ChapterPDF Available

ESKİ İLKELER, YENİ MECRALAR: YENİ MEDYADA ETİK SORUNLAR ve ETİK İLKELERİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ ÜZERİNE

Authors:

Abstract

Bu çalışmanın amacı, yeni medyadaki etik sorunların neler olduğunu incelemek ve bu etik sorunlar için geleneksel medya düzenindeki etik ilkelerin geçerli olup olmayacağına yönelik bir tartışma alanı açmaktır. Bunun için öncelikle geleneksel medya düzeninde etik sorunların ortaya çıkışı ve etik ilkelerin düzenlemesi konusu incelenecektir. Sonrasında yeni medyanın geleneksel medya ortamından farklılaşan özellikleri ve yeni medyayla birlikte ortaya çıkan sorunlar açıklanacaktır. Son olarak ise geleneksel medya düzenindeki etik ilkelerin sürdürülebilirliği ve yeni medya düzeninde yeni etik ilkelere ihtiyaç olup olmadığı tartışılacaktır.
YENİ MEDYADA
YENİ YÖNELİMLER
Doç. Dr. Mustafa İNCE
Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Can KOÇAK
YENİ MEDYADA
YENİ YÖNELİMLER
EDİTÖRLER
Doç. Dr. Mustafa İNCE
Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Can KOÇAK
YAZARLAR
Doç. Dr. Esin ERGÜN
Doç. Dr. Kenan DUMAN
Doç. Dr. Mustafa İNCE
Doç. Dr. Selahattin ÇAVUŞ
Dr. Öğr. Üyesi, Mevlüt Can KOÇAK
Arş. Gör. Dr. Özge CENGİZ
Arş. Gör. Dr. Zöhre AKYOL
Öğr. Gör. Olgun KÜÇÜK
Arş. Gör. İrem YENİCELER KORTAK
Arş. Gör. Mesut YILMAZ
Zuhal SÖNMEZER
Copyright © 2022 by iksad publishing house
All rights reserved. No part of this publication may be reproduced, distributed or
transmitted in any form or by any means, including photocopying, recording or other
electronic or mechanical methods, without the prior written permission of the
publisher, except in the case of brief quotations embodied in critical reviews and
certain other noncommercial uses permitted by copyright law.
Institution of Economic Development and Social Researches Publications®
(The Licence Number of Publicator: 2014/31220)
TURKEY TR: +90 342 606 06 75
USA: +1 631 685 0 853
E mail: iksadyayinevi@gmail.com
www.iksadyayinevi.com
It is responsibility of the author to abide by the publishing ethics rules. The first-
degree responsibility of the works in the book belongs to the authors.
Iksad Publications 2022©
ISBN: 978-625-8323-65-8
Cover Design: İbrahim KAYA
August / 2022
Ankara / Turkey
Size = 16x24 cm
BİLİM KURULU
Prof. Dr. Fatih BAYRAM
Prof. Dr. Metin KASIM
Prof. Dr. Suat GEZGİN
Prof. Dr. Güven N. BÜYBAYKAL
Prof. Dr. Muhammed Bilal ARIK
Prof. Dr. Ümit ARKLAN
Doç. Dr. Veysel ÇAKMAK
Doç. Dr. Özlem DUĞAN
Doç. Dr. Hüsamettin AKAR
Doç. Dr. Tuğba AKDAL
İÇİNDEKİLER
EDİTÖRDEN
ÖNSÖZ
Doç. Dr. Mustafa İNCE
Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Can KOÇAK………………………………………..1
BÖLÜM 1
YENİ MEDYA EKONOMİSİ
Zuhal SÖNMEZER………………………………………………………….7
BÖLÜM 2
ESKİ İLKELER, YENİ MECRALAR: YENİ MEDYADA ETİK
SORUNLAR ve ETİK İLKELERİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ
ÜZERİNE
Arş. Gör. Dr. Özge CENGİZ……………………………………………….35
BÖLÜM 3
PAZARLAMAYA DİJİTAL PENCEREDEN BAKMAK: DİJİTAL
DEVRİMDE YENİ PAZARLAMA TRENDLERİ
Arş. Gör. Dr. Zöhre AKYOL……………………………………………....67
BÖLÜM 4
YENİ MEDYA ORTAMLARINDA YAPAY ZEKÂ KULLANIMININ
İNCELENMESİ
Arş. Gör. İrem YENİCELER KORTAK………………………………….103
BÖLÜM 5
YENİ MEDYADA GÖRSELLİK VE GÖRÜNTÜNÜN KULLANIMI:
MAHREMİYET, GÖZETİM VE METALAŞTIRMA ÜZERİNE BİR
DEĞERLENDİRME
Doç. Dr. Kenan DUMAN………………………………………………....125
BÖLÜM 6
YENİ MEDYA OKURYAZARLIĞI
Doç. Dr. Selahattin ÇAVUŞ……………………………………………....147
BÖLÜM 7
YENİ MEDYADA AKTİVİZM: EKŞİ SÖZLÜK’TE PINAR
ÜRÜNLERİ’NE YÖNELİK BOYKOT ÇAĞRILARI
Arş. Gör. Mesut YILMAZ………………………………………………...173
BÖLÜM 8
KİTLE PSİKOLOJİ BAĞLAMINDA YENİ MEDYADA SUÇUN VE
SUÇLUNUN ÖVÜLMESİ ÜZERİNE BİR İNCELEME
Öğr. Gör. Olgun KÜÇÜK
Dr. Öğr. Üyesi, Mevlüt Can KOÇAK…………………………………….197
BÖLÜM 9
İŞTE BURADAYIM; SOSYAL MEDYADA KİŞİLERİN
KENDİLERİNİ ELE VERMELERİ ÜZERİNE BİR
DEĞERLENDİRME
Doç. Dr. Mustafa İNCE…………………………………………………...217
BÖLÜM 10
YENİ MEDYANIN EĞİTİM ÖĞRETİM ORTAMLARINDA
KULLANIMI
Doç. Dr. Esin ERGÜN…………………………………………………....233
35 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
BÖLÜM 2
ESKİ İLKELER, YENİ MECRALAR: YENİ MEDYADA ETİK
SORUNLAR ve ETİK İLKELERİN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ
ÜZERİNE
Arş. Gör. Dr. Özge CENGİZ
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi İletişim Fakültesi, Yeni Medya ve İletişim
Bölümü, ozge.cengiz@beun.edu.tr, ORCID: 0000-0002-3634-0731.
37 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
GİRİŞ
İnsanların bir arada topluluklar halinde yaşaması, bir düzen
kurabilmeleri için çeşitli ilkeler/kurallar geliştirmelerini öncelemiştir. Bu ilke
ve kuralların gelişmesinde başvurulan en temel olgu ise ahlak olmuştur.
Yaşanılan coğrafya ve kültüre göre ahlaki kurallar her ne kadar değişiklik
gösterse de başkasının hakkını gasp etmeme, hırsızlık yapmama, çevreye
maddi ve manevi zarar vermeme, yaşam hakkına saygı duyma gibi evrensel
ölçekte kabul gören ilkeler de bulunmaktadır. Etik, tüm bu süreç içerisinde
ahlakı felsefi açıdan inceleyen; ahlaki ilkelerin, değerlerin, kuralların
nedenini, nasılını sorgulayan; “iyi”, “kötü”, “doğru”, “yanlış” gibi değerler
üzerine tartışan bir düşünme biçimi olarak ortaya çıkmıştır.
Ahlak felsefesi olarak da düşünebileceğimiz etik, ahlaklılığı ve erdemi
kendisine araştırma konusu edinir. Bu kapsamda “ahlakın dayanaklarının
neler olduğu, ahlaksal önsezilerin kaynağı, ahlak kurallarının veya kodlarının
göreceliliği, ahlakın dilinin nasıl çalıştığı” etiğin yanıt aradığı temel sorular
olarak öne çıkmaktadır (Erdoğan, 2016: 5-6). Tüm bu sorulara aranan yanıtlar
zaman içerisinde etiği normatif
1
ve normatif olmayan
2
kanallara ayırmış,
sanayileşme ve mesleklerin profesyonelleşme süreciyle birlikte ise mesleki
etik gelişmeye başlamıştır. Bu noktada etik ve meslek etiği ayrımı yapmakta
da fayda vardır. Kuçuradi’ye (2003: 7-8) göre etik “erdem nedir”, “adalet
nedir” gibi temel problemleri tartışan bir epistemolojik birikim iken, meslek
etiği bu temel problemleri tartışmaz; esas olarak bir mesleği icra edenleri, bu
kişilerin kararlarını ve eylemlerini zenlemek için oluşturulan normlar
olarak düşünülebilir.
Meslek etiği, belirli bir meslek grubu için oluşturulan, bu mesleği icra
edenleri hem koruyan hem de onları belirli şekilde davranmaya yönlendiren,
rekabeti ve yaşamındaki davranışları düzenleyen ilke ve kurallar bütünü
olarak tanımlanabilir (Anıl Keskin, 2018: 38). Bireysel, kurumsal ya da
toplumsal ilkeler geliştirerek meslek uygulayıcılarının daha doğru hareket
etmesini sağlar (Özel ve Deniz, 2019). Bu ilkeler meslek uygulayıcılarının
1
Buyurucu, kural koyucu, olması gerekeni dile getiren etik türleri (Özlem, 2004:
140).
2
Ahlak sistemlerinin dilini ve mantığını inceler, ahlaklı yaşamın nasıl olması
gerektiği ilgili alanı değildir (Erdoğan, 2006: 6).
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 38
birbirlerine karşı daha adil olmalarını, mesleğin daha dürüst işlemesini,
sorumluluğun gelişmesini ve mesleğe güven duyulmasını sağlamaktadır.
Meslek etiği çerçevesinde anlayabileceğimiz medya etiği de 1800’lü
yılların sonlarından itibaren kitleselleşmeye başlayan gazetecilik, reklamcılık
ve halkla ilişkiler alanında çalışan kişiler için yol gösterici ilkeler olarak
ortaya çıkmıştır. Belirlenen ilkeler mesleğin güvenilir ve düzenli bir şekilde
yola devam etmesini sağladığı kadar, çalışanların kafa karışıklığını çözmeye
de yaramaktadır. Bununla birlikte tüm bu mesleki ilkelerin ekonomi ve
siyasetle olan bağını da vurgulamakta fayda vardır. Toplumsal değerler, kültür
gibi etmenler medya için oluşturulan etik ilkeler üzerinde etkilidir ancak
medya çalışanlarının bağlı oldukları kurumların politikaları, siyaset ile olan
ilişkileri ve mesleğin çalışma koşulları tüm bu etik ilkeler üzerinde
belirleyicidir (Bayraktutan, 2012: 241).
20. yüzyıl kitle iletişim araçlarının yükselişe geçtiği bir dönemdir.
Yazılı basının, radyonun, televizyonun gelişimi ile ivme kazanan medya alanı
21. yüzyılda meydana gelen teknolojik atılımlarla birlikte bilişim sektörünü
de sınırlarına dâhil etmiştir. Bununla birlikte bilişim sektörünün
şekillendirdiği yeni medya alanının, 20. yüzyıldaki geleneksel medya alanına
ne kadar benzeştiği ve ondan ne kadar farklılaştığı henüz üzerinde tam olarak
uzlaşma sağlanan bir konu değildir. Dolayısıyla yeni medyada etik sorunların
geleneksel medyadaki sorunlarla ne kadar benzeştiği ve bu sorunlar için aynı
etik ilkelerin geçerli olup olmayacağı önemli bir tartışma alanı olarak öne
çıkmaktadır.
Bu kapsamda öncelikle geleneksel ve yeni medya kavramlarını
tanımlamakta fayda vardır. Geleneksel medya kavramını, büyük miktardaki
iletileri farklı yerlerde bulunan alıcılara ulaştırmayı sağlayan araçlar (radyo,
televizyon, gazete, dergi vb.) olarak düşünebiliriz (İspir, 2013: 17). Yeni
medya ise “bilgisayarların işlem gücü olmadan oluşturulmayacak ortamlar”
olarak anlaşılabilir (Aydoğan ve Kırık, 2012). Genel olarak internet
uygulamaları, cep telefonu, dijital kamera gibi dijital iletişim araçlarını ve
“bilgisayar, bilgisayar ağları, bilgisayar dolayımlı iletişim, İnternet, web2.0,
çevrimiçi habercilik, çevrimiçi sohbet, laflama odaları, wiki, e-ticaret, e- imza,
dijital medya, dijital oyun, dijital kültür, dijital imgeleme, avatar, siber uzam,
sanal uzam, sanal gerçek” gibi nosyonları kapsayan bir kavramdır (Binark ve
Löker, 2011: 9).
39 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
Geleneksel medya ve yeni medya ortamları arasındaki teknolojik,
yapısal ve pratikler üzerindeki farklılıklar medya etiği alanına da yeni kapılar
aralamaktadır. Bu çalışmanın amacı, yeni medyadaki etik sorunların neler
olduğunu incelemek ve bu etik sorunlar için geleneksel medya zenindeki
etik ilkelerin geçerli olup olmayacağına yönelik bir tartışma alanı açmaktır.
Bunun için öncelikle geleneksel medya düzeninde etik sorunların ortaya çıkışı
ve etik ilkelerin düzenlemesi konusu incelenecektir. Sonrasında yeni
medyanın geleneksel medya ortamından farklılaşan özellikleri ve yeni
medyayla birlikte ortaya çıkan sorunlar açıklanacaktır. Son olarak ise
geleneksel medya düzenindeki etik ilkelerin sürdürülebilirliği ve yeni medya
düzeninde yeni etik ilkelere ihtiyaç olup olmadığı tartışılacaktır.
GELENEKSEL MEDYADA ETİK
Genel olarak medya, iletinin/mesajın basılı, görüntülü, sesli ya da
hepsini içerecek şekilde çoklu şekillerde alıcılara ulaşmasını sağlamaktadır.
Medyanın temel işlevleri arasında ise haberdar etme, bilgilendirme,
eğlendirme, eğitim, farkındalık yaratma, toplumsallaştırma, kamuoyu
oluşturma gibi unsurlar yer almaktadır. Dolayısıyla medyanın sayılan
işlevlerden kaynaklı olarak kamuoyunu etkileme gücü, alanın işleyişindeki
aksaklıkları, sorunları ve çıkmazları daha baskın kılmakta, bu bağlamda
medya etiğinin önemini artırmaktadır.
Geleneksel medya, çalışmanın giriş kısmında da bahsedildiği gibi
gazete, televizyon, radyo gibi araçları kapsamaktadır. Bu çerçevede 16.
yüzyıldan itibaren kamunun haberdar olmasına, bilgilenmesine, eğlenmesine
aracı olan gazeteler en eski medya kanalını oluşturmaktadır. Bununla birlikte
gazeteciliğin bir meslek olarak profesyonelleşmesi ve mesleki etik ilkelerin
düzenlenmesi, 19. yüzyılın başlarına denk düşmektedir. Mesleki etik ilkelerin
düzenlenmesinde gazetelerin düzenli yayınlanır hale gelmesi, alandaki
rekabetin artması gibi unsurlar etkili olmuş; mesleği daha güvenilir bir işleyişe
kavuşturmak için dünya genelinde çeşitli ülkelerde çeşitli zamanlarda
öncelikle ulusal ilkeler oluşturulmuş, sonrasında ise uluslararası düzenlemeler
yapılmıştır (Taş, 2011: 29-30).
Bu kapsamda 1923 senesinde ABD Gazete Editörleri Cemiyeti
tarafından başlatılan gazetecilik alanını düzenleme girişimi, 1929 senesinde
Pan Amerikan Basın Konferansı, 1954 senesinde Avrupa’da Bordeaux
Bildirgesi’nin, 1971 senesinde Münih Bildirgesi’nin kabulü ile
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 40
sürdürülmüştür. 1983 senesinde UNESCO’nun (Birleşmiş Milletler Eğitim,
Bilim ve Kültür Kurumu) yayınladığı ‘Gazeteciliğin Etik Değerleri Üzerine
Uluslararası İlkeler Deklarasyonu’’ ile meslek in evrensel düzeyde etik
ilkelerin oluşturulmasının önemine dikkat çekilmiş, 1993 senesinde
Brüksel’de düzenlenen ‘‘Uluslararası Gazeteciler Sendikası Toplantısı’’
neticesinde ise “Basın Meslek İlkeleri” kabul edilmiştir (Örs, 2010: 180-181)
Bu ilkeler arasında temel olarak olgularla yorumların birbirinden
ayrılmasını sağlamak için nesnellik, değişik haber kaynaklarını karşılaştırıp
denetleme yaparak haberin doğruluğunu teyit etme, gerçeğin abartılmadan,
eklemeler yapılmadan, olduğu gibi verilmesini sağlama adına doğruluk gibi
unsurlar yer almaktadır (Değirmenci, 2021: 94). Gazetecilik, kamuyu
bilgilendirme görevi olan bir meslek olduğu için tarafsızlık, dürüstlük,
doğruluk gibi unsurlar mesleğin devamı için büyük rol oynamaktadır ve etik
ile arasında kopmaz bir bağ bulunmaktadır (Belsey ve Chadwick, 1998: 10).
Etik ilkeler, medya mensupları için yol gösterici niteliktedir, ikilemli
durumları azaltma işlevi görmektedir (Evers, 2010: 52-53). Bununla birlikte
etik ilkelerin doğru uygulanabilirliği değerlendirilirken, haber içeriğine etki
eden unsurları gözetmek daha doğru bir yaklaşım olacaktır. Shoemaker ve
Reese’in (2016) geliştirdikleri etkiler hiyerarşisi modeline göre haber
çalışanlarının bireysel özellikleri, çalışma rutinleri, örgütsel düzeydeki
endişeleri, kurumsal sorunlar ve sosyal sistemler mesleğin icra edilmesine etki
etmektedir.
Türkiye’de gazetecilik faaliyetinin dünyadaki öncül örneklerden farklı
olarak, okuyucu kitlesinin sınırlılığı, matbaanın geç benimsemesi gibi
unsurların etkisiyle daha geç belirdiği belirtilmelidir (Koloğlu, 2013: 11-15).
Gazetecilik mesleği için yapılan etik düzenlemelere bakıldığında öncelikle
mesleğin halk üzerindeki etkisini denetlemek üzere sınırlı bir hukuki
düzenlemenin varlığından ve dernek/cemiyet gibi organların etkisinden
bahsedilebilir. Bu çerçevede 1908 senesinde “Matbuat-ı Osmaniye
Cemiyeti”nin öncülük ettiği mesleki dernek ve birliklerin kurulması, bu etik
ilkelerin belirlenmesinde önemli rol oynamıştır (Topuz, 2003: 82). Yine 1931
senesinde kabul edilen Matbuat Kanunu, 1935 senesinde Basın Kongresi’nin
toplanması, 1946 senesinde İstanbul Gazeteciler Cemiyeti’nin kurulması
mesleki etik ilkelerin düzenlenmesinde etkili olmuştur.
41 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
Türkiye’de gazetecilerin sorumlulukları ile ilgili, 1988 senesinde
kurulan Basın Konseyi’nin “Basın Meslek İlkeleri”, 1998 senesinde Türkiye
Gazeteciler Cemiyeti’nin yayınladığı “Türkiye Gazetecileri Hak ve
Sorumluluk Bildirgesi” belirleyici olmuştur (Taş, 2011: 230-234). Bu
bildirgede gazetecilerin sorumluluğu, hakları, temel revleri, gazeteciliğin
doğru davranış kuralları yer almaktadır. Öncelikle halka ve gerçeğe karşı
sorumlu olduğu belirtilen gazetecinin temel görevleri arasında gerçekleri
çarpıtmamak, farklılıklara saygı duymak, ayrımcılık yapmamak, nefreti ve
düşmanlığı körüklememek, kışkırtıcı yayın yapmamak, kaynağını bilmediği
bilgileri yayınlamamak, kültürel değerleri/inançları yargılamamak, özel
yaşamın gizliliğini ihlal etmemek, cevap hakkına saygılı olmak, haberin
yayını ya da yayınlanması karşılığı çıkar veya menfaat sağlamamak, reklam
kaynaklarından çıkar sağlamamak, elde ettiği bilgileri kendi yararına
kullanmamak gibi ilkeler yer almaktadır. Gazetecinin doğru davranış kuralları
ise haber yorum ayrımının gözetilmesi, fotoğrafların deforme
edilmemesi/gerçeği yansıtması, izinsiz fotoğraf çekilmemesi, haber/ilan
ayrımının yapılması, meslektaşların hedef gösterilmemesi, yargı kararı
kesinleşmedikçe kimseyi suçlu ilan etmeme, kamu yararı bulunmadıkça
izinsiz belge/fotoğraf/ses kullanılmaması, hediye kabul etmeme, ayrımcılığa
sebebiyet vermeme, sansasyon yaratmama gibi unsurlardan oluşmaktadır
(TGC, 2022).
Her ne kadar bu ilkeler öncelikle geleneksel medya ortamı için
oluşturulmuş olsa da zaman içerisinde yeni medya ortamlarında gazetecilik
faaliyetinin başlaması, Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk
Bildirgesi’nde dijital alanı da kapsayacak kimi değişikliklerin yapılmasının
önünü açmıştır. Bununla birlikte, yeni medyanın kendine has özellikleri,
Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nde yapılan
değişikliklerin yanı sıra başka sorunların da tartışılmasını ve bu sorunların
düzenlenmesini gerektirmektedir. Bu kapsamda öncelikle yeni medyanın
özelliklerini incelemekte ve sonrasında yeni medyada ortaya çıkan etik
sorunları açıklamakta fayda vardır.
YENİ MEDYANIN ÖZELLİKLERİ
Yeni medya kavramı bilgi ve iletişim teknolojileri ile dönüşen medya
yapısını işaret eder ve sayısallaşan medyayı, internet ağlarını ve sosyal iletişim
medyasını tanımlamaktadır (Binark, 2014: 15). Yeni medya bilgilendirme,
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 42
haberleşme, eğlence ve benzeri unsurların mesajlarının iletimi için yeni
mecralar sağlamıştır. Bununla birlikte mesajın ulaşma yolu ve kimlerin mesaj
üretebildiği de alandaki yeni gelişmeler arasında yer almaktadır.
Geleneksel medya ile yeni medya arasındaki farklılığı sağlayan etmen
bilgisayar teknolojilerinin gelişimidir. Özellikle internetin gelişimi, insanlar
arasında bir etkileşim ağı kurulmasına öncülük etmiş, geleneksel zaman
kalıplarının dışına çıkarak kişilerin diledikleri zamanda, diledikleri kişilerle,
diledikleri ortamlara girerek etkileşime geçmeleri, bilgi paylaşmaları mümkün
olmuş, yani internet yeni bir iletişim aracı olarak geleneksel medyadan yeni
medyaya geçişte çok önemli bir rol üstlenmiştir (Değirmenci, 2021: 17). Ses,
görüntü ve veri içeriklerini etkileşim öğesini de içerecek şekilde bir arada
toplayan yeni medya, bu yönüyle geleneksel medyadan ayrılmaktadır.
İnternetin ikinci nesil olarak da bilinen Web 2.0 teknolojisine evrilmesi
ve bunun neticesinde kullanıcıların tüketimin yanı ra üretici pozisyonuna
geçiş yapmaları, yeni medya için belirleyici olmuştur. Web 2.0 sonrasında
“birleştirme devri” olarak adlandırılan Web 3.0 uygulamalarının gelişmesi ise
yeni medyanın işlevlerini geliştirmiş, özellikle kullanıcıların sürece dâhil
olması geleneksel medya ile yeni medya arasında belirleyici bir ayrıma yol
açmıştır. Kullanıcıların isteklerine ve beğenilerine göre web tasarımı
uygulamalarının uygulama ve güncelleme alanlarının şekillenmesini sağlayan
Web 3.0, üzerinde kullanıcıların ilgi alanlarını algoritmalar aracılığıyla
sınıflandırma ve gruplandırma işlevi görmektedir. Böylelikle bilginin
paylaşımında hedefe yönelik aktarım mümkün hale gelmiştir (Yengin, 2015:
50).
Bilgisayar ortamına aktarılan veriler ile sağlanan dijitallik,
kullanıcıların geri bildirimde bulunmasını ve sürece dâhil olmasını sağlayan
etkileşimlilik, metinler arasında bağlantı kurmaya yarayan hipermetinsellik
ve farklı ortamlara adapte olmayı mümkün kılan modülerlik yeni medyanın
geleneksel medyadan farklılaştığı noktalar olarak öne çıkmaktadır. Böylece
dijitalleşmeyle verilere kolay ulaşım sağlanmış ve daha hızlı hareket etmenin
önü açılmıştır; hipermetinsellik özelliği ise veri toplamanın, paylaşım
yapmanın ve güncellemenin önündeki sınırları kaldırmıştır. m bu
faktörlerin bir araya gelmesi ve özellikle geribildirim özelliği ile kullanıcıların
daha aktif özneler haline gelmesi, yeni medya ortamının geleneksel medya
43 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
ortamına göre daha hızlı, çok yönlü ve daha çok kişiye ulaşan bir yapı
sergilemesinin önünü açmıştır (Yengin, 2012: 126-127).
Binark ve Löker (2011: 9-13) dijitallik, etkileşimlilik,
hipermetinselliğin yanı sıra multimedya biçemselliği ve kullanıcı türevli
içerik üretimi, yayılım ve sanallık özelliklerini yeni medyayı geleneksel
medyadan ayıran özellikler arasında sıralamaktadır. Kullanıcıların video
paylaşım ağlarına video ekleyebilmeleri, yorum yapabilmeleri, dijital oyun
arayüzlerine katkı sağlamaları, çevrimiçi haber sitelerine yorum
yapabilmeleri, blog yazarlığı yapmalarının önünün açılması “kullanıcı türevli
içerik üretimi”ni sağlamaktadır.
Yeni medya ortamında izleyiciler/kullanıcılar geleneksel medya
ortamından farklı olarak ne izleyeceğini seçme özgürlüğü kazanmıştır. Yeni
medyanın bu duruma temel oluşturan özelliği, hazır içerikleri farklı kişi veya
gruplara, farklı zamanlarda ve değişebilen formatlarda iletebilmesidir (Özcan,
2019). Böylelikle kullanıcılar istedikleri zaman istedikleri formatta dolaşımda
olan içeriğe ulaşabilmekte, geleneksel medyadan farklı olarak bu durum
izleyiciye zaman ve mekân özgürlüğü sağlamaktadır.
Yeni medya ile birlikte metin ve fotoğrafın yanı sıra video görüntüsü
ve ses dosyalarının bir arada kullanımının mümkün hale gelmesi, gazete,
televizyon ve radyonun özelliklerini birleştirmiştir. Bu noktada geleneksel
medyanın uzantısı olan internet siteleri genellikle haber içeriğine video
ekleme gibi basılı formattan bazı farklılıkları da barındırmaktadır. Bunun yanı
sıra yeni medya ortamının içeriğin işlenmesini, değiştirilmesini ve
saklanmasını da sağlaması yeni medyada içerik üretmeyi kolaylaştırmış, çok
basit yöntemlerle haber, video, ses içerikleri hazırlamanın mümkün hale
gelmesi gazetecileri bu alana çekmiştir. Bu süreçle birlikte gazetecilerin haber
toplama ve yazma sürecinde de kimi değişiklikler meydana gelmiştir. Örneğin
dizüstü bilgisayar, cep telefonu, akıllı saat gibi cihazların kullanımı
yaygınlaşmıştır (Spence ve Quinn, 2008: 265).
Yeni medya mecraları geleneksel medyadan farklı olarak daha küçük
ölçekli kuruluşlara, bireysel girişimlere alan açmakta ve geleneksel medyanın
bağlı olduğu tekel yapısından görece daha özgür bir alan yaratmaktadır
(Özcan, 2019). Bu durum da gazetecilerin yeni medyaya yönelmesinde önemli
bir etken olarak öne çıkmaktadır. Özellikle ana akım medyanın, teknolojik
yeniliklerle birlikte uzman kadrolarda daralmalara gitmesi, ajans haberlerinin
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 44
kullanımı yaygınlaşırken özel haberciliğin azalması alanda önemli bir
istihdam sorunu yaratmış, yeni medya mecraları da bu kapsamda gerek
bireysel gerek kolektif yapılanmaların yöneldiği bir alan olmuştur.
Bu açıklamalar ekseninde yeni medya alanının, geleneksel medyayı da
kapsadığı bunun yanı sıra yeni özellikler çerçevesinde daha geniş bir bağlama
oturduğu belirtilmelidir (Yengin, 2012: 128) . Yeni medya mecraları bir
yandan geleneksel medya ortamının internet uzantılarını (gazetelerin internet
siteleri gibi), bir yandan ise sosyal paylaşım ağları üzerinden canlı yayın, bant
yayın, podcast gibi seçeneklerle yeni oluşumları içermektedir. Dolayısıyla
geleneksel medya ortamına göre daha geniş seçenek sunan yeni medya
ortamında meydana gelen etik problemler ve bu problemler için geliştirilecek
etik düzenlemeler büyük önem taşımaktadır.
YENİ MEDYADA ETİK SORUNLAR
2011 tarihinde Kadir Has Üniversitesinde akademisyenler ve Alternatif
Bilişim Derneği bir araya gelerek yeni medyadaki şu sorunları saptamışlardır:
Özel yaşamın gizliliği, telif/patent haklarının ihlali, içeriğin asıl
kaynağının gösterilmemesi, üretilen içeriklerin olgunlaşmadan ve
doğruluğunun teyit edilmeden yayılması, kişisel verilerin güvenliği
3
,
haber ve ticari enformasyonun sınırlarının belirsizleşmesi, yeni medya
özellikleriyle kullanıcının yoğun reklama maruz bırakılması, toplumsal
cinsiyet eşitsizliğinin yeniden üretilmesi, içeriklerin yanıltıcı bir
biçimde etiketlenmesi ve başlıklandırılması, nefret söylemi, söylemsel
pratiklerdeki sorun, dilin özensiz kullanımı, bireyin yeni medya
ortamında tüketici olarak konumlandırılması (Dirini, 2011).
Ruhdan Uzun (2007: 248-252) ise yeni medya ve etik alanını sanal uzay
ve etik olarak tanımlamış ve alandaki sorunlara insan hakları temelli
yaklaşarak özellikle şu problemleri vurgulamıştır; dijital eşitsizlikler
kapsamında erişim hakkı ve eşit yetki verme, bilgi endüstrilerinin tekeli ve
enformasyon sermayesinin dağılımı, telif hakkı, ifade özgürlüğü gibi sorunları
kapsayan güvenlik, kamusal sorumluluk. Bu maddelere ek olarak Erdoğan
3
Kişisel veri, kişilerin dijital ortamda diğerlerinden ayırt edilmesini ve şahsen tespit
edilmesini sağlayan her türlü bilgi anlamına gelmektedir (Binark, Bayraktutan, 2013:
73).
45 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
(2013: 258) etik ihlallerde öznenin payına da atıfta bulunmakta ve bloggerlar,
yurttaş gazeteciler
4
, profesyonel olmayan gazetecilerin de yeni medyada etik
sorunların oluşmasında önemli rol oynadığına işaret etmektedir.
Yukarıda özetlenenen yeni medyadaki etik sorunları, geleneksel
medyadaki etik sorunların devamı ve yeni sorunlar olmak üzere ikiye
ayırabiliriz. Bu çerçevede geleneksel medyadaki etik sorunların yeni medya
ortamlarındaki devamı hızdan, hukuki düzenlemelerin eksikliğinden, çalışma
koşullarından kaynaklanan ve ekonomik temelli etik sorunlar başlıklarında,
yeni sorunlar ise yeni medya yapısından kaynaklanan etik sorunlar başlığında
ele alınabilir.
HIZDAN KAYNAKLANAN ETİK PROBLEMLER
Gazetecilik mesleği için güncellik ve hız olmazsa olmaz bir özelliktir.
Yeni medya ortamıyla birlikte gazetecilerin daha hızlı hareket etmelerinin ve
güncel gelişmeleri anında aktarabilmelerinin önü açılmıştır. Bununla birlikte
bu durum kimi etik sorunlara da yol açabilmektedir. Bu sorunların arasında en
önemlisi, doğru olmayan, içeriği tahrip edilmiş veya kaynağı teyit edilmemiş
bilgilerin/görüntülerin dolaşıma sokulmasıdır (Erdoğan, 2013). Hızın
üzerlerinde yarattığı baskı ile gazeteciler ürettikleri içerik üzerinde etraflıca
düşünme, bu içeriği tekrar gözden geçirme, meslektaşına kontrol ettirme ve
benzeri süreçleri yaşayamamaktadır (Evers, 2010: 324). Bu durum çalışanlar
üzerindeki güncel bilgi verme, daha hızlı hareket etme, haber atlatma
baskısından kaynaklanabileceği gibi daha fazla okuyucu çekebilme adına
medya kanallarının sahiplerinden, editörlerden de böyle bir istek
gelebilmektedir.
Etkileşimsellik özelliği profesyonel medya çalışanlarıyla kullanıcıları
bir araya getirmekte ve bilgi transferinin önündeki engelleri sınırlamaktadır.
Bunun yanı sıra dijitalleşme sürecinin kopyalama işlemine sağladığı kolaylık
neticesinde haber transferinin kolaylaşması daha hızlı paylaşımın önünü açan
gelişmelerdir (İnce, 2019: 1379). Dolayısıyla bilgilerin hızlı güncellenmesi,
yeni medyayı geleneksel medyadan ayıran en temel özelliklerden birisidir
4
Yurttaş gazeteciler, profesyonel gazetecilerin ürettikleri içeriklere yorum yapabilir,
bu içeriklere fotoğraf veya video ekleyebilir, kendisi için bağımsız haber sitesi açabilir
veya haberlerin kolektif üretildiği bir mecra oluşturabilir. Böylelikle geleneksel
medya düzeninde pasif olan okuyucu, yeni medya ortamında aktif bir üretici
konumuna erişebilir (Saka, 2012) .
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 46
(Bayraktutan, 2012: 251). Süreç içerisinde bilgi akışının yoğunlaşması ve
haber bolluğu yaşanması meslek nezdinde gazetecileri “eşik bekçilerinden”
“eşik gözcülerine” çevirmiştir (Singer, 2009). Böylelikle gazeteci artık hangi
enformasyonun haber olacağını seçme noktasındaki önceliğini ve kontrolünü
yitirmiştir (Mateus, 2019).
Yeni medya ortamının kullanıcıları da tüketimin yanı sıra üretim
sürecine dâhil etmesi, geniş bir izleyici/kullanıcı potansiyeline ve yayılım
gücüne sahip olması, etkileşime olanak tanıyarak bilgilerin hızlı değiş tokuş
edildiği bir alan yaratması, etik sorunları daha farklı boyutlara çekmektedir
(Binark, 2007: 21). Her ne kadar yeni medyanın etkileşimsellik ve kullanıcının
üretime dâhil olabilmesi özelliği herkesi gazeteci yapmasa da tüm bu
kullanıcıların ürettikleri içeriklerin değerlendirilmesi, seçilmesi, ayıklanması
süreci gazetecinin iş yükünü artırmaktadır (Friend ve Singer, 2007: xxiii).
Yeni medya ortamlarında yürütülen pratikler zamansal bir sınırlamaya
tabi değildir, dolayısıyla bir eylemin doğru ve yanlışlığının yayılımı
geleneksel medya ortamından daha farklı bir seyir izlemektedir (Eralp, 2017:
51). Hız noktasında geleneksel medya ile yeni medyanın farklılaşmasındaki
temel etken, gazetecinin neyin doğru neyin yanlış olduğuna dair muhakeme
yürütmesindeki sürenin azalmasıdır. Yeni medya araçları güncelleme ve tepki
özelliğiyle daha hızlı eyleme geçmenin önünü açmaktadır. Ancak gazetecinin
oluşturacağı içerik için gerekli olan sürenin daralması etik ihlallere yol
açabilmektedir (Bayraktutan, 2012: 251).
Hız konusunda değinilmesi gereken bir diğer husus reklam haber
ilişkisidir. Dijital mecralar geleneksel mecralara re hız konusunda rekabette
daha önde yer almaktadır, bu durum ise reklam verenler açısından daha
değerlidir. Ancak tüm bu süreç yeni medya mecralarını hızlı davranma
noktasında bir döngüye sürüklemekte, daha hızlı davranmaya koşullanan
gazeteciler elde ettikleri bilgiyi teyit etmek için yeterli zaman ayıramayarak
veyahut oluşturdukları içerikleri geliştirebilmek için daha fazla
ayrıntılandıramayarak etik çıkmazlara girmektelerdir (Özel ve Deniz, 2019).
Bu noktada çevrimiçi kaynakların güvenilirliği ve sorgulanmasının zorluğu da
gazetecinin ini düzgün yapabilmesi için engel teşkil etmektedir (Singer,
1997).
Son olarak bahsedilmesi gereken husus, hızlı davranma güdüsünün
gazetecilerin haber içeriği oluştururken daha az ayrıntı kullanmasına yol
47 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
açması ve bu durumun içeriği yüzeyselleştirmesidir. Her ne kadar gazeteciler
daha hızlı davranarak rakiplerine haber atlatmayı başarsalar da oluşturulan
haberlerin ayrıntıdan ve derinlikten yoksunluğu seri üretim, kalitesiz
haberlerin artışına yol açmaktadır (Törenli’den aktaran Erdoğan, 2013). Bu
durum içeriğin magazinelleşmesine de sebep olmaktadır. Yeni medya
gazeteciliğinin hıza ve anındalığa dayalı oluşu yüzeyselliği teşvik eden bir
durumdur ve özellikle içeriklerin teyit edilmesini zorlaştırmakta, daha ayrıntılı
içerik üretmek zorlaşmaktadır. Öyle ki tam da bu sebepten dolayı yeni medya
geleneksel medyadan farklılaşmakta, gelişkin olmayan konuların işlenmesi,
başlığa ve görsellere yoğunlaşma adeta alanın alametifarikası haline
gelmektedir (Mateus, 2019). Geleneksel medyadaki magazinelleşme süreci,
yeni medya ortamlarında da çeşitli sebeplerden dolayı (bir an önce haber
içeriğini aktarma ve haber atlatma, daha az çalışanla daha çok haber içeriği
paylaşma, tıklanma sayısının dolayısıyla görünürlüğün artırılmak istenmesi
vb.) haber içeriklerinde önemli bilgilerin atlanmasına ve ayrıntılı içerik
oluşturmanın önüne geçilmesine sebep olmaktadır (Çakır, 2013: 119).
Özellikle görsel öğelere verilen ağırlık ve haber dilinin
dramatikleşmesi/sansasyonelleşmesi etik ilkelerin doğru işleyişini
zorlaştırmaktadır (Yurdigül, 2014: 73).
HUKUKİ ve MESLEKİ DÜZENLEMELERİN EKSİKLİ-
ĞİNDEN KAYNAKLANAN SORUNLAR
Hukuk gazetecilik için oldukça gerekli bir alandır, bir yandan
gazetecinin eylem alanının sınırlar diğer yandan gazetecilik faaliyetini
meşrulaştırır. Yeni medya gazeteciliğinde ise hukuki düzenlemelerin
eksikliği, çoklu içeriğe ücretsiz erişim, intihal, telif hakkı ihlali gibi kimi etik
sorunların önünü açmaktadır. Gazetecilerin internet içeriklerini nasıl
değerlendirecekleri, örneğin blog içeriklerinin, sosyal medya paylaşımlarının
haber metninde nasıl değerlendirileceği bu etik çıkmaz için sadece bir örnektir
(Mateus, 2019).
Hukuki ve mesleki düzenlemelerin eksikliğinden kaynaklanan
sorunlara bir diğer örnek özel yaşamın gizliliği, mahremiyet ile ilgilidir. Yasal
çerçevede var olan boşluklar; gizli çekim görüntülerin kullanımı,
cinayet/kaza/intihar haberlerinin sunumu ve bu haberler için toplanan
görsellerin dolaşımı ve benzeri etik sorunların çoğalmasının önünü
açmaktadır. Yine bu noktada özel yaşamın gizliliği konusunda gazetecilerin
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 48
hangi bilgileri kullanmalarının doğru olup olmayacağı da önemli bir
sorunsaldır. Buna örnek olarak sosyal medyada kişisel hesaplar üzerinden
paylaşılan bilgilerin haber içeriklerinde kullanımı verilebilir. Bu kapsamda
İngiltere Editörün Uygulama Kuralları’nı uygulamakta ve tam sınırlarını
çizmese de dijital iletişimi özel yaşama müdahale başlığı altında
değerlendirmektedir, böylece gizli kamera ve dinleme cihazlarının yanı sıra
cep telefonu aramalarını, mesajları, e-postaları ele geçirmenin, belgeleri ve
fotoğrafları izinsiz kullanmanın, dijital bilgilere izinsiz erişmenin önüne
geçmeye çalışmaktadır. Bu noktada yasal çerçevenin hiç olmaması ya da
yetersiz olması kadar katı bir hukuki düzenleme rejiminin uygulanmasının da
mesleğin uygulanmasını olumsuz yönde etkileyebileceği vurgulanmalıdır
(Mateus, 2019).
Diaz-Campo ve Segado-Boj’un (2015: 737) araştırmasına göre dünya
ülkelerindeki 99 özdenetim kuralının 90’ı yeni medyanın yasal çerçevesi,
kurumsal kısıtlamaları ve profesyonel pratikleri ile ilgili açıklama
içermemektedir. Sadece İngiltere, Kanada, Lüksemburg, Norveç, Hollanda
gibi nırlı sayıda ülke yeni medyada gazetecilik faaliyetleri ile ilgili etik
ilkelere sahiptir. Örneğin Kanada medya etik ilkelerine göre gazeteciler hız
baskısı nedeniyle güvenilir içerikten ödün vermemeli, çevrimiçi içerikler
basılı içerikler gibi dikkatli bir şekilde raporlanmalıdır. Lüksemburg medya
etik ilkeleri ise gazetecilerin internet temelli kaynaklarının doğruluğunu teyit
etmeyi gerektirmekte, yasadışı materyal içeren web sitelerini kaynak olarak
kullanmalarını engellemektedir (Mateus, 2019).
Türkiye’de gazetecilerin sorumluluklarını düzenleyen organlardan
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Hak ve Sorumluluklar Bildirgesi’nde
yeni medya ortamlarında yapılan gazetecilik faaliyeti ile ilgili kimi
düzenlemelere gitmiştir. Öncelikle süreli, yazılı, görüntülü, sesli unsurlarının
yanına “elektronik veya dijital basın” ibaresi de eklenmiş ve tüm bu
mecralarda “kadrolu, sözleşmeli ya da telif karşılığı, haber alma, işleme,
iletme veya görüş, fikir belirtme görevi üstlenen ve asıl işi ile başlıca geçim
kaynağı bu olup, çalıştığı işletme ile ilgili yasalar karşısındaki konumu bu
tanıma uygun olanlar” gazeteci olarak tanımlanmıştır.
Yeni medyadaki etik sorunlar ile ilgili gazetecinin temel görevleri
arasına, “bilgiye erişim faaliyeti sırasında sosyal medyada kimlik gizleme gibi
yanıltıcı yöntemlerin kullanılmaması” eklenmiştir. haber ilan başlığında
49 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
gazetecilerin “sosyal medya hesaplarında, web sitelerinde, Gazetecinin doğru
davranış kurallarında ise, bloglarında vs. reklam, tanıtım, ürün yerleştirme
yapmaması” ibaresi yer almaktadır. Yeni medya ile ilgili gazetecinin doğru
davranış kurallarına “dijital medya” başlığı eklenmiş ve bu başlık altında
gazetecilerin “dijital platformlarda hak ve sorumluluk bildirgesine uygun
olmayan davranışlardan kaçınmaları, meslek etik ilkelerini zedeleyici üslupla
içerik üretip yaymamaları, haber içeriklerini sosyal medya/web sitesi/blog
gibi ortamlarda paylaşırken çarpıtma, yönlendirme yapmamaları, kişi ya da
kurumları teyit edilmemiş bilgilerle zan altında bırakmamaları, unutulma
hakkı başvurularını bekletmeden değerlendirmeleri” ilkeleri düzenlenmiştir.
Yine “Yurttaş gazeteciliği/Sosyal medyada yayın hakları/Bireylerin özel
alanlarının sınırları” başlığında ise sosyal paylaşım sitelerini haber amaçlı
kullanan profesyonel olmayan yurttaş gazetecilerin de haber toplama ve
yayma sürecinde mesleki ilkelerden sorumlu oldukları belirtilmiştir (TGC,
2022).
ÇALIŞMA KOŞULLARINDAN KAYNAKLANAN ETİK
PROBLEMLER
Yeni medyada meydana gelen etik sorunları sadece ahlaki boyutta bir
eksiklik olarak değerlendirmek eksik olacaktır. Bu sorunların ortaya
çıkışındaki belki de en önemli unsur gazetecilerin çalışma koşullarındaki
zorluklardır. Özellikle medya yöneticileri/sahipleri ile gazetecilerin
çıkarlarının ekonomik anlamda uyuşmaması bu zorlukları yaratan en önemli
etkendir. Her ne kadar kamuyu bilgilendirici rolü gazetecilik mesleğini diğer
mesleklerden daha farklı bir pozisyonda değerlendirmeyi gerekli kılsa da
gazetecilik de diğer mesleklerde olduğu gibi belli bir ücret karşılığında yapılan
bir meslektir. Bu ücret ilişkisinin düzenlenmesi ise yeni medya ortamlarında
henüz hukuki düzenlemeler gelişmediği için daha zordur. Bunun yanı sıra
medya yöneticileri gelişen teknolojilere ayak uydurma amacıyla çalışanlarının
sürekli olarak kendi yeteneklerini ve becerilerini geliştirmesini istemekte,
gazetecilerden birden fazla görevi yerine getirme, yeni teknolojilere hâkim
olma, çok yönlülüğünü geliştirme gibi beceriler istenmektedir. Bu durum ise
gazetecilerin mesleki görev tanımlarında bir belirsizleşme yaratmakta, bunun
yanı sıra çalışanların birden fazla görev üstlenmesiyle birlikte alanın giderek
daralması nedeniyle işsiz kalma, daha kötü koşullarda çalışmaya zorlanma
gibi baskılar gazetecilerin mesleklerini gereğince yapmasının önünde engel
oluşturmaktadır (Siapera ve Veglis, 2012: 33).
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 50
Çalışma koşullarından kaynaklanan etik problemlere önemli bir örnek
gazetecilerin çalışma rutinlerinin daha fazla parçalanmış bir yapıya bürünmesi
ile süreçteki kontrollerini yitirmeleridir. Artık bir haberin üretim ve dolaşıma
sokulma sürecinde gazeteciyle birlikte tasarımcı, editör, bilgisayar teknisyeni
gibi birçok aktörün söz sahibidir ve bu durum gazetecilerin kendi emeklerine
yabancılaşmalarına sebep olmaktadır. Bu yabancılaşma ise gazetecide
mesleğini icra ederken temel ilkeleri yerine getirmesinde isteksizlik
yaratabilmektedir (Cornu, 2015: 113).
Bu noktada bahsedilmesi gereken bir diğer husus, medya kuruluşlarının
daha az kişiyle çalışma yolundaki politikalarının editoryal kontrol eksikliğini
beslemesidir. Haberin toplanma ve yazılma sürecinden sonra kontrol
işleminden de geçirilmesi, yanlış bilgilerin yayılmasının önlenmesini ve daha
doğru bir içeriğin okurla buluşmasını sağlamaktadır. Ancak medya
kuruluşlarında gerek muhabir gerekse editör sayısının azalması, editörlerin
üzerindeki iş yükünü artırmakta ve kontrol eksikliği yaratmaktadır (Deuze ve
Dimoudi, 2002: 97).
EKONOMİK TEMELLİ ETİK SORUNLAR
Gazetecilik mesleğinin temel güdüsü kamunun bilgi ihtiyacını
gidermektir. Bununla birlikte çıkar ilişkileri gibi medya sermayesinden
kaynaklı kimi durumlar, gazetecilerin nesnellik ve doğruluk gibi etik değerleri
gözetmesinin önünde engel teşkil edebilmektedir (Mateus, 2019).
Bahsedilmesi gereken önemli bir husus medya kuruluşları üzerindeki ticari
baskıdır. Geleneksel medyadan farklı olarak yeni medya, gazetelerin farklı
gelir modelleri (e-ticaret geliri, fonlama, abonelik geliri vb.) kullanmalarının
önünü açmıştır. Bununla birlikte mesleğin belli organizasyonların
fonlamasına bağlı olması ve bu fonlamayı yapan
organizasyonların/kurumların politik/siyasi/kültürel pozisyonları tarafsız ve
bağımsız gazeteciliğin icra edilebilirliği tartışmasını gündeme getirmektedir.
Yine okuyucu destekli gelir modelleri de gazetecilerin okurların ilgi alanı veya
politik doğruları dışında içerik ürettiği zaman ne ölçüde destekleneceği
problemini ortaya koymaktadır.
E-ticaret geliri, şirketler arasında, üreticiden tüketiciye ya da tüketiciler
arasında ürünlerin çevrimiçi satışını sağlamaktadır. Bununla birlikte özellikle
fonlama ya da abonelik geliri bulunmayan mecralar için e-ticaretten elde
51 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
edilen gelir tek finansal kaynak haline gelmekte, bu durum ise mecraları
editoryal bağımsızlık noktasında sıkıntıya sokabilmektedir (Lasica, 1999).
Ekonomik temelli etik problemlerin bir diğeri, büyük ölçekli ve küçük
ölçekli medya yapılanmaları arasında gerçekleşmektedir. Yeni medya
ortamları büyük ölçekli oluşumlarla birlikte tek kişilik mecraların oluşmasının
da önünü açmıştır. Bununla birlikte az sayıda çalışana ve bütçeye sahip olan
mecraların haber üretim sürecinde kaynaklarla hangi yolla görüşeceği, teknik
imkânları nasıl sağlayacağı sorun teşkil etmektedir. Gazeteciler bu noktada
ajans, diğer gazeteciler gibi ikincil kaynaklardan yararlanabilir ancak bu
durum birebir tanıklık sağlanmayan olayların haberleştirilmesinde doğruluk
sorununu ortaya çıkarabilir (Mateus, 2019). Buradaki bir diğer zorluk ise
büyük ölçekli veya destek gören mecralarla küçük ölçekli veya destek
görmeyen mecraların mesleki pratiklerini karşılamada karşılaşabilecekleri
sorunlardır. Özellikle hukuki düzenlemelerdeki eksiklikler nedeniyle
gazeteciler kamu kurum ve kuruluşlarıyla, siyasetçilerle, devlet görevlileriyle
birebir görüşme ve soru sorma imkânını sağlayamamaktadır. Dolayısıyla yeni
medya küçük ölçekli yapılanmalara izin verdiği ölçüde büyük ve küçük
ölçekli mecralar arasındaki eşitsizliğin sürdürüldüğü bir alan olmaktadır.
Haber üretimi maliyetli bir süreçtir ve yeni medya sağladığı olanaklarla
bu maliyetin azaltılmasına yardımcı olmuştur. Ancak büyük ölçekli
kuruluşların, çalışanlarından birden fazla görev beklemeleri nedeniyle daha az
kişiye ihtiyaç duymaları ve bu nedenle haber odalarında daralmaya gitmeleri
sahada çalışan gazeteci sayısını büyük oranda etkilemiştir. Ağlar üzerinden
gerçekleştirilen iletişim ile birlikte mesleğin büyük bir bölümü masa başında
yapılmaya başlanmıştır. Bu durum ise gazetecilerle haber kaynakları arasında
görünmez bir duvar inşa etmektedir. Veri gazeteciliği önemini artırırken,
haber kaynaklarıyla bir araya gelerek olarak içerik oluşturma, araştırmacı
gazetecilik örnekleri daha kısıtlı yapılmaktadır (Mateus, 2019).
Ekonomik temelli etik sorunlara bir diğer örnek, ekonomik kazanç elde
etme isteğinin mesleki pratiklerin önüne geçebilmesidir. Bu noktada özellikle
clickbait olarak da bilinen tıklama tuzağı haberler büyük rol oynamaktadır.
Böylece haber içeriklerinin kamusal ve sosyal önemi yerine tıklamalar
neticesinde mecranın elde edeceği kazanç ön plana çıkmaktadır (Cornu, 2015:
112-113).
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 52
Bahsedilmesi gereken bir diğer sorun medya kuruluşlarının piyasa
koşullarına uyma adına reklam verenlerin çıkarlarını gözetmesi, böylelikle
editoryal bağımsızlığın zedelenmesidir (Cohen, 2002: 537). Reklamcılık ile
gazetecilik arasındaki ilişkinin tarihi oldukça eskiye dayanmaktadır ve
reklamlar gazetelerin mali gücünü elde ettiği en önemli kalemlerden biridir.
Bununla birlikte gazeteciliğin kamuyu bilgilendirici rolü, zaman içerisinde
gazetecilerin reklam ile arasına bir sınır koyması, reklam haber ayrımının
keskin olması gibi etik ilkeleri gerektirmiştir.
Yeni medya ortamında gazetecilerin reklam ile olan ilişkisini koruması
daha da zorlaşmaktadır, çünkü geleneksel medyada olduğu gibi yeni medyada
habercilik ve reklam birbirinden açıkça ayrılmış alanlar değildir. İnternet
gazeteleri gelirinin neredeyse tamamını reklamlardan sağlamaktadır ve
yapısal olarak gazetelerin web sitelerinde reklam afişi, reklam videoları,
reklam linkleri yer alabilmektedir. Bu durum ise haber ile reklam arasındaki
keskin ayrımı ortadan kaldırmakta, kimi zaman okuyucunun/izleyicinin
haber-reklam algısı bulanıklaşmaktadır (Evers, 2010: 323-324). Kullanıcılar
web sitesinin ana ekranında haberler arasında gezinirken, aralara yerleştirilmiş
reklamlar nedeniyle ne zaman haber içeriği ne zaman reklam içeriği
okuduklarının farkına varamamaktadır (Williams’dan aktaran: Deuze ve
Yeshua, 2001: 278). Reklamlar ilgili bahsedilmesi gereken bir diğer etik ihlal,
çerezler, abonelik ve benzeri yollarla kullanıcıların kişisel bilgilerinin reklam
firmalarına verilmesidir (Kalan, 2016).
Dolayısıyla internet ortamındaki yeni gelişmelere uygun olarak reklam
ile olan ilişki tekrar düzenlenmeli ve reklam ilişkisinin editoryal bağımsızlığın
önüne geçmesi engellenmelidir (Deuze ve Yeshua, 2001: 289) . Bu kapsamda
Pavlik (2001: 90-92), haber ve reklam/tanıtım içeriklerinin birbirinden
ayrılmasını ve reklam/tanıtımların başına açık bir şekilde
“tanıtım/advertorial” ibaresinin eklenmesini, editörlerin haber gibi görünen
reklam içeriklerine müsaade etmemesini ve haber içeriklerine reklam linki
eklenmemesini önermektedir.
YENİ MEDYA YAPISINDAN KAYNAKLANAN ETİK
SORUNLAR
Yeni medyada etik sorunlarla ilgili bahsedebileceğimiz bir diğer başlık
yeni medyanın yapısından kaynaklanan etik sorunlardır. Yeni medyada
gazeteciliğin yapılabileceği birçok mecra bulunmaktadır; gazetelerin internet
53 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
siteleri, video paylaşım kanalları, sosyal medya hesapları, bloglar vb. Tüm bu
platformlar arasındaki geçişin kaygan olması, gazetecilerin bireysel ve
mesleki paylaşım sınırlarını da bulanıklaştırmaktadır. Gazeteciler hem
toplumsal hem de bireysel öznelerdir (Cornu, 2015: 114). Bu durum özellikle
yeni medya alanlarında ikilik üzerinde daha rahat bir okumayı mümkün
kılmaktadır. Örneğin bir gazetecinin kendisine ait bir sosyal medya hesabının
olması ve bu hesapta çalıştığı kurumun bilgisinin yer alması ya da gazeteci
olduğunu belirtmesi ve yine bu alanda hem mesleğine yönelik hem de bireysel
paylaşımlarını sürdürmesi takipçiler açısından kafa karışıklığı
yaratabilmektedir.
Yeni medyanın yapısından kaynaklanan en önemli sorunlardan birisi
telif haklarının ihlalidir. Bilişim teknolojilerinin gelişimi ile birlikte yazılı,
görsel veya işitsel öğelerin kopyalanması ve çoğaltılması oldukça
kolaylaşmıştır (Uzun, 2005: 46). Hız, rekabet ve haber atlatma gibi unsurların
etkisiyle kopyala-yapıştır olarak bahsedebileceğimiz yeni tür haberciliğin
oluşması, gerek ana akım medyanın internet uzantılarını gerekse internet
haber mecralarını etik noktada sorunlu kılmaktadır. Özellikle haber
kuruluşlarının bir diğer haber kuruluşunda çalışan ya da serbest muhabirlik
yapan kişilerin içeriklerini/fotoğraflarını isim ve kurum belirtmeden
kullanmaları telif açısından sorun teşkil etmektedir.
Bahsedilmesi gereken bir diğer problem kaynakların mahremiyetini
koruma ile ilgilidir. Çevrimiçi ortam kullanıcıların her hareketinin izini
depolama özelliğine sahiptir, dolayısıyla herkes internette elektronik bir iz
bırakmaktadır. Bu durum ise gazetecilerin teknoloji kullanarak görüştüğü
kaynakların takibini kolaylaştırmakta, kaynaklarda çekince yaratabilmektedir
(Deuze ve Yeshua, 2001: 280).
Yeni medyanın yapısından kaynaklanan bir diğer sorun, okur
yorumlarında meydana gelmektedir. Özel (2016: 1997) gazeteciler ile yaptığı
görüşmeler neticesinde okur yorumlarında karşılaşılan etik problemleri şöyle
belirtmiştir: küfür/hakaret içeren ve şiddeti meşrulaştıran nefret söylemi,
cinsel hayat/sağlık durumu/dini inanç gibi konuları kapsayan mahremiyetin
ihlali, okurların birbirlerine/gazetecilere yönelik tehdit/argo/yanıltıcı bilgi
içeren yorumlarını kapsayan siber kabadayılık, terör propagandası/finansal
suçlar/pedofili gibi konuları kapsayan yasadışı içerik, gazeteler tarafından
okur yorumlarının sansürlenmesi, okurların reklam içeriği yayınlaması ve
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 54
dijital gözetim. Tüm bu unsurlar yeni medya ortamında aktif bir konuma
erişen okuyucunun da etik ihlaller konusunda öne çıkan bir özne olduğunu
göstermektedir. Kullanıcılarla ilgili bahsedilmesi gereken bir diğer unsur ise
amatör gazetecilerdir. Gazetecilik mesleğinde deneyimsiz kişilerin haber
sitesi açabilmesi, haber ve bilgi paylaşımı yapabilmesi alanda bir
denetimsizliği meydana getirmiştir. Bu denetimsizlik neticesinde doğruluğu
teyit edilmeyen, sansasyonel ve ayrıntı içermeyen enformasyonun dolaşımı
mümkün hale gelmiştir (Özel ve Deniz, 2019: 459-460).
Hyperlink kullanımı, yeni medyanın yapısından kaynaklanan sorunlara
bir diğer örnek olarak öne çıkmaktadır. Hyperlinkler kullanıcıların başka
sayfalara geçiş yapabilmek için kullandıkları linklerdir. Gazeteciler için
hiperlinklerin kullanımı oluşturdukları içerik için ayrıntı verebilmelerini
sağlamakta ve hikayelerinin derinliğini artırma işlevi görmektedir (Deuze,
1999: 378). Bununla birlikte hyperlinklerin kullanımı kaynağın takibini
güçleştirdiği için intihal, telif hakkı gibi sorunlara da yol açabilmektedir
(Cooper, 1998: 80). Yeni medya gazeteciliğinde de aktif olarak kullanılan
hyperlinklerin reklam sayfasına yönlendirme ve benzeri amaçlarla kullanımı,
okuyucuların/izleyicilerin haber reklam ayrımının bulanıklaşmasına yol
açmaktadır (Lumby ve Probyn, 2003: 142). Bu durum ise okur ile gazeteler
arasında bir güvensizliğe yol açmaktadır.
Dijitalleşme süreci ile birlikte yeni medya ortamlarında yapılan
gazetecilik, “tık tuzağı, yanıltıcı başlık, advertorial, arama motoru
optimizasyonu” gibi etik sorunlarla karşılaşmaya başlamıştır (Özel ve Deniz,
2019). Tüm bu unsurlar, dijitalleşme süreci ile birlikte ortaya çıktığı için yeni
medya yapısından kaynaklanan etik unsurlar olarak geleneksel medyadaki
etik sorunlardan ayrılmaktadır.
Örneğin tık tuzağı olarak dilimize yerleşen clickbait, özellikle ticari ve
tabloid medyada daha yaygın kullanılmakta, okurun ilgisini çekecek, merak
uyandıracak başlıklar kullanarak okuru tıklamaya, tüm haberi okutmaya
böylelikle tıklanma sayısını artırarak haber sitesini reklam verenler için daha
cazip hale getirmeye çalışmaktadır. Tık tuzağı haberciliğinde okurun ilgisini
çekecek gerekli kelimeler daha çok yarım ifadeler şeklinde kullanılmakta,
özne ya da nesne açık bir şekilde başlıkta yer almamakta/gizlenmekte, arama
motorlarında en çok aranan kelimeler haber içeriğine yerleştirilmekte ve
sıklıkla tekrar edilmektedir. Haber başlıkları okurun ilgisini uyandırmakta
55 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
ancak konu ile ilgili bilgi vermemekte ya da eksik/yanlış bilgi vermektedir
(Özel ve Deniz, 2019).
Yeni medyada karşılaşılan önemli sorunlardan bir diğeri de haberi
doğruluğunun teyit edilmesidir. Yeni medyada hem kullanıcıların da sürece
katılmasıyla birlikte bir enformasyon bolluğu yaşanması hem de fake news
olarak adlandırılan sahte ya da manipülatif içeriklerin çoğalması, bunun yanı
sıra internet mecralarının geleneksel mecralara göre daha az kaynakla
çalışması dolayısıyla editoryal sürecin zayıflaması, haberleştirilecek içeriğin
teyit edilmesini zorlaştırmaktadır (Mateus, 2019). Yeni iletişim
teknolojileriyle birlikte dijital görüntülerin veya seslerin daha kolay
değiştirilebilmesinin veya yanıltıcı rüntü ve ses kullanılabilmesinin daha
kolay hale gelmesi (yapay zeka uygulamalarıyla görüntü ve ses eklemlenmesi
gibi) mahremiyetin aşındırılması noktasında problemli bir alanı
oluşturmaktadır (Black, 2008: 29).
YENİ MEDYADA YENİ ETİK İLKELERE İHTİYAÇ
Yeni medya ile birlikte internetin ve bilgisayar teknolojilerinin
şekillendirdiği iletişim alanı, geleneksel medya düzenini dönüştüren bir etki
yaratmıştır. İnternet kullanımının yaygınlaşması ile daha fazla okur/izleyiciye
ulaşmak ve gelişen altyapı sistemleriyle birlikte depolama/paylaşım
özelliklerinin daha az maliyetli haber yapmanın önünü açması alanda görülen
en önemli değişiklikler olarak öne çıkmaktadır. Bunların yanı sıra
gazetecilerin haber yapma teknikleri de değişmeye başlamış, özellikle yeni
medya ortamlarının sayısal kodlar aracılığıyla işleyen düzeni bir yandan bilgi
kaynaklarını çeşitlendirmiş diğer yandansa gazetecilerin kaynakla olan
alışverişini kolaylaştırmıştır (Yıldırım, 2010: 230). Bu süreç içerisinde yeni
iletişim teknolojilerinden kaynaklı olarak meydana gelen değişimler
gazetecilerin çalışma pratiklerinde de etkili olmuş, artan enformasyon, hız ve
rekabet baskısı gibi unsurlar gazetecilerin çalışma pratiklerini
dönüştürmüştür. Tüm bu değişiklikler, medya ve etik alanına yönelik yeni
ilgileri geliştirmiştir.
Yeni medyada etiğe nelik ilgiye bakıldığında, teknolojiye yönelik
düşüncelerin etik ikilemlere de yön verdiği görülmektedir. Bir tarafta
teknolojinin birçok fayda sağladığı için iyi olduğunu düşünenler, diğer tarafta
ise toplumun özellikle de gençlerin ahlaki kodlarını zedelediği için kötü
olduğunu düşünenler yer almaktadır. Bu ayrım yeni medya ile ilgili iki
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 56
perspektifin gelişmesinin önünü açmaktadır; teknolojinin iyi olduğunu
düşünen kesim, yeni medya ile ilgili etik düzenlemelere ihtiyaç olmadığı,
profesyonellerin ve kullanıcıların kendi deneyimleri ve sağduyuları ile doğru
davranışı geliştireceği düşüncesini benimsemektedir. Teknolojinin kötü
olduğunu düşünen kesim ise yeni medya alanının kullanıcıları da sürece dâhil
ettiğini ve medya mecralarını genişlettiği için yeni kuralların, düzenlemelerin
ve ilkelerin genişletilmesi gerektiğini öne sürmektedir (Ess, 2014: 22).
Medya ve etik üzerine yapılan çalışmalarda ve araştırmalarda etik
kuralların yeni medya ortamında geleneksel medyaya bağımlı bir süreç mi
izleyeceği yoksa bu alan için yeni kuralların oluşturulmasının gerekli mi
olduğu önemli bir sorun alanını teşkil etmektedir (Belsey ve Chadwick, 1998:
87). Kimi düşünürler geleneksel medya etik ilkelerinin, her koşulda geçerli
olması gereken temel kurallar olduğunu ve bu ilkelerin yeni medya ortamlarını
da kapsadığını düşünmektedir (Diaz-Campo ve Segado-Boj, 2015: 736). Bu
bakış açısına göre yeni medyanın etik sorunları geleneksel medyayla
benzerdir, dolayısıyla etik ilkeler bu mecralar için de geçerlidir. Bir diğer
bakış açısı ise gazeteciliğin haber toplama yazma düzenleme ve içerik seçme
gibi temel pratikleri değişmese de yeni medyanın mesleği dönüştürdüğü ve
yeni sorunların yeni etik ilkelerle ele alınması gerektiğidir (Deuze ve Yeshua,
2001: 276) . Örneğin Pavlik (2001: xiv) yeni medyadaki iletişim
yöntemlerinin genişliği, hipermedya, yüksek okuyucu kitlesinin katılımı,
dinamik içerik ve uyarlama özelliklerinin gazetecilik alanında yeni açılımları
meydana getirdiğini bununla birlikte bu unsurların geleneksel medyanın etik
kodlarının uygulanmasını güçleştirdiğini vurgulamaktadır. Vardal (2015) ise
bu unsurlara depolama/arşiv ve kişiselleştirme özelliklerini de eklemektedir.
Geleneksel medya etiği ile yeni medya etiği arasındaki farklılaşmayı
oluşturan temel etmenlerin arasında profesyonel gazetecilik faaliyetini
sürdüren gazetecilerin yeni medya alanını sosyal medya kullanıcıları ve
yurttaş gazeteciler ile paylaşmaları önemli bir yer tutmaktadır (Ward ve
Wasserman, 2010: 280). Yeni medya ortamıyla birlikte hem profesyonel
çalışanların hem de sürece dâhil olan kullanıcıların etki alanının geçirdiği
dönüşüm, geleneksel medya ortamından daha çok boyutlu bir etik çerçeve
çizmeyi gerektirmektedir. Yeni medya, bir yandan geleneksel medya
ortamındaki etik problemlerin devam ettiği yeni mecralar sunarken bir yandan
ise telif hakkı, kişisel verilerin güvenliği gibi yeni etik problemlerin de önünü
açmaktadır. Özellikle alanın profesyonellerle birlikte tüm kullanıcılara açık
57 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
olması, bu kullanıcıların rollerinin çeşitlenmesi, üretüketici pozisyonu
almaları, yani sınırlı ve tamamıyla yaratıcı olmasa da keticiliğin yanı sıra
üretici konumuna da erişmeleri; buna bağlı olarak kaynak güvenilirliği, teyit,
manipülasyon gibi problemlere yönelik etik ilkelerin de daha geniş kapsamlı
revize edilmesini gerektirmektedir (Bayraktutan, 2012: 237-240). Yeni medya
ortamlarının kullanıcıları pasif bir konumdan uzaklaştırarak aktif özneler
haline getirmesi, herkesin haber üretebileceği ve paylaşabileceği bir alan
yaratmıştır. Yeni medya internet erişimi sağlayan araçlar vasıtasıyla ortama
giriş yapabilen tüm kullanıcıların içerik üretmesini, paylaşmasını, bu
kullanıcıların birbirleriyle etkileşime girmelerini sağlayan bir oluşum olarak
düşünülebilir. Böylelikle kullanıcıların sosyal medya platformları, bloglar,
siteler aracılığıyla bu kullanıcıların dolaşıma sokulan bilgiyi, haberi veya
görüntüyü paylaşması mümkün hale gelmiştir. Bu bilgi, haber veya görüntüler
profesyonel gazeteciler tarafından oluşturulabileceği gibi profesyonel
olmayan yeni medya kullanıcıları tarafından da meydana getirilip paylaşıma
sokulabilir (Erdoğan, 2013). Dolayısıyla bu alan içerisinde profesyonel
gazeteciler için geleneksel medya etik ilkelerinin geçerliliği veya yeni
ilkelerin belirlenmesi tartışması önemli bir sorunsal olarak öne çıkmaktadır
(Geray ve Aydoğan, 2010: 310).
Geleneksel medya sınırları belli olan bir alandır ve bu alanda paylaşılan
metinlerin çoğunlukla kaynağı bellidir. Ancak yeni medya giderek genişleyen
bir çeşitliliğe sahiptir. Dolayısıyla geleneksel medya etiği kuralları yeni
medya ortamlarında ancak geleneksel kanalların uzantısı olan gazete web
siteleri, kanalların internet uzantıları üzerinden konuşmak anlamlıdır
(Bayraktutan, 2012: 252).
Gazetecilik ve etik üzerine yapılan tartışmalar her ne kadar daha çok
mesleğin uygulanmasındaki sorunları ön plana çıkarmayı öncelese de,
gazetecilik mesleğinin toplum nezdindeki rolü üzerinde durmak da oldukça
önemlidir. Yeni medya ortamı, layığıyla yapılan gazetecilik faaliyetine olan
ihtiyacı artırmaktadır. Özellikle alanın zaman ve mekân sınırlarını ortadan
kaldırması ve yaşanan enformasyon bolluğu, bu bilgilerin filtrelenmesini,
doğrulanmış içeriğe ulaşmayı daha elzem kılmaktadır. Dolayısıyla bu sonsuz
bilgi akışı içerisinde profesyonel gazeteciliğe ve mesleğin yarattığı tartışma
alanına duyulan ihtiyaç artmaktadır (Mateus, 2019).
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 58
Yeni medyadaki etik sorunların çözümüne yönelik öz denetim
mekanizmalarının belirleyeceği yeni sorunlarla/gerekliliklerle ilgili etik
ilkeler hem yeni medya ortamlarındaki içerikleri daha güvenli kılacak hem de
gazeteciler için yeni medya ortamlarında bilgi üretme ve yayma, zararlı
içerikleri önleme konusunda yol gösterici olacaktır. Bunun yanı sıra
gazetecilik mesleği üzerindeki ticari baskıların alanla nasıl uyumlu hale
getirileceği konusunda da özdenetim mekanizmaları önemli bir rol üstlenebilir
(Diaz-Campo ve Segado-Boj, 2015: 736).
SONUÇ ve DEĞERLENDİRME
Bir mesleğin kendi profesyonel sınırlarını oluşturmasında ve mesleğin
devamlılığı için gerekli olan düzeni ve güveni sağlamasında etik ilkelerin
önemi büyüktür. Etik ilkeler çalışanların daha net kararlar almasına yardımcı
olur, kafa karışıklıklarını giderir, düzenli bir işleyişin önünü açar. Medya etiği
de geçmişten günümüze, gelenekselden yeni ortamlara medya sektörü
çalışanlarıyla birlikte okuyucu/izleyici/dinleyicilerin etkilendiği, yeni medya
ortamlarıyla birlikte ise sürece dâhil olduğu alanı düzenlemektedir.
Dijitalleşme süreci ve bu sürecin etkileşime izin vermesi, metinler arası
geçişkenliğin önünün açılması gibi yenilikler, yeni medya ortamlarını
geleneksel medya ortamlarından daha farklı bir yere konumlandırmaktadır.
Yeni medya, hem medya profesyonelleri hem de kullanıcılar için geleneksel
medyaya göre daha özgür, daha girişken, daha geçişken bir yapı sunmaktadır.
Bununla birlikte geleneksel medya ortamında var olan etik sorunlar, yeni
medyanın yapısından kaynaklanan özelliklerine bağlı olarak ortaya çıkan etik
problemlerle katlanarak artan bir yapı sergilemektedir.
Yeni medyada, geleneksel medyayla bağlantılı olarak hızdan, hukuki
düzenlemelerin eksikliğinden, çalışma koşullarından kaynaklanan ve
ekonomik temelli etik sorunlar öne çıkmaktadır. Hızdan kaynaklanan etik
sorunlara baktığımızda teknolojik gelişmelerle birlikte yaşanan enformasyon
bolluğunun ve bu bolluk içerisinden hızlıca haber çıkarma güdüsünün teyit
edilmem bilgilerin yayınlanmasını arttırdığını söyleyebiliriz. Bunun yanı
sıra gazetecinin muhakeme gücünün azaldığı ve haber toplama yazma
sürecindeki kontrolünü yitirdiği, gazeteci kısa zamanda birden fazla içerik
oluşturmak zorunda kaldığı için ayrıntılı içeriklerin yerini yüzeysel içeriklere
bıraktığı görülmektedir.
59 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
Hukuki ve mesleki düzenlemelerin eksikliğinden kaynaklanan etik
sorunlara baktığımızda ise özel yaşamın gizliliğinin, gizli çekim görüntülerin
kullanımının ihlalinin yeni medya ortamıyla kolaylaştığı, cinayet/kaza/intihar
haberlerinin sunumunda denetimsizliğe ve daha çok okuyucu çekerek
reklamlardan gelir elde etmeye bağlı olarak etik ihlallerin arttığı söylenebilir.
Bu kapsamda hem uluslararası hem de ulusal düzeyde yapılan düzenlemelerle,
yeni medya ortamındaki kimlik gizleyerek bilgi toplama, gazeteci reklam
ilişkisi, yurttaş gazetecilerin uyması gereken kurallar düzenlenmiştir.
Çalışma koşullarından kaynaklanan etik sorunlar içerisinde,
gazetecilerin görev tanımlarında yaşanan kayganlaşma ve kötü koşullarda
çalışmaya zorlanmaları, çalışma rutinlerinin parçalanması sonucu gazetecini
kendi emeğine yabancılaşması ve editoryal kontrol eksikliği başlıkları öne
çıkmaktadır. Bu sorunların gazeteci ile işveren arasındaki ilişkinin
eksikliğinden, işveren lehine işlemesinden kaynaklandığı ve özellikle medya
sahiplerine yönelik gerek hukuki gerek mesleki düzenlemelerin gerekliliğinin
zorunlu olduğu belirtilmelidir.
Ekonomik temelli etik sorunlara bakıldığında ise, yeni medya ortamı ile
birlikte mecraların devamlılığını sağlama amacıyla geliştirilen e ticaret,
fonlama, abonelik gibi gelir modellerinin özellikle ticari baskı nezdinde
gazetecilerin editoryal bağımsızlığını zedeleyebileceği yönündeki ikilemler,
düşük bütçeli ve yüksek gelirli kurumlar arasındaki eşitsizlik, kopyala yapıştır
usulü gazetecilik anlayışının artmasının hem sayısal olarak hem de araştırmacı
yöntemler kapsamında mesleğe verdiği zarar, ekonomik kazanç elde etme
isteğinin mesleki pratiklerin önüne geçmesi, reklamların gazeteler üzerindeki
etkisini artırması başlıklarının etkili olduğu söylenebilir.
Yeni medya yapısından kaynaklanan sorunlar ise telif haklarını ihlal
etmenin kolaylaşması, dijital iz bırakma nedeniyle kaynakların
mahremiyetinin korunmasının güçleşmesi, etkileşimsellik özelliği ile aktif
özneler haline gelen okurların gerek haber içeriklerine yaptıkları yorumlarda
gerekse kendi ürettikleri içeriklerde nefret söylemi, hakaret, siber kabadayılık
gibi unsurların ön plana çıkması, hyperlink kullanımı, clickbait gibi özellikler
ile reklam/haber arasındaki ayrımın bulanıklaşması, manipülasyon olarak
sayılabilir.
Tüm bu etik sorunlar çerçevesinde, yeni medyada hem geleneksel
medyadaki etik sorunları kapsayan hem de yeni medyanın yapısal
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 60
özelliklerinden kaynaklı olarak meydana gelen yeni sorunları da içerecek etik
ilkelere ve mesleki/hukuki düzenlemelere ihtiyaç olduğu söylenebilir.
Özellikle yeni medya ile birlikte kullanıcıların da medya sürecine dâhil
olması, yeni medyanın hipermetinsel, multimedya içerikli bir yapıya sahip
olması nedeniyle etik ihlallerin geleneksel ortamlara göre daha hızlı
yayılabilmesi, etik ve yeni medya üzerine tartışmaları önemli kılmaktadır.
Geleneksel medyada etik ilkeler, meslekte ve çalışma koşullarında
meydana gelen sorunlara ve profesyonelleşme sürecine paralel olarak
ilerlemiştir. Bununla birlikte yeni medya düzeni henüz bu profesyonellikten
uzak bir seyir izlemektedir. Bu nedenle özellikle Türkiye özelinde yeni medya
ve etik üzerine konuşabilmek için öncelikli olarak çalışanların güvenceli
çalışma koşullarının sağlanması, medyanın sahiplik yapısındaki
değişikliklerin izlenmesi ve bu alanda medya sahiplerinin sorumluluklarının
yeni mecralara göre yeniden belirlenmesi elzemdir.
61 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
KAYNAKLAR
Anıl Keskin, D. (2018). Mesleki Etik Kavramlar, İlkeler ve Vakalar. İstanbul: Beta
Yayınları.
Aydoğan, F., Kırık, A. M. (2012). Alternatif Medya Olarak Yeni Medya. Akdeniz
Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 18, 58-69.
Bayraktutan, G. (2012). Yeni Medyanın Etik Sorunları Üzerine Bir Değerlendirme.
D. Yengin (Ed.). Yeni Medya Ve… içinde (s. 237-259). İstanbul: Anahtar
Kitaplar.
Belsey, A., Chadwick, R. (1998). Medya ve Gazetecilikte Etik Sorunlar. (Çev. N.
Türkoğlu). İstanbul: Ayrıntı Yayınları.
Binark, M. (2007). Yeni Medya Çalışmalarında Yeni Sorunlar ve Yöntem Sorunu. M.
Binark (Ed.) Yeni Medya Çalışmaları içinde (s. 21-45). Ankara: Dipnot
Yayınları.
Binark, M. Löker, K. (2011). Sivil toplum örgütleri için bilişim rehberi. Ankara: Stmg
Binark, M. (2014). Yeni Medya Çalışmalarında Araştırma Yöntem ve Teknikleri.
İstanbul: Ayrıntı.
Binark, M., Bayraktutan, G. (2013). Ayın karanlık yüzü: yeni medya ve etik. İstanbul:
Kalkedon Yayınları.
Black, J. (2008). An Informal Agenda for Media Ethicists. Journal of Mass Media
Ethics, 23 (1), s.28-35.
Cohen, E. L. (2002). Online Journalism as Market-Driven Journalism. Journal of
Broadcasting & Electronic Media, 46 (4), s.532-548.
Cooper, T. W. (1998). New Technology Effects Inventory: Forty Leading Ethical
Issues. Journal of Mass Media Ethics, 13 (2), s.71-92.
Cornu, D. (2015). Da Deontologia do jornalismo à ética da informação. A. Peixinho,
C. Camponez, I. Vargues ve J. Figueira (Ed.) 20 Anos de Jornalismo Contra
a Indiferença içinde (pp.103-119). Coimbra: Imprensa da Universidade de
Coimbra.
Çabuk, A., İşgüden, B. (2006). Meslek Etiği ve Meslek Etiğinin Meslek Yaşamı
Üzerindeki Etkileri. Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi,
9(16), 59-86 .
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 62
Çakır, M . (2013). İnternet Haberciliğinde Yasadışı Göç Sorunu Ocak 2011-Nisan
2012. AJIT-e: Bilişim Teknolojileri Online Dergisi, 4(11), 105-124.
Değirmenci, Ö. (2021). İnternet Gazeteciliğinde Gelişen Etik İhlaller: hurriyet.com.tr
ve milliyet.com.tr Örneği. (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Mersin
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Mersin.
Deuze, M. (1999). Journalism and the Web: An Analysis of Skills and Standards in
an Online Environment International Communication Gazette, 61 (5), s.373-
390.
Deuze, M., Yeshua, D. (2001) Online Journalists Face New Ethical Dilemmas:
Lessons From The Netherlands. Journal of Mass Media Ethics, 16:4, 273-
292, doi:10.1207/S15327728 JMME1604_03
Deuze, M. ve Dimoudi, C. (2002). Online Journalists in the Netherlands: Towards a
Profile of a New Profession. Journalism Studies, 3 (1), s.85-100.
Diaz-Campo J., Segado-Boj, F. (2015). Journalism ethics in a digital environment:
how journalistic codes of ethics have been adapted to the Internet and ICT’s
in countries around the world. Telematics and Informatics, 32, 735-744. Doi:
10.1016/j.tele.2015.03.004
Dirini, İ. (2011). Yeni Medyada Etik İlkeler: Etik 2.0. Erişim Adresi:
https://yenimedya. wordpress.com/2011/06/06/yeni-medyada-etik-ilkeler-
etik-2-0/
Eralp, N. E. (2017). Yeni medyada haberin sunuluş biçimine bağlı etik sorunların
internet haber siteleri okuyucuları üzerinden incelenmesi. (Yayımlanmamış
yüksek lisans tezi). İstanbul Ticaret Üniversitesi, İstanbul.
Erdoğan, İ. (2006). Medya ve etik: eleştirel bir giriş. İletişim Kuram ve Araştırma
Dergisi, 23, 1-26.
Erdoğan, İ. (2013). Yeni Medya Gazeteciliğinde Etik Bir Paradigma Belirlemenin
Kapsamı ve Sınırları. İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi, 36, 255-272.
Evers, H. (2010). İnternet Haberciliği: Yeni Etik Sorunlar Mı?. lent Çaplı ve Hakan
Tuncel (Ed.), Televizyon Haberciliğinde Etik içinde (s.322-328). Ankara:
Fersa Matbaacılık.
63 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
Friend, C., Singer, J. (2007). Online Journalism Ethics Traditions and Transitions.
New York: M. E. Sharpe.
Geray, H., Aydoğan, A., (2010). Yeni İletişim Teknolojileri ve Etik. lent Çaplı ve
Hakan Tuncel (Ed.), Televizyon Haberciliğinde Etik içinde (s.305-321).
Ankara, Fersa Matbaacılık.
İnce, D. (2019). Online gazetecilikte üretim ve dağıtım pratikleri üzerine: Beklentiler
ve gerçeklikler arasında. Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, 12(62).
Doi: 10.17719/jisr.2019.3146
İspir, B. (2013). Yeni iletişim teknolojilerinin gelişimi. M. C. Öztürk (Ed.). Dijital
İletişim ve Yeni Medya içinde (ss. 3-25). Eskişehir: Anadolu Üniversitesi.
Koloğlu, O. (2013). Osmanlı’dan 21. Yüzyıla Basın Tarihi. İstanbul: Pozitif Yayınları.
Kuçuradi, İ. (2003). Etik ve “Etikler”. TMH - Türkiye Mühendislik Haberleri, 423 (1),
7-9.
Lasica, J. D. (1998, 12.16.). Online news: A credibility gap ahead? Erişim Adresi:
http://www.ojr.org/ojr/ethics/1017969396.php
Lumby, C., Probyn, E., (2003). Remote Control: New Media, New Ethics. Cambridge:
Cambridge University Press.
Mateus, S. (2019). New Media, New Deontology Ethical constraints of online
journalism. Mediapolis Revista de Comunicação Jornalismo e Espaço
Público. Doi: 10.14195/2183-6019_9_1
Örs, F. (2016). Medya Etiğine Küresel Bir Bakış: Sorunlar, Düzenlemeler, İlkeler. F.
Örs (Ed.) Medya Etik Medya-İletişim-Etik içinde (s. 171-183). İstanbul:
Sentez Yayıncılık.
Özcan, E. (2019). Yeni Medya ve İnternet Haberciliğinde Etik Sorunlar. AJIT-e,
10(37), 97-116.
Özel, E. K. (2016). Okur Yorumlarında Etik Sorunlar: Gazetecilerin Konuya
Yaklaşımı. Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, 9 (43).
Özel, E. K., Deniz, Ş. (2019). “Tık” ve “Etik” Arasında Sıkışan Gazetecilik: İnternet
Gazeteciliğinin Ortaya Çıkardığı Yeni Etik Sorunlar ve Gazetecilerin
Konuya Bakış Açısı Üzerine Bir Araştırma. Erciyes İletişim Dergisi, 6(1),
443-466.
YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER | 64
Özlem, D. (2004). Etik - Ahlâk Felsefesi. İstanbul: İnkılâp Yayınevi.
Pavlik, J. V. (2001). Journalism and New Media. New York: Columbia University
Press.
Saka, E. (2012, 30 Haziran). Yurttaş Gazeteciliği üzerine birkaç not. Erişim Adresi:
https://t24.com.tr/yazarlar/erkan-saka/yurttas-gazeteciligi-uzerine-birkac-
not,5329
Siapera, E., Veglis, A. (Ed.). (2012). The handbook of global online journalism.
Malden, MA: Wiley-Blackwell. ISBN: 978 1 4443 3855 3.
Singer, J. B. (1997). Changes and consistencies: Newspaper journalists contem-plate
online future. Newspaper Research Journal, 18, 218.
Singer, J. (2009). Barbarians at the gate or liberators in disguise? Journalists, users
and a changing media world. J. Fidalgo, ve S. Marinho, (Ed.) Actas do
Seminário Jornalismo: Mudanças na profissão, mudanças na formação
içinde (11-32). Universidade do Minho: Centro de Estudos de Comunicação
e Sociedade (CECS). Erişim Adresi: http://www.lasics.uminho.
pt/ojs/index.php/ jornalismo08/article/viewfile/400/374
Spence, E. H., Quinn, A., (2008). Information Ethics as a Guide for New Media.
Journal of Mass Media Ethics, 23 (4), s.264-279.
Taş, O. (2011). Gazetecilik Etiğinin Sınırları Üzerine Tarihsel ve Eleştirel Bir
Değerlendirme: Türkiye Örneği. Doktora Tezi. Ankara Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü, Ankara.
TGC (2022, 27 Mayıs). Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi. Erişim
Adresi: https://www.tgc.org.tr/bildirgeler/t%C3%BCrkiye-gazetecilik-hak-
ve-sorumluluk-bildirgesi/bildirge.html
Topuz, H. (2003). II. Mahmut’tan Holdinglere Türk Basın Tarihi. İstanbul: Remzi.
Uzun, R. (2007). İletişim Etiği Sorunlar ve Sorumluluklar. Ankara: Gazi Üniversitesi
İletişim Fakültesi Basımevi
Vardal, Z. B. (2015). Yeni Medya ve Etik. International Multilingual Academic
Journal, 2(1), 95-103.
65 | YENİ MEDYADA YENİ YÖNELİMLER
Ward, S. J. A., Wasserman, H., (2010). Towards an Open Ethics: Implications of New
Media Platforms for Global Ethics Discourse. Journal of Mass Media Ethics,
25 (4), s. 275-292.
Yengin, D. (2012). Yeni Medyaya Eleştirel Bakış. D. Yengin (Ed.). Yeni Medya Ve…
içinde (s. 123-134). İstanbul: Anahtar Kitaplar.
Yengin, D. (2015). Yeni medya olanakları: Semantik web. The Turkish Online
Journal of Design, Art and Communication (TOJDAC), 5(19), 44-53.
Yıldırım, B . (2013). Gazeteciliğin dönüşümü: Yöndeşen ortam ve yöndeşen
gazetecilik. Selçuk İletişim, 6(2), 230-253.
Yurdigül, A. (2014). Olumsuz olayların televizyon ana haber bültenlerinde sunumu:
‘Soma Faciası’ üzerine bir inceleme çalışması. Gümüşhane Üniversitesi
İletişim Fakültesi Dergisi, 2, (4). Doi: 10.19145/guifd.01288
ResearchGate has not been able to resolve any citations for this publication.
Article
Full-text available
Há medida que os Novos Media trazem novos desafios - bem como novos riscos - para a função e identidade do jornalismo, há uma crescente pressão para adotar - e adaptar -mecanismos de auto-regulação, como por exemplo, códigos deontológicos, a fim de melhor fixar os limites éticos do jornalismo digital. Este artigo destaca os princípios dos Novos Media (como hipermédia, hiperlinks, interatividade, glocalidade, personalização e instantaneidade) que, tomados em conjunto, colocam constrangimentos éticos de ordem jurídica, corporativa, profissional e individual. Estas limitações sugerem que uma nova deontologia é necessária para que os jornalistas possuam diretrizes específicas que direcionem a sua prática online. Sugere-se que o primeiro, passo crucial, para esta revisão ética generalizada sobre o jornalismo digital pode ser feito através de códigos deontológicos supra-nacionais.
Article
Full-text available
Bu çalışma, dijitalleşmeyle birlikte her geçen gün dönüşmeye devam eden gazetecilik pratikleri ve mesleğin aldığı yeni biçim doğrultusunda beliren yeni etik sorunları ortaya koymayı amaçlamaktadır. Dijitalleşmenin etkisinin kapsamını ve şiddetini tespit edebilmek için gazetecilikte dijitalleşme pratiğinin ilk elden deneyimleyicisi olan internet editörlerinin görüşlerine başvurulmuştur. Bu kapsamda 15-20 Ocak 2018 tarihlerinde İstanbul’da Hürriyet, Milliyet, Sabah gazetelerinde görev yapmakta olan internet editörleri ile görüşülmüştür. Çalışmada veri toplama aracı olarak Patton’un “görüşme formu tekniği”ne başvurulmuş, elde edilen verilere içerik analizi uygulanmıştır. Çalışmanın sonuçlarına göre gazeteciler, dijitalleşmenin gazetecilikte haber üretim sürecine olumlu ve olumsuz etkileri olduğunu düşünmektedir. Gazeteciler, haberler dolayımıyla hem habercilik hem de okur açısından geleneksel basında daha önce karşılaşılmayan yeni etik sorunların ortaya çıktığını da düşünmektedir. Bunlar arasında yeni gazetecilikte artık editörün “masabaşı muhabir” rolünü üstlenmesi, “tık odaklı bir gazetecilik pratiğinin yaygınlaşması”, “haber kaynağı ve habere erişimin şartlarının değişmesi”, “hataların ve gerçekdışı haberlerin hızla yayılması”, “hız tuzağı” ve “sanal galeriler” öne çıkmaktadır.
Article
Full-text available
Bilgi ve iletişim teknolojileri günümüzde baş döndürücü bir şekilde gelişim göstermektedir. Bu sayede bilgiye erişim ve ulaşım kolaylaşmakta, kişilerarası iletişim ve kitle iletişimi daha rahat bir şekilde sağlanmaktadır. Gündelik yaşamda etkisini giderek arttıran kitle iletişim araçları, bilgisayar-internet sistemleriyle bütünleşmektedir. Kitle iletişim araçlarının bilgisayar ve internet tabanlı bir hal almasıyla birlikte bu teknolojilere “yeni” sıfatı verilmiştir. Bu yazıda, öncelikle kitle iletişim araçlarıyla ilgili olarak yıllardır tartışılan pasif izleyici görüşü karşısında, bireye daha aktif olma vaadi sunan yeni iletişim teknolojileri ve yeni medya kavramı irdelenecektir. Daha sonra, yeni medyayı geleneksel medyadan ayıran özellikleri tartışılacaktır. Son olarak, bireyleri fikir ya da eylem etrafında bir araya getirmesi, dayanışmayı sağlaması, var olandan farklı, verili olana alternatif düşüncelere yer vermesi açısından alternatif medya kavramı irdelenecektir.
Article
Full-text available
Journalism is facing new ethical issues because of the emergence of the Internet and Information and Communication Technologies (ICTs). In this article, we examine how journalistic codes of ethics have been updated to address this new reality. Three research questions are explored through a systematic analysis of 99 codes from around the world. Results show that, of the 99 codes analyzed, only 9 include references to the Internet and ICTs. We conclude with proposals for changes in the codes that would help journalists resolve these new moral issues.
Article
Explores the attitudes of metro reports and editors in the United States toward changes in the media through which they provide information to readers. Concerns about the way in which journalists are integrating these changes not only in their daily routines but also in their perceptions of their own roles, skills and values; Documentation of two related questions that guided this attitude assessment study