
Gastronominin kültürlerle iç içe olduğunu belirten P4, gastronomi turizminin farklı
arayışlar içinde olan turistler tarafından talep edildiğini vurgulamıştır:
“Gastronominin içinde birçok şey var ama hepsinden önemlisi yaşanmış ve
yaşanan kültürler var, gastronomi turizmi ise özellikle bir farklılık, bir özgünlük
arayışı içinde olan turistlerce son dönemlerde çoğunlukla tercih edilmeye
başlanmıştır.”
Gastronomi turizminin pek çok avantajı olduğunu belirten P2, turizmde özellikle
butikleşmenin ön planda olması gerektiğine dikkat çekmektedir:
P2:”Deniz, kum ve güneş tatil anlayışı yavaş yavaş yerini daha kaliteli ve kârlı olan
gastronomi turizmine bırakmalı. Bu anlayışı sektördeki paydaşlar da anlamaya
başladılar. Turizmde butikleşme ve artizan yaklaşımın çok daha kârlı olduğu
anlaşılıyor. İzmir bu noktada gerçeğin farkında ve marka olma yolunda da
hamleleri var.”
Gastronomi ve gastronomi turizmi konularında paydaşların değerlendirmeleri genel
olarak literatür ile uyumludur. Paydaşlarla görüşmeler sonucu elde edilen bulgular
sonucunda gastronomi ve gastronomi turizmi tanımları sırasıyla şöyledir:
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
283
Gastronomi, yemek ve kültürle yakından ilişkili olarak, kentlere bir kent kimliği
sunmasının yanı sıra, geçmişten günümüze yaşamış ve yaşamakta olan kültürlerin
bölgeye özgü ortak ürünlerinin pişirme stilleri ve özgün sunumları sonucu ortaya
çıkan bir yemek bilimi veya yemek sanatıdır.
Gastronomi Turizmi ise, yemek ve yemek kültürünü tanımak amacıyla destinasyonla
bütünleşmenin yaşanabildiği, tatil amaçlı turizmden farklı olarak bölgesel ve yöresel
tanıtımların ön planda olduğu, tarih, mimari, arkeoloji, doğa, agro-turizm vb. ile
birlikte pazarlanabilen farklı ve özel bir turizm türüdür. Farklı arayışlar içerisinde
olan turistlerin son dönemlerde yoğun olarak tercih ettikleri gastronomi turizmi,
destinasyonu dolaysız olarak tanıma imkânı sunması, katma değeri yüksek olması ve
turizmde butikleşmeyi yaygınlaştırması sonucunda destinasyonlara markalaşma
fırsatı sunabilen bir turizm şeklidir. Dolayısıyla gastronomi ve gastronomi turizmi
konularında paydaşların önemli düzeyde bilgi sahibi oldukları sonucu ortaya
çıkmıştır.
6.2. İzmir Mutfağı ve İzmir Mutfağının Gastronomik Kimliği
İzmir gastronomi turizmi potansiyeli teması altında İzmir mutfağı ve İzmir
mutfağının gastronomik kimliği kategorisi ve kodları Tablo 4’te yer almaktadır.
Tablo 4: Paydaşların İzmir Mutfağı ve İzmir Mutfağının Gastronomik
Kimliğine Yönelik Değerlendirmeleri
TEMA
KATEGORİLER
KODLAR
PAYDAŞLAR
İZMİR
GASTRONOMİ
TURİZMİ
POTANSİYELİ
İZMİR MUTFAĞI
Modern ve Zengin Mutfak
P16, P11, P4
Medeniyetler/Göç Mutfağı
P1, P11, P15, P12
Zeytinyağı Kültürü
P1,P7, P9
Deniz Mahsulleri ve Özgü
Ürünler
P8, P15
Sokak ve Fırın Lezzetleri
P7, P8
Akdeniz Kimliği
P15, P11
Yenilebilir Ot Kültürü
P7, P15
İzmir Döneri/Kebabı
P7, P8
Gastronomi Turizmine
Elverişli
P1
İZMİR
MUTFAĞININ
GASTRONOMİK
KİMLİĞİ
Multi-Kültürel (Anadolu-
Ege)
P12, P11, P4
Zeytin ve Zeytinyağı
P9
Yerel Şaraplar
P9
Deniz Mahsulleri Çeşitliliği
P7, P15
İzmir Tulumu ve Loru
P9
Hamur işleri
P8
Yerel Ot Yemekleri
P7, P11
Mezeler
P11
Yöresel Ev Yemekleri
P8
Sokak ve Fırın Lezzetleri
P7
Özgü Yemekler ve Tatlılar
P7, P11
284
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
Kaynak: Yazar(lar) tarafından oluşturulmuştur.
İzmir’in Türkiye’nin en zengin mutfaklarından birisi olduğu görüşü tüm paydaşlarca
ifade edilmiştir. Ayrıca İzmir’in gastronomik kimliği de en geniş sınırları ile yine
paydaşlar tarafından literatürle benzer olarak ortaya konulmuştur:
P1:“İzmir çok güzel bir mutfağa sahip, yıllarca birçok medeniyete ev sahipliği
yapmış, Her şeyden önemlisi zeytinyağı gibi bir kültüre sahip olmasıdır.”
P7:“İzmir mutfağı deyince sokak lezzetleri, boyoz, kumru, kokoreç ve gevrek gibi
İzmir’e özgü atıştırmalıklar gelir. Ege denizine kıyısı itibarıyla, balık ve deniz
mahsulleri ön plandadır. Et yemekleri içinde İzmir’in adı ile anılan İzmir köfte ile
birlikte Tire köfte, Ödemiş köfte sıralanabilir. Son olarak da yenilebilen otlar ve
zeytinyağlı yemekler yer almaktadır.”
P8:“İzmir de genelde sahil kısımları balık ağırlıklı, kemeraltı tarafı dönerci, sulu
yemekler ve ayaküstü mutfağı…”
P9:“Başta zeytin ve zeytinyağı olmak üzere doğal olan her şey İzmir mutfağında
var.”
P11:“Balkan yemekleri, Girit mutfağı, ben bu bölgenin lezzetini çok beğeniyorum.
Musevi mutfağı da var ayrıca inanılmaz.”
P4:“İzmir’de göç mutfağı var. 4-5 değişik mutfak türü var. Balkan mutfağı,
Levanten mutfağı, Yahudi mutfağı ve Ege mutfağı var. Bir de İzmir’in hep 8500
yıllık tarihinden gelen bir kendi mutfağı var.”
P15:“İzmir mutfağının ağırlıklı Akdeniz kimliği var deniz ürünleri üzerine kurulu.
Sebze yemekleri vs. ile toplanan yenilebilir otlar… Bunun yanında Balkan
mutfağından başlayan bir göç mutfağı var.”
P12:“İzmir’in gastronomik kimliği, tek kelimeyle multi-kültürel. Ne tam Anadolulu
ne tam Egelidir.”
P16: İzmir mutfağı tartışmasız dünyanın en zengin mutfağıdır. İzmir mutfağının
zenginliğinin en önemli nedeni, önceden yaşamış ve halen yaşamakta olan bölge
insanlarıdır.”
Araştırma bulgularına göre, İzmir modern ve zengin bir mutfağa sahiptir. Tarih
boyunca birçok medeniyetin mutfağını (Rum, Ermeni, Sefarad, Kürt, Arap, Suriye,
Kırım, Girit) bünyesinde barındırmıştır. Akdeniz kimliğine sahip İzmir, başta zeytin
ve zeytinyağı olmak üzere, deniz mahsulleri, özgü ürünler, sokak ve fırın lezzetleri,
yenilebilir otları ve İzmir döneri/kebabı ile gastronomi turizmine elverişli sağlıklı bir
mutfağa sahiptir. Literatürde de benzer şekilde Erdoğan ve Özdemir (2018)
çalışmalarında etnik kökeni farklı toplumların oluşturduğu İzmir’in gastronomisinin
sağlıklı, lezzetli ve oldukça zengin olduğu sonucuna ulaşmışlardır.
Multi-kültürel bir yapıya sahip olan İzmir mutfağı zeytin ve zeytinyağı, yerel
şarapları, deniz mahsulleri, İzmir tulumu ve loru, hamur işleri, yerel ot yemekleri,
mezeleri, yöresel ev yemekleri, sokak ve fırın lezzetleri, özgü yemekleri ve tatlıları
ile oldukça zengin bir gastronomik kimliğe sahiptir.
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
285
6.3. Destinasyonun Markalaşmasında Gastronomi Turizminin Etkisi
İzmir gastronomi turizmi potansiyeli teması altında oluşan bir diğer kategori de
İzmir destinasyonunun markalaşmasında gastronomi turizminin etkisidir. Tablo 5’te
kodlarıyla birlikte verilmiştir.
Tablo 5: İzmir Destinasyonunun Markalaşmasında Gastronomi Turizminin
Etkisi
TEMA
KATEGORİLER
KODLAR
PAYDAŞLAR
İZMİR
GASTRONOMİ
TURİZMİ
POTANSİYELİ
DESTİNASYON
MARKALAŞMASINDA
GASTRONOMİ
TURİZMİNİN ETKİSİ
Markalaşma
Yolunda/Markalaşamamış
P2, P11, P5, P9,
P16, P7
Urla, Alaçatı ve Tire
P2, P9, P16
Müzeler ve Restoranlar
P11
Tarladan Sofraya, Organik
ve Doğal
P14
Ekolojik Trend: Üretildiği
Yerde Tüketilmek
P14
İzmir: Deniz-Kum-
Güneş=Ucuz Tatil
P5
Yerli Turist Daha Bilgili
P7
Gastronomi+
Destinasyonun Tarihi
P16
Gastronomi+Tarih+Doğa+
Tarım+Tıp
P16
Kalifiye Personel
P2
Yerel Gastronomik
Tanıtımlar
P16
Tesisler
P11
Gastronomik Çeşitlilik ve
Çekicilik
P5
Ekonomik ve Tarımsal
Yönden Zenginlik
P9
Benzer Destinasyonlardan
Farklılaşma
P9
Benzer Destinasyonlarla
Rekabet Edebilme
P9
Turizmi Tüm Aylara
Yayarak Kent Ekonomisini
Güçlendirme
P5
Kaynak: Yazar(lar) tarafından oluşturulmuştur.
Paydaşların tamamı bir destinasyonun markalaşmasında gastronominin ve
gastronomi turizminin oldukça etkili olduğunu ifade etmiştir. İzmir’in sahip olduğu
gastronomik ürünler potansiyeline göre henüz tam anlamıyla markalaşamadığını
fakat markalaşma yolunda ilerlediğini vurgulamışlardır. Ayrıca, Urla, Alaçatı ve
Tire ilçelerinin gastronomi turizmi açısından turistlerin ilgisini çektiğini ve
markalaşma sürecinde ön plana çıkan ilçeler olduğunu belirtmişlerdir:
P2: “İzmir’in tamamı için şu aşamada gastronomi turizmi açısından
markalaşmadan söz edemeyiz. Fakat Urla, Alaçatı ve Tire gibi bazı ilçeler ve
özellikle buralardaki şefler, markalaşma yolunda çok emek sarf ediyorlar.”
286
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
P11: “İzmir gastronomi turizmi yönünden zengin fakat şuan tam olarak
markalaşmış bir şehir değil. Markalaşma oranı çok yüksek bir şehir olacağını
düşünüyorum. Markalaşması aşamasında gastronomi ve gastronomi turizmi
kapsamında başta müzeler, restoranlar vb. yerlerin sayıları daha da artırılmalıdır.”
P9: “Urla, Alaçatı, Tire vb. bölgeler şu an değerli bölgelerdir. İnsanlar zeytinyağı
şarap tadımı yapmaya geliyor. Urla’da yöresel yemek yiyor, Alaçatı’ya, Tire’ye
gidiyor orada yenilebilir otlarla yapılan yemekleri yiyor. Markalaşma bu şekilde
olacak başka türlü olmaz. Özellikle bu bölgeler de markalaşma şuan oluşmuş
durumdadır. Bence İzmir’de gastronomi ağırlıklı turizmin en hızla gelişeceği yerler
buralar şuan…”
Günümüzde kitle turizminin ucuz bir turizm olduğunu belirten P5, bu turizm türü
yerine özellikle gastronomi turizminde sayısız avantajlara sahip olduğumuzu fakat
bu avantajları değerlendiremediğimizi belirtmiştir:
P5:“Gastronomi turizmi bir destinasyonun markalaşmasında çok etkilidir. Katma
değeri yüksek bir turizm yapabiliriz. Özellikle Akdeniz çanağında yapılan deniz, kum
ve güneş denilen kitle turizmi ucuz bir turizmdir. Herkes yapabilir bunu… Bizim
bunun çok ötesinde özellikle gastronomi ve gastronomi turizmi açısından
yapabileceğimiz sayısız şeyler var.”
Gastronomi turizmi kapsamında P14 özellikle dünyadaki yeni ekolojik trendden
bahsederek organik ve doğal yiyeceklerin önemini vurgulamıştır:
P14: “Artık dünyada ekolojik trend, üretildiği yerde tüketilmek üzerinedir.
Yiyeceklerin de organik ve doğal olması arzu ediliyor. Ayrıca doğal gıdanın hemen
yanı başında olduğu lokantalar restoranlar açılıyor.”
İzmir’i ziyaret eden yerli turistlerin yabancı turistlere göre daha bilgili olduğu da
vurgulanmıştır:
P7: “İzmir’e gelen turistler gastronomi amaçlı çok gelmiyor maalesef. Çünkü
İzmir’in gastronomisi tam anlamıyla tanınmış ve ön plana çıkmış değil. İzmir daha
çok güneşi, denizi ve kültürel varlıklarıyla Efes, Bergama buna benzer antik
kentleriyle öne çıkan bir yer. Turistler de bunları görmeye geliyorlar. Ama bunun
yanında da İzmir mutfağını tam ve doğru şekilde bildiklerini söyleyemeyeceğim.
Yerli turistler İzmir gastronomisi konusunda daha bilgililer…”
Markalaşmaya yardımcı olması aşamasında gastronomi ile birlikte
pazarlayabileceğimiz zenginliklerimizden de bahsedilmiştir:
P16:“Gastronomiyi ve gastronomi turizmini yeni yeni benimsemeye başlıyoruz. Bu
bağlamda almamız gereken çok yol var. Bu iş için bence olmazsa olmaz kesinlikle
destinasyonun tarihidir. Gastronomiye eşlik edecek şey tarihtir ve doğadır. Mesela,
Urla doğayla birlikte gastronomiyi pazarlıyor, markalaşma yolunda hızla ilerliyor
ve ismini duyuruyor.”
Paydaşlardan elde edilen bulgulara göre İzmir’de kent merkezinde destinasyon
markalaşması bağlamında gastronomi turizminin etkisi yok denecek kadar azdır.
İzmir’e gelen ziyaretçiler özellikle kent merkezini gastronomi şehri olarak
bilmemekte ve tanımamaktadır. Ayrıca yerli turistler yabancı turistlere göre daha
bilgilidir, dolayısıyla yabancı turistlere İzmir yeterince tanıtılamamaktadır. Fakat
İzmir’in özellikle Urla, Alaçatı ve Tire ilçeleri gastronomi ve gastronomi turizmi
anlamında markalaşma yolunda hızla ilerlemektedir. Özellikle bu ilçelerde
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
287
günümüzde ekolojik trend olarak görülen, üretildiği yerde tüketilmek üzerine
faaliyet gösteren işletmelerin ve tesislerin sayısının giderek artması ve turistlerce ilgi
görmesi destinasyon markalaşmasında gastronomi turizminin önemini ortaya
koymaktadır. Bu durumun yanı sıra tarımsal yönden zengin olan bu ilçelerin
tarladan sofraya, organik ve doğal ürünlerle kendilerini tanıtmaları ve ziyaretçilerine
bu ortamı yaşatmaları da bir diğer önemli noktadır. Bakırcı vd. (2017) yöresel ürün
festivallerinin gastronomi turizmine etkisini incelediği Urla örneğinde de ilçenin çok
çeşitli ve zengin yöresel ürünleriyle ve her yıl düzenlenen “Enginar Festivali”, ile
yerli ve yabancı ziyaretçileri bölgeye çekerek ilçenin gastronomi turizmi
destinasyonu olarak markalaşmasına katkı sunduğunu tespit etmişlerdir. Altıntaş ve
Hazarhun (2020) ‘Tire Pazarı’ ‘Urla Üretici Kadın Pazarı’, vb. pazarların da hem
Tire’ye hem de Urla’ya gastronomi ve gastronomi turizmi yönünden yerli ve
yabancı ziyaretçi çekebilme potansiyeline sahip olduğunu belirtmişlerdir. Ayrıca,
Erdoğan ve Özdemir (2018) de benzer şekilde hem Alaçatı Ot Festivalinin hem de
Urla Enginar Festivalinin Alaçatı, Urla ve İzmir için gastronomi turizmi ve
destinasyon markalaşmasına aracılık ettiğini vurgulamışlardır. Dolayısıyla bir
destinasyonun markalaşmasında gastronomi turizmi oldukça etkilidir ve gastronomi
turizminin gelişmesiyle birlikte destinasyonlar benzer destinasyonlardan
farklılaşmakta ve rekabet edebilme yetenekleri de artmaktadır.
7. Sonuç
Dünyanın dört bir yanındaki turizm yetkilileri, artık gastronomi turizmi potansiyelini
yerleri, kentleri, bölgeleri ve hatta tüm ülkeleri tanımlayıp tanıtabilen güçlü bir araç
olarak kabul etmektedir. Küresel eğilimler, gastro turistlerin kişisel gelişimlerine ve
sosyal statülerine katkıda bulunabilecek yeni yiyecek ve içeceklere olan ilgilerini
tatmin etmek için daha katılımcı bir tatil deneyimi tarzı aradıklarını göstermektedir.
Dolayısıyla turistlerin davranışlarında da değişiklikler yaşanmaktadır. Turistlerin
günümüzde artık "pasif gözlem" den "etkileşim ve katılım"a geçiş yaparak, sadece
seyirci olmaktan ziyade yerel halkla ve onların yaşam tarzlarıyla iletişim kurmayı
seçtikleri de görülmektedir. Dolayısıyla destinasyonun sahip olduğu yerellik,
turizmde sürdürülebilirliği geliştirme potansiyeline de sahiptir. Bu seyahatler
sonucunda, gastronomi ve gastronomi turizmiyle birlikte, yerel ekonomi
güçlendikçe, destinasyonun özgün olmasının yolunu açmakta ve destinasyonun
markalaşmasını sağlamaktadır.
Bu çalışma ile İzmir destinasyonunun markalaşmasında gastronomi turizminin etkisi
olduğu fakat bu etkinin henüz markalaşma düzeyinde yeterli ve güçlü olmadığı
sonucu ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla geçmişten günümüze birçok kültürün yaşadığı
ve halen yaşamakta olduğu İzmir destinasyonunda, kültürlerarası etkileşim
sonucunda ortaya çıkan zengin bir gastronomi mirası var olmakla birlikte bu miras
gastronomi turizmine eşlik edecek şekilde kullanılamamaktadır.
Bulgulara ek olarak paydaşlar İzmir’in özellikle Urla, Alaçatı ve Tire ilçelerinin
gastronomi ve gastronomi turizmi anlamında markalaşma yolunda hızla ilerlediğini
vurgulamışlardır. Özellikle bu ilçelerde günümüzde ekolojik trend olarak görülen,
üretildiği yerde tüketilmek üzerine faaliyet gösteren işletmelerin ve tesislerin
sayısının giderek artması ve turistlerce ilgi görmesi destinasyon markalaşmasında
gastronomi turizminin önemini ortaya koymaktadır. Bu durumun yanı sıra tarımsal
yönden zengin olan bu ilçelerin tarladan sofraya, organik ve doğal ürünlerle
kendilerini tanıtmaları ve ziyaretçilerine bu ortamı yaşatmaları da bir diğer önemli
noktadır. Ayrıca Urla için “Urla Enginar Festivali”nin, Alaçatı için “Alaçatı Ot
288
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
Festivali”nin ve Tire için de “Tire Pazarı”nın yerli ve yabancı turistler için bir
gastronomik çekicilik oluşturduğu da unutulmamalıdır. Dolayısıyla bir
destinasyonun markalaşmasında gastronomi turizmi oldukça etkilidir ve gastronomi
turizminin gelişmesiyle birlikte destinasyonlar benzer destinasyonlardan
farklılaşmakta ve rekabet edebilme yetenekleri de artmaktadır. Literatürde İlban vd.
(2021) benzer şekilde destinasyonların markalaşmasında gastronomik zenginliklerin
etkili olduğunu ve destinasyonu diğer destinasyonlardan bir adım öne çıkardığını
vurgulamışlardır.
Elde edilen bulgular çerçevesinde hem gastronomi hem de gastronomi turizmi İzmir
için bir çekim kaynağı görevi görecektir. Gastronomi aracılığıyla İzmir daha da
çekici hale gelebilecek ve ziyarete gelen yerli ve yabancı turistler İzmir’e özgü
tatları deneyerek İzmir hakkında bilgilendirilmeleri sağlanabilecektir. Gastronomi
turizmi hareketlerinin gerçekleşmesi konusunda belirli bir zamanı bekleme durumu
olmayacağı için her dönem uygulanabilmekte ve özellikle yaz dönemi dışında da
İzmir’deki turizm etkinliklerinin canlandırılmasına ve artmasına katkı sağlayacaktır.
İzmir’in kendini geliştirmesine ve kalkındırmasına sürekli olarak destek verebileceği
gibi özellikle yerel düzeyde küçük çiftçilere, gıda üreticilerine, tatil beldelerine,
butik işletmelere ve yerel ekonomiye de ekonomik anlamda önemli katkılar
sağlayacaktır.
İzmir’in gastronomi turizmi açısından avantajları ve sorunlarının ortaya konulması
sonucunda gastronomi turizminin geliştirilmesine yönelik çözüm önerilerini sunmak
kolaylaşmaktadır. Gerçekleştirilen değerlendirmeler sonucunda İzmir’de gastronomi
turizminin geliştirilmesine yönelik çözüm önerileri kapsamında uygulanması
gereken stratejilerin, yerine getirilmesi gereken görevlerin ve tanıtıma yönelik
faaliyetlerin ön plana çıkarılması gerekmektedir. Bu bağlamda kamu sektörüne, özel
sektöre ve araştırmacılara yönelik çözüm önerileri sunulmuştur.
7.1. Kamu Sektörüne Yönelik Çözüm Önerileri
• İzmir Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde gastronomi turizmi için atılacak
adımları belirlemek için toplantı, çalıştay vb. düzenlenmeli ve başta
acenteler ile rehberler olması koşuluyla konuyla ilgili diğer paydaşlar
(İzmir Valiliği, İlçe belediyeleri, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi
Odası, İzmir Turist Rehberleri Odası, İzmir Otel Pansiyon ve İşçileri Odası
vb. odalar, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB), Üniversiteler ve
Gastronomi Bölümleri, Mutfak Akademileri, Ege Gastronomi Turizmi
Derneği, yiyecek ve içecek işletmeleri ve esnaf) birbirleriyle etkileşim
içerisinde olmalıdır.
• Yerel yöneticiler, sektör temsilcileri ve paydaşlar bir araya gelerek İzmir
mutfağı konulu ortak bir bildiri yayınlanabilir. Geçmişten günümüze İzmir
mutfağı detaylı olarak tanıtılabilir ve İzmir mutfağının bileşenleri
hikâyeleriyle anlatılabilir. Ayrıca İzmir mutfağını oluşturan yöresel
lezzetler nasıl tüketilmeli veya ne zaman tüketilmeli vb. bilgilerle etkili bir
sunum yapılarak bir farklılaşma sağlanabilir. Dahası bu ortak bildiri için
halkın onayı da alınarak standart bir bildiri şeklinde sunulabilir ve kent
genelinde uygulanabilir. Bildiride yer alan uygulamaları yerine getiren
işletmeler de ödüllendirilebilir. Böylelikle geçmişten beri var olan İzmir’e
özgü, İzmir’le bütünleşmiş geleneklere sahip çıkılabilir. Bu sayede de
gastronomi anlamında bir marka kent oluşumu sağlanarak gastronomi
turizminin geliştirilmesine katkıda bulunulabilir.
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
289
• Gastronomi turizmini geliştirmek ve ziyaretçileri destinasyona çekebilmek
amacıyla destinasyonun doğası, mimarisi ve kültürü korunmalıdır.
• İzmir’de kentin gastronomisi ile tarihi birlikte pazarlanmalıdır.
• Gastronomide, dünyada en önemli trend olan ve turistlerin yoğun ilgisini
çeken “tarladan sofraya” projelerine ağırlık verilmeli, “toplum destekli
tarım” vb. uygulamalar yaygınlaştırılmalıdır.
• Gastronomi ve gastronomi turizminde benzer destinasyonlarla rekabet
edebilmek ve daha çok ziyaretçi çekebilmek amacıyla “gastronomi tarihi ve
müzesi” veya “gastronomi müzesi” vb. müzeler yapılmalıdır.
• Günümüzde insanların etkileşim içerisinde olduğu özellikle yerli ve
yabancı basında sosyal medya ve dijital ortamlardaki tanıtım faaliyetlerine
ağırlık verilmelidir. Bu bağlamda pazarlama iletişim çalışmaları ve
kampanya planlamalarının yanı sıra, tanıtım filmleri, fuarlar, festivaller,
kongreler de düzenlenerek hem görsel hem de işitsel mecralarda yer
alınması sağlanmalıdır.
• Gastronomi turizmi konusunda uzman ve yetkili paydaşlarca İzmir mutfağı
tanıtım günleri ve eğitimleri düzenlenmelidir.
7.2. Özel Sektöre Yönelik Çözüm Önerileri
• İzmir’de faaliyet gösteren özellikle seyahat acenteleri yerli ve yabancı
turistlerin ilgisini çekebilecek gastronomi turları gerçekleştirmelidir. Bu
turlarda İzmir’in tanıtımına yönelik olarak çeşitli etkinlikler ve aktiviteler
yer almalıdır. Yöresel yemekler yapan restoranlara, şarap ve zeytinyağı
tadım yerlerine, müzelere ve yiyecek, içecek üretimi yapan tesislere yönelik
rotalar oluşturulmalıdır.
• İzmir’de yerli ve yabancı turistleri ağırlayan oteller menülerinde özellikle
İzmir mutfağını yansıtan ve turistlerin ilgisini çekebilecek gastronomik
lezzetlere yer vermelidir.
• İzmir’de yaşamış ve yaşamakta olan tüm kültürlerin her birini ayrı ayrı
temsil edecek restoran/lokantalar vb. açılmalıdır.
• Açılması kararlaştırılan restoran/lokantalar aile bireylerinin çalışabileceği,
butik tarzda, küçük aile işletmeleri şeklinde olmasına dikkat edilmelidir.
• Açılan restoran ve işletme sahipleri/esnaf gastronomi turizmi anlamında
başarılı restoran ve işletmeleri gidip yerinde görmeli ve bu bağlamda
düzenlenen eğitimlere de aktif olarak katılmalıdır.
• Restoran, lokanta, vb. işletmelerde mekân yönetimine ağırlık verilerek,
gelen turistlerin kendilerini rahat ve huzurlu bir ortamda hissedebilmeleri
sağlanmalıdır.
• İşletme sahiplerine, çalışanlara veya esnafa iletişim, beden dili ve yabancı
dil konularında uzmanlarca eğitim destekleri sağlanmalıdır. Ayrıca
restoran, lokanta vb. yiyecek içecek işletmelerinde çalışanlar da dış
görünüm, hijyen vb. konulara gereken özeni göstermelidir.
290
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
• Yerli ve yabancı turistler için bir hatıra olması amacıyla hazırlanacak olan
hediyelik eşyalar da İzmir kültürünü yansıtmalıdır.
7.3. Araştırmacılara Yönelik Öneriler
• Konuyla ilgili gelecekte daha fazla sayıda yerli ve yabancı ziyaretçiler ve
paydaşlarla kapsamlı araştırmalar gerçekleştirilebilir.
• Özellikle bu çalışmada vurgulanan ve destinasyon markalaşmasında
gastronomi turizminin etkisini giderek artırarak markalaşma yolunda hızla
ilerleyen Urla, Alaçatı ve Tire ilçelerinde benzer çalışmalar
gerçekleştirilebilir. Bu ilçeler ya da bölgelerin hangi adımları atarak ya da
neleri doğru bir şekilde yaparak bu konuma geldiğini araştırmak özellikle
İzmir kent merkezinde gastronomi turizminin geliştirilmesine yönelik
ipuçları da verecektir.
• Ayrıca yine gelecekte yapılacak benzer çalışmalara bölge halkının da dâhil
edilmesi önerilmektedir.
Referanslar
Akarsu, B. ve Akarsu, B. (2019). Bilimsel araştırma tasarımı. İstanbul: Cinius
Yayınları.
Akdağ, G. ve Üzülmez, M. (2017). Sürdürülebilir gastronomi turizmi kapsamında
otantik yiyeceklere yönelik bir inceleme. Journal of Tourism and
Gastronomy Studies, V(2), 301-309.
Altıntaş, V. ve Hazarhun, E. (2020). İzmir’in gastronomi turizmi potansiyeline turist
rehberlerinin bakış açıları. International Journal of Applied Economic and
Finance Studies, 5(2), 13-36.
Aslan, Z., Güneren, E. ve Çoban, G. (2014). Destinasyon markalaşma sürecinde
yöresel mutfağın rolü: Nevşehir örneği. Journal of Tourism and
Gastronomy Studies, 2(4), 3-13.
Aydoğdu, A., Özkaya Okay, E. ve Köse, Z. C. (2016). Destinasyon tercihinde
gastronomi turizmi'nin önemi: Bozcaada örneği. Uluslararası Türk Dünyası
Turizm Araştırmaları Dergisi, 1(2), 120-132.
Baker, M. J. & Cameron, E. (2008). Critical success factors in destination
marketing. Tourism and Hospitality Research, 8(2), 79-97.
Bakırcı-Türköz, G., Bucak, T. ve Turhan, K. N. (2017). Bölge gastronomi turizmi
üzerine yöresel ürün festivallerinin etkisi: Urla örneği. Journal of Tourism
and Gastronomy Studies, 5(2), 230-240.
Blank, F. (2003). Gastronomy. In S. H. Katz ve W. W. Weaver (Eds.), Encyclopedia
of Food and Culture (pp. 102-103). Thomson.
Buhalis, D. (2000). Marketing the compatitive destination of the future. Tourism
Management, 21(1), 97-116.
Caldwell, N. & Freire, J. R. (2004). The differences between branding a country, a
region and a city: Applying the brand box model. Journal of Brand
Management, 12(1), 50-61.
Castillo-Villar, F. R. (2020). Destination image restoration through local
gastronomy: The rise of Baja med cuisine in Tijuana. International Journal
of Culture, Tourism and Hospitality Research, 14(4), 507-523.
DESTİNASYON MARKALAŞMASINDA GASTRONOMİ TURİZMİNİN...
291
Ekerim, F. ve Tanrısever, C. (2020). Türkiye gastronomi festivalleri ve
haritalandırılması. Turizm ve Gastronomi Araştırmaları Dergisi, 8(3),
2277- 2297.
Ekiz, D. (2015). Bilimsel araştırma yöntemleri: Yaklaşım, yöntem ve teknikler.
Ankara: Anı Yayıncılık.
Erdoğan, S. ve Özdemir, G. (2018). İzmir destinasyonu’nda gastronomi turizmi
üzerine bir araştırma. Journal of Tourism and Gastronomy Studies, 249-
272.
Erkmen, E. (2018). Yerel mutfak deneyiminin tüketici temelli destinasyon marka
denkliğine etkisi. Journal of Tourism and Gastronomy Studies, 6(2), 143-
162.
Framke, W. (2001). The ‘destination’: A problematic concept. Paper Presented at
10th Nordic Tourism Research Conference, Vasa.
Garcı´a, M. E. (2022). Devouring the nation: Gastronomy and the settler-colonial
sublime in Peru. Latin American and Caribbean Ethnic Studies, 17(1), 99-
126.
Goeldner, C. R. & Ritchie, J. R. B. (2003). Tourism: Principles, practices,
philosophies. Wiley.
Guba, E. G. & Lincoln, Y. S. (1981). Effective evaluation: Improving the usefulness
of evaluation results through responsive and naturalistic approaches. San
Fransisco, CA: Jossey-Bass.
Gürsoy, D. (2014). Deniz Gürsoy’un gastronomi tarihi. İstanbul: Oğlak Yayınları.
Hankinson, G. (2007). The management of destination brands: Five guiding
principles based on recent developments in corporate branding theory.
Journal of Brand Management, 14(3), 240-254.
Hankinson, G. (2010). Place branding research: A cross disciplinary agenda and the
views practitioners. Place Branding and Public Diplomacy, 6(4), 300-315.
Hanžek, M. ve Sušić, G. (2020). Gastronomy tourism and destination branding: The
study of Michelin-starred restaurants in Croatia. 5th International Thematic
Monograph. Modern Management Tools and Economy of Tourism Sector in
Present Era, 211-225.
İlban, M. O., Liceli, M. T. ve Dorak, B. (2021). Türkiye’nin coğrafi bölgelerinde
turistik destinasyon markalaşmasına etki eden faktörlerin belirlenmesi.
Turizm ve İşletme Bilimleri Dergisi, 1(1), 84-95.
İzmir İl Kültür Turizm Müdürlüğü (2022). Gastronomi turizmi. Erişim Adresi
https://izmir.ktb.gov.tr/TR-178195/gastronomi-turizmi.html.
Kaya, M. ve Keleş, M. Ç. (2019). Destinasyon markalaşmasında gastronomik
ürünlerin rolü: Bafra ilçesi örneği. Ege Coğrafya Dergisi, 28(2), 227-240.
Kocabaş, E. (2019). Gastronomi turizmi çerçevesinde destinasyon marka değerinin
festivaller aracılığıyla belirlenmesi: Gaziantep örneği. (Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Turizm İşletmeciliği Anabilim Dalı, İstanbul.
Komaladewi, R., Mulyana, A. & Jatnika, D. (2017). The representation of culinary
experience as the future of Indonesian tourism cases in Bandung city, West
Java. International Journal of Business and Economic Affairs (IJBEA), 2
(5), 268-275.
Koufadakis, Manola, M. & Stylianos, X. (2020). The gastronomy as an art and its
role in the local economic development of a tourism destination: A
literature review. SPOUDAI Journal of Economics and Business, 70(1-2),
81-92.
292
Cihat KARSLI, Aykan CANDEMİR
Kuzel, A. J. (1999). Sampling in qualitative inquiry. In: Crabtrree, B. F. and Miller,
W .L., (Eds.), Doing qualitative research (pp.33-45). (2nd Edition).
Thousand Oaks: Sage Publications.
Leiper, N. (1990). The tourism system. Plamerston North, New Zealand: Massey
University Department of Management Systems.
Lu, Y., & Hu, Y. (2021). Research on the relationships between destination image,
perceived value and tourism experience of gastronomy tourism-a case of
Macao food tourists. E3S Web of Conferences, 251.
Marzano, G. (2006). Relevance of power in the collaborative process of destination
branding. Paper presented at 11th Graduate Education Conference in
Hospitality and Tourism, Seattle.
Merriam, S. B. and Grenier, R. S. (2019). Qualitative research in practice:
Examples for discussion and analysis. San Francisco, CA: Jossey-Bass
Publishers.
Mesci, Z. ve Bakır, E. B. (2020). Destinasyon markalaşmasına yönelik paydaş
analizi: Akçakoca örneği. Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü
Dergisi, 23(44), 1323-1341.
Pine, B. J. & Gilmore, J. H. (2011). The experience economy. Boston, Mass:
Harvard Business Review Press.
Sthapit, E., Kumaran, P. S. & Björk, P. (2020). Tourists’ motivations,
emotions and memorable local food experiences. Journal of Gastronomy
and Tourism, 5, 17-32.
Suna, B. & Alvarez, M. D. (2021). The role of gastronomy in shaping the
destination’s brand identity: An empirical analysis based on stakeholders’
opinions. Journal of Hospitality Marketing & Management, 30(6), 738-758.
Umedovna, T. K. (2021). Planning and management of gastronomy tourism in the
territory. Researchjet Journal of Analysis and Inventions, 2(4), 237-242.
UNWTO (2022). Gastronomy and wine tourism. Erişim Adresi
https://www.unwto.org/gastronomy-wine-tourism.
Üzülmez, M. (2021). Yöresel mutfak ile destinasyon ve gastronomi turizmi
arasındaki ilişkiye yönelik bir inceleme. Journal of Hospitality and Tourism
Issues, 3(1), 23-36.
Yaman, Z. Ö. ve Seçkin, G. E. (2022). Destinasyon tercihinde gastronomi turizminin
rolü üzerine kavramsal bir inceleme, İçinde; Y. Oğan (editör) Gastronomi
Alanında Tematik Araştırmalar-2 (ss. 81-93). İstanbul: Çizgi Kitabevi.
Yaşarsoy, E. ve Oktay, K. (2020). Destinasyonda markalaşma yolunda Şanlıurfa için
bir model önerisi. Türk Turizm Araştırmaları Dergisi, 4(1), 234-258.
Yıldırım, A. ve Şimşek, H. (2016). Sosyal bilimlerde nitel araştırma yöntemleri.
Ankara: Seçkin Yayıncılık.