Content uploaded by Cenk Beyaz
Author content
All content in this area was uploaded by Cenk Beyaz on Nov 04, 2019
Content may be subject to copyright.
Öz: Bu makale, göçmenn, asl-mene olarak gördüü mekânla ve cemaatle sürdürmeye çalıtıı adyet ve balılık le lgldr.
Klask göç lteratürü, göçmenlern asl-mene yerden hedef-menzl yere gdlernn br kopua ve terk ede denk geldn
savunagelmtr. Buna karın bu aratırmada da öne sürüldüü üzere göçmenler vaktyle muhtelf sebeplerle gttkler ve
yerletkler hedef-menzl mekânlarda, o mekânların gerektrd hâl, tavır ve eylemle hayatlarını sürdürürlerken asl-mene
mekânla balarını koparmamakta hatta o mekânları hedef alan ger yönlü br göç hareketllne de grmektedrler. Ancak
bu göçmen çn ger dönmek çounlukla brden fazla mekânı kapsayan yerlem bçmnde kent ve kır hayatının sürdürül-
mesne denk gelmektedr. Bu yer yer ksel balılıklar ve nostalj htyacını karılamada yer yer de bu balılıı arkadan gelen
nesle devr motvasyonunu canlı tutmada kullanılmaktadır. Böylelkle gerye dönüler çou kez kesn br dönüten zyade
asl olarak görülen topraın ve cemaatn zhnen unutulamadıı, terk edlemed ve çoklu mekân pratnde yaatılmaya
çalııldıı br göç hareketllne denk gelmektedr. Bu mnvalde breyler çou kez kendler ve aleler adına kesn kararlar
almaktan ger durmakta ve mekânlara adyet bakımından “son durak yok” tavrı takınmaktadırlar. Göçmenn bu tecrübes,
Bauman’ın “akıkan modernlk” tabrne benzemekte ve bu aratırma kapsamında “son duraı olmayan” hayat algıları olarak
gözlemlenen sosyalzasyon sürecne denk gelmektedr. Buna göre kırsal göç sona eren del devam eden br sürecn karılıı
olmaktadır. Yne bu tecrübe, Weber’n tabryle deer yönelml akılcılıa da yakın br konum tekl etmekte, breyn karar
verme süreçler, modernln öngördüü dorusal ve analtk rasyonelln ya da fayda-malyetn ötesnde akılcılık ve akıl
dıılıın arasında göçmen tarafından fedakârlıkların gerçekletrlmes le mümkün hâle gelmektedr. Bu çalıma, kırsal göç-
menn son duraı olmayan ve rasyonel brey terchyle açıklanamayan bu gerye göç tecrübesn, Rzel kırsal göçmenn gerye
dönü hkâyesnn realst br metodolojk ncelemesyle ele almaktadır.
Anahtar Kelimeler: Göç, gerye göç, manev araçsal akılcılık, akıkan modernlk, çoklu mekân prat.
Abstract: is article is concerned with the belonging and loyalty tried to be maintained by the migrant towards the place
and society they consider as the true origin. e traditional migration literature has retrospectively argued that the migrant’s
moving from the place of origin to the targeted place corresponds to a discontinuity and abandonment. On the other hand,
as suggested in this research, the migrants maintain their lives in the target place through complying with the behaviors,
attitudes and actions required by those spaces; they do not break their ties with the original place of origin and even engage
in a backward movement. However, the return of these migrants often coincides with the continuation of urban and rural
life in the form of a multi-site settlement. is is sometimes used to meet the need for personal loyalties and nostalgia, and
sometimes for keeping the motivation of passing it down to next generation alive. In this way, rather than a denite turn,
the returns often correspond to a migration movement in which the place and society of origin cannot be mentally forgotten
and abandoned, and comes to be endeavored to be survived in the practice of multiple spaces. In this sense, individuals often
refrain from making denite decisions on behalf of themselves and their families. is experience of the migrant corresponds
to the socialization process described as “liquid modernity” by Bauman and observed as life perceptions “without a last stop”
within the scope of this research. Accordingly, rural migration is the equivalent of a continuous process, not an ending one.
is experience constitutes a close position to the value-oriented rationalism in Weber’s words; the decision making processes
of an individual becomes possible by self-sacrices made by the migrant between rationalism and irrationalism or beyond
cost-benet or linear and analytical rationalism foreseen by modernism. is research deals with the rural migrant’s experi-
ence of returning back, which doesn’t have a last stop and cannot be explained with a rational individual preference, through
a realistic and methodological analysis of the story of rural migrant from Rize returning back..
Keywords: Migration, return migration, ethical substantive rationality, liquid modernity, multiple place practice.
Dr., Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi. cenk.beyaz@erdogan.edu.tr
© İlmi Etüdler Derneği
DOI: 10.12658/M0329
insan & toplum, 2019.
insanvetoplum.org
Başvuru:04.09.19
Revizyon: 11.10.19
Kabul: 18.10.19
Online Basım: 31.10.19
Cenk Beyaz
Son Durağı Olmayan Hayatlar
Kırsal Göçmen, Geriye Göç ve Çoklu Mekân Pratiği*
the journal of humanity and societ y
insan toplum
http://orcid.org/0000-0001-5012-9839
* Bu makale, “Kırsal Göçmenin Kimlik, Aidiyet ve Bağlılık Mücadelesi: Rizeli G öçmenler Üzerine Bir Çalışma” başlıklı doktora çalışması
kapsamında 2017 yılında 81 katılımcı ile gerçekleştirilen mülakatlardan elde edilen verilerinden istifade edilerek derlenmiştir.
insan & toplum
2
Giriş
Zaman ve mekândan baımsız olarak çou kez tek yönlü bçmde asl-mene yer-
den hedef-menzl yere1 gde odaklanan klask göç lteratürü, muhtelf sebepler-
den ötürü kırdak düzennden ayrılarak kente gelen göçmenn, asl olarak gördüü
topraı ve orada hayatını sürdürmeye devam eden cemaat çou zaman terk ett-
n ve/veya onlarla rtbatını zayıattıını varsaymıtır (Ravensten, 1885; Stouffer,
1940; Petersen, 1958; Lee, 1966; Todaro, 1976; Pore, 1979; Massey vd., 1993).
Türkye özelnde de tecrübe edlen bu hâkm elmn br sebebnn kentte hayatı-
nı sürdürenlern kırdan gelen gurbetç ve göçmenler, “kent köylüler”, “yarı kent-
l”, “sahte kentl” ve benzer ekllerde ntelendrerek onların br daha kökenlerne
dönmeyecekler dahası kent köylületrecekler yönündek nanılarından kaynak-
landıını söylemek mümkündür (Karpat, 2003, ss. 114-115). Bu elmn br der
sebeb olarak se 1950’lerden tbaren ülkede kara yolu ulaımının (Kolars, 1973, s.
192; Keyder, 1998, s. 164; Ğçduygu vd., 1998, s. 221) ve maknelemenn artması
(Karpat, 1973, s. 58; Kolars, 1973, ss. 199-200; Keyder, 1998, s. 164; Tekel ve
Ğlkn, 1998, ss. 6-8) ve buna balı olarak da kırdak gücünün boa çıkarak geçm
çn kente yönelmes (Belk-Kıray, 1998, s. 153) ve kırdan tlen göçmenn eskye
kıyasla nspeten daha kolay mkânlarla kentlere gdp yerleeblmes gösterleblr
(Ğçduygu ve Srkec, 1998, s. 250).2 Bu ana akım anlatımdan farklı olarak son za-
manlarda göçmenn kend eylem ve balamının göç sürecndek etksn anlamaya
ve açıklamaya yönelk makro olgulardan çok mkro süreçlere odaklanan br yönel-
mn mevcudyet de söz konusu olmaktadır. Dolayısıyla sadece asl-mene yerden
hedef-menzl yere gd ele almayan ancak göç hareketllnn muhtemel devamlı-
lıı üzerne odaklanan a (network), kurumsal (nsttutonal), brkml nedensellk
(cumulatve causaton), göç sstemler (mgraton systems) ve ulus ötesclk (trans-
natonalsm) gb kuramlar göç lteratüründe daha görünür olmaktadır (Massey
vd., 1993, s. 432; Fast, 2006; Haas, 2008; Castles ve Mller, 2008; Vertovec, 2009;
Srkec ve Göktuna-Yaylacı, 2019). Ancak bu durumun sadece güncel çalımalar çn
geçerl olmadıını, erken dönem göç hareketll olarak ntelendrleblecek çalı-
malarda da göçmenn kökenyle kurmaya çalıtıı adyetn konu edldn fade
1 Çalıma boyunca asl-mene (orgn) kavramı le göçmenn doup büyüdüü kökenne; hedef-menzl
(destnaton) kavramı le de varılan/gdlen yer(ler)e ve olaan kamet mekânına atıfta bulunulmaktadır.
2 Kırdan kentlere doru youn br eklde vuku bulan nüfus hareketllnn en öneml tezahürlernden
br de blhassa 1950’den tbaren kent nüfusunun doumlardan çok göçlerle brlkte artı göstermes-
dr (Ğçduygu ve Srkec, 1998, s. 250).
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
3
etmekte fayda var.3 Bu husus bze kırdan kente göçün hedef mekânda sona erm
br hareketllk olarak ele alınmasını aynı eklde gerye göçün de mene mekâna ve
cemaate kesn br dönü olarak kabul edlmesn problematze etmemz konusun-
da öneml br dayanak sunmaktadır. Yan bu çalımada da gösterlmeye çalııldıı
üzere kırdan kente göçenler çn car durum, ne tam manasıyla asl olarak görülen
toprak ve cemaatten ayrılıı ne de kesn br bçmde mene mekâna ve cemaate
dönüü htva etmektedr.4
Kırsal göçmen ve göç hareketll arasında kurulan ve ana akım anlatılarca
benmsenen br der sorunlu lk, göçmenn asl-mene mekândan ayrılıını ve
hedef-menzl mekâna gdn akılcı br tahlln sonucu olarak okuma elmnden
ler gelmektedr. Buna göre ulus devlet sınırları balamında br yerden br yere
gde odaklanan hâkm klask göç anlatısı (bkz. Tabak, 2016), göçmenn fayda
malyet analz yaptıını, dorusal br akılla düündüünü, çou kez duygulardan
ber davrandıını ve göç hareketllnn formel hesaplarla ve akılcılıkla parçası ol-
duunu öne sürmektedr (Ravensten, 1885; Stouffer, 1940; Petersen, 1958; Lee,
1966; Todaro, 1976, Pore, 1979, Massey vd., 1993). Ancak bu çalımada paylaıl-
dıı ve göçmenn kend eylem ve balamının göç sürecndek etksn açıklamaya
çalıan yaklaımlarca da savunulduu üzere göçmen çn (gerye göç dâhl) göç ha-
reketllne katılım kararı ve eyleme geçrme bçmler somut sebeplere dayan-
makla beraber duygulara, adyete, doal hayata ve benzer akıl dıı görüleblecek
unsurlara da dayanmaktadır. Çünkü breyler, karar alma aamalarında sanıldıı-
nın aksne pür akılla veyahut duygularla hareket etmemektedrler ve ferdî ya da
kolektf kararlar göçmenler tarafından alınarak hayat nzamlarının demesne
vesle olmaktadır. Wnter, akıl ve duygu arasındak, bu çalımada da benmsenen
lky öyle tanımlamaktadır:
3 Znaneck ve omas tarafından 1918 ve 1920 yılları arasında be clt olarak yayımlanan, Avrupa ve
Amerka’dak Polonyalı Köylü (e Polsh Peasant n Europe and Amerca) (1918-1920) balıklı çalımada
ana akım göç anlatımlarından farklı br bçmde Avrupa ve Amerka’ya göç etm Polonyalı göçmenlern
kökenleryle kurmaya çalıtıkları rtbatları mektup ve benzer ahs belgelern kaynak olarak kullanıla-
rak açıklanmaya çalıılmıtır.
Türkye’de se Karpat, 1968 tarhl saha aratırmasının verlerne dayalı esernde kırdan kente gurbet
ve göçün yaygın br elme sahp olduunu ancak en azından o tarhlere kadar lteratürde sıkça görü-
lemeyen, sürec yaayan göçmenlern gözünden bakarak göçmenn kır, geçm ve asl-mene mekân le
olan baına vurgu yapmaktadır (bkz. Karpat, 2003).
4 Türkye’dek ç göç hareketllnde sadece kırdan kente doru göçlerden baka “l merkeznden l mer-
kezne, lçe merkeznden l merkezne, köyden l merkezne, l merkeznden lçe merkezne, lçe merke-
znden lçe merkezne, köyden lçe merkezne, l merkeznden köye, lçe merkeznden köye ve köyden
köye” eklnde gd geller söz konusu olmaktadır (bkz. Gedk, 1996).
insan & toplum
4
Duygusal ve düünsel mekanzmalarımız beraber çalıır ve brbrn ayakta tutar. Bazen
hçbr surette ayrılamazlar. Brçok durumda duyguya veya sezgye dayanan br karar,
bütün olası sonuçların kapsamlı ve ttz analznden sonra varılan sonuçtan daha ve-
rmldr -ve aslında ydr. … Duyguda mantık ve çounlukla mantıkta duygu vardır. …
Hsseden ve düünen nsanın avantajı vardır, yalnız düünceye güvenen nsanın del
(Wnter, 2018, ss. , 215).
Bunun kırsal göçmen çn anlamıysa göçmenn, modernln öngördüü do-
rusal, araçsal, formel ve analtk rasyonelln ya da fayda-malyetn ötesnde, We-
ber’n tabryle deer veyahut duygu yönelml akılcılıkla (ethcal substantve rat-
onalty) (Weber, 1995, ss. 44-47) anlaılablecek, akılcılık ve akıl dıılık arasında
konumlandırılablecek kararlarla, gerye dönmes veyahut asl-mene mekân ve
cemaat le rtbatını canlı tutması le alakalı olmaktadır. Bu mutlak br gerye dö-
nü de olmamakta, göçmen çounlukla brden fazla mekânı kapsayan yerlem b-
çmnde kent ve kır hayatını sürdürmeye çalımaktadır. Bu çerçevede göçmen, terk
ed ve gerye dönü arasında vaktyle szlk, düük ücretler, topraın vermsz-
l, etm ve salık mkânlarının yeterszl, yoksunluk, kıtlık, sava, terör, bas-
kı, sosyal, kültürel, alev ve benzer sebeplerle gdlen ve yerlelen hedef-menzl
le asl-mene olarak görülen mekânlarda, o mekânların gerektrd hâl, tavır ve
eylemlerle hayatını sürdürmekte dahası bu yolla arkadan gelen nesle asl-mene
mekâna ve cemaate balılıı da aktarmaya çalımaktadır. Yan göçmen, kararlar
alırken ve kararlarını eyleme dönütürürken deal tpletrleblecek eklde ne pür
akılcılıkla ne de pür akıl dıılıkla hareket etmektedr. Bu dorultuda göçmen Teke-
l’nn fade ett “yaam güzergâhları”nın (Tekel, 2008, s. 64)5 ve Bauman’ın fade
ett “akıkan hayat”ın katılımcısı olarak “son duraı olmayan” br hayat algısının
-k bu Bauman’ın “akıkan modernlk”6 olarak tasvr ett zamanın ruhuna denk
dümektedr- tecrübe edcs olmaktadır.
5 Tekel’y destekleyecek eklde Mübeccel Belk-Kıray da “göçün rastlantısal olmadıını aksne ger dö-
nüü olmayan br yaam bçm olduunu” belrtmektedr (akt. Mortan ve Sarfat, 2011, s. 50).
6 Bauman, “akıkan modernl” ve “akıkan hayatı” tarf ederken sahaya lkn verlere bzath daya-
narak br açıklama getrmez. Aksne dünya ölçende küreselleme ve lberallemenn gderek arttıı
ve gündelk hayatta daha görünür ve hssedlr br hâle geld br ortama dar çok genel, soyut, makro
ölçekl ve eletrel paradgma çerçevesnde blmsel atıarı haz olmakla beraber yılların getrd tec-
rübe ve brkm le bu kavramları gündeme getrmektedr. Aratırma çn elde edlen bulgular esasen
Bauman’ın tarf ett hâlyle kendleryle görüülen brçok katılımcı çn geçerl olmaktadır. Bu ben-
zerlk, blhassa breylern kendler bata olmak üzere aleler hakkında karar verme süreçlernde de ön
plana çıkmaktadır. Böylelkle breyler çou kez kesn ve sabt kararlar almaktan mtna etmekte ve her
dam “açık kapılar” bırakarak mekânlara adyet bakımından “son durak yok” tavrı takınmaktadırlar.
Breylern beyanlarından ortaya çıkan çerçeve balamında Gddens’ın kullandıı “üst-geç modernlk”
(2010) kavramı da göçmenn zaman, mekân ve artlar çerçevesnde sürdürmeye çalıtıı varolu ve
adyet mücadelesn anlaılır kılmaya mkân salamaktadır.
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
5
Bu tartıma kapsamında bu çalımada, kırsal göçmenn asl-mene ve he-
def-menzl mekânlardak çoklu etklem ve sosyalleme süreçler anlaılmaya çalı-
ılmakta, kırsal göçmenn memleketne duyduu adyet ve balılık dkkate alına-
rak “göçmenn hayatını sürdürmesnde kesn kopuları mı yoksa gerye dönüler
m yaadıı” sorusuna cevap aranmaktadır.
Metodolojk anlamda çalımada, yukarıdak eletrlerden de anlaılacaı üzere
devam eden göçmenlk hâllernn poztvst paradgma le kesn br yorumu yapıl-
mamakta, anlamacı (verstehen) ve nedensel etklemc realst br paradgma z-
lenmektedr. Böylelkle bu süreç, youn aratırma (Sayer, 2016, ss. 298-299) usul-
lerne balı kalınarak “nedensel br sürecn ley mekanzması çn daha y br
anlayı sahb olmayı” (Cole, 1999, s. 118) salayan ntel aratırma stratejlernden
faydalanılarak yürütülmektedr. Bu amaca matuf olarak bu çalımada, kendleryle
dernlemesne mülakatlar gerçekletrlen 81 katılımcının geçm ve güncel hayat-
ları hakkındak beyanları esas alınmaktadır.
Verlern toplanması kapsamında kendleryle mülakat gerçekletrlecek katı-
lımcıların belrlenmesnde amaca uygunluk (kast-amaçlı) örneklem seçmnn lke-
lerne dayalı olarak göçmenlklernn asl vasıarı, göç etme sebepler ve hâlhazırda
nerede ve hang ekllerde br kamet bçmne sahp oldukları dkkate alınmıtır. Ça-
lıma bulguları Rzel kırsal göçmenn gerye dönü ve balılıını sürdürme hkâyes
üzerne na edldnden, katılımcılarda Rze’de domu olmak, çocukluun bell br
süresnn Rze’de geçm olması, göç etm olan anne ve babanın br çocuu olarak
göç edlen yerde domu ancak asl-mene olarak görülen Rze’ye gdp gelnerek
balılık tess edlm olması, Rze’de doulmu olmasına ve göç kararının bzath
verlememesne ramen rtbatın sürdürülmes gb temel ntelkler aranmıtır. Ken-
dleryle mülakat yapılablecek muhtemel katılımcılara kartopu örneklem (snowball
samplng) le ulaılmı böylelkle br safhada kendleryle mülakat yapıldıı çn ka-
tılımcı olan breyler br baka breye ulamada kapı tutucu (gate keeper) da olmu,
kendlernden baka muhtemel katılımcılar çn tavsyelerde bulunmulardır.
Verlern analz hususunda, ses kaydına alınan mülakat ve gözlem notları
metne dönütürüldükten sonra sırasıyla “dkey” ve “yatay” ekllerde okunmutur.
“Dkey” okumalar, blgsayar üzernden yapılırken metnlerde öneml görülen be-
lrl bölümlern altı çzlerek bu ve benzer bölümler önem derecesne göre farklı
kalınlıklara ve renklere dönütürülerek “bast/yalın ön kodlama” yapılmıtır. Mü-
lakatların kend aralarında lk ortaya çıktıında se çounlukla “geçc kodlama”
teknnden stfade edlerek (Layder, 2015, s. 97) hatırlatıcı ve lklendrc notlar
alınmıtır. “Dkey” okuma safhası tamamlandıktan sonra her br bölüm çersnde-
insan & toplum
6
k cevaplar, sırasıyla br araya getrlerek mülakat cetvelnde takp edlen bölümler
ve sorular bazında “yatay” okumalar gerçekletrlmtr. Böylelkle verler, “ekse-
nel kodlama” (Strauss, 1987 akt. Layder, 2015, ss. 98-99) olarak tanımlanan süreç
kapsamında, parçalara ayrılmı, daha kapalı ve dar br hâle dönütürülmütür. Bu
süreç boyunca, aratırmanın odaklandıı “neden göç edld”, “göçmenn balılı-
ını sürdürme mücadeles” ve “bunun çn yapmaya çalıtıkları” eklndek üç ana
kategor balamında katılımcıların beyanlarına lkn notlar çıkarılmıtır. Ardın-
dan katılımcılara yöneltlen soruların odak kısımları ve kavramları dkkate alınarak
her br katılımcının verdkler cevaplar, htmaller olarak kabul edlerek mülakat
kümesnden elde edlen verler çerçevesnde benzerlkler ve farklılıklar ortaya ko-
nulmaya çalıılmıtır. Böylelkle mülakat soruları le lkl alt temalar üzernden
verlern analz betmleyc br bçmde gerçekletrlerek örüntüler bçmnde ara-
tırma bulguları ortaya çıkmıtır.
Makale, gr ve sonuç bölümler dıında dört bölümden müteekkldr. “De-
vam eden Gerye Göç” balıklı bölümde, gerye göç olgusunun mahyet üzernde
durulmaktadır. “Gurbet ve Göç Br Kopu Mu?” balıklı bölümde se ev, nostalj,
gurbet ve gurbetç kavramları dkkate alınarak gurbete çıkmanın veya göç etme-
nn göçmen nazarında br kopua sebep olup olmadıı tartıılmaktadır. Br sonrak
“Kesn Dönü Mümkün Mü?” balıklı bölümde, göçmenn asl-mene olarak bld
mekâna kesn br dönü gerçekletrp gerçekletrmed rdelenmektedr. “Çoklu
Mekân Prat” balıklı bölümde se terk ed, kopu ve ger dönü arasında brden
çok mekânda ve mekânların gerektrd hâl, tavır ve eylemle hayatın sürdürül-
mesnn sebep ve sonuçları dkkate alınarak göçmenn karar verme ve hareketllk
örüntüler ncelenmektedr. Sonuç bölümünde se kendleryle görüülen katılımcı-
ların beyanları çerçevesnde temayüz eden göçmenlk hâller ve hareketllk bçm-
ler anlaılmaya çalıılmaktadır.
Geriye Göç
Vaktyle asl-mene olarak blnen mekânlardan ayrılıp hedef-menzl mekânlarda en
azından br yıl kamet ettkten sonra gerye dönüü htva eden hareketlle gerye
göç (return mgraton) denlmektedr (Gmelch, 1980, s. 136; Farrell vd., 2012, s. 32;
OECD, 2018). Uluslararası göç lteratürü çerçevesnde ele alınan gerye göç hareket-
llnde aırlıklı olarak ulus devlet sınırları ötesndek gd gellere odaklanılmak-
tadır (Perruchoud ve Redpath-Cross, 2009, s. 24). Çounlukla ülkeler arasındak
hareketll ele alan gerye göç lteratüründe 1960’lardan sonra çok farklı kavram-
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
7
lar da öne sürülmütür.7 Ekonom, nüfus çalımaları, sosyoloj, corafya, kültürel
antropoloj, tarh ve etnografya gb çetl dsplnlerde çalıılan (Bovenkerk, 1974,
s. 2) gerye göç hareketll, ulus ötesclk (transnatonalsm) ve karı kentleme
(counterurbanzaton) (Mtchell, 2004) kavramları balamında da ncelenmektedr.
Gerye göç çalımalarında bazı genellemelern yapıldıı görülmektedr. En
genel manasıyla göç edlen mesafenn kısalıı gerye göçü kolaylatırırken mesa-
fenn uzaması muhtemel dönüler daha da zorlatırablmektedr. Aynı zamanda
asl-mene ve hedef-menzl mekânlar arasındak ekonomk farklar da gerye dö-
nüler olumlu ya da olumsuz yönde etkleyeblmektedr (Bovenkerk, 1974, s. 8;
Ğslamolu, Yıldırımalp ve Benl, 2014, s. 76).
Gerye göç kararlarının verlmesnde öne sürülen htmallerden en genel hâln
Gmelch, üç ana sebepte toplamaktadır (Gmelch, 1983, s. 46): a) Vatansever-sosyal
(Patrotc-socal), b) Alev-ksel (Famlal-personal), c) Ekonomk-meslek (Eco-
nomc-occupatonal). Bu tasnfe dayalı gerye dönülerde szlk, düük ücretler,
topraın vermszl, etm ve salık mkânlarının yeterszl, yoksunluk, kıtlık,
sava, terör, baskı ve benzer etkenlerden ötürü kırın tc, yüksek ücretler, ucuz ve
verml topraklar, etm ve salık mkânları ve benzerler bakımından kentn çekc
(Lee, 1966, ss. 49-50) faktörler etkl olmaktadır. Böylelkle göçmenn asl-mene
mekânlardak cemaatle yaamak stey çekc, hedef-menzl mekânlarda yaanılan
sıkıntılar ve uyum sorunları balamında tc unsurları ortaya çıkarmaktadır. Makro
sebeplern dıında alev-ksel olarak tasnendrlen mkro sebepler de göçmen
çou kez asl-mene mekânına ve cemaatne çekeblmekte veyahut buralardan te-
blmektedr. Son olarak se çou kez madd sebeplerden ötürü topraından ayrıl-
mak zorunda kalan göçmenn gerye dönü arzusu ve çabası ekonomk-meslek br
arka planın oluturulmasına balı olmaktadır. Bu balamda asl-mene mekânlar-
dak güvencel , etm, salık, sosyal, kültürel ve benzer mkânların varlıı göç-
menn gerye dönüünü mümkün kılablmektedr (Gmelch, 1983, s. 6).
Yne lteratürde göçmenn baarısını ya da baarısızlıını gerye dönüün temel
motvasyonlarından sayma elm vardır (Cassarno, 2004, ss. 257-274; Carlng
vd., 2015). Örnen; neoklask ekonom çn göçmenn asıl amacı, göç veya gurbette
7 Return migration, reverse migration, transilient migration, re-emigration, second time emigration, circulac-
tion, repatriation, reverse streams, back migration, counter current, counter ow, reux migration, remigra-
tion, return ow, return movement, cyclical migration, circommuting, circular migration, oscillatory migra-
tion, periodic emigration, recurrent migration, short-time migration, homeward migration, retromigratien
(Bovenkerk, 1974), (Gmelch, 1980).
insan & toplum
8
baarısızlıa uramamaktır ve eer göçmen, hedef-menzl mekândan asl-mene
mekâna dönüyorsa bu br baarısızlık göstergesdr (Farrell vd., 2012; Cassarno,
2004). Ğç göçünün yen ekonoms çn de gerye göç ancak asl-mene mekân-
dan hedef-menzl mekâna gdlp hedeenenler yerne getrlerek ger dönüldüyse
baarılı br sürec htva edecektr (Constant ve Massey, 2002). Yapısal yaklaım
(yapısalcılık) çn de gerye dönme kararı alan göçmen çn en öneml motvasyon,
göç etmeden öncek mkân sevyesnn daha ötesnde olablmektr. Gerye göç, bu
mkânlara erm çerçevesnde baarılı ya da baarısız olarak ntelendrleblr. Bu
yaklaımları teyt eder eklde Cerase (1974), gerye dönen göçmenlere yönelk sı-
nıandırmasında gerye göçü baarısızlıın dönüü (hedef-menzl mekânda baarı-
sızlık sebebyle zorunlu gerye dönü), muhafazanın dönüü (sürekl gerye dönme
ve bunun çn sürekl madd/manev hazırlık (bkz. Pore, 1979)), emekllk dönüü
(bkz. Callea, 1986) ve yenlk dönüü (göç sürecnde ednd meslek ve becerlerle
asl-mene mekânlara dönü) olarak dörde ayırmaktadır. Görüldüü üzere gerye
göçü madd ve somut sebeplere dayandırma ve akılcı hâle getrme elm, ulusla-
rarası göç kuramlarında sıkça görülmektedr (Farrell vd., 2012; Cassarno, 2004).
Türkye balamında gerye dönülerle lgl br tasnf Tezcan yapmaktadır. Ona
göre “kalıcı ve geçc” olmak üzere kentten baka mekânlara doru br hareketllk
söz konusu olmaktadır. Bu balamda “yaylaya, ba evlerne, denze, yazlıa ve tatl
köylerne” doru gerçekleen hareketllkler geçc olmaktadır. Bunun dıında se
“kentn büyümesne, kentn dıına yerlemeye, emeklle, büyük kentlerdek ge-
çm zorluuna ve kent dıındak yerlerde mkânlarının olumasına” dayalı olarak
kalıcı göçler meydana gelmektedr (Tezcan, 1989, ss. 37-42).
Yne Türkye özelnde yakın denleblecek br dönemde yapılmı saha aratır-
masına dayanan Türkye’de Toplumsal Dönüüm adlı çalımasında Karpat (2003),
gecekondu özelnde kırdan kente göç etm breylern sanıldıının aksne kırla rt-
batlarını kesmedkler aksne kır le rtbatlarını göç edlen ehrlerde sürdürmeye
çalıtıkları sonucuna ulamıtır. Bu dorultuda aratırmaya konu olan göçmenler
özelnde asl-mene olarak blnen mekân ve cemaat le sürdürülmeye çalıılan ba-
ın temelnde çou zaman madd unsurlar yer almamaktadır. Böylelkle özlem, top-
raa balılık duygusu, hatıralar, anne ve babanın varlıı, kabrler ve benzer manev
unsurlar rtbatı güçlendrmekle brlkte göçmen, göç sürecnde sıkıntı yaama ht-
malne karı asl-mene mekânda muhtemel ger dönülere lkn gerekl gördüü
tedbrler almaktan da ger durmamaktadır (Karpat, 2003, ss. 249-257).
Bu tasnern çerklernden farklı olarak göçmen her zaman fayda-malyet ba-
lamında gerye dönü ya da geryle rtbatı madd unsurlar çerçevesnde düünme-
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
9
mektedr. Gerye dönenler veyahut ger le baını sürdürmeye çalıanlar çn düün,
cenaze ve benzer eylemlerle ön plana çıkan ale ve akrabalık lkler, hasat ler,
temz hava, doal hayat, hatıralar, e-dost gb vesleler, asl-mene mekân ve cemaat
le rtbatın sürdürülmesne kaynaklık eden somut göstergeler olmaktadır (Boven-
kerk, 1974, s. 21; Gmelch, 1980, s. 139; Karpat, 2003, ss. 253-257, 267; Farrell vd.,
2012, s. 34; Carlng vd., 2015, s. 19). Bu balamda gerye dönü ve geryle sürdürül-
mek stenen baın hesap edleblrl çok güç olmaktadır (Gmelch, 1980, s. 135).
Blhassa asl-mene mekânda sahp olunan toprak, ev gb gayrmenkullern
varlıı, madd br kazanç salamasa ble göçmenn rtbatını canlı tutacak unsurlar-
dan olmaktadır (Gmelch, 1983, s. 7). Çünkü akılcılıın, fayda-malyetn, kâr-zarar
hesabının dıında toprak, kmlk, adyet, beka arasında göçmen tarafından rt-
batlandırılmı çok güçlü br baın varlıı ön plana çıkmaktadır. Sadece Türkye’de
del baka ülkelerde de nsanlar asl-mene olarak bldkler topraklarıyla lkle-
rn canlı tutmak çn gayret göstermekte ve bu balılık mücadelesn büyük ölçü-
de arkadan gelen nesller çn gerçekletrmektedrler (Kng, Chrstou ve Ahrens,
2011). Bu balamda Kng, gerye dönü bçmlern arada br (occasonal), düzenl
(perodc), mevsmlk (seasonal), geçc (temporary) ve kalıcı (permanent) eklnde
tefrk etmektedr (Kng, 1978, s. 4).
Son dönemde gerçekletrlen saha aratırmalarına göre knc veya üçüncü
nesl göçmenlerde asl-mene olarak görülen toprak ve cemaatten gderek uzakla-
ıldıı (dssmlaton from orgns) da öne sürülmektedr (Güvel vd., 2016, s. 5).
Br yandan asl-mene mekândan uzaklama der yandan se asl-mene mekâna
yakınlama gündeme gelm olsa dah göçmen, zaman, mekân ve artlara göre akıl-
la duyguların ç çe geçt ekllerde kararlar alablmektedr. Dolayısıyla göçmenn
gerye dönü ve ger le olan rtbatı kesn br eklde formüle edlemeyecek aksne
sürekl olarak anlaılmaya meyyal br konu olarak dkkatler çekecektr.
Gurbet ve Göç Bir Kopuş Mu?
Memlekete balılık, özlem, adyet ve benzer hasletler yaatma mefhumu, sadece
kendlern Rzel olarak tanımlayan veyahut Rzel anne babanın çocuu olan katı-
lımcılardan meydana gelen mülakat kümes balamında geçerl olmamaktadır. Aynı
zamanda yalnız Türkye’de del dünyanın baka yerlernde de nsanlar, asl-mene
olarak bldkler mekân ve cemaat le rtbatlarını canlı tutmaya gayret göstermek-
tedrler. Ancak bu çalımada, göçmenn, bzath terk etmeden zyade “gurbete çık-
mak” olarak ntelendrd geçc br ayrılıı da dle getrd görülmektedr. Böyle-
insan & toplum
10
lkle senenn büyük br kısmını asl-mene mekândan ve cemaatten uzakta hayatını
sürdüren breyler dah kendlern tpk br göçmen olarak görmemektedrler:
… Biz, göç etmek için göç etmedik. Ben, göçü biraz farklı anlıyorum tabii. Sizin liter-
atürde bizimki de göç sayılıyor da. Yani göç etmek için göç diye bir ey var. Bizimkisi
aslında göç deil ben buradan (Rize’den) hayatımda göç etmeyi hiç düünmedim. Ama
ilî olarak olan ey göç. … Yani göç, göç için yapılan bir eydir. Mecburiyetten olur,
harptir, darptır, bir aile içi sürtümedir vesaire her neyse yani. Göçmen psikolojisi diye
bir ey var. ... Mesela; ben, hayatımda hiç göçmen psikolojisi hissetmedim. Göçmen
tanıdım ama. Göçmenlerin psikolojisi bambakadır. Göçmenler çok çalıkan olur, çok
tedirgin olur, çok riyakâr olur çünkü yeri, yurdu yoktur. Dönecei yer yoktur. Biz, böyle
bir ey hiç hissetmedik. Burası (Rize) duruyordu. Biz, göçmen deiliz yani. … Bu biraz
da Türkiye’nin sosyal yapısı ile alakalı bir ey. ... Ēimdi mesela; Batı’da tara denen ey,
bizde tara deil. Bizim tara, ehre çok daha kolay intibak ediyor, ehri dönütürüyor
gerçi. … Bu belki eye de yansıyor, taradan ehre giden kendisini oranın yabancısı
hissetmiyor, ehir de onu tamamen yabancı olarak görmüyor. … Onun için Türkçede
Diyarbakır’dan Ğstanbul’a göç etmi adama göçmen denmez. Böyle bir kullanım yok
yani. Adam Kırım’dan, Çeçenistan’dan, Ğran’dan, Turan’dan, Azerbaycan’dan, Bulgar-
istan’dan, oradan, uradan geldi buna biz göçmen deriz. ... Türkçede hâkim olan göçmen
kullanımı bu deil yani. …” (Erkek, emekli akademisyen)
Sahplenlen topraktan tamamen kopukluk da söz konusu olmasına ve uzak-
ta kalınmasına ramen topraa ve cemaate youn br bçmde özlem ve hasretn
yaandıı katılımcılar tarafından beyan edlmtr. Koptuunu kabul eden ancak
dle getrmede ve fa etmede zorluk çekenlern asl-mene yerden kopuu kabul
etmemeler ve bu durumu kendlerne yakıtıramamaları, hedef-menzl mekân-
larda belrl türden savunma mekanzmalarının ortaya çıkmasına sebebyet ver-
mektedr. Bu savunma bçmlernden lk, tpk br göçmen vasfının kabul edl-
meyerek asl-mene mekânın aırlıı ön plana çıkarılarak hedef-menzl mekânlar
çn gurbet ve kendler çn gurbetç sıfatı ön plana çıkarılmaktadır. Bu maksatla
göçmen breyler; “bz göçmen delz, bzler göç etmedk, arkamızdakler terk
etmedk eer br ey denleblecekse bzler gurbetçyz” eklnde beyanlarda bu-
lunmulardır:
Öyle bir ey hiç olmadı. Ben, Rize’den ayrıldım, Ğstanbul’a göç ettim duygusu bana çok
uzak. Kendimi Ğstanbul’a göç etmi gibi deerlendirmiyorum. Bizim u anda bütün
aile eyi orada (Rize’de). Evimiz orada, baımız, bahçemiz orada. Dostlarımız, ark-
adalarımız, kalan hısım akrabalarımız orada. Biz, imdi Ğstanbul ve Rize’de yaayan
insanlarız. Rize’yi bırakıp Ğstanbul’a göç etmi deil de iki tarafta da ayaı olan bir insan
olarak kendimi göçmen olarak deerlendirmiyorum. Göçmen tabiri, bana souk da geli-
yor.” (Erkek, kütüphane ve müze müdürü)
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
11
Br der savunma bçm se göçmen çn olaan kamet yerlerndek “güven-
l br lman” olan hemehr dernek ve vakıarında bulunulması, gerye dönüün
mümkün olmadıının br karılıı olmaktadır. Böylelkle göçmen, hedef-menzl
mekânda asl-mene mekânı cemaatyle yaatmaya çalımaktadır. Kent çersnde
de kendnden bld cemaat korumaya, onlarla brlk, beraberlk ve dayanıma çe-
rsnde olmaya gayret göstermektedr:
… STK’ların, Rize’ye olan balılıın sürdürülmesinde çok önemli olduunu düünüyo-
rum. … Ğstanbul’un kendine has bir kent kültürü var. Farkında olmadan insanlar bu
kültürden etkileniyor ve asli olan deerlerini, kültürlerini yitirebiliyor. Biz, dernekler
olarak kendi yerel deerlerimizi, kültürümüzü unutturmadan, bunların dorularını
kente taıyarak, bunları da kent kültürüne entegre ederek kent içerisinde aslen Rize-
li kimliiyle bir renk olduumuzu ifade edebilmek. … Dernekler olarak Rize’ye kesin
dönü veyahut irtibatın canlı tutulması gibi öncelikli bir hedemiz yoktur. Asıl maksat,
kentte Rizelilii devam ettirebilmek. Daha çok manevi unsurları canlı tutabilmek ve
arkadan gelen nesle bunları öretip devredebilmek, yaamasını daim kılmaktır. … Ben,
geriye dönüü hedef edinen bir Rize dernei bilmiyorum. … Biz, artık Ğstanbulluyuz. …
Aslen Rizeli ve Rize kültürü ile yorulmu biriyiz. Biz, bu kültürden besleniyoruz. Rize
ile ilgili bir eyden heyecan duyuyoruz. … Dernekler deyince akla ne geliyor? Etnosen-
trizme kayan, tamamen mikro milliyetçilii çarıtıran, balılarına, üyelerine bu duygu-
ları aılayan bir yapı olarak algılanıyor hemehri dernekleri. … Ğstanbul’da öteki ol-
mayan, ehirle bütünleebilen Rizeli, bizim gayemiz budur. Yerel deer ve kültürümüzü
kaybetmeden, bunu kentin bir unsuru hâline getirerek marjinallemeden, akıı sekteye
uratmadan bu deer ve kültürümüzü kent kültürüne entegre ederek yaamak. Hem
kent kültüründen bir eyler örenmek hem de kent kültürüne katkı yapmak. … Biz,
… (dernek ismi) olarak etnosentrizmi çarıtıracak hiçbir projede yer almak istemiy-
oruz. Bütün deerlerimize sahip çıkmak istiyoruz. … Yaptıımız projelerde toplumun
bütününe katkı sunacak içerikler hazırlamaya, gerçekletirmeye çalııyoruz. … Sadece
Rizelilere yönelik olmaması gerekir. … Deerlerimizi, marjinallemeden ehirde yaa-
yarak bizi asimile olmaktan da kurtaracak. … Dernek faaliyetlerimiz, eskiden hep kendi
içimize kapanıktı. Ama imdi farklı bir yaklaım benimsiyoruz. Kardelik hukukunu
gelitirmeye çalııyoruz. Yaptıımız faaliyetlerin, bütün topluma yönelik olmasını isti-
yoruz. Bunları yaparken de Rize’yi unutturmadan, Rize’yi tanıtarak yapmak istiyoruz.
… ” (Erkek, dernek bakanı)
Türkye’dek brçok büyük ehrde bu türden asabyetlern varlıı blnmekte-
dr. Ancak asl-mene mekândan hedef-menzl mekânın lehne br kopuun yaanıp
yaanmadıı, hedef-menzl mekânda doup sosyalleen nesl de dkkate alındıın-
da her dam sorgulanması gereken unsurlardan br olmutur. Bu balamda ken-
dleryle görüülen katılımcıların beyanları dorultusunda asl-mene mekândan
kopuun olduu ve olmadıı eklnde k ana örüntü ortaya çıkmaktadır.
insan & toplum
12
Rze’den kopuun olmadıına dar beyanlarla ortaya çıkan örüntüde dern br
özlemn etksyle katılımcılar; kopuun olmayıını, arkadan gelen nesln kopma-
ması çn gerekl görülen tedbrlern alınması, kesn dönüün kopmamamın br ge-
rekll olarak görülmes, kopmamak çn baka yerlerdek mkânların terch edl-
memes, Rze’den farklı br yerde yaanmasına ramen sürekl Rze le lgl eyler
takp ederek zhnen kopuun engellenmes, hatıraların ve doal hayatın kopua
sebebyet vermemes gb brtakım nedenlere balamaktadırlar:
Biz, Rize’yi, köyü hiç bolamadık. ... Mesela; benim baka imkânlarım oldu, baka ark-
adalar hep yer aldılar, ben düündüm ki Rize’ye dönmeyiz diye ben yer almadım. …
Baka yerden yer alırsam burasını bolarız diye ben yer almadım. Arkadalarım hep
bana baskı yaptılar Adapazarı’na gidelim, Trakya’ya gidelim diye ben hiçbir yere gitmek
istemedim, Rize’den ayrı kalırım diye. Çocuklar oralara alıır, daha Rize’ye gelmek iste-
mezler, gelmezler diye almadım baka yerlerden arazi falan. … (Erkek, emekli)
Br der örüntü se kopula lgl olmaktadır. Bu balamda bzath kopuun
yaandıı zkredlmekle beraber çok küçük yalardan tbaren Rze le olan mesafel
lk sebebyle kopup kopmama arasında kesn br algıya varılamamı olması da
katılımcıların bazıları tarafından dle getrlmtr.
Bu örüntülern dıında se göçmen çok genel br bçmde asl-mene ve he-
def-menzl olarak bld mekânlar ve buralardak cemaat arasındak mesafey ko-
rumak stemektedr. Bunun en temel sebeb se gerde bırakılana, özlem duyulsa da
artık esk gözle bakılamamaktadır. Çünkü vaktyle bakılan gözler le hedef-menzl
yerden bakılan gözler aynı eyler görememektedr (Berger ve Mohr, 2018, s. 226):
Köyden ayrılmak bir bakıma mecburi bir kopu gibi oluyor. Ama bir taraftan da özlem
olduu için sanki kendimi o tarafa daha yakın hissediyorum. Yıllarca görmediim akra-
balarımı bir cenaze, bir düün vesilesiyle köye gittiim zaman görünce belki köyde
devamlı dursam belki haır neir olsam birtakım anlamazlıklar husumetler meydana
gelecek. Ama onlardan uzak kaldıımız için yıllar sonra görütüümüzde o çocukluu-
muzdaki ilikilerimizi hatırlayarak onları bir özlemle anarak daha bir samimi, daha bir
içten oluyoruz.” (Erkek, dekorasyoncu)
Aratırmaya konu olan Rzel breyler özelnde asl-mene mekânın anlamı ve
bu anlam etrafında meydana gelen nostalj, balılık, adyet, ev, toprak ve cemaat
le sürdürülmeye çalıılan lk tamamıyla terk ed yahut temell gerye dönüe
balı olarak deerlendrlememektedr. Weber’n Ekonom ve Toplum (1968) adlı
esernde tefrk ett pratk, kuramsal, manevyatçı ve bçmsel akılcılıklar arasında
manev deerlere yakın düecek eklde kurgulanablecek akılcı br eylem tavrının
kendleryle görüülen katılımcılar nezdnde ön plana çıktıı görüleblmektedr. Bu
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
13
dorultuda göçmenn kısa vadede akıl dıı gb gözükse de uzun vadede blhassa
arkadan gelen nesln toprak ve cemaat le lksn sürekl kılmak adına üstlend
külfetler, yaptıı fedakârlıklar akılcı br tavrın emarelernden olmaktadır. Böylelk-
le asl-mene mekânın ve cemaatn terk, göçmenn zhnnde temell br kopuun
tezahürü olmamakta aynı zamanda gerye dönüler de hedef-menzl mekânların
göz ardı edlmesne sebebyet vermemektedr.
Hızlı br çaın yaanıyor olması, asl-mene olarak blnen mekân ve cemaa-
tn aırlıının azaldıı eklnde br anlayıın yaygınlamasına sebep olmaktadır.
Bu balamda açık br eklde fade edlemese de “ev”, breyler çn çou kez sade-
ce asl-mene mekân olmanın yanı sıra varılacak nha br menzl olma hüvye-
tne hazdr. Schuetz’e göre; “ev, nsanın ayrı kaldıı, uzakta olduu zaman ger
dönmey düündüü yerdr. … Kms çn baba ev kms çn ana dl kms çn
ale, arkadalar, sevgl, lk göz arısı …” olmutur. Dolayısıyla ev, “ondan uzakta
yaayan ve gerye dönen çn çok farklı anlamlar htva etmektedr” (Schuetz,
1945, s. 370).
Blhassa ev olarak kabul edlen asl-mene mekândan ayrı kalanlar çn gerde
bırakıldıı düünülen mekân ve cemaat le “nostaljk br kmlk” göçmen tarafın-
dan na edlmektedr (Al-Al ve Koser, 2002). Göçmenn kendnce geltrd nos-
talj hssyatı geçme duyduu özlemle lkl olsa da esasen gdlen hedef-menzl
mekân ve lk kurulan cemaat le asl olarak kabul edlenler arasındak ayrımın
kabul edlmesyle lkl olmaktadır (Boym, 2009, ss. 37-38). Kendleryle görüü-
len katılımcılar ve muhtemeldr k brçok göçmen çn asl-mene mekân le kurulan
lk zaman, mekân ve artlara göre dekenlk çermektedr. Zaman zaman akılcı
zaman zaman akıl dıı olarak ntelendrleblecek kararların yanı sıra akılla duygu-
ların ç çe geçt karar ve eylemler ön plana çıkan göçmen tavrını “tek ve kapsam-
lı” br kuram çerçevesnde ele almak ve bu balamda uzun vadel br kuramın tess
edlmes hayl güç olmaktadır (Kunurolu, 2015, ss. 116-117; Kng, 2012; Portes ve
Rumbaut, 2006; Massey vd., 1993, s. 432).
Kesin Dönüş Mümkün Mü?
Muhtelf sebeplerle br yerden baka br yere göç eden veyahut gdp de dönmey
planlayarak gurbete çıkan nsanların asl-mene olarak gördükler mekânlarına dö-
nüler göç lteratürünün hâkm anlayıı tarafından çounlukla mkânsız ya da zor
br htmal olarak deerlendrlmektedr. Bu söylem haklı çıkaracak eklde kesn
dönü yapamayanların ve yapmak stemeyenlern dâhl olduu hareketllk bçm-
insan & toplum
14
ler olmakla brlkte esasen kesn olarak gerye dönü yapan ve kesn dönü yapı-
lamasa ble asl-mene ve hedef-menzl mekânlarda hayatını sürdürmeye çalıan
nsanların var olduu blnmektedr. Bu balamda kendleryle görüülen katılım-
cıların beyan ve eylemler çerçevesnde asl-mene mekâna kesn br dönüün olup
olmamasıyla alakalı olarak brtakım örüntülern ortaya çıktıı görülmektedr.
Ğlk örüntü, Rze’ye kesn dönü yapanlardan müteekkldr. Kesn dönü hare-
ketll, yurt dıından dönü yapanlar çn Rze l ve/veya lçe merkezne, köye veya
Türkye çnde büyük br ehre; Türkye çnde büyük br ehrden dönenler çn
se benzer eklde Rze l ve/veya lçe merkezne ve/veya köye doru olmaktadır.
Gerye dönülerde tek br yerde sabt kalma söz konusu olmamakta, olaan kamet
yer le rtbat keslmemekle beraber kent ve kır hayatı da brlkte sürdürülmeye
çalıılmaktadır.
Kendleryle görüülen katılımcıların beyanları balamında kesn dönüe l-
kn brtakım sebepler ön plana çıkmaktadır: Ünverstedek görev (öretm üyel,
öretm görevls, aratırma görevls, dar personel gb) ve der kamu kurulula-
rında çalımak çn dönü yapanlar, turzm sektöründe yüksek meblalara çalıır-
ken çok daha düük gelrler olmasına ramen doal hayat ve aleler çn dönenler,
vaktyle Rze’den ayrılıp bell br müddet Rze dıında çalıtıktan sonra bell br yaa
gelnce dönenler, tayn-atama sebebyle dönenler, bürokratk ve syas nedenlerle
dönenler, emekl olduktan sonra dönenler, çocukları çn dönü yapanlar, alev se-
beplerden (evllk ve benzer) ötürü dönenler.
Bundan baka Rze de dâhl olmak üzere farklı zamanlarda brden çok mekânda
hayatını sürdürenler de olmaktadır. Bu örüntüde olaan kamet yer hedef-menzl
mekân olan göçmenn yılın belrl zamanlarında artlara göre Rze l ve/veya lçe
merkezndek veyahut köydek meskenlernde kaldıı, sabt ve tek düzen br hayatı
sürdürmed kendleryle görüülen katılımcıların kahr ekseryet tarafından dle
getrlmtr. Kent ve kır hayatını brlkte sürdürme arzusu çerçevesnde hatıraların
çekcl, yaanması ve arkadan gelen nesller çn yaatılmaya çalıılması belrgn
olmaktadır. Bu dorultuda “ne yardan ne serden” msal göçmen çoklu mekânda
hayatını sürdürme arzusunu taımaktadır:
Belli bir standardı yaadıktan sonra tamamen köye dönmek olmuyor, olmaz da. Bel-
li bir eye gelmisin, tamamen köy hayatına adaptasyon zor. Yatan dolayı da kırsal
yaantıya ulaman zor. Ēu an çounun yaptıı gibi havalar ısınınca köylük kısma, kı
olunca hareket kısıtlaması, hastalık vesaire derken merkeze yakın oturmak gerekiyor.
Ēu anki düüncemiz de o ekilde. (Erkek, denizci)
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
15
Köydeki durum on iki ay yaamaya müsait mi? Ona bakarım. Yetmi yaına geldiinde
alaturka bir tuvalete oturma ansın yok. Mecbur alafranga tercih edersin. Köyde rahat
bir ortam hazırlayabiliyor musun? Yirmi dört saat sıcak su akıtabiliyor musun? Asgari
konforu olan bir yeri tercih ederim. Kıın, bir de kimse kalmıyor, yalnızsın, hastalıı,
ustalıı var. Kar yaar, yollar kapanır, yol açılmaz. Ğnsan sayısı az olduundan dolayı
tercih edilmeyebilir. Merkezde bir dairede yaamak tercih edilebilir. Ğim Rize’de olsa
köyde kalmam, merkezde bir dairede kalırım. … Mesela; cuma akamı köye çıkarsın,
pazar akamı inersin eve. Tatillerde yaparsın bunu. Doayla, toprakla sakin bir ekilde
hayatını sürdürürsün. (Erkek, orta düzey yönetici)
Böylelkle br yandan “yen saılmı sütü, dalından koparılan meyvey, taze
sebzeler, temz havayı” (Önder, 2011, s. 243) özleyen göçmen, der yandan se
kent hayatının mkânlarını da göz ardı edememektedr:
Livaze, hem ehirde yaıyorum diye kendini köylülerden üstün görüyordu hem de
ehirde yaamanın zorlukları üzerine konuur dururdu. Ēehrin imkânlarını kullana-
mıyoruz diye canı sıkılıyordu ama yine de her gün ahıra, tarlaya gitmedii için ehirdeki
yaantıyı seviyordu (Özkan, 2017, s. 84).
Dolayısıyla hedef-menzl mekânın artlarına alıan göçmen çn asl-mene
mekân artık hayatın sürekl olarak devam ettrlmes çn zor br yerdr. Bu durum,
asl-mene mekândan kesn br kopuu da fade etmemekle beraber göçmen çn se
büyük htmalle süres bell olan “seyrlk” br lkye dönümütür (Febvre, 1995):
… Hemin’de bir art var. Heminli, ya okumak için ya da çalımak için gurbete çıkar.
Gurbete çıkan parayı kazanır, Hemin’de yer. O zamanlar bu, bir slogandı. Ama imdi
deil. Ben öyle çalıtım, kazandım, Hemin’e yatırdım. … Biz, çok fakirdik. Ben, çalıma-
ya balayınca biz normal bir gelire sahip olduk. … Askere gidinceye kadar hep Hemin’e
para harcadım. … Hemin’e çok arzu ederim gitmek ama imdi de en fazla on gün ka-
labilirim. Sıkılırım. … (Erkek, sanatkâr)
Balılıın sürdürülmes yönünde blhassa arkadan gelen nesller adına kısıtlı
vaktler çn dah olsa asl-mene mekâna gd gel elere, çocuklara, torunlara,
kentn çekc ve kırın tc unsurlarına ve benzerlerne karı br mücadele olarak
sürdürülmeye çalıılmaktadır:
Eim Elazılı olduu için o çatımayı yaıyoruz. Yaz sezonu geldii zaman oraya mı
gidelim buraya mı gidelim. Oraya daha çok gidiyoruz, buraya daha az gidiyoruz. O eyi
yaıyoruz. … (Erkek, denizci)
Babamın büyükbabası Ali Dedem, Berlin’de sinema açıyor. O, bir ekilde kapanıyor. Amcao-
lu ile birlikte gidiyorlar, batıyorlar. Ali Dedem, 1915’te dönüyor Çamlıhemin’e. O zamanki
ismiyle Hemin tabii. Bütün bu bilgileri, nüfus kaydı bilgilerine göre söylüyorum. 1922’de
insan & toplum
16
de ölüyor. Daha evvelde eini Çamlıhemin’e bırakıyor 1911-1912’li yıllarda. Büyükbabam,
1906’da Berlin’de douyor. 1912’de Ali Dedem, olunu Hemin’e getiriyor. Benim yoru-
mum, eitim zorluu olur diye yapıyor bunu. Belki Türkçe örensin, annesinin yanında iy-
ice yabancılamasın diye yapmıtır. Dedemler, toplam dört kardeler. En büyük bir aabeyi
var: Musa Sadık. O da gene orada (Polonya) douyor. Tam yerini bilemiyoruz tabii nerede
doduunu. Ben, büyükbabamın ifadesinden biliyorum; “ben Berlin’de domuum” diye.
Ama dierleri de Rusya’da douyor. Rusya dediimiz o günkü Rusya bugünkü Polonya.
Temel diye bir kardei var o da gene orada (Polonya) douyor. En küçük kardeleri Zafer,
Hemin’de douyor ama ölüyor küçükken yedi yaındayken. Temel (ikinci karde) devamlı
Hemin’de yaıyor. O, zekâ anlamında biraz geri. Musa Sadık, Kırıkkale silah fabrikasın-
da çalııyor. Büyükbabam da asker kökenli, albay emeklisi. Buraya (Türkiye’ye) döndük-
ten sonra Kuleli Askeri Lisesi’ne giriyor. Oradan mezun oluyor topçu olarak. 1978 yılında
emekli oldu. Annesi yabancı olduu için ordudan atarlar endiesiyle memleketine pek fazla
gidemedi. Ancak emekli olduktan sonra gitmeye baladı. Onun için baı uzak kaldı. Musa
Sadık da Kırıkkale’de olduu için konumu asker olduu için o da pek fazla memleketine
gidebilmi deil. Onun da baı kopmu. Anneleriyle birlikte olamamılardır yani. Bizim es-
asında 1992 yılına kadar bir ba kopukluumuz olmu. 1992 yılında babamın öretmenler
gezisi diye bir gezisi vardı. O sene ben de küçüktüm, on yaındaydım. Baımızın kurulması
(canlanması) öyle olmutur. … (Erkek, satı temsilcisi)
Ēmdk örüntüde de görülece üzere kesn dönü çn “fırsat kollanmasına”
ramen elern, çocukların, torunların, lern-mesleklern, sosyal ve kültürel çevre-
lern sebep gösterlerek gerye dönüp dönmemeye dar kesn br kararın verlemed
ve sürekl açık kapıların bırakıldıı, kendleryle görüülen katılımcıların beyanla-
rında görülmektedr. Bu anlamda elernn ve çocuklarının kesn dönü htmalne
bakı açıları ve muhtemel br dönü hâlnde uyum htmaller açısından çocuklar
çn yaları büyüdükçe onların yerne kararların alınamadıı, Rze’de sıkılabldkler,
sürekl olarak Rze’de yaamak stememeler, etm ve mkânlarının yeterl olma-
yıı öne sürülmektedr. Blhassa (kadın) elern Rzel olup olmamasına balı olarak
elerne destek verp vermedkler farklılamaktadır. Bu dorultuda Rze’de yaamak
stemeyenlern varlıından baka gd gel hâlnde husus br evn ve düzenn tess
edlmesn talep edenlern olduu katılımcılar tarafından fade edlmtr. Bundan
baka se (erkek) eler Rzel olmayan kadın katılımcıların elern Rze’ye getrme
çabası çou durumda stedkler ekllerde gerçekleeblmektedr:
Eimin ailesi bile Ğstanbullu olduklarını söylüyorlar. Sivas’ta toprakları yok. Toprak, bir in-
sanı bir yere balayan bir köktür. Topraı kaybettiiniz zaman kökünüzü kaybediyorsunuz.
Hatta üzülüyorlar niye sattık diye. Bana diyorlar ki ben size gıpta ile bakıyorum, annenizle
ilgili topraa bile sahip çıkıyorsunuz. Mesela; kızıma sorun, u an nerelisin diye. Sivaslıyım
demez, Rizeliyim der. Babası, bu duruma çok üzülüyor. Hiç olmazsa benim ailemin yanın-
da Sivaslıyım de diyor. … Niçin Rizeliyim diyor? Çünkü ben veriyorum, sevmesini öre-
tiyorum. Babam, bana bir ey aılamazsa ben bilemezdim ki. Ben, çocuumu bu hususta
suçlayamam ki. Ben, öretmedim kendime kızarım. … (Kadın, emekli muhasebeci)
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
17
Bu örüntü çersne dâhl edleblecek br der faktör se olaan kamet yer
olan büyük ehrlern göçmenler asl-mene mekânlara ttkler m yoksa bzath
bu mekânların çektkler m sorusu etrafında ekllenmektedr. Bu balamda br
yanda büyük ehrlern pahalı, kalabalık, yaanmaz ve zor der yandan madd, kül-
türel, sosyal ve benzer ntelklernden ötürü cazp mekânlar olduu beyan edl-
mektedr. Ancak her türlü hercümercne karı büyük ehrlern tmed ve mut-
lak br bçmde Rze’nn çekt brçok katılımcının beyanında ön plana çıkmıtır.
Hang türden tc ve çekc faktörlern breyler hareketllk çersne dâhl ettkler
kesn br eklde formüle edlemeyecenden zaman, mekân ve artlara balı olarak
madd ve manev saklere dayalı olarak karar verme sürec boyunca kendnce br
fayda-malyet yaptıını belrten katılımcı u eklde beyanda bulunmutur:
Ğstanbul’da yaamanın getirisi de var götürüsü de var. Aır basması olayı zamana göre
deiiyor. Çocuun okul durumu olursa mecbur büyük ehre gitme olabilir. Rize’ye en
somut ekilde gelmeme sebep olan annem ve babam. Onların burada olmaması balılık
hususunda etkileyecektir. Buradaki ekonomik durumumla Ğstanbul’daki ekonomik du-
rumum arasında ne kadar fark var? Buna baktım Rize’ye gelmeden önce. Ğstanbul’da
psikolojik olarak açlık hissettiim ne? Anne, baba, doup büyüdüüm kültür, konu
komu, muhabbet, sosyal ilikiler. Oradaki durumla Rize’deki durum arasında ne fark
olacak? Bu kıyası yaptım. Baktıım zaman ekonomik olarak oluan açlıkla kültürel, so-
syal ve psikolojik olan faydaları karılatırdım. Sosyal, kültürel ve psikolojik olarak daha
aır bastı. Manevi unsurlar maddi unsurların önüne geçti. Rize’ye dönmek daha kolay-
latı. Cazip hâle geldi, diyebiliriz.” (Erkek, bilgisayar mühendisi)
Bu üç örüntünün dıında se Rze’ye temell br dönüü stemeyenlern olduu
blnmektedr. Kendleryle görüülen bazı katılımcılar, kesn br dönü planları ol-
mamasına ramen Rzellklern nkâr etmedklern, yılın bell süreler kısıtlı va-
ktler çn dah olsa alecek Rze’ye gdp kalmak stedklern ve rtbatlarını kesmek
stemedklern vurgulamılardır:
… Babam, eninde sonunda emekli olunca köye döneceimi düünüyor. Ona, çok açık
açık söylemiyorum ama ben, uzun vadede, ben geldim demeyi düünmüyorum. Bir
ekilde evim olsun özellikle yazları, kıları imkân durumuna göre, çalıma ortamına
göre, okuyup yazmak için bir yerim mutlaka olsun. Ama ben, defteri kapattım artık
köyde yaayacaım gibi bir ey düünmüyorum. Bu dediim gibi bu görevle hiç irtibatsız
bir ey. Herhâlde bir yirmi yıldır i hayatına atıldıktan sonra hep böyle düündüm. …
Bütün bizden sonra gelecek nesillerimiz de köyümüzü, mezarlarımızı, topraklarımızı
bilmelidir. Çocukları, yaları kemale erdikçe götürüp getirmeye hatta yerleri göster-
meye çalııyorum. Ama çok da mümkün deil ben unuttum, nerede ne var. Ne kadar
sürdürülebilir olacak, onu zamanla göreceiz. Ama köyle irtibatımız böyle. Bir ev
var, denk geldikçe, taıyabildikçe kitaplarınızı bir ay, on be gün çalııp orada yeni bir
düzenek kurup dönüp gelmek. (Erkek, müstear)
insan & toplum
18
Kesn dönüün mümkün olup olmadıına dar net br cevabı vermek güç ol-
maktadır. Ancak kesn br dönü mü, dönmemek m yahut brden çok mekânda
hayatın sürdürülmeye çalııldıı, zaman, mekân ve artlara göre dekenlk gös-
termektedr. Her eyden önce hareketlle dâhl olacak brey ve toplulukların ala-
cakları kararlar, hâkm modernlemec anlayıın öngördüü eklde dorusal, man-
tıklı ve akılcı olmamaktadır. Bu hareketllk bazen kırdan tlme kent tarafından
çeklme bazen de kentten tlp kır tarafından çeklme (ntervenng obstacle) (Lee,
1966, s. 50) eklnde vuku bulablmektedr. Bu t ve çekler çou kez hesaplana-
blr ve formüle edleblr olmamakta aksne karar alma süreçlernde akıl ve duy-
guların ç çe geçece eklde sonuçlara kaynaklık tekl etmektedr. Bu durum da
breylern zhnnde br mekâna toptan adyet tarf ve kategorze edecek eklde
göçmen olup olmama hâlnn ötesnde son duraı olmayan br algıyı meydana get-
rerek Bauman’ın (2017) tarfyle akıkan modernl hatıra getreblecektr. Ancak
bu saptama, postmodern br tahayyüle kapı aralamanın del aksne modernln
poztvst paradgmasına karıt olablecek eklde olması gerekenden çok olanı tarf
etmeye yönelk br çabanın tezahürü olacaktır.
Çoklu Mekân Pratiği
Göç etmenn asl-mene mekânı ve cemaat terk etmeye karılık geld aksne böyle
br eylemn çou kez gerçeklemed düünüldüünde kendleryle görüülen br-
çok katılımcının beyanı son zamanlarda ulus ötesclk çalımalarına örneklk tekl
edecek bçmde, hedef-menzl mekânı olaan kamet yer olarak benmsem olan
göçmen özelnde vaktyle çıkılan asl-mene mekân ve cemaat le sürdürülmeye ça-
lıılan baın çok daha y anlaılmasına vesle olmaktadır (Portes vd., 1999; Verto-
vec, 2009 akt. Bartram, Poros ve Monforte, 2017, ss. 301-307). Bu balamda çok
daha yaygın hâle gelen saha aratırmaları sayesnde göç lteratürünün hâkm söy-
lemnn tersne brçok göçmenn asl-mene olarak gördükler mekân ve cemaat le
rtbatlarını koparmadıkları görülmektedr (Fast, 2006, ss. 3-4; Haas, 2008, s. 37).
Bu türden br mücadeley sürdüreblmek çn se göçmen breylern, asl-mene ve
hedef-menzl mekânlar arasında gdp geldklern ve kısa vadel olarak akıl dıı an-
cak uzun vadel br süreklle karılık geleblecek eklde akılcı bçmde kökenlerne
saladıkları madd ve manev unsurların da katkısıyla asl-mene ve hedef-menzl
mekânlar bata olmak üzere bunlardan baka muhtemel mekânlarda, bahs geçen
mekânların gerektrd hâl ve tavırlara dayalı sosyallemeler gerçekletrdkler ve
balılıklarını devam ettrdkler blnmektedr (Farrell vd., 2012, s. 34; Alkan, 2011,
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
19
ss. 182-183; Fast, 2006, ss. 4-5). Böylelkle göçmen, hedef-menzl mekânda dah
asl-mene mekâna dar kültürel çetll ve toplumsal lkler zaman, mekân ve
artlara göre yenden ve sürekl br bçmde na ederek adyet kesp ett brden
çok mekâna ve cemaate dar kmln muhafaza etmeye ve bunları arkadan gelen
nesllere aktarmaya gayret göstermektedr:
Bizim amacımız, Rize kabuunda yaamak deil. Rizeliliimizi hissedeceiz ama bu-
lunduumuz ortamda bir Afyonlu ile bir Ankaralı ile uyum içinde, modern yaamı ile
haır neir olarak yaamalıyız. Bunu yapıyoruz, bunu yaparken de deerlerimizden
kopmamayı hedeiyorum. Bir tulum sesini, çocuklarımız duymalı diye düünüyo-
rum. Ama caz da bilmem ne de dinlesin ama o Karadeniz müziini, o kökü unutmas-
ın istiyoruz. Mesela; dernekte, her pazar kahvaltı veririz. … Mesela iki saat program
yapıyoruz, kimse Lazca dıında konumayacak diyoruz. Veya yemeklerimizi sadece Laz
yemeklerinden oluturuyoruz bazı programlarda. … Biz, bunları memleketimizin bir
zenginlii olarak görüyoruz, marjinalleme anlamına gelmiyor. Gelecek neslimiz, bu
zenginlii unutmadan yaasın. Diyorum ki çocuklarınızı yazın, bir ay, on gün, yirmi
gün, fırsat buldukça anneanneye, babaanneye gönderin, orada (Rize’de) yaasınlar.
… Sadece Karadeniz müzii yapan, kadınlı erkekli bir topluluk kurduk dernekte. …
Dernekte tulum dersi verdiriyoruz, çalmayı örensin, dinlemeyi sevsin diye gençler.
Eylül’den sonra da horon kursu olacak, bilsin gençler. Nasıl cenazemizde tabuta omuz
atıyorsak horon halkasında da eller birleerek birlikte olabilmeliyiz diye düünüyo-
rum. … Bulunduumuz ortamlarda aslımızı, kültürümüzü, geçmiimizi, doduumuz
yeri unutmadan ve severek yaamalıyız diye düünüyorum. Memleketten kopmadan o
hasreti ve duyguyu yaayarak büyük ehre entegre olarak yaamalıyız diye düünüyo-
rum. (Erkek, i adamı)
Göçmen tarafından sürdürülmeye çalıılan adyetn tezahürü olarak ntelen-
drleblecek en öneml hususlardan br de asl-mene olarak blnen mekânlarda
meskenlern na edlmes veyahut varsa gerekl tadl lemlernn gerçekletrlme-
sdr. Dolayısıyla çou hâlde br yerden baka br yere gd olarak formüle edlmeye
çalıılan göç hareketll; dolaım (crculaton), knc ev (second home) (Halfacree,
2012), k konumlu haneler (dual locaton households), kl yerlem (dual settle-
ment), çoklu mekânda melez hayat (multplace hybrd lfe), kırdan kente, kentten
kıra göç (rural to urban to rural mgraton) ve kır ötes hareket (transrural move-
ment) türünden kavramlarla (Öztürk vd., 2018; Öztürk vd., 2014) lklendrle-
blecek eklde akıl dıı olarak görülen ancak göçmen nazarında uzun vadel deer
yönelml akılcılıa karılık geleblecek akılla duyguların ç çe geçt karmaık br
boyut taımaktadır:
insan & toplum
20
Rize’ye öyle bir aidiyet hissetmedim. Ēu bakımdan ben, kendi yolumu, rotamı çizdim.
Hayatımı burada (Rize’de) sürdürmem mümkün deildi. Sadece baba topraı olarak
fırsat buldukça ziyaret etme olarak düündüm. Hatta imdi olduu gibi emekliliimde
ev yaptırıp da vaktimi burada geçireceimi de hiç düünmemitim. … Ben, hep eyin
özlemini çektim Urla, Bodrum ve bunun gibi yerlerde bahçeli bir ev. Maddi durum ye-
terli olmadı veya sevebileceim bir yer bulamadım. Bulduunuz da astronomik eyler o
da bana fazla geldi. … Ğin gerçei, arkadalarım beni burada ev yapmaya zorladılar. Ka-
radeniz’i ziyaret etmek isteyenler, kalma yeri bulmada sıkıntı çekiyorlar. Arkadalarımı
misar edebilmek için yaptım bu evi yani. … Evi yaptırdım ama her sene gelemeyebil-
irim o hiç belli olmaz. Ēartlara göre on be gün, bir ay ama kesinlikle dört ay deil en
fazla bir ay. Arkadalarımla yapacaımız programa göre en fazla bir ay, bir buçuk ay
kalıp, süre bitecek. O kadar. Onun dıında düünmüyorum. Diyeceksiniz ki üç buçuk,
dört ay neden durdunuz? O zaman inaat bitsin diye kalıyordum. … Ēöyle düündüm;
babadan kalma bir toprak, orada bir evim olsun, gittiimde de rahat kalabileceim bir
yer olsun. Ğstediiniz gibi rahat kalabileceiniz bir otel bulamıyorsunuz. (Erkek, emekli
üst düzey yönetici)
Her eye ramen kendleryle görüülen katılımcıların beyanları çerçevesnde
kesn dönü gerçekletrlemese ble toprak ve hatıraların göçmenn rtbatını canlı
tuttuu böylelkle kopu hssyatı yaanmadıı müahede edlmtr:
Dönmeme kri hiç aklımdan geçmedi. O gün de geçmedi, bugün de geçmiyor. Hiç geç-
medi çünkü ben her yıl geldim buraya (Rize’ye). Her yıl köye geldim. Elli yıldan fazladır
geliyorum köye. (19)63’ten (19)75’lere kadar talebeyiz, bekârız. Mecburen buradayız.
Koa koa geliyoruz hem de özleyerek. Evlendikten sonra (19)75-(19)80’lerden sonra
buradan kopabilirdik. Hiç kopmadık ve ben, burayı gerçekten seven biriyim. Hiç kimse
gelmese, benim buralara gelip buraları koklamam gerekir. Buranın kokusu bana yetiyor.
Mesela; dün öyle deirmen taraarına gittim. O kokularla çocukluumu hatırlıyorum.
O bana zevk veriyor yani. Dolayısıyla buradan kopmak hiç aklımdan geçmedi. Bu köye
gitmem daha gelmem gibi bazen insanlar böyle konuurlar, bir eye kızar. Ğte daha
buraya ayak basmam, bilmem ne. Çok ükür, hiç öyle bir sıkıntı da olmadı. Her yıl, bir
hafta da olsa on gün de olsa yirmi gün de olsa. Önceki sene mesela hanımla geldik yirmi,
yirmi be gün durduk. Kurban Bayramı’nı burada yaptık. Sonra döndük, gittik. Ğlk defa
geçen sene gelemedim. Biletimi almıtım, iki gün sonra gelecektim. Onun dıında bu-
raya balıyım diyebilirim yani. Seviyorum. (Erkek, emekli akademisyen)
Rze’ye kesn dönü yapılmı olsa dah kendleryle görüülen bu tasnfe dâ-
hl breyler açısından kır ve kent hayatının brlkte sürdürülmeye çalııldıı da göz
önünde tutulduunda blhassa madd mkânların varlıı ve dünya nmetlernden
haberdar olunması, kent konforuna alımı olanlar çn kırda da bu sevyenn aran-
ması sayesnde çoklu yerleme dayalı olarak geltrlen hâl, tavır ve eylemler sa-
yesnde zaman, mekân ve artlara göre brden çok mekânda “son duraı olmayan
hayatların” sürdürüldüü görülmektedr.
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
21
Sonuç
Bu makalede vaktyle asl-mene mekânından ve cemaatnden ayrılarak gdlen
hedef-menzl mekânlarda hayatlarını sürdüren breylern ve arkadan gelen nesln
asl-mene olarak gördükler ev, toprak, cemaat ve benzerleryle sürdürmeye çalı-
tıkları baın anlaılması hususunda kesn dönülern m yoksa terk edlern m
yaandıı anlaılmaya çalıılmıtır. Bundan dolayı öncelkl olarak aratırma soru-
nuna muhatap olan katılımcıların geçm, asl vatan, yurt, memleket, ocak olarak
fade ettkler Rze le rtbatları bu çerçevede anlaılmaya çalıılmıtır. Bu mak-
sattan ötürü kendleryle görüülen katılımcıların kahr ekseryetnn asl olarak
gördükler, tabr ve tasvr ettkler Rze’den ayrılı sebepler, ekller, gerye dönüp
dönememe htmaller ve gelecee dönük düünceler en genel hâlyle kendleryle
yapılan mülakatlar balamında örenlmeye çalıılmıtır. Bu türden br hareketl-
l anlayablmek çn modernln çou kez duygu, balılık ve adyet dkkate al-
mayan tavrı karısında breyler, karar verme ve eyleme dönütürme aamalarında
akılcılık, fayda-malyet, kâr-zarar temelnde hareket etmemekte, zaman, mekân ve
artlara göre bazen pür akıl veya duygu le bazen de akılla duyguların ç çe geçm
hâlyle hareket edeblmektedrler.
Öyle k göçmen, asl olarak kabul ett mekândan her ne sebeple çıkmı olur-
sa olsun gtt ve yerlet mekânda kurduu lkler çerçevesnde yepyen br ha-
yatı sürdürmemektedr. Asl-mene mekânın koulları, oradak lkler, duygular,
hedef-menzl mekânda kurulan lkler, bu k mekân ve cemaat topluluklarından
kaynaklanan demler, htyaçlar ve benzer eylern karmaık br hâl, göçmenn
her dam yanında âdeta bagaj gb taıdıı br gerçekl olmaktadır. Yanı sıra her an
daha da hızlı br eklde küreselleen dünya nzamı balamında mkânların çok daha
blnyor olması, ulusal sınırların ötesnde “son duraı olmayan” hayatların sürdürü-
leblece algısının gderek kuvvetlenmes, Bauman’ın zkrett “akıkan modernlk”
(2017) le lkl br mahyet arz etmektedr. Ancak kendleryle görüülen katılım-
cıların beyanları balamında asl olarak görülen mekân ve cemaat, akıkanlıın ve
son duraın olmaması algısına zıt br bçmde göçmen tarafından terk edlmemes
ve arkadan gelen nesle mras ve emanet olarak bırakılması gereken br yer ve haslet
olarak kabul edlmektedr. Terk etmeme hususu se göçmen nazarında sürekl olarak
Rze sınırları çnde yaamayı htva etmemekte ancak kat surette kesn br dönüe
de karılık gelmemektedr. Bu balamda kendleryle görüülen katılımcıların kahr
ekseryet, çoklu mekânda gerekl görülen hâl, tavır ve eylemlerle hayatlarını sürdür-
meye çalıtıklarını ve bunu yapmaya çalıırken ktsad getrsnden çok götürüsü
olmasına ramen tarım faalyetlern (özellkle çay hasadı) yürütmeye gayret gös-
insan & toplum
22
terdklern, asl olarak gördükler mekânlarda var olan meskenler onararak, yoksa
yenlern na ederek kökenlerne olan balılıklarını devam ettrmeye ve esas olarak
bu duyguları arkadan gelen evlatlarına ntkal ettrmeye çabaladıklarını dle getr-
mlerdr. Bu balamda kendleryle görüülen katılımcıların beyanlarında az da olsa
gerye dönüler olmakla brlkte çou kez kesn br eklde gerye dönülemed an-
cak buna ramen “ana vatan”, “ocak”, “yurt” ve benzer bçmlerde ntelendrlen asl
topraın terk edlmed müahede edlmektedr.
Asl-mene ve hedef-menzl mekânlar arasında blhassa kültür ve adyet bakı-
mından çou kez br sıkıma hâl yaayan göçmen, kendsn göç lteratürünün ta-
rf ett eklyle tpk br göçmen olarak görmemekte olsa olsa gurbetç tabrnn
kendler çn münasp br sıfatlandırma olduunu beyan etmektedr. Asl-mene
mekân ve cemaatten tamamen kopulmadıı ancak asl-mene mekân ve cemaa-
te de tamamıyla balı olunmadıı yönünde beyanların olması, “elbet br gün ger
dönülecen” dle getren tpk gurbetç vasfının da yerne getrlmednn br
gösterges olmaktadır. Çünkü gerye dönü ve geryle olan rtbatın sürdürülmes
eler, çocuklar, torunlar, -meslek, sosyal, kültürel, etm, salık ve benzer et-
kenler nedenyle kesn olmayan beyanların göçmen tarafından öne sürülmesn
çok daha görünür kılmaktadır.
Br yandan doup büyünülen mekândan farklı ehrlerde sürdürülen hayatın
htva ett youn hayat rtmnn yerne sakn br ortamın, toplumsal kaynama-
nın, yakın lklern, hatıraların, doal hayatın terch edld ve bunlara duyulan
özlemn etksyle olaan kamet yer olan büyük ehrlerden asl-mene mekânlara
breyler “tlmekte” der yandan se doup büyünülen mekândan farklı olarak he-
def-menzl mekânlarda var olan madd ve manev mkânlar breyler büyük ehr-
lere “çekmektedr”. Zaman, mekân ve artlar breyler bazen kırdan tp kentlere
çekmekte bazen de kentten tp kıra çekmekte, bu t-çek tek taraı olmamakta,
brbrn besleyecek, ç çe geçecek ve bazen engellerle karılaılacak (ntervenng
obstacle) (Lee, 1966) eklde çou zaman karmaık bçmlerde breylern br yerden
baka yerlere gd ve dönüler makro sosyolojnn, modernlemec yaklaımın ve
en genel göç lteratürünün kategorze, tarf ve formülze etmeye çalıtıkları hâlyle
gerçeklememektedr. Bu balamda kısıtlı, sürekl veyahut tamamıyla ger dönerek
doulan ve büyünülen mekânlarda hayatın sürdürülme gayret ve mücadelesnn
olduu ve bu balılıın arkadan gelen nesle aktarılablmes çn çaba sarf edld-
ön plana çıkmıtır. Göçmen mücadelesn, çou durumda brden çok mekânda,
mekânların ve cemaatn balamına münasp brden çok hâl ve tavırla sürdürmeye
çalımaktadır.
Cenk Beyaz, Son Durağı Olmayan Hayatlar
23
Böylelkle kesn dönü ya da terk edlerden zyade yaygın hayat örüntüsü
olarak en az k konumlu hanelerde (dual-locaton households), knc ev (second
home) kavramına denk gelecek bçmde, o mekânların gerektrd tavır ve davranı
bçmleryle göç hareketllne dâhl olunarak çoklu mekânda melez hayat (multp-
lace hybrd lfe) bçmler görülmektedr (Öztürk vd., 2018; Öztürk vd., 2014; Hal-
facree, 2012, s. 212; Green vd., 1999). Fakat knc ev kavramıyla lgl lteratürün
aırlıklı olarak üzernde durduu hâlyle tatl ve turzm maksatlı br gerye dönü
veyahut kırda hayatın sürdürülmes bçmnden (Urry, 1995, s. 191) farklı olarak
mülakat kümesnde yer alanlar arasında asl, mene, kaynak, toprak, vatan, mem-
leket, ocak, yurt ve benzer tarerle fade edlen mekânların korunup kollanması,
hatıraların canlandırılması, oradak cemaatle lklern sürdürülmes ve arkadan
gelen nesle bu hasletlern aılanmak stenmes (Stedman, 2006) maksatlarıyla r-
tbat, Rzel göçmen tarafından türlü ekllerde sürdürülmektedr. Bu balılık ve
adyet hâl sadece asl mekânlar çn söz konusu olmamakta, hedef yerlerde de
ulusal veya uluslararası hemehr dernek ve vakıarı aracılııyla adyet ve balılık
drençler göçmen tarafından gösterlmektedr (Fast, 2006, ss. 4-5; Karpat, 2003).
Bu bçmyle ulus ötescln (transnatonalsm) varsayımlarıyla breylern beyan-
ları lkl olmaktadır.
Dolayısıyla breylern zaman zaman geçme gderek zaman zaman geçm
anlarına taıyarak sürdürmeye, korumaya ve arkadan gelen nesllerne öretme-
ye, aktarmaya gayret gösterdkler hasletler, br yandan yenlenen ve sürekl gün-
cellenen mekânda cemaatle yaatmaya çalıtıkları der yandan se car durumu
ve düünces le çou zaman fzken ve ruhen esasen hasretn çektkler, özlemn
duydukları ve nostaljsn yaptıkları asl mekâna ve cemaate tam manasıyla ger
dönmeye de damî eklde stekl olmadıkları görülmektedr. Böyle br manzaranın
ortaya çıkmasında se breylern sahp olduu zaman ve mekân sınırı tanımayan ve
“son duraı olmayan” br hayat anlayıı etkl olmaktadır.
24
Lives Without a Last Stop
Rural Migrant, Return Migration, and
Practice of Multiple Place
Introduction
e classical migration literature, which generally focuses on going from the place
of origin to the destination, assumes migrants who migrate from rural to urban ar-
eas to have generally left the place and community they are considered to originate
from and to have weakened their contact with them (Ravenstein, 1885; Stouffer,
1940; Petersen, 1958; Lee, 1966; Todaro, 1976; Piore, 1979; Massey et al., 1993).
Different from this mainstream expression now exists a tendency to focus on
micro-processes rather than macro-cases in order to understand and explain the
effect of migrants’ actions and context on the migration process. us theories
focusing on the possible continuity of a migration movement have gradually be-
come more remarkable in the literature on migration (Massey et al., 1993, p. 432;
Faist, 2006; Haas, 2008; Castles & Miller, 2008; Vertovec, 2009; Sirkeci & Göktuna
Yaylacı, 2019). Hence, understanding migration is aimed within the scope of this
study by considering rural-to-urban migrations as movements that have ended at
the target destination and by accepting return migrations as a denitive return to
the place and community of origin. e present study has been performed by mak-
ing use of a realistic methodological analysis of Rze migrants and their departure
and return stories and experiences.
Dr., Recep Tayyip Erdoğan University. cenk.beyaz@erdogan.edu.tr
© Scientific Studies Association
DOI: 10.12658/M0329
insan & toplum, 2019.
insanvetoplum.org
the journal of humanity and societ y
insan toplum Extended Abstract
Cenk Beyaz
25
Cenk Beyaz, Lives Without a Last Stop
e context of return migration is rst discussed within the scope of this anal-
ysis, as well as if migrating or being far from one’s homeland had caused a break
for migrants. Next, whether or not a denitive return to the place of origin has
occurred is examined. Finally, migrants’ decision-making and activity patterns are
analyzed by considering the reasons and consequences for maintaining life through
their behaviors, attitudes, and activities in and as required by multiple places in
terms of leaving, losing contact, and returning. In the conclusion, this study aims
to understand migrants’ positions and movement patterns within the scope of the
interviewed participants’ statements.
Return Migration
A move that consists of leaving one’s place of origin, living at one’s destination for
at least a year, and then returning to the place of origin is called return migration
(Gmelch, 1980, p. 136; Farrell et al., 2012, p. 32; Organisation for Economic Coop-
eration and Development, 2018). As discussed within the scope of the internation-
al migration literature, one generally focuses on migrating to and from locations
that pass national borders in in return migrations (Perruchoud & Redpath-Cross,
2009, p. 24).
Gmelch (1983, p. 46) has specied the three most general factors that play a
role in deciding to return migrate: a) Patriotic-social, b) Familial-personal, and c)
Economic-occupational. Again, the inclination exists in the literature to consider
the migrant’s success or failure as being among the main motivations for return
migration (Cassarino, 2004, pp. 257–274; Carling et al., 2015). For instance, the
migrant’s main objective in neoclassical economics is to be successful in migrating
to a foreign land; the migrant’s return from the migration destination back to the
place of origin is an indicator of failure (Farrell et al., 2012; Cassarino, 2004). For
the working migrant, a return migration would be considered successful in neoclas-
sical economics only if the worker has gone to the destination and then returned
from it after achieving the goals (Constant & Massey, 2002). For the structuralist
approach, the most important motivation for the migrant who has decided to re-
turn is to have exceeded the level of opportunities that existed prior to the migra-
tion. e return migration can be dened as successful or unsuccessful depending
on whether one has been able to achieve these opportunities.
Corroborating these approaches, Cerase (1974) classied returning migrants
by separating return migration into four types: return due to failure (compulsory
26
insan & toplum
return because of failure at the place of destination), return due to conservatism
(denitive returning and constantly making nancial/emotional preparations for
this process; Piore, 1979), return due to retirement (Callea, 1986), and return due
to innovation (returning to the place of origin with the occupational skills gained
during the migration process).
Differing from these, migrants don’t always consider returning or connecting
with their past within the scope of nancial factors. For returnees or those who
aim to maintain their connection with their past, concrete indicators exist that
act as resources for maintaining contact with their place and community of ori-
gin, such as family and relative relations coming to the forefront (e.g., wedding
ceremonies, funerals, etc.), as well as harvests, clean air, natural living, nostalgia,
and old friends (Bovenkerk, 1974, p. 21; Gmelch, 1980, p. 139; Karpat, 2003, pp.
253–257, 267; Farrell et al., 2012, p. 34; Carling et al., 2015, p. 19). In particular,
property holdings such as a house or land owned by the migrant in the place origin
and strong links between the land and identity, belonging, and survival that the
migrant relates to are among the factors that keep the connection alive even with-
out any nancial gain (Gmelch, 1983, p. 7).
Are Homesickness (Gurbet) and Migration a Rupture?
In this study, migration can be seen to express a temporal separation that can be
called “being far from home,” as opposed to actually leaving one’s place of origin.
us, even those who spend most of the year far from their place and community
of origin do not consider themselves as typical migrants. Although they have in
fact exactly separated from the land they embraced and they are far from their
place of origin, participants stated that they signicantly miss and long after their
homeland and community. Certain defense mechanisms emerge at the destination
because those who in fact have ruptured but have difficulty expressing or reveling
this do not accept their separation from their place of origin nor think of them-
selves as being in this situation.
e rst of these defense mechanisms is to not accept being the typical migrant
character, to bring the importance of their place of origin to the forefront, and to
emphasize describing the place of destination as a “foreign land” and themselves
as a “foreign worker.” For this purpose, migrants stated that “we are not migrants,
we didn’t migrate or leave our relatives behind; one can only call us quest work-
ers.” Another defense argument is that visiting their hometown communities and
27
Cenk Beyaz, Lives Without a Last Stop
associations, which are “safe ports” in migrants’ new regular place of residence,
indicates that returning is not possible. us, migrants try to mimic their place of
origin through community; to protect the community they have embraced in the
city; and to be in unity, cooperation, and solidarity with them.
Especially for those far from the place origin they accept as “home,” migrants con-
struct a “nostalgic identity” through the locales and community they consider to have
been left behind (Al-Ali & Koser, 2002). Even though the nostalgia migrants develop
is related to missing the past, it is actually also related with accepting the distinctions
among the destination, the community that a relationship has been established with,
and those accepted as being from the place of origin (Boym, 2009, pp. 37–38).
Is a Denitive Return Possible?
Given the statements and actions of the interviewed participants, certain patterns
can be seen to exist in which a denitive return and urban-rural lives are maintained
together. From this aspect, the remarkable point here is that the attractiveness of
memories within the scope of the desire to maintain rural and urban lives together
and trying to keeping them alive for future generations has become more promi-
nent. us on one hand, the migrant who misses “fresh milk, freshly picked fruits
and vegetables, and clean air” (Önder, 2011, p. 243) has also not foregone the op-
portunities offered by turban life. Hence, in the statements of participants, many
can be seen who have not been distracted by the shambles of the metropolis but who
are absolutely drawn to Rize. Although this does not mean an absolute separation
from the place of origin, the migrant’s relationship with rural life has turned into an
“excursion” relationship that probably has a determinate time (Febvre, 1995).
From this aspect and given the participants’ statements the possibility of a
denitive return can be said to depend on the time, place, and conditions for trying
to maintain life in multiple places. Beyond this, being a migrant who identies with
and categorizes themselves with completely belonging to a place in their minds
creates a perception with no last stop and reminds one of the Liquid Modernity
Bauman (2017) wrote about.
The Practice of Multiple Places
In order to maintain a process that is based on not losing contact with the space
and community one considers to be one’s origin, migrant individuals have been
28
insan & toplum
shown to travel between the places of origin and destination, to maintain their
commitments, and to socialize based on the attitudes and behaviors required by
the places of origin and destination and other places thanks to the material and
moral contributions, which though irrational in the short-term are rational in the
long-term to their roots (Farrell et al., 2012, p. 34; Alkan, 2011, pp. 182–183; Faist,
2006, pp. 4–5). Hence, migrants again build upon cultural diversity and social re-
lationships related to their place of origin, continuously depend on that place and
its conditions, and aim to protect their spatial and social identity to convey it to
future generations.
e migration movement, which has been generally formulated as movement
from one place to another, has a complex aspect that can be considered irrational
and can be related to concepts such as circulation and second home (Halfacree,
2012), dual location households, dual settlement, multiple-place hybrid living, ru-
ral-to-urban-to-rural migration, and trans-rural movement (Öztürk et al., 2018;
Öztürk et al., 2014). However, it also corresponds to the long-term value-oriented
rationalism in migrants’ minds wherein the mind and emotions intertwine.
Conclusion
is study has aimed to understand if denitive returns or abandonment occurs in
order to understand the connection that individuals who have moved from their place
and community of origin to live in a place of destination have with the next generation
and their aim to maintain contact with their original home, land, and community.
e complex situation that consists of the conditions from the place of ori-
gin place and the relationships and emotions there, the relationships established
with place of destination, the changes that have arisen from these two places and
communities, and the requirements become baggage that the migrant carries ev-
erywhere. From this aspect, the vast majority of interviewed participants stated
trying to maintain their lives with the necessary attitudes, behaviors, and activities
and to maintain agricultural activities (especially the tea harvest even though the
costs exceed the revenues), and to convey the commitment to their roots to future
generations by restoring their old houses or buying new ones if no old home ex-
ists. Beyond the formal rationality proposed by modernity, migrants return to or
maintain their connection with their place and community of origin by making de-
cisions that can be understood through ethical substantive rationality as described
by Weber (1995, pp. 44–47) and is positioned between rationalism and irratio-
29
Cenk Beyaz, Lives Without a Last Stop
nalism. From this aspect, migrants act neither purely rationalistically nor purely
irrationally when making decisions or putting them into action.
By sometimes returning to the past and sometimes carrying the past to the pres-
ent, individuals can be seen to try maintaining and protecting their past, as well as
conveying it to future generations and living with their society in a continuously up-
dated place. ey actually do not always want to denitively return to their place or
community of origin, which they physically and emotionally miss. In this situation,
individuals’ worldview with no border or “last stop” plays an important role. is
worldview corresponds to a concept that Bauman has described as Liquid Modernity.
Kaynakça | References
Al-Al, N. ve Koser, K. (2002). New approaches to mgraton?: Transnatonal communtes and the transformaton of
home. Londra ve New York: Routledge.
Alkan, M. N. (2011). Yen br fenomen olarak çft yönlü göç. F. Ēen (Ed.). 50. yılında göç çnde (ss.180-193). Ankara:
Kültür ve Turzm Bakanlıı.
Bartram, D., Poros, M. V. ve Monforte, P. (2017). Göç meselesnde temel kavramlar. I. Aabeyolu-Tuncay (Çev.). An-
kara: Hece Yayınları.
Bauman, Z. (2017). Akıkan modernte. S. O. Çavu (Çev.). Ğstanbul: Can Yayınları.
Berger, J. ve Mohr, J. (2018). Yednc adam: Avrupa’da br göçmen çnn hkâyes. Cevat Çapan (Çev.). Ğstanbul: Mets
Yayınları.
Belk-Kıray, M. (1998). Sosyo-ekonomk hayatın deen düzen: Dört köyün monografk karılatırması. O. Baydar
(Ed.). 75. yılda köylerden ehrlere çnde (ss. 151-162). Ğstanbul: Tarh Vakfı.
Bovenkerk, F. (1974). e socology of return mgraton: A bblographc essay. e Hague: Njhoff.
Boym, S. (2009). Nostaljnn gelece. F. B. Aydar (Çev.). Ğstanbul: Mets Yayınları.
Callea, S. (1986). Dfferent forms, reasons and motvatons for return mgraton of persons who voluntarly decde
to return to ther countres of orgn. Internatonal Mgraton, 24(1), 61-76.
Carlng, J., Bolognan, M., Erdal, M. B., Ezzat, R. T., Oeppen, C., Paasche, E., Pettersen, S. V., Sagmo, T. H. (2015).
Possbltes and realtes of return mgraton. Oslo: Peace Research Insttute.
Cassarno, J. P. (2004). eorsng return mgraton: e conceptual approach to return mgrants revsted. Interna-
tonal Journal on Multcultural Socetes (IJMS), 6(2), 253-279.
Castles, S. ve Mller, M. J. (2008). Göçler çaı: Modern dünyada uluslararası göç hareketler. B. U. Bal ve Ğ. Akbulut (Çev.).
Ğstanbul: Blg Ünverstes Yayınları.
Cerase, F. (1974). Expectatons and realty: A case study of return mgraton from the Unted States to Southern
Italy. Internatonal Mgraton Revew, 8(2), 245–262.
Cole, S. (1999). Sosyolojk düünme yöntem. B. Demrkol (Çev.). Ankara: Vad Yayınları.
Constant, A. ve Massey, D. (2002). Return mgraton by German guestworkers: Neoclasscal versus new economc
theores. Internatonal Mgraton, 40(4), 5-38.
Fast, T. (2006). e transnatonal socal spaces of mgraton (COMCAD Workng Papers, 10). Belefeld: Unverstät
Belefeld, Fak. für Sozologe, Centre on Mgraton, Ctzenshp and Development (COMCAD).
Farrell, M., Mahon, M. ve McDonagh, J. (2012). e rural as a return mgraton destnaton. European Countrysde,
4(1), 31-44.
30
insan & toplum
Febvre, L. (1995). Rönesans nsanı. M. A. Kılıçbay (Çev.). Ankara: Ğmge Ktabev Yayınları.
Gedk, A. (1996). Internal mgraton n Turkey, 1965-1985: Test of some conctng fndngs n the lterature. Wor-
kng Papers n Demography. 66. Canberra: e Australan Natonal Unversty.
Gddens, A. (2010). Modernte ve breysel-kmlk: Geç modern çada benlk ve toplum. Ü. Tatlıcan (Çev.). Ğstanbul: Say
Yayınları.
Gmelch, G. (1983). Who returns and why: Return mgraton behavor n two North Atlantc socetes. Human Orga-
nzaton, 42(1), 46-54.
Gmelch, G. (1980). Return mgraton. Annual Revew of Anthropolog y, 9, 135–159.
Green, A., Hogarth, T. ve Shackleton, R. (1999). Long dstance lvng: Dual locaton households. Brstol: Polcy Press.
Güvel, A., Ganzeboom, H. B. G., Platt, L., Nauck, B., Baykara-Krumme, H., Eroglu, S., Bayrakdar, S., Sozer, E. K. ve
Sperngs, N. (2016). Intergeneratonal consequences of mgraton: Soco-economc, famly and cultural patterns of
stablty and change n Turkey and Europe. Londra: Palgrave Macmllan.
Haas, H. de (2008). Mgraton and development: A theoretcal perspectve. Internatonal Mgraton Insttute Workng
Paper 9. Oxford: Unversty of Oxford.
Haas, H. (2008). Mgraton and development: A theoretcal perspectve. Internatonal Mgraton Insttute Workng Pa-
per. 9. Unversty of Oxford.
Halfacree, K. (2012). Heterolocal denttes? Counter-urbansaton, second homes and rural consumpton n the era
of mobltes. Populaton, Space and Place, 18(2), 209–224.
Ğçduygu, A., Srkec, Ğ. ve Aydıngün, Ğ. (1998). Türkye’de çgöç ve çgöçün ç hareketne etks. A. Ğçduygu (Der.).
Türkye’de çgöç çnde (ss. 207-244). Ğstanbul: Tarh Vakfı.
Ğçduygu, A. ve Srkec, Ğ. (1998). Cumhuryet dönem Türkye’snde göç hareketler. O. Baydar (Ed.). 75. yılda köyler-
den ehrlere çnde (ss. 249-268). Ğstanbul: Tarh Vakfı.
Ğslamolu, E., Yıldırımalp, S. ve Benl, A. (2014). Türkye’de tersne göç ve tersne göçü tevk eden uygulamalar:
Ğstanbul l örne. Sakarya kts at Dergs, 3(1), 68-93.
Karpat, K. H. (2003). Türkye ’de toplumsal dönüüm. A. Sönmez (Çev.). Ankara: Ğmge Ktabev Yayınları.
Karpat, K. H. (1973). Structural change, hstorcal stages of modernzaton, and the role of socal groups n Turksh
poltcs, Socal change and poltcs n Turkey: A structural-hstorcal analyss. Socal change and poltcs n Turkey: A
structural-hstorcal analyss. Leden: E. J. Brll, 11-92.
Keyder, Ç. (1998). Türkye’de tarımda küçük meta üretmnn oluumu. O. Baydar (Ed.). 75. yılda köylerden ehrlere
çnde (ss. 163-172). Ğstanbul: Tarh Vakfı.
Kng, R. (2012). eores and typologes of mgraton: An overvew and a prmer. Wlly Brandt Seres of Workng
Papers n Internatonal Mgraton and Ethnc Relatons (3/12), Malmö: Malmö Insttute for Studes of Mgraton,
Dversty and Welfare (MIM) Malmö Unversty.
Kng, R., Chrstou, A. ve Ahrens, J. (2011). ‘Dverse mobltes’: Second generaton Greek-Germans engage wth
homeland as chldren and as adults. Mobltes, 6(4), 483-502.
Kng, R. (1978). Return mgraton: A neglected aspect of populaton geography. Area, 10(3), 175-182.
Kolars, J. (1973). e ntegraton of the vllager nto the natonal lfe of Turkey. Socal Change and Poltcs n Turkey:
A Structural-Hstorcal Analyss. Leden: E. J. Brll, 182-202.
Kunurolu, F. K. (2015). Turksh return mgraton from Western Europe: Gong home from home. Yayımlanmamı dok-
tora tez. Hollanda: Tlburg Ünverstes.
Layder, D. (2015). Sosyolojk aratırmanın prat: Teor ve sosyal aratırmanın lklendrlmes. S. Ünal (Çev.). Ankara:
Heretk Yayınları.
Lee, E. S. (1966). A theory of mgraton. Demography, 3(1), 47-57.
Massey, D. S., Arango, J., Hugo, G., Kouaouc, A., Pellegrno, A. ve Taylor, J. E. (1993). eores of nternatonal
mgraton: A revew and apprasal. Populaton and Development Revew, 19(3), 431-466.
31
Cenk Beyaz, Lives Without a Last Stop
Mtchell, C. J. A. (2004). Makng sense of counterurbanzaton. Journal of Rural Studes, 20(1), 15-34.
Mortan, K. ve Sarfat, M. (2011). Vatan olan gurbet: Almanya’ya ç göçü’nün 50. yılı. Ğstanbul: Türkye Ğ Bankası
Kültür Yayınları.
OECD. (2018). Internatonal mgraton outlook 2018. Pars: OECD Publshng.
Önder, S. W. (2011). Bzm burad a mkrop olmaz: Br Karadenz köyünde tedav ve fa usuller. M. Doan (Çev.). Ğstanbul:
Boazç Ünverstes Yayınev.
Özkan, M. (2017). Hemn öyküler. Ğstanbul: Aras Yayıncılık.
Öztürk, M., Jongerden, J. ve Hlton, A. (2018). e (re)producton of the new peasantry n Turkey. Journal of Rural
Studes, 61, 244-254.
Öztürk, M., Hlton, A. ve Jongerden, J. (2014). Mgraton as movement and multplace lfe: Some recent develop-
ments n rural lvng structures n Turkey. Populaton, Space and Place, 20(4), 370-388.
Perruchoud, R. ve Redpath-Cross, J. (2009). Göç termler sözlüü. B. Ççekl (Çev. Ed.). Cenevre: Uluslararası Göç
Örgütü (IOM), Nu. 31.
Petersen, W. (1958). A general typolog y of mgraton. Amercan Socologcal Revew, 23(3), 256-266.
Pore, M. J. (1979). Brds o f passage: Mgrant labor and ndustral socetes. Cambrdge: Cambrdge Unversty Press.
Portes, A. ve Rumbaut, R. G. (2006). Immgrant Amerca: A por trat. Calforna: Unversty of Calforna Press.
Portes, A., Guarnzo, L. E. ve L andolt, P. (1999). e study of transnatonalsm: Ptfalls and promse of an emergent
research feld. Ethnc and Racal Studes, 22(2), 217-237.
Ravensten, E. G. (1885). e laws of mgraton. Journal of the Statstcal Socety of London, 48(2), 167-235.
Sayer, A. (2016). Sosyal blmde yöntem: Realst br yaklaım. S. Gürses (Çev.). Ğstanbul: Küre Yayınları.
Schuetz, A. (1945). e homecomer. Amercan Journal of Socolog y, 50(5), 369-76.
Srkec, Ğ. ve Göktuna-Yaylacı, F. (2019). Küresel hareketllk çaında göç kuramları ve temel kavramlar. Kuramsal
ve uygulama boyutları le Türkye’de sıınmacı, mültec ve göçmenlerle sosyal hzmetler çnde (ss. 15-39). Londra:
Transnatonal Press London.
Stedman, R. C. (2006). Understandng place attachment among second home owners. Amercan Behavoral Scentst.
50(2), 187-205.
Stouffer, S. A. (1940). Intervenng opportuntes: A theory relatng moblty and dstance. Amercan Socologcal Re-
vew, 5(6), 845-867.
Strauss, A. (1987). Qualtatve analyss for socal scentsts. Cambrdge: Cambrdge Unversty Press.
Tabak, H. (2016). Metodolojk ulusçuluk ve Türkye’de dı poltka çalımaları. Uluslararası lkler, 13(3), 21-39.
Tekel, Ğ. (2008). Göç ve ötes. Ğstanbul: Tarh Vakfı Yurt Yayınları.
Tekel, Ğ. ve Ğlkn, S. (1998). Tarımsal teknolojde lk gelmeler: Ğlk makneleme. O. Baydar (Ed.). 75. yılda k öylerden
ehrlere çnde (ss. 6-8). Ğstanbul: Tarh Vakfı.
Tezcan, M. (1989). Kentten köye göç. Ankara Ünverstes Etm Blmler Fakültes Dergs, 22(1), 37-42.
omas, W. I. ve Znaneck, F. (1918). e polsh peasant n Europe and Amerca: Monograph of An mmgrant group.
Boston: e Gorham Press.
Todaro, M. P. (1976). Internal mgraton n developng countres. Geneva: Internatonal Labour Offce.
Urry, J. (1995). Consumng places. Londra ve New York: Routledge.
Vertovec, S. (2009). Transnatonalsm. Londra ve New York: Routledge.
Weber, M. (1995). Toplumsal ve ekonomk örg ütlenme kuramı. Ö. Ozankaya (Çev.). Ankara: Ğmge Ktabev Yayınları.
Weber, M. (1968). Economy and socety. G. Roth ve C. Wttch (Ed.). New York: Bedmnster.
Wnter, E. (2018). Akıllı hssetmek: Duygularımız neden düündüümüzden daha rasyoneldr? P. Onur (Çev.). Ğstanbul:
Ğstanbul Blg Ünverstes Yayınları.