Content uploaded by Bahadır Geniş
Author content
All content in this area was uploaded by Bahadır Geniş on Oct 30, 2020
Content may be subject to copyright.
22 5. Psikiyatri Zirvesi & 12. Anksiyete Kongresi, 28 Ekim-31 Ekim 2020, Online Kongre
olduğu görülmektedir (1). Lityumla ilgili yapılan
bir çalışmada lityumun kadınlarda ortalama kan
seviyesinin daha düşük olmasına rağmen, etkinli-
ğinin daha yüksek olduğu bildirilmiştir (2). Geriye
dönük değerlendirmenin yapıldığı bir çalışmadaki
analizler ise lamotrijin ve karbamazepin için doz/
plazma konsantrasyon oranları arasında anlamlı
farklılık olmadığını göstermiştir. Bununla birlikte
51-55 yaş arasındaki kadınlarda lamotrijinin doz/
plazma konsantrasyon oranlarının azaldığını sap-
tamış ve bu durum üzerine menopozal bir etki
olabileceğini öne sürmüştür (3). Görüldüğü gibi
yapılan çalışmalar psikotrop ilaçların her iki cinsi-
yet üzerinde birçok farklılık olduğunu göstermekle
birlikte henüz bu farklılıkların ne kadar anlamlı
ve tutarlı olduğu üzerine yeterince kanıtlar orta-
ya koymamıştır. Bununla birlikte psikotropların
farmakokinetik farklılıkları hakkında görece daha
çok bilgimiz olmasına rağmen, farmakodinamik
farklılıklar hakkındaki bilgimiz neredeyse hala bi-
linmezlik noktasındadır.
Kaynaklar
1. Ibarra M, Vázquez M, Fagiolino P, Derendorf H. Sex related
differences on valproic acid pharmacokinetics after oral single
dose. J Pharmacokinet Pharmacodyn 2013; 40(4): 479-486.
2. Viguera AC, Baldessarini RJ, Tondo L. Response to lithium
maintenance treatment in bipolar disorders: comparison of
women and men. Bipolar Disord 2001; 3(5): 245-252.
3. Tomson T, Lukic S, Ohman I. Are lamotrigine kinetics altered
in menopause? Observations from a drug monitoring database.
Epilepsy Behav 2010; 19, 86–88.
Yapılan çalışmalar, cinsiyetler arasındaki ilaç-
ların farmakokinetiği ve farmakodinamiği
arasındaki belirgin farklılıklar olduğunu
göstermiştir. İlaçların emilimi temel olarak ince
bağırsakta olmaktadır. Bu emilimde gastrik asit dü-
zeyi, gastrik boşalma hızı, ince bağırsağa geçiş hızı,
ilacın lipofilitesi gibi değişkenler oldukça önemli-
dir. İlacın emildikten sonra dağılmasında kalp atım
hacmi, organların büyüklüğü, ilaçların plazma pro-
teinlerine bağlanma durumu, kas/yağ doku oranı
etkili olur. İlaçların atılımı ise sıklıkla karaciğerde
metabolitlere biyotransformasyon veya böbrekler-
den atılım yoluyla olur. Bu iki organın cinsiyetler
arasındaki çalışma farklılıkları yine ilaçların atı-
lımlarını etkiler. Bu değişiklikler her ilaç grubunda
olduğu gibi bipolar duygulanım bozukluğunun
tedavisinde kullanılan psikotroplarda da gözlenir.
Bipolar duygulanım bozukluğunun tedavisinde
antidepresan, antipsikotik, duygudurum denge-
leyici ve sedatif-hipnotikler gibi birçok psikotrop
ilaç kullanılmaktadır. Bununla birlikte, tedavideki
temel ilaç tedavileri duygudurum dengeleyici ilaç-
lar ve ikinci kuşak antipsikotik ilaçlardır. Bu teda-
vilerin cinsiyetler arası farklılıkları kadar, ilaçların
farmakokinetiği ve farmakodinamiği üzerine gebe-
lik dönemi, menstrüel döngü ve menopoz dönemi-
ninde etkileri olabilmektedir. Valproik asitle ilgili
yapılan çalışmalarda, benzer ilaç doz alımından
sonra kadınlarda valproik asidin kan plazma sevi-
yesi ve plazma konsantrasyonunun daha yüksek
BİPOLAR BOZUKLUK FARMAKOTERAPİSİNDE TEDAVİ YANITI
CİNSİYETLERE GÖRE FARKLI MIDIR?
Uzm. Dr. Bahadır GENİŞ
Zonguldak Çaycuma Devlet Hastanesi, Psikiyatri Kliniği, Zonguldak