ArticlePDF Available

Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri: Ankara Örneği

Authors:

Abstract

Kent imgesi, kentin çevresel bileşenleri ile o bileşenlere atfedilen anlamlar ile oluşan, kentin zihindeki temsilidir. Kişinin belleğinde saklanan bu imge, insan ve çevre arasındaki ilişkide, çevreyi algılamak ve tanımak ve bu doğrultuda fiziksel ve psikolojik davranışların şekillenmesinde önemli bir role sahiptir. Ancak kavram, son yıllarda sermaye, yatırım ve turistik kaynaklardan küresel payını almak amacı güden kentsel markalaşmanın konusu olmuş, kentsel tasarım ve mimarinin yanı sıra büyük ölçekli projeler ile gitgide siyasetçiler tarafından üretilen bir kavram haline gelmiştir. Dünyada birçok kentte olduğu gibi Ankara'da da yaklaşık son on yıllık dönem içerisinde kentsel markalaşma, kente yeni bir marka imgesi yaratma iddiası ile üzerinde sıkça durulan bir kavram haline gelmiştir. 2005 yılından bu yana kentin dünya kentleri arasındaki yarış içerisinde ön plana çıkmasına yönelik olarak birçok farklı marka imajı ve bununla beraber kentsel büyük projeler ortaya konmuştur. Bu çalışmanın temel amacı; Ankara kenti örneği üzerinden belleklerdeki toplumsal imgenin (collective image) fiziksel ve anlamsal boyutunu ortaya koymak ve kentsel markalaşma stratejileri ile üretilen mekânların kentsel bellek içerisindeki yerini tartışmaktır. Yapılan anket çalışması ile, üretilmeye çalışılan marka imgesi ve beraberinde kent mekanında yaşanan dönüşümlerin, kentin birikerek gelen kent imgesinden uzak, dışarıdan empoze edilen ve kentlilerin belleklerinde yer bulamayan bir imge olarak kaldığı ortaya konmuştur. Bu farklılık temel olarak markalaşma stratejilerinin kentin tarihi ve kimliğine duyarlı olmamasından ortaya çıkan bir kopukluk olarak gözlenmektedir.
©
ISSN: 1307-9905
Sayı
Issue
19, Cilt
Volume
7, Mayıs
May
2016, 80-115
© Kent Araştırmaları Dergisi
(Journal of Urban Studies)
http://idealkentdergisi.com
Geliş Tarihi: 10.02.2016 / Kabul: 01.06.2016
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve
Kent İmgesi Üzerine Etkileri: Ankara Örneği
*
Zeynep Eraydın
Promim Çevre Düzenleme ve Kentsel Tasarım
Orta Doğu Teknik Üniversitesi
Öz
Kent imgesi, kentin çevresel bileşenleri ile o bileşenlere atfedilen anlamlar ile oluşan, kentin
zihindeki temsilidir. Kişinin belleğinde saklanan bu imge, insan ve çevre arasındaki ilişkide, çevreyi
algılamak ve tanımak ve bu doğrultuda fiziksel ve psikolojik davranışların şekillenmesinde önemli
bir role sahiptir. Ancak kavram, son yıllarda sermaye, yatırım ve turistik kaynaklardan küresel
payını almak amacı güden kentsel markalaşmanın konusu olmuş, kentsel tasarım ve mimarinin
yanı sıra büyük ölçekli projeler ile gitgide siyasetçiler tarafından üretilen bir kavram haline
gelmiştir. Dünyada birçok kentte olduğu gibi Ankara’da da yaklaşık son on yıllık dönem içerisinde
kentsel markalaşma, kente yeni bir marka imgesi yaratma iddiası ile üzerinde sıkça durulan bir
kavram haline gelmiştir. 2005 yılından bu yana kentin dünya kentleri arasındaki yarış içerisinde
ön plana çıkmasına yönelik olarak birçok farklı marka imajı ve bununla beraber kentsel büyük
projeler ortaya konmuştur. Bu çalışmanın temel amacı; Ankara kenti örneği üzerinden belleklerdeki
toplumsal imgenin (collective image) fiziksel ve anlamsal boyutunu ortaya koymak ve kentsel
markalaşma stratejileri ile üretilen mekânların kentsel bellek içerisindeki yerini tartışmaktır.
Yapılan anket çalışması ile, üretilmeye çalışılan marka imgesi ve beraberinde kent mekanında
yaşanan dönüşümlerin, kentin birikerek gelen kent imgesinden uzak, dışarıdan empoze edilen ve
kentlilerin belleklerinde yer bulamayan bir imge olarak kaldığı ortaya konmuştur. Bu farklılık temel
olarak markalaşma stratejilerinin kentin tarihi ve kimliğine duyarlı olmamasından ortaya çıkan bir
kopukluk olarak gözlenmektedir.
Anahtar Kelimeler: Kent İmgesi, Toplumsal İmge, Marka İmgesi, Kent Belleği, Kentsel
Markalaşma
©
ISSN: 1307-9905
Sayı Issue 20, Cilt Volume 7, Eylül
December
2016, 22-47
© Kent Araştırmaları Dergisi
(Journal of Urban Studies)
http://idealkentdergisi.com
Geliş Tarihi: 10.02.2016 / Kabul: 01.06.2016
Impacts of Urban Branding Strategies on Urban
Identity and Collective Image: The case of Ankara
*
Zeynep Eraydın
Promim Urban and Environmental Design
Middle East Technical University
Abstract
Urban image is the mental representation of the environmental components and their attributed
meanings. The image which is stored in mind has a crucial role in human-environment relation-
ship, ability to perceive and recognize the environment and being able to act and attain psychologi-
cal satisfaction. However, this concept had been the subject of urban branding that aims to capture
its global share from the capital, investment and touristic resources, and became a concept that is
produced increasingly by politicians as well as architects and urban planners. Like many other
cities around the world, Ankara also increasingly accentuated urban branding and a new brand
image for the city within the past decade. Since 2005, flagship projects with differing brand images
were implemented to make the city come forward in the competition among world cities. The main
objective of this study is to reveal the physical and semantic dimensions of collective image through
Ankara case, and to discuss the place of spaces produced by urban branding strategies within the
collective memory. The questionnaire study reveals that the imposed brand image and its transfor-
mations on urban space stay far from the accumulated urban image and lacks to hold a meaning
within the collective memory of citizens. This difference is observed to be because of the insensitive
strategies of urban branding towards city’s history and identity.
Keywords: Urban Image, Collective Image, Brand Image, Urban Identity, Place Branding
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
23
1. Giriş
İmge, çevrenin somut ve soyut bilgilerin birikimi ile oluşan zihindeki
temsilidir. Kişinin belleğinde saklanan bu imge, insan ve çevre arasındaki
ilişkide, çevreyi algılamak ve tanımak ve bu doğrultuda fiziksel ve
psikolojik davranışların şekillenmesinde önemli bir role sahiptir. Kentte
yaşayan her bireyin belleğinde o kente dair bir imge yer aldığı gibi
toplumsal olarak da o kentin çevresel bileşenleri ve o bileşenlere atfedilen
anlamlar ile oluşan bir toplumsal imge (collective image) bulunmaktadır.
Toplumsal imge ya da kent imgesi kentte yaşayanların, hem kent içerisinde
kendilerini konumlandırmaları hem de aidiyet hissini güçlendirmesi
açılarındannlük yaşamda önemli bir yere sahiptir. 1960’ların başında
ortaya konan kent imgesi kavramı, 1990’lardan itibaren kentsel markalaşma
kavramı ile yeniden ele alınmaya başlanmıştır. Kentsel markalaşmanın
temel amacı, mekâna dair ve diğer özellikleri kullanarak şehir için ilgi çekici
bir imge oluşturmak ve şehirlerarası küresel yarışta şehre bir artı değer
kazandırmaktır. Bu amaç doğrultusunda, kentsel tasarım ve mimari, kent
imgesinin, yeni kentsel çevrelerin oluşturulması ve büyük ölçekli projelerin
yapılması yoluyla dönüşümünde temel araçlar olarak öne çıkmaktadır. Bu
çerçevede, kent imgesi giderek siyasetçiler tarafından üretilen bir kavram
haline gelmektedir.
Ankara, 2005 yılından itibaren “Marka Kent Ankara” ve kentsel
markalaşma tartışmalarına sıkça konu olmaya başlamıştır. Bu tarihten
itibaren birçok aktörün kent için birbirinden farklı marka imgeleri ve
stratejileri ürettiği gözlenmiştir. Ortaya konan farklı marka imgeler
doğrultusunda üretilen kentsel projelerin bir kısmı kent mekânında yerini
bulmuş ve mekânı dönüştürmeye başlamıştır. Bu çalışmanın temel sorusu;
Ankara kentinde yaşayanların zihninde zaman içerisinde birikerek oluşan
kent imgesi ile karar vericiler tarafından üretilen marka imgesi birbiri ile ne
düzeyde örtüşmektedir? Bu temel soruya cevap vermek amacıyla Ankara
kentinde 731 kişi ile gerçekleştirilen anket çalışmanın temel veri toplama
aracı olarak belirlenmiştir. Anket çalışması sonucu elde edilen veriler ile
kent imgesinin iki bileşeni olan fiziksel belirleyiciler ve anlam ele alınarak,
kentlilerin belleğindeki kent imgesi ve marka imgesinin kent imgesine etkisi
ortaya konmuştur.
2. Kent İmgesi ve Kent Belleği
Zeynep Eraydın
24
19 (Mayıs 2016) 22-47
Kent imgesi, çevre ve insan arasındaki etkileşimde duyum, algı, biliş
süreçlerini barındırmakta ve çevrenin deneyimlenmesi ile zihinde
oluşmaktadır. İnsanın çevre ile olan psikolojik etkileşimi Gestalt
psikologlarına göre öncelikle duyular yolu ile başlar. Sürecin bu ilk aşama
evrensel bir özellik taşımaktadır ve birçok algı değerlendirme kriterlerine
göre çevresel veriler değerlendirilir. Gestalt’in ortaya koyduğu bu temel algı
prensiplerine Kevin Lynch 1960 yılında yazdığı Kent İmgesi kitabında
“okunabilirlik” kavramı çerçevesinde değinmiş ve parçaların bir arada bir
bütün olarak ve ayrı ayalgılanabilir olmasından bahsetmiştir. İnsan ve
çevre arasındaki etkileşimin ikinci aşaması olarak ele alınan algı (perception)
ve biliş (cognition), duyumsal süreçten farklı olarak kişiler özelinde
değişiklik göstermektedir. Bu değişikliğin temel nedenleri insanların
duyuları yolu ile elde ettikleri bilgileri değerlendirme süreçlerinde etkin rol
oynayan yaş, cinsiyet, eğitim vb. gibi kişisel farklılıklardır. Lynch (1960),
Warr ve Knapper (1968), Rapoport (1977) ve Lang (1987) bu farklılaşmanın
temelinde kültürün ve toplumsal belleğin yer aldığını belirterek ve çevreye
atfedilen anlamların bu farklılıklardan dolayı değişkenlik gösterdiği ve
dolayısı ile zihindeki imgenin kişiden kişiye göre değişkenlik gösterdiği
üzerinde durmuşlardır.
Kentsel çevre ve insan arasındaki etkileşim ve kişilerin kentsel çevre
deneyimleri ve değerlendirmeleri göz önünde bulundurulduğunda, kentte
yaşayan her birey kendi kent imgesine (personal image) sahiptir. Kevin Lynch
(1960) ‘e göre kişisel imge kişinin kendi değerlendirme ölçütlerine bağ
olduğu için öznel bir imgedir. Diğer yandan kent genelinde, kişisel
imgelerin çakışımından doğan bir toplumsal imge bulunmaktadır.
Toplumsal imge aynı zamanda kişisel imgelerin de gelişimine n veren
ortak ihtiyaçlar, fikirler ve geçmiş ve kültürel paylaşımlar gibi ortak
noktaları içinde barındırmaktadır (Lynch, 1960; Pocock ve Hudson, 1978).
Lynch 1960 yılındaki çalışmasında belirlediği üç kentte bilişsel
haritalama yöntemini kullanarak toplumsal imge diğer adı ile kent
imgesinin bileşenlerini ortaya koymayı amaçlamıştır. Analiz çalışmaları
doğrultusunda iyi bir kent imgesinin üç bileşeni üzerinde durmuştur; yapı,
kimlik ve anlam. Burada yapı; fiziksel elemanların mekânsal ilişkileri,
kimlik; mekânın ayırt edici özelliği anlam ise fiziksel elemanlara ya da
bütününe atfedilen anlamları göstermektedir. 1960 yılında yaptığı bu
çalışmada Kevin Lynch çoğunlukla fiziksel ilişkiler üzerinde yoğunlaşmış
ve imgenin mekansal belirleyicileri olan yol, kenar (sınır), bölge, düğüm
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
25
noktası ve işaret (nirengi) öğelerini ortaya koymuştur. Lynch’e göre bu beş
elemanın tek tek algılanabilirliği ve bir araya geliş biçimleri ile bir bütün
oluşturabilmeleri güç bir kent imgesinin ve dolayısıyla insan ve çevre
arasındaki psikolojik ilişkinin sağlıklı yürütülebilmesi için önemli
unsurlardır. Lynch’in 1960 yılında yaptığı bu çalışma ve sonucunda ortaya
koyduğu kent imgesinin mekânsal bileşenleri daha sonraki dönemlerde
birçok araştırmacıya da ışık tutan önemli bir çalışmadır. Ancak ilerleyen
zamanlarda kent imgesi ile yapılan çalışmalarda imgenin yalnızca mekânsal
boyutu değil ay zamanda anlamsal boyutunun önemi üzerinde
durulmuş, hatta imgenin anlam boyutunun çok daha ön planda olduğuna
değinilmiştir. Relp (1976)’in yerin kimliği üzerine yaptığı çalışmalarda
mekâna atfedilen anlamların önemi üzerinde durmuştur. Rapoport (1977)
insan ve çevre arasındaki ilişkiyi değerlendirdiği kitabında imge kavramını
ortaya koyarken, imgenin fiziksel boyutu yanı sıra anlamsal boyutunun
önemine vurgu yapmıştır. Lynch 1981 yılındaki kitabında duyu kavramı
üzerinde vurgu yaparak, imge kavramını yeniden ele almış ve mekânsal
olmayan değerlerin imgenin oluşumunda önemli bir yere sahip olduğunu
belirtmiştir.
Çevredeki fiziksel elemanların bir arada ve ayrı ayrı okunabilirliği kent
imgesinin en önemli bileşenlerinden biridir. Pocock ve Hudson (1978)’ın
imgenin belirleyici/belirtici boyutu olarak tanımladığı ve fiziksel elemanlar
ile ilgili olan imgenin bu ilk bileşeni imgenin oluşması için yeterli değildir,
ancak imgenin anlamsal boyutu ile birlikte ele alındığında bütüncül ve
güçlü bir kent imgesinden z edilebilir (Appleyard, 1980; Carmona, vd.
2003; Lang, 1987; Lynch, 1981; Madanipour, 1996; Rapoport, 1977). Çevresel
anlam, kentsel çevrede işaretler yolu ile üretilmekte, iletilmekte, gözlemciler
tarafından yorumlanmakta ve yeniden anlamlandırılmaktadır. Yapılı çevre
ile bağlı olan anlamlar kentin tarihi ve kimliği ile ilişkili olarak sosyal
değerleri ve sosyal yaşamı etkilemektedir. Bu doğrultuda güçlü ve iyi bir
kent imgesi aidiyet hissini ve kentsel çevre içerisinde psikolojik tatmini
güçlendirmektedir.
3. Kent İmgesi ve Kentsel Markalaşma
1960’lı yıllarda ortaya konan kent imgesi kavramı 1990’ yıllara
gelindiğinde Philip Kotler tarafından ortaya konan yeni bir yaklaşım olan
kentsel markalaşma kavramı ile yeniden popüler hale gelmiştir. Kent
Zeynep Eraydın
26
19 (Mayıs 2016) 22-47
imgesinin bu yeni yaklaşım ile yeniden gündeme gelmesi aslında 1970’lerde
yaşanan ekonomik krize dayanmaktadır. İkinci Dünya Savaşı sonrası
Fordizm ile beraber yaratılan olumlu ortam 1960’ların sonlarında yıkılmaya
başlamış ve yeni üretim sistem arayışlarını ortaya çıkarmıştır (Harvey,
1990). 1980’lerden itibaren ise mevcut üretim biçimlerinin yarattığı
ekonomik sıkıntıların çözümüne yönelik olarak neoliberal politikaların
benimsendiği küresel yarış dönemi başlamıştır (Leyshon ve Thrift, 1977).
Çok kısa sürede tüm dünyada etkisini göstermeye başlayan neoliberal
politikalar ile pazar güdümlü ekonomik yaklaşımların ve özel sektörün ülke
ekonomilerinde etkin rol oynamasının benimsenmesine neden olmuştur.
1990’lı yıllar ile beraber yaygınlaşan küreselleşme olgusu ile ülkeler
arasındaki ekonomik ve sosyal nırlar kaybolmaya başlamıştır. Bununla
beraber küresel ekonomik içerisinde ülkelerin kendilerini yeniden
konumlandırma girişimleri küresel yarış çerçevesi içerisinde daha da
önemli bir hal almaya başlamıştır. Bu yarış içerisinde girişimcinetim
biçimi kentlerin rekabette ön plana çıkmasına yönelik olarak kent
mekânının da yeniden ele alınması ve daha çekici kentler yaratılmasını
tetiklemiştir (Jansson ve Power, 2006). Bu bağlamda kentsel markalaşma
kavramı küresel rekabet içerisinde kentlerin kendilerine yer edinmelerine
olanak sağlayan yeni bir kavram olarak ele alınmıştır. Jansson ve Power
(2006) kentsel markalaşmanın temel hedeflerini kente yatırım, küresel
şirketler, kalifiye elemanlar ve ziyaretçiler çekmek olarak tanımlamışlardır.
Kentsel markalaşma yaklaşıtemel olarak markalaşma kavramından
yola çıkılarak ortaya konmuştur. Bir ürün için marka değeri oluşturmak
yani o değerin özgün niteliğini ön plana çıkartmaya yönelik olarak
tasarlanan marka, kentler için de benzer bir şekilde ele alınmıştır. Ancak
ürünün markalaştırılmasından farklı olarak kent ölçeğinde kentte etkin olan
fark aktörler, sosyal yapı ve beraberinde kentin fiziksel mekânı da
markalaşma stratejilerinde ön planda tutulmuştur (Karavatzis ve Ashworth,
2005). Moilanen ve Rainisto (2009) kentsel markalaşmayı organizasyon,
araştırma, marka kimliğinin oluşturulması, planlama ve uygulama olarak
beş aşamada tanımlamıştır.
Temel olarak kent için yeni ve çekici bir imge yaratmayı amaçlayan
kentsel markalaşma kavramı çerçevesinde farklı stratejiler ortaya
konmuştur. Jansson ve Power (2006) markalaşma stratejilerini iki başlık
altında toplayarak özetlemiştir. Bu iki başlıktan ilki olan logo, slogan (motto)
ve reklam yönüne değinen soyut stratejiler, özellikle iletişim teknolojilerinin
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
27
yayılmaya başlamasıyla daha da ön plana çıkmıştır. İkinci başlık olan ve
kentin fiziksel mekânını konu alan fiziksel ya da somut stratejiler ise daha
çok kent mekânına müdahale ile kent imgesini küresel rekabette daha çekici
hale getirmeye yönelik stratejilerdir. Bu esasen kentsel markalaşmanın
temelinde duran kent mekânının markalaşmanın nesnesi olarak ele alınması
ile doğrudan ilişkilidir. Bu amaçla planlama ve mimarlık disiplinleri de bu
hedefe ulaşmadaki temel araçlar olarak değerlendirilmektedir (Gospodini,
2002; Hubbard, 1996; Jansson and Power, 2006; Kavaratzis, 2005).
4. Ankara Örneği
Ankara kentinin, Cumhuriyet öncesi tarihi gelişim ve 1923 yılında Lörcher
planı ile başlayan planlama tarihi incelendiğinde farklı dinamiklerin
etkilediği bir kentsel gelişime sahip olduğu görülmektedir. 1923-1930 arası
dönemde Yeni Cumhuriyetin Modern Başkenti düşüncesinin benimsendiği
kentteki planlama yaklaşımının temelinde bu yaklaşımı vurgulayacak
fiziksel ve işlevsel dönüşümler ele alınmıştır (Tankut, 1998). Buna göre
yönetimsel, ekonomik ve sosyo-kültürel işlevleri barındırma öngörülen
modern bir kent imgesi vurgusu söz konusudur (Tankut, 1998). Tarihi
merkez ve yeni merkezin birlikteliği halen kentte gözlemlenen Ulus-
Sıhhiye-zılay omurgası boyunca ele alınmıştır. 1930-1957 yılla
arasındaki Jansen Planı döneminde bu ana omurga (path) üzerinde yeni
odak ya da nirengi noktaları (landmark) ve bölgelerin gelişmesi öngörülerek
Ankara kentinin “Modern Başkent imgesi(Tankut, 1998) vurgulanmaya
çalışılmıştır. 1957-1970 döneminde, daha önceki plan dönemlerinde ortaya
konan temel kararlar doğrultusunda bir düzenleme yapılmış ve kentin ana
omurga kurgusu devam ettirilmiştir. Bu dönemde yine omurga üzerinde
kuzey ve güney yönlerinde gelişmeler önerilmiştir. Omurga üzerinde
bulunan Ulus, Sıhhiye ve Kızılay odakları yeni ve tarihi merkez kurgusu ile
güçlenmiştir. Bu dönemde yeni merkez olan Kızılay’da modern mimarinin
ilk örneklerinden Emek gökdeleni, Ulus’ta Anafartalar Çarşısı birer nirengi
elemanı olarak eklemlenmiştir (Cengizkan, 2005). 1969 yılında Ankara için
ilk metropoliten ölçekte plan üretilmiş ve bu plan ile beraber kentin kuzey
güney doğrultusundaki ana omurgası ve üzerine asılan odaklar ve
mahalleleri dışında batı koridorları ve bu koridorlar üzerinde gelişmesi
öngörülen yeni yerleşim yerleri önerilmiştir. Atatürk Bulvarı’nın halen en
Zeynep Eraydın
28
19 (Mayıs 2016) 22-47
önemli bağlayıcı olduğu kentte ilerleyen dönemde batı koridoru gelişimleri
artmış ve Eskişehir ve İstanbul yolları önemli koridorlar haline gelmiştir.
1980’lerden itibaren kentin makro formu 2015 Planı ile beraber batı
ekseninde gelişmiştir. 1980’lerin ortalarından itibaren dünyadaki
ekonomiye bakış açısı ile beraber sosyal yaşam da değişmeye başlamış ve
bu kentlerde fark sosyal mekân ihtiyaçlarını doğurmaya başlamıştır
(Uludağ, 2003). Bununla beraber liberal ekonomiler ile beraber gündeme
gelen tüketim toplumu kavramı ile kentlerde alışveriş merkezleri, yüksek
katlı ofis yapıları gibi yeni mimari öğeler kendini göstermeye
başlamışlardır. Uludağ’a göre Ankara’da da bu yaklaşımın ilk izleri 1989
yılında yapımı tamamlanan Atakule ve alışveriş merkezi ile 1991 yılında
açılan Karum alışveriş merkezidir. Ankara’nın en önemli caddelerinden biri
olan Tuna Hilmi Caddesi üzerinde bulunan Karum AVM açıldığı
dönemde “Ankara’nın Yeni Merkezi” sloganını benimsemiş ve bir süre
sonra Otel ve Kongre Kompleksi ile beraber Karum en önemli odak
noktalarından biri haline gelmiştir. 1990’lı yıllar ile beraber liberal
politikaların ektikleri kent mekânında kendini stermeye artarak devam
etmiştir. Özellikle içinde birçok aktiviteyi barındıran alışver merkezleri
yeni yaşam tarzının kamusal alanları olarak kendini tanıtmaya başlamıştır
(Uludağ, 2003).
1990’lı yıllarla beraber tüm dünyada tartışılmaya başlayan marka kent
kavramı 2000’li yılların ortaları ile beraber etkisini Türkiye’de de
göstermeye başlamıştır. Ankara kentinin bu gelişim süreci içerisinde 2005
yılından başlayarak marka kent kavramı sıkça vurgulanmaya başlanmıştır.
Çalışmanın bulümünde son yıllarda izlenen markalaşma stratejilerini
anlamak amacı ile Ankara kenti için ortaya konan “Marka Kent İmgesi” ve
markalaşma stratejileri zamandizinsel olarak özetlenecektir.
2007 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığının hazırladığı “Türkiye
Turizm Stratejisi 2023” belgesinde Türkiye’deki turizm sektörünün
gelişmesine vurgu yapılmıştır. Bu kapsamda kamu ve özel sektörlerin
marka kentler yaratması için işbirliği vurgusu ile beraber Ankara’nın turizm
potansiyelinin geliştirilmesini ön plana koyan “Turizmin Marka Kenti”
imgesi ortaya konmuştur. (Türkiye Turizm Stratejisi 2023 Eylem Planı 2007-
2013, 2007)
2008 yılında, yerel seçimler sürecinde Marka Kent Ankara en çok
kullanılan sloganlardan biri olmuştur. Bu kapsamda şu andaki yönetim 141
büyük ölçekli kentsel proje sunarak Ankara’nın markalaşması vurgusunu
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
29
yapmıştır. Bu projeler içerisinde Ankara’nın küresel rekabette ön plana
çıkabilmesi amacıyla yeni ve modern iş merkezine ihtiyacı olduğu vurgusu
yapılmış ve Çukurambar bölgesinin bu anlamda dönüşü üzerinde
durulmuştur.1
2010 yılında Ankara’da gerçekleştirilen ve Ankara’nın marka
imgesinin tartışıldığı Turizm Panelinde, kentin mevcut potansiyellerinin ön
plana çıkarılması üzerinde durulan “Kültür ve Turizm Kenti” marka imgesi
ortaya konmuştur. Bu kapsamda kentin bir turizm odağı olmasına yönelik
olarak kültür ve kongre aktivitelerinin arttırılmatartışılmıştır.2
2011 yılında gerçekleştirilen Ankara Markaları Kongresinde, kentin
küresel ölçekteki rekabet içerisinde kendine yer edinebilmesi için dünyaca
ünlü markaların kentliler ile buluşturulmasının önemine değinilmiştir. Bu
anlamda kent mekânında alışveriş merkezlerinin sayısının arttırılması ve
kullanıcıya ulaşan daha fazla mekân yaratılması üzerinde durulmuştur.3
Yine 2011 yılında genel seçimler öncesinde “Ankara’nın Yeni
Vizyonu sloganı ile kent için yeni bir imge tasarlanması gerekliliği
üzerinde durulmuştur. Bu doğrultuda kent için “Savunma Sanayi, Sağlık ve
Termal Turizm Merkezi Ankara” imgesi ortaya konmuştur. 4
2012 yılında Arkiparc fuarında, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
genel olarak Türkiye’ye gelen ziyaretçilerin İstanbul’u tercih ettiğini ancak
Ankara’nın da çok önemli potansiyelleri olduğunu belirtmiştir. Bu
doğrultuda Ankara’yı ziyaretçiler ve işadamları için daha çekici bir kent
haline dönüştürmek gerektiğini vurgulayarak bu konuda etkin olmasını
öngördüğü kentsel büyük projelerini5 açıklamıştır.6
2012 yılında Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen
“Shopping Fest” (Alışveriş Festivali) ile Ankara kentiin yeni bir imge
tariflenmiştir; “Alışveriş Cenneti Ankara”. Bu doğrultuda kentin alışver
1 http://v3.arkitera.com/h27642-baskan-gokcek-projelerini-anlatti.html (Erişim tarihi: 15
Nisan 2016)
2 http://www.ankarakulubu.org.tr/blog-ankara-kulubu.aspx?blgID=170&altMID=109
(Erişim tarihi: 15 Nisan 2016)
3 http://www.atonet.org.tr/yeni/index.php?p=1788&l=1 (Erişim tarihi: 15 Nisan 2016)
4 http://www.hurriyet.com.tr/ankaranin-cilgin-projelerini-acikladi-17872418
5 Tema Parkı, Harikalar Diyarı Kent Park, 120m yüksekliğinde dönme dolap, Yeni Fuar alanı
ve Film Platosu, Ulus Tarihi Meydanının yeniden düzenlenmesi, İskitler yeni İş Merkezi vs.
6 https://www.ankara.bel.tr/haberler/bakan-gkek-stanbul-arkiparc12de/ (Erişim tarihi: 15 Nisan
2016)
Zeynep Eraydın
30
19 (Mayıs 2016) 22-47
için önemli odaklardan biri olması hedeflenmiş ve kentte yer alan alışver
merkezleri ile bu yeni imgenin desteklenmeye çalışıldığı iddia edilmiştir.7
2013 yılında yine Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından
Ankara’nın yeni imgesi tartışılmış ve bu kapsamda Ankara’nın “Yıldız
Ülkenin Marka Başkenti” imgesi ortaya konmuştur. Bu yeni slogan ile
kentin “Kültür ve Fuar Merkezi”, “Üniversite ve Eğitim Merkezi”, “Sanayi
Merkezi”, “Sağlık ve Termal Turizm Merkezi” vizyonları ile ele alınma
gerekliliği üzerinde durulmuştur.8
2014 yerel seçimleri öncesi “Marka Kent Ankara” sloganı seçime
katılanlar arasında yine en çok kullanılan kavram olarak ortaya çıkmıştır.
Bu kapsamda yine birbirinden farklı 18 yeni büyük kentsel proje9 kentlilere
tanıtılmıştır.10
2014 yılında birçok inşaat firması Ankara kenti genelinde yeni ve
modern yaşam tarzı sunan lüks konut sitelerinin Ankara’nın modern
imgesini destekleyeceğini açıklamışlardır.
Sonolarak, son yıllarda Ankara kenti için karar vericiler tarafından
birbirinden farklı marka imgeleri ortaya atılmıştır. Bununla beraber ortaya
konan imgeyi desteklediği öne sürülen birçok kentsel veyük projeye
değinilmiştir. Ancakrecin genelinde rekli değişiklik gösteren marka
imgeleri ve bunları destekleyen birçok kentsel proje kent mekânında yerini
bulmamıştır. Tüm rece bakıldığında kentin bütüncül bir yaklaşımın
tasarlanmadığı söylemek yanlış olmayacaktır. Tam tersine kent
mekânının, kentin kimliği ile bütünleşmeyen parçalı projeler ile
şekillendirildiği görülmektedir.
2005 yılından itibaren üzerinde konuşulan Ankara kenti marka imgesi
stratejileri içerisinde, kentin fiziksel mekânında yer bulan üç marka imajının
üç farklı kentsel projesi tespit edilmiştir;
1. Bunlardan ilki, “Markalar Şehri” ve “Alışveriş Cenneti Ankara
marka imgeleri ile kent mekânının büyük çoğunluğunda kendini gösteren
7 http://www.ankara.bel.tr/haberler/bakan-gkek-esnafa-shopping-festi-anlatt/ (Erişim tarihi: 15
Nisan 2016)
8 http://www.ankara.bel.tr/haberler/baskan-gokcek-2013-hedeflerini-anlatti#.WGykFRuLS
(Erişim tarihi: 15 Nisan 2016)
9 Tema park, Ankara için Yeni Boğaz, Çok amaçlı Kültür ve Kongre Merkezi, Ankara
Kulesi vs.
10 http://www.haberankara.com/haber/41173/melih-gokcek-2016-projelerini-anlatti.html (Erişim
tarihi: 15 Nisan 2016)
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
31
ve marka imaj oluşturma stratejileri ile gün geçtikçe sayıları artan11 alışveriş
merkezleri
2. Kentin yeni ve modern bir başkent imajını destekleyeceği öne sürülen
ve bu kapsamda geliştirilen stratejiler ile üretilen ve özellikle Çukurambar
bölgesinde yoğunlaşan ksek katlı ofis yapıları ve gökdelenler
3. Ankara kentinin yeni ve modern yaşam tarzını ön plana çıkarma
hedefleyen markalaşma stratejileri ile kent mekânında belirgin hale gelmeye
başlayan ve kentin geneline yayılmış olan lüks ve kapalı konut siteleri
5. Araştırma ve Yöntem
Araştırmada Ankara kentinde yaşayanların zihnindeki kent imgesinin elde
edilmesi ve kente empoze edilmeye çalışılan marka imgesinin kentlilerin
zihninde ne kadar yer aldığının belirlenmesi hedeflenmiştir. Bu amaçla
Ankara kentinin farklı mahallelerinde yaşayan toplam 731 kişi ile anket
çalışması gerçekleştirilmiştir. Seçilen örnek büyüklüğü Ankara kenti nüfusu
göz önünde bulundurularak istenilenvenilirlik düzeyi elde edilmiştir.
Yapılan anket çalışmasında katılımcıların yaşları, cinsiyetleri, eğitim
düzeyleri ikamet ettikleri yerler, ne kadar süredir Ankara’da yaşadıklarının
dağılımlarına güvenilir bir sonuç elde etmek amacıyla özellikle dikkat
edilmiştir.
Tablo 1. Katılımcı Profilleri
Cinsiyet
Erkek
%
Kadın
%
Toplam
352
48
379
52
731
Yaş
< 24
%
25-34
%
35-44
> 45
Total
155
21
257
35
182
137
731
Eğitim
1
%
2
%
3
Total
304
42
295
40
132
731
İkamet Süresi
< 14
%
15-24
%
25-34
> 35
Total
191
26
177
24
187
176
731
Araştırmada, veri toplama aracı olarak kullanılan anket kapsamında,
çalışmanın amacına ulaşabilmesi için, ilk aşamada kent imgesinin iki
bileşeni olan fiziksel belirleyiciler ve imgenin anlamsal boyutu elde edilmesi
hedeflenmiştir. Bu iki bileşen ile ilgili verilerin elde edilmesi için yazında
kullanılan iki teknik kullanılmıştır.
11 2007 yılından itibaren Ankara kentindeki alışveriş merkezi sayısı 15’ten 38’e yükselmiştir.
Zeynep Eraydın
32
19 (Mayıs 2016) 22-47
1. Kent imgesinin fiziksel/mekânsal bileşenlerini bulmaya yönelik
olarak Lynch ve birçok kuramcının kullandığı bilişsel haritalama (cognitive
mapping) yöntemidir. Bu yöntem ile katılımcıların zihinlerindeki Ankara
kentinin çizilmesi istenmiştir. Çizilen haritalarda çizim kalitesi veya özeni
dikkate alınmamıştır. Yapılan anket sonucunda elde edilen bilişsel
haritalardaki tüm veriler bilgisayar ortamına aktarıldıktan sonra frekans
analizi yöntemi kullanılarak veriler işlenmiş ve ankete katılanların Ankara
kent imgesinin fiziksel/mekânsal belirleyici bileşenini ortaya koyan
toplumsal harita oluşturulmuştur.
2. Kent imgesinin anlamsal boyutunu elde etmek amacı ile ise
1970’lerden bu yana özellikle kent mekânına atfedilen anlamı bulmak amacı
ile geliştirilen sosyal temsil (social represenation) yöntemi kullanılmıştır. Sosyal
temsil yöntemi ilk olarak 1976 yılında Milgram ve Jodelet tarafından Paris
kent imgesini bütüncül olarak ortaya koyabilmek üzere kullanılmıştır. Daha
sonraki dönemlerde yöntem birçok kuramcı tarafından da bilişsel
haritalama yönteminde eksik kalan kent imgesinin anlam boyutunu ortaya
koyabilmek için kullanılmıştır. Sosyal temsil yöntemi kapsamında
katılımcılara birbiri ile ilişkili takip eden iki soru yöneltilmiştir; “Ankara kenti
denilince aklınıza gelen kent parçaları nelerdir? Neden?” Anketlerden elde edilen
cevaplar yine bilgisayar ortamında sayısal veri haline dönüştürülmüş, daha
sonra frekans analizintemi kullanılarak verilerlenmiş ve kent imgesinin
ikinci bileşeni olan “toplumsal anlam” haritası oluşturulmuştur.
Araştırmanın ikinci aşamasında, Ankara kenti için üretilen marka
imgelerinin, kentlilerin zihnindeki yerini bulmak hedeflenmiştir. Bu amaç
doğrultusunda Ankara kenti için üretilen markalaşma stratejilerinin kent
mekânındaki yansımaları olarak belirlenen alışveriş merkezleri, yüksek katlı
ofis yapıları (gökdelenler) ve lüks kapalı konut siteleri ilk amada elde
edilen haritalar üzerinde ayrıştırılarak ortaya konmuştur.
6. Bulgular
Ankara’da yaşayanların zihnindeki kent imgesini ve marka imgesisin
zihinlerdeki kent imgesi içerisinde ne derece yer bulduğunu anlamaya
yönelik yapılan anket çalışması sonucu elde edilen bulgular üç bölümde
sunulacaktır.
6.1. Kent İmgesinin Fiziksel Boyutu
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
33
Toplam 731 anket çalışmasından 588 tanesinden zihin haritası elde
edilmiştir. Ankette yer alan bilişsel haritalardan elde edilen bulgular Kevin
Lynch’in ortaya koyduğu elemanlar üzerinden gruplanmış ve daha sonra
veriler frekans analizi sonuçlarına göre görselleştirilmiştir. Haritalarda sınır
(edge) elemanı yer almadığından değerlendirmelerde göz önünde
bulundurulmamıştır.
a. Yollar
Haritaların %26’sında yer alan Atatürk Bulvarı kentlilerin zihninde en
çok bulunan yol olarak ortaya çıkmıştır. Ankara’nın planlama tarihinin
başından bu yana yer alan Bulvar kent içerisinde önemli bir omurga olarak
ortaya çıkmaktadır. Bununla beraber kentin gelişme koridorlarında bulunan
ana yolları ile beraber özellikle merkezlerdeki sokakların büyük çoğunluğu
çizimlerde yer almıştır.
Tablo 2. Yollar
İsim
Frekans
İsim
Frekans
Atatürk Bulvarı
153
Samsun Yolu
14
Eskişehir Yolu
134
Turan Güneş Bulvarı
14
Tunalı Hilmi Caddesi
113
Dikmen Caddesi
13
Konya Yolu
74
Meşrutiyet Caddesi
12
İstanbul Yolu
44
Anadolu Bulvarı
10
Cinnah Caddesi
41
Necatibey Caddesi
10
7.Cadde (Bahçelievler)
38
Olgunlar Sokak
10
Ziyakalp Caddesi
28
Park Caddesi
10
GMK Bulvarı
27
Akay Caddesi
9
Bestekâr Sokak
21
Esat Caddesi
9
Tunus Caddesi
20
Gençlik Caddesi
8
Hoşdere Caddesi
19
Kumrular Sokak
8
Karanfil Sokak
19
Filistin Sokak
7
Arjantin Caddesi
15
İncek Bulvarı
7
Çetin Emeç Caddesi
14
J.F. Kennedy Caddesi
7
*Tabloda frekans analizine göre en çokzlemlenen 30 yol listelenmiştir.
b. İşaret (nirengi) Öğeleri
İşaret öğeleri kent mekânı içerisindeki farklılaşan elemanlardır. Yapılan
anket çalışmasında 187 adet işaret öğesi gözlemlenmiştir. Bu öğeler arasında
uzun süredir kent mekânında var olan tarihi ve kültürel yapıların yanı sıra
son dönemlerde sayıları giderek artan birçok alışveriş merkezi de
gözlemlenmiştir. Özellikle Ankara ile özdeşleşen ve çok güç sembolik
anlaolan Anıtkabir katılımcılar tarafından çizilen haritaların %26’sında
Zeynep Eraydın
34
19 (Mayıs 2016) 22-47
yer almaktadır. 1989 yılında yapımı tamamlanmış, çeşitli zamanlarda
Ankara yükşehir Belediye logosunda da yer alan ve yaklaşık son bir
yıldır yenilenme sürecinde olan Atakule katılımcıların zihin haritalarının
%17’sinde yer almaktadır.
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
35
Tablo 3. İşaret Öğeleri
İsim
Frekans
İsim
Frekans
Anıtkabir
152
Gar
23
Atakule
102
Esenboğa Havalimanı
20
TBMM
59
Karum AVM
17
Ankamall AVM
44
Panora AVM
17
Kentpark AVM
44
Gordion AVM
15
Cepa AVM
43
19 Mayıs Sta
11
Atatürk Heykeli (Ulus)
37
Ankara Üniversitesi DTCF
11
AŞTİ
35
Küçük Tiyatro
11
Armada AVM
33
Hitit Güneşi Anıtı
11
1.Meclis
29
AKM
9
Opera Binası
29
Akün
9
Milli Kütüphane
28
Tepe Prime
9
Çankaya Köş
26
Gazi Üniversitesi Hastanesi
8
Kızılay AVM
25
Sümerbank (Ulus)
8
Kocatepe Cami
25
Taurus AVM
8
*Tabloda frekans analizine göre en çok gözlemlenen 30 işaret öğesi
listelenmiştir.
*Yüz yüze gerçekleştirilen ankette çizilen haritalardaki alışveriş merkezleri
işaret öğesi olarak listelenmiştir.
c. Bölgeler
Bölgeler, diğer alanlardan farklılaşan karaktere sahip olan küçük ya da
büyük kent parçalarıdır. Dolayısı ile bölgeler bir mahalle, üniversite
kampüsü ya da park olabilir (Lynch, 1960). Yapılan çalışmada 188 farklı
bölge gözlenmiştir. Bunlardan %56’sı mahalle, %20’si park ve rekreasyon
alanı, %7’si ise üniversite kampüsü ve eğitim alanlarıdır. Kent merkezi olan
zılay haritaların %51’inde, Ulus ise %30’unda bulunmaktadır.
Kavaklıdere semtinde yer alan ve kent içerisinde bulunan sayılı parklardan
biri olan Kuğulu Park haritaların %20’sinde yer almaktadır.
Zeynep Eraydın
36
19 (Mayıs 2016) 22-47
Tablo 4. Bölgeler
İsim
Frekans
İsim
Frekans
Kızılay
301
Ümitköy
38
Ulus
182
Çayyolu
35
Kuğulu Park
120
Beşevler
34
ODTÜ
95
Mamak
33
Bahçelievler
93
Balgat
31
Kavaklıdere
89
Emek
30
Çankaya
80
Cebeci
29
Gençlik Parkı
70
Oran
29
Sıhhiye
66
Ayrancı
27
Ankara Kalesi
65
Dikmen
27
AOÇ
61
Maltepe
25
Gölbaşı-Mogan
61
Sakarya
25
Güvenpark
55
Göksu Park
24
Yenimahalle
53
Etlik
23
Bilkent
45
Bakanlıklar
22
Eymir Gö
43
Dışkapı
22
Sincan
43
Gaziosmanpaşa
22
Batıkent
40
H.U. Beytepe Kampüsü
20
Seğmenler Parkı
40
Küçükesat
20
Keçiören
38
Çukurambar
19
*Tabloda frekans analizine göre en çok gözlemlenen 40 işaret öğesi listelenmiştir.
d. Odak (düğüm) Noktala
Odak ya da düğüm noktaları, kent mekânında farklılaşmış önemli
noktalardır. Bunlar küçük meydanlar, ulaşım odakları ya da kent
merkezleri olabilirler. Yapılan anket çalışmasında 14 tane odak noktası
gözlenmiştir. Bunlardan en çok belirtilen ilk üç tanesi Ankara’nın ilk
planlama döneminden itibaren kentin ana omurgası üzerinde bulunan
merkez alanları olan Kızılay, Ulus ve Sıhhiye’dir.
Tablo 5. Odak (düğüm) Noktala
İsim
Frekans
İsim
Frekans
Kızılay
301
İtfaiye Meydanı
4
Ulus
182
Sincan Meyda
4
Sıhhiye
66
Zafer Meydanı
2
Tandoğan Meydanı
41
Cebeci Kavşağı
1
Kolej Kavşağı
25
Esat Kavşağı
1
Akay Kavşağı
6
Genel Kurmay Kavşağı
1
Şili Meydanı
5
Yıldız Kavşağı
1
*Kızılay, Ulus ve Sıhhiye çizimlerde her iki şekilde de ele alındığından hem odak
noktası hem de bölge olarak değerlendirilmiştir.
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
37
Resim 1. Kent İmgesinin Fiziksel Boyutu
Yapılan anketlerde elde edilen haritaların çakıştırılması sonucu elde
edilen resimde, kentin merkezi alanları bir arada tutan omurga olan
Atatürk Bulvarı’nın, üzerinde yer alan odak noktaları ve işaret öğeleri ile
beraber bütüncül ve güçbir imgesi olduğu görülmektedir. Bu koridor
boyunca Lynch’in beş elema bir arada bulunarak bir bütün
oluşturmaktadır. Bunun yanı sıra Eskişehir Yolu boyunca yer alan ve
çoğunlukla işaret öğeleri ile tanımlanan batı koridoru, ana omurgaya
eklemlenen bir parça olarak görülmektedir.
6.2. Kent İmgesinin Anlamsal Boyutu
İmgenin anlamsal boyutunu ortaya çıkarmak amacıyla katılımcılara
Ankara denildiğinde akıllarına gelen kent parçalarını nedenleri ile yazılması
istenmiştir. Katılımcıların %92’si bir ya da birden fazla cevap verirken, %8’i
Ankara denildiğinde akıllarına bir şey gelmediğini belirtmiştir. Yapılan
anketler sonucunda 290 farklı yer elde edilmiştir.
Zeynep Eraydın
38
19 (Mayıs 2016) 22-47
Tablo 6. Anlam Analizi
İsim
Frekans
İsim
Frekans
Anıtkabir
308
Mavi Göl
13
Kuğulu Park
151
Ulus Meydanı
13
Eymir Gö
122
Kavaklıdere
12
Tunalı Hilmi Cd.
122
Keçiören
11
Seğmenler Parkı
96
Tunus Cd.
11
Atakule
94
Üniversite Kampüsleri
11
Ankara Kalesi
81
İncek
10
ODTÜ
76
Müzeler
10
AVMler
74
Resim Heykel Müzesi
10
Parklar
74
50.yıl Parkı
9
AOÇ
74
Arjantin Cd.
9
Kızılay
67
Atatürk Heykeli (Ulus)
8
Mogan Gö
64
Atatürk Bulvarı
8
Hamamönü
57
Bilkent
7
Bahçelievler
47
Çukurambar
7
Göksu Park
45
Küçük Tiyatro
7
Opera Binası
37
Milli Kütüphane
7
Gençlik Parkı
35
Oran
7
Ulustaki tarihi yapılar
32
Park Cd.
7
Botanik Parkı
31
Tandoğan
7
TBMM
27
Ulucanlar Müzesi
7
7.Cd (Bahçelievler)
27
Ziraat Bankası (Ulus)
7
1.Meclis
26
AKM
6
Güvenpark
26
Batıkent
6
Harikalar Diyarı
24
Gazi Mahallesi
6
Dikmen Vadisi
22
Karanfil Sokak
6
Bestekar Sokak
20
Koru Sitesi
6
Çayyolu
19
Kumrular Cd.
6
Hacı Bayram
19
Nazım Hikmetltür
Merk.
6
Kurtuluş Par
18
Yüksel Cd.
6
Çankaya
17
Anıttepe
5
Kocatepe Cami
17
Ayrancı
5
Ahlatlıbel
16
Emek
5
Etnoğrafya Müzesi
16
Estergon Kalesi
5
ODTÜ Ormanı
16
Samanpazarı
5
Ümitköy
16
Saraçoğlu Mahallesi
5
Hitit Güneşi Anıtı
15
Filistin Cd.
5
Anadolu Medeniyetleri M.
14
GOP
5
Sakarya
14
H.U. Beytepe Kampüsü
5
Ulus
14
Hayvanat Bahçesi
5
Altınpark
13
Sincan
5
Gar
13
Şinasi Sahnesi
5
*Tabloda frekansı 5 ve üzeri olan yerler gösterilmektedir.
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
39
Yukarıdaki tabloda bölgeler, odak noktaları ve işaret öğeleri gibi
birbirinden fark nitelikte birçok yer gözlenmektedir. Bu yerler arasında
tarihi yapı ve alanların yanı sıra kentsel açık alanlar ve parklar ile son
dönemde hayata geçirilen yeni projeler de yer almaktadır. Anket çalışma
ve frekans analizi sonucunda elde edilen veriler haritalandırılarak kent
içerisindeki dağılımları ortaya konmuştur (Resim 3). Hazırlanan harita
genel olarak kentin merkezlerini bağlayan ve tarihsel olarak devam eden
ana kent omurgası olan Atatürk Bulvarı boyunca bir yoğunlaşmayı
göstermektedir. Bu yoğunlaşma fiziksel belirleyiciler ile ortaya konan harita
ile beraber okunduğunda, imgenin her iki boyutunun da bu omurga
boyunca çok güçlü ve yoğunlaşmış bir şekilde durduğu görülmektedir.
Diğer yandan kent çeperinde yer alan bazı park ve rekreasyon alanları da
önemli odak noktaları olarakze çarpmaktadır.
Resim 2. Kent İmgesinin Anlam Boyutu
İmgenin anlamsal boyutunun ortaya konmasının hedeflendiği anket
çalışmasının ilk aşamasında “Ankara kenti denilince aklınıza gelen kent
parçaları nelerdir?” sorusu ile elde edilen yukarıdaki verilerden sonra ikinci
Zeynep Eraydın
40
19 (Mayıs 2016) 22-47
aşamada “Neden?” sorusu sorulmuş ve verilen cevaplar gruplanarak
listelenmiştir.
Tablo 7. Nedenler
Neden
Frekans
Yüzde
Kimlik ve belleğin parçası
156
37
Parklar yeşil alanlar
104
25
Beğeni - Sevme
60
14
Kentsel açık alanlar - sokaklar
41
10
İşlevsel - kullanım
33
8
Sosyal nedenler
14
3
Düzenli planlı olması
9
2
Modern olması
3
1
Toplam
420
100,0
Ankete katılanların %37’si kentin kimliğine ilişkin yerlerin ve
sembollerin Ankara’nın en belirleyici özelliği olduğunu vurgulamaktadır.
Anketlerde bahsedilen yer ve yapılar (işaret öğeleri) kentin tarihini ve
geçmişini yansıtan, kentin kimliğini oluşturan elemanlar olarak
belirtilmiştir. Katılımcılar ay zamanda kültürel değerlerin sürekliliği ve
toplumsal bellek açısından bu elemanların önemine değinmişlerdir. Bu
anlamda Anıtkabir, Ankara Kalesi, Kızılay ve Ulus özellikle sembolik
anlamları ile ön plana çıkmaktadır. Ulus ve civarındaki tarihi yapılar,
Atatürk Bulvarı üzerinde yer alan Cumhuriyet dönemi yapıları kentin
kimliğine katkıda bulunan elemanlar olarak belirtilmiştir.
Katılımcıların %25’i özellikle kentsel çevrede giderek sayıları azalan yeşil
alanların (park ve rekreasyon alanları) kentteki sosyal yaşam ve çevre
kalitesi açısından çok önemli olduğunu vurgulamışlardır. Kent içerisindeki
yeşil alanların yanı sıra, kent çeperinde yer alan (Eymir Gölü, Mogan Gölü
gibi) rekreasyon alanlarının da Ankara’nın eskiden ön planda olan yeşil
kimliğinin birer parçası olduğunu belirtmişlerdir. Bunların içerisinde
Atatürk Orman Çiftliği yalnızca bir yeşil ve açık alan olarak değil ama aynı
zamanda sembolik değeri ile de diğerlerinden farklılaşmaktadır.
Katılımcıların %14’ü yazdıkları yer isimlerini yalnızca beğenilerini
belirterek değerlendirirken, %10’u kentsel ık alan niteliğine sahip kent
sokaklarının ve toplanma alanlarının kent içerisindeki önemlerine vurgu
yapmışlardır. Bu kapsamda Kavaklıdere, Bahçelievler, Ulus ve Kızılay
yayaların daha çok aktif olarak kullanabildikleri bölgeler olarak ön plana
çıkmaktadırlar. Kentin canlılığının ve sosyal hayatının bir parçası olarak
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
41
özellikle yaya sokaklarına katılımcılar tarafından büyük anlam
atfedilmektedir.
6.3. Kent İmgesi ve Marka İmge
Marka imgesinin kentlilerin zihnindeki kent imgesi içerisindeki yerini
tartışmak amacı ile kent imgesinin fiziksel bileşeni ve anlamsal boyutu
araştırmalaile elde edilen haritalar üzerinde, Ankara kenti için üretilen
marka imge stratejileri doğrultusunda kentin içerisinde yer bulan üç tip
kentsel projenin yerleri belirlenmiştir. Bu üç tip proje, kentin markalaşma
tarihi incelendiğinde, markalaşma stratejileri doğrultusunda kentte yer
bulmaya başlayan alışveriş merkezleri, yüksek katlı ofis yapıları,
gökdelenler veks kapalı konut siteleridir.
Yapılan anket çalışmalarında imgenin fiziksel bileşeni ve anlam
boyutlarında, lüks kapalı konut siteleri kentlilerin zihnindeki imgede yer
bulmaştır. Kentin yeni ve modern merkezi olarak ştülen
Çukurambarlgesi 588 bilişsel haritanın yalnızca %3’ünde gözlenmiştir.
“Markaların Başkenti” ve “Alışveriş Cenneti” marka imgesi ile kent
mekanında özellikle 2007 yılından itibaren sayıları giderek artan alışveriş
merkezleri, kent imgesinin fiziksel bileşenini gösteren bilişsel haritalarda
belirgin bir şekilde ön plana çıkmışlarr. Özellikle Eskişehir yolu üzerinde
yer alan Cepa (%7) ve Kentpark (%7.5) alışver merkezleri ile Konya yolu
üzerinde yer alan Ankamall alışveriş merkezi (%7.5) haritaların toplamda
%22’sinde yer bulmuştur.
Zeynep Eraydın
42
19 (Mayıs 2016) 22-47
Resim 3. Kent İmgesi ve Marka İmgesi (fiziksel boyut)
Anlam haritası değerlendirildiğinde, fiziksel olarak varlık gösteren
marka imge elemanlarının anlam haritalarında oldukça az olarak
gözlemlendiği görülmektedir. Fiziksel bileşen haritasında daha baskın bir
şekilde gözlemlenen alışveriş merkezleri, anlam haritasında önemlerini
kaybetmiştir. Tüm anketlerde alışveriş merkezlerinin kullanımısından
anlamlı olduğunu belirtenlerin yüzdesi %11 olarak ortaya çıkmıştır.
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
43
Resim 4. Kent İmgesi ve Marka İmgesi (anlamsal boyut)
7. Sonuç ve Derlendirme
Kent imgesi kentte yaşayanların kent mekanını deneyimlemesi ile zaman
içerisinde birikerek oluşmaktadır. Kent mekanındaki fiziksel bileşenlerin bir
araya gelişleri ve parça parça ve bir bütün olarak algılanabilir olması ve
bununla beraber kentin tarihi ve kimliği ile ilişkili olarak fiziksel bileşenlere
atfedilen anlamlar güçlü bir kent imgesi için önemli özelliklerdir. Son
yıllarda tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de etkisini göstermeye başlayan
kentsel markalaşma yaklaşımı, kentlerin küresel rekabet içerisinde yer
edinebilmeleri amacı ile kent imgesini değiştirmeye, dönüştürmeye,
yeniden ele almaya yönelik stratejiler ile kent mekânında etkin hale
gelmiştir.
Son on yıllık dönemde kentsel markalaşma stratejileri ile beraber kent
imgesi kavramı Ankara’da da sıkça üzerinden durulan bir konu haline
gelmiştir. Bir ürün olarak kentin değerini arttırmaya yönelik kentsel
mekânda önemli dönüşümler yaşanmaya başlamıştır. Ancak izlenilen
markalaşma stratejileri değerlendirildiğinde, on yıllık dönemde bütüncül
bir yaklaşım ortaya konamadığı görülmektedir. Bir diğer yandan da kentin
mevcut kimliği ve tarihi göz önünde bulundurulmayarak yeni bir imge
yaratma çabası sergilenmiştir. Ankara’da yapılan veri toplama ve analiz
çalışmaları sonucunda kentte yaşayanların zihninde yer alan kent imgesi ile
Zeynep Eraydın
44
19 (Mayıs 2016) 22-47
aktörler tarafından tasarlanan ve empoze edilen marka imgesi arasında
büyük farklılıklarzlenmiştir.
Kent imgesinin fiziksel bileşenine bakıldığında, kentin tarihsel olarak
eklemlenerek oluşan ana kent omurga (Atatürk Bulvarı) ve bulvarı
tanımlayan nirengi ve odak noktaları Ankara kentinin en okunabilir ve
algılanabilir kent parçaları olduğunu ortaya koymuştur. Kentin ilk planlama
deneyimlerinden bu yana, beş elemanı bir arada tutan bu ana omurga bir
bütün olarak kentlilerin zihninde yer edinmiştir. Marka imgesi ile kent
mekânında yer edinen kentsel projelerin bir kısmı (çoğunlukla alışver
merkezleri) fiziksel olarak tekil unsurlar olarak haritalarda yer bulmuştur.
Diğer marka imge unsurları ise (gökdelenler ve lüks kapalı konut siteleri)
zihin haritalarında yer bulamamıştır.
Kent imgesinin ikinci bileşeni olan anlam harita incelendiğinde,
zihinlerdeki haritada fiziksel olarak var olan ve yoğunlukla kentin ana
omurgası boyunca yer alan elemanların aynı zamanda katılımcılar
tarafından anlamlandırıldıkları görülmektedir. Açık uçlu sorular ile
nedenlerinin sorulduğu anket çalışmasında, yoğunlukla Ankara kent
kimliğine ve tarihine vurgu yapılması kent imgesinin zaman içerisinde
birikerek oluştuğu ve imge ile kimlik arasında güç bir bağ olduğunu
göstermektedir. Diğer taraftan anket çalışmalarında ortaya çıkan kamusal
alan vurgusu, çevrenin deneyimlenmesi sürecinin kullanıcıların zihnindeki
imgeyi güçlendirdiğini göstermektedir. Zihin haritalarında birer nirengi
noktası olarak gözlemlenen marka imge elemanları ise anlam haritasında
varlıklarını kaybetmişlerdir.
Sonuç olarak; Ankara kentinde özellikle son yıllarda yoğun bir şekilde
sürdürülmeye çalışılan markalaşma stratejileriyle öne sürülen marka imgesi
ile insanların zihninde kentin tarihi ve kimliği ile beraber zaman içerisinde
birikerek oluşan kent imgesi örtüşmemektedir. Bu farklılık temel olarak
markalaşma stratejilerinin kentin tarihi ve kimliğine duyarlı olmamasından
ortaya çıkan bir kopukluk olarak gözlenmektedir. Farklı kentlerde yapılan
analitik çalışmalar ile gelişmeye devam eden markalaşma yazınında
yürütülen tartışmalardan biri olan markalaşma ile kentin özgün kimliğinin
kaybolması ya da bozulması bu kapsamda okunmalı ve olası sonuçlar
gözden geçirilmeli ve değerlendirilmelidir. Plansız ve duyarsız markalaşma
stratejilerin kentlerin kimliği ve yaşayanların çevre ile olan psikolojik
etkileşimi üzerindeki olumsuz etkileri, son dönemde Türkiye’de hemen her
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
45
kentte popüler hale gelen “Marka Kent” yaratma hayalleri içerisinde
öncelikli olarak düşünülmeli ve değerlendirilmelidir.
©
ISSN: 1307-9905
Sayı Issue 20, Cilt Volume 7, Eylül
December
2016, 22-47
© Kent Araştırmaları Dergisi
(Journal of Urban Studies)
http://idealkentdergisi.com
Geliş Tarihi: 10.02.2016 / Kabul: 01.06.2016
Extended Abstract
Impacts of Urban Branding Strategies on Urban
Identity and Collective Image: The case of Ankara
*
Zeynep Eraydın
Promim Urban and Environmental Design Co
Middle East Technical University
Image is a mental representation of environment which is formed through
accumulation of both concrete and abstract information of environment. The
concept which was first coined in 1960 has been reconsidered in accordance
with the concept of urban branding by the beginning of 1990s. The main
motivation of urban branding is to design an attractive image for the city by
using spatial and non-spatial attributes to provide added-value in the com-
petition among cities. Recently the concept of place branding has become
popular in most cities in Turkey and Ankara as well. In this study, urban
branding approach is evaluated from the perspective of environmental psy-
chology using the evidence from Ankara case study. This paper mainly
argues whether the brand image which is determined by policy makers and
private enterprise could match with the mental image of inhabitants or not.
The image is formed through direct sensory interaction and indirect in-
formation, interpreted through observer’s value system and stored in mem-
ory. Considering man-environment interaction, each person living in the
city has a personal image. On the other side, there is a collective image for a
city which can be considered as overlapped personal images. Collective
image is the meta-image containing common issues like historical and cul-
tural sharing (Lynch, 1960; Pocock and Hudson, 1978). In the formation of
image in mind, the way the physical environment is arranged is an impor-
tant aspect of the image. This can be called as designative aspect (Pocock
and Hudson, 1978) or in Lynch’s term the structure which is about the spa-
tial layout. This aspect of image is quite related with the concept of legibility
Zeynep Eraydın
82
19 (Mayıs 2016) 22-47
that the elements of image are perceived separately and form a unified
structure (Lynch, 1960; Rapoport, 1977). However, the structure would not
guarantee imageability of the city but there is also appraisive aspect of the
image which consists of environmental meaning and symbolism (Ap-
pleyard, 1980; Carmona et. al., 2003; Lang, 1987; Lynch, 1981; Madanipour,
1996; Pocock and Hudson, 1978; Rapoport, 1977). In urban environment, the
meaning is conveyed or produced by the signs and they are interpreted by
observers in the city.
In the last two decades, the concept of urban image has regained its
popularity yet in a new perspective of urban branding. It has been the sub-
ject to cities’ brand oriented development strategies under the circumstances
of re-imaging and adapting to changes in economic, social and political con-
texts. Regarding the main motivation of designing an attractive image for
the city, urban branding is considered through two main strategies; immate-
rial and material strategies (Jansson and Power, 2006). The immaterial
strategies mainly consist of city logo, motto and myths. The material strate-
gies, on the other hand, are mainly related with the physical structure of the
urban environment. The material strategies are the physical interventions
and they mainly use planning and architecture disciplines as main tools for
these strategies.
Ankara is selected as the case study area, since the new rhetoric of
“Brand City of Ankara” and the urban development projects have acceler-
ated the transformation of urban environment since the mid of 2000s, simi-
lar to many cities in Turkey. Since 2005, it is observed that more than ten
different brand images were presented for the city of Ankara. Considering
these different brand images, a number of urban project were presented in
accordance with varied brand images. During this period of time, some of
these projects were implemented and consequently led to visible alterations
in the urban spaces. Regarding various branding strategies conducted since
2005, three large scale urban projects came into prominence in urban envi-
ronment; shopping malls (the brand image of “City of Brands” and “Shop-
ping Paradise”), office buildings and skyscrapers (the brand image of
“Modern Capital City” and “Brand City of Star Country”) and luxury gated
communities (the brand of better quality of life). Aiming towards finding
out the image of Ankara in residents’ mind and impacts of urban branding
strategies on the collective image, 731 surveys were conducted in seven
districts of the city. For such an intention, the survey was prepared regard-
ing two aspects of urban image; designative and appraisive aspects. The
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
83
designative aspect of image was attained through cognitive mapping
method that participants were asked to draw the city in their mind. The
appraisive aspect of the image on the other hand was obtained through
open ended questions which intended to figure out the meaning attached to
the environment.
The findings reveals that the imposed brand image and its transforma-
tions on urban space stay far from the accumulated urban image and lacks
to hold a meaning within the collective memory of citizens. Regarding des-
ignative aspect of urban image, the main spine (path) –Atatürk Boulevard -
of the city and other image elements (node, landmark and district) are the
most legible parts of the city. This spine that holds the five elements together
has left a mark in the minds of the citizens since the city’s first plan. Emerg-
ing clearly in the minds of participants with its designative aspects, the
spine also stands out for its appraisive aspects. On the other hand, it is ob-
served that the urban spaces produced with the branding strategies those
came into prominence since 2005 could not find a place in the minds.
The two main reasons of the disparity between the urban image in the
minds of the participants and the imposed brand image were revealed in
the questionnaire study with open-ended questions. The first reason is the
insensitiveness of conducted branding strategies towards the city’s history
and identity. The responses of participants exhibit a strong connection be-
tween the urban image and city’s history and identity. Therefore, independ-
ently conducted branding strategies without a reference to city’s accumu-
lated history and culture, has failed to gain a place in the minds of the citi-
zens. The second reason is the lack of public spaces in the projects produced
by branding strategies. The responses of participants in the questionnaire
study put emphasis on public spaces and public use, while branding strate-
gies does not attach a specific importance in the implemented projects.
Therefore the study reveals the importance of the public spaces and public
use in the mental processing of environmental experiences to build a strong
urban image.
Kaynakça/Bibliyografya
Appleyard, D. (1980). Why buildings are known: A Predictive Tool for Architects and
Planners. Broadbent, G., Bunt, R. & Llorens, T. (der), Meaning and Behavior in the built
Environment içinde (ss. 135-161). New York: John Wiley & Sons, Chichester.
Zeynep Eraydın
84
19 (Mayıs 2016) 22-47
Carmona, M., Heath, T., Oc, T. & Tıesdell, S. (2003). Public Spaces Urban Spaces:
The Dimensions of Urban Design. Oxford: Architectural Press.
Cengizkan, A. (2005). 1957 Yücel-Uybadin İmar Planı ve Ankara Şehir Mimarisi.
Şenyapılı, T. (der) Cumhuriyet’in Ankara’sı içinde (ss. 24-59). Ankara: ODTÜ
Geliştirme Vakfı Yayıncılık ve İletişim A.Ş.
Gospodini, A. (2002). European Cities in Competition and the New Uses of
Urban Design. Journal of Urban Design, 7(1), 59-73.
Harvey, D. (1990). The condition of postmodernity: An enquiry into the origins of
cultural change. Oxford: Basil Blackwell.
Hubbard, P. (1996). Urban Design and City Regeneration: Social Representations
of Entrepreneurial Landscapes. Urban Studies, 33(8), 1441- 1461.
Jansson, J. ve Power, D. (2006). Image of the City: Urban Branding as Constructed
Capabilities in Nordic City Regions. Department of Social and Economic Geography,
Uppsala University.
Kavaratzis, M. ve Ashworth, G.J. (2005). City branding: an effective assertion of
identity or a transitory marketing trick? Tijdschrift voor Economische en Sociale
Geografie, 96(5),.506-14.
Kavaratzis, M. (2005). Place branding: a review of trends and conceptual models.
The Marketing Review, 5(4), 329-342.
Lang, J. (1987). Creating Architectural Theory. New York: Van Nostrand Reinhold.
Leyshon, A. ve Thrıft, N. (1997). Money/space : Geographies of Monetary
Transformation. London: Routledge.
Lynch, K. (1960). The Image of the City. England: Massachusetts Institute of
Technology Press.
Lynch, K. (1981). A Theory of Good City Form. England: Massachusetts Institute of
Technology Press.
Madanipour, A. (1996). Design of Urban Space. England: John Wiley and Sons Ltd.
Moilanen, T. ve Raınısto, S. (2009). How to Brand Nations, Cities and Destinations: A
planning book for place branding, London: Palgrave Macmillan.
Pocock, D. ve Hudson, R. (1978). Images of the Urban Environment. London:
Macmillan.
Rapoport, A. (1977). Human Aspects of Urban Form: Towards a Man-Environment
Approach to Urban Form and Design. UK: Pergamon Press.
Tankut, G. (1998). Ankara’nın Planlı İmarı ve Şehir Mimarisi. Mimarlık, 284, 20-21
Türkiye Turizm Stratejisi 2023 Eylem Planı 2007-2013 (2007). T.C. Kültür ve
Turizm Bakanlığı
Ulud, Z. (2003). The Evolution of Popular Culture and Transformation of the Urban
Landscape of Ankara. Trans: Internet-Zeitschrift für Kulturwissenschaften, 15.
Warr, P.B. ve Knapper, C., (1968). The Perception of People and Events. New York:
Wiley.
Kentsel Markalaşma Stratejilerinin Kent Belleği ve Kent İmgesi Üzerine Etkileri
19 (Mayıs 2016) 22-47
85
Arkitera, (2008). Başkan Gökçek projelerini anlattı. 15 Nisan 2016 tarihinde
http://v3.arkitera.com/h27642-baskan-gokcek-projelerini-anlatti.html adresinden
erişildi.
Ankara Kulübü Derneği, (2012). Ankara ve Turizm paneli. 15 Nisan 2016
tarihinde http://www.ankarakulubu.org.tr/blog-ankara-kulubu.aspx?blgID=170&alt
MID=109 adresinden erişildi.
ATO Basın, (2011). Ankara Marka Şehir Olacak. 15 Nisan 2016 tarihinde
http://www.atonet.org.tr/yeni/index.php?p=1788&l=1 adresinden erişildi.
Hürriyet Haber, (2011). Ankara’nın çılgın projelerini açıkladı. 15 Nisan 2016
tarihinde http://www.hurriyet.com.tr/ankaranin-cilgin-projelerini-acikladi-17872418
adresinden erişildi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, (2012). Başkan Gökçek, İstanbul Arkiparc12’de.
15 Nisan 2016 tarihinde https://www.ankara.bel.tr/haberler/bakan-gkek-stanbul-
arkiparc12de/ adresinden erişildi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, (2012). Başkan Gökçek, esnafa Shopping Festi
anlattı. 15 Nisan 2016 tarihinde http://www.ankara.bel.tr/haberler/bakan-gkek-
esnafa-shopping-festi-anlatt/ adresinden erişildi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi, (2013). Başkan Gökçek, 2013 hedeflerini anlattı. 15
Nisan 2016 tarihinde http:// http://www.ankara.bel.tr/haberler/baskan-gokcek-2013-
hedeflerini-anlatti#.WGykFRuLSHs adresinden erişildi.
Ankara Haber, (2015). Melih Gökçek 2016 projelerini anlattı. 15 Nisan 2016
tarihinde http://www.haberankara.com/haber/41173/melih-gokcek-2016-projelerini-
anlatti.html adresinden erişildi.
Dr. Zeynep Eraydın,
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü mezunudur. Aynı okulda
Kentsel Tasarım programında yüksek lisans yapmıştır. “Okunabilir bir kent yaratmak:
Planlama Ankara’da okunabilir kent parçalayaratmada ne ölçüde başarılı?” isimli yüksek
lisans tezi ile Prof. Dr. İlhan Tekeli Tez Ödülüne layık görülmüştür. Doktora çalışmalarını Orta
Doğu Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama bölümünde tamamlamıştır. İlgi alanları;
kentsel ve çevresel tasarım, çevresel psikoloji, kent imgesi, kamusal alanlardır. 2006 yılından bu
yana Promim Kentsel Tasarım ve Çevre Düzenleme şirketinde Kentsel Tasarım Uzmanı olarak,
2013 yılından bu yana Orta Doğu Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümünde yarı
zamanlı öğretim görevlisi olarak çalışmaktadır. 2006 yılından bu yana katıldığı birçok ulusal
kentsel tasarım yarışmasında ödül kazanmıştır. 2016 yılında birlikte katıldığı tasarım ekibi ile
uluslararası kentsel tasarım yarışmasında birincilik ödülüne layık görülmüştür.
Zeynep Eraydın, PhD,
She graduated from Middle East Technical University, City and Regional Planning Depart-
ment. She completed her Master of Science studies in Urban Design Program in the same uni-
Zeynep Eraydın
86
19 (Mayıs 2016) 22-47
versity. She won Prof. Dr. İlhan Tekeli Master Thesis Award by her thesis titled “Building a
Legible City: How far planning is successful in Ankara?”. She got her PhD degree in METU,
City and Regional Planning Department. Her interest topics are urban and environmental
design, environmental psychology, urban image and public spaces. Since 2006 she has worked
as senior urban designer in Promim Urban and Environmental Design Co. and since 2013 she
has worked as part-time instructor in METU, City and Regional Planning Department. Since
2006 she has received many awards in national urban design competitions. In 2016 she, as a
team member, won the first prize in international urban design competition.
... Bu bağlam kent insanlarının deneyimlerini, inançlarını ve davranışlarını kapsamaktadır (Özdemir ve Karaca, 2009). 1960'lı yıllarında başlarında çıkan ve doğal, tarihi, kültürel kent hafızasından beslenerek soyut ve somut bilgilerin temsil ettiği imge, -Çevre-insan ilişkisinde çevrenin anlaşılması, -Fiziksel ve psikolojik davranışların şekillendirilmesi, -Kentlilerin kent yaşamı içerisinde kendilerini konumlandırabilmeleri, -Kente dair aidiyet duygularının güçlendirebilmeleri, açısından önemli bir yere sahiptir (Eraydın, 2016). İnsanın mekânı anlaması, şekillendirmesi, konumlandırması ve mekâna ait aidiyet duygusunun altında da mekânı ve çevreyi algılaması yatmaktadır (Altuntaş, 2016). ...
... Lynch'e göre bu beş ögenin algılanması ve bir araya gelme formları bir bütün oluşturarak güçlü bir kent imgesi yaratmaktadır. Dolayısıyla insan-çevre ilişkisinin sağlıklı gerçekleşebilmesi ve sürekliliğinin sağlanabilmesi için bu bütünün doğru algılanıp yorumlanabilmesi önemlidir (Eraydın, 2016). ...
... Kent kullanıcılarına bu açıdan kaynaklık eden birer yönlendirici görevini üstlenirler. Lynch (1960) (1976), "yerin kimliği" konusundaki çalışmasında ve Rapoport (1977), insan-çevre ilişkisini değerlendirdiği kitabında mekâna yüklenen anlamları vurgulamıştır (Eraydın, 2016). Pocock ve Hudson (1978) fiziksel elemanlarla tanımlamanın imge için yeterli olmadığı görüşüne ortak olmuş ve imgenin anlamsal boyutla birlikte ele alındığı sürece güçlü ve bütüncül bir etki yaratacağından söz etmiştir (Lang, 1987;Lynch, 1981 ...
... Bununla birlikte kentin her noktasının birbirine benzemesine ve kentin çeşitli yerlerinde "yok yerler"in oluşmasına sebep olmaktadır (Aliağaoğlu & Uğur, 2018). Ayrıca insanların bulundukları yeri benimsemesini zorlaştırıp yaşadıkları yerle ilgili kentsel imaj oluşturamamakta, mekânsal hafızaları gelişememektedir (Aliağaoğlu & Yılmaz Çildam, 2017;Eraydın, 2016). ...
Article
İnsanların doğayla olan ilişkisi insanın yerleşik hayata geçmesiyle değişmiş olup “doğal çevre”nin tükenmek bilmeyen bir rezerv olduğu anlayışıyla doğal çevre şekillendirilmektedir. Doğal ortamın bu şekilde kullanımı sonucunda insanlara fayda sağlamayan ve doğal çevrenin kendini yenileme süreciyle uyumlu olmayan sistemlerin oluşmasına neden olduğu anlaşılmıştır. Bu ortamlardan en yaygın olanı kentler, plansız ve düzensiz şekilde oluşturulduğunda; sanayileşme, enerji üretimi, nüfus artışı, hızlı kentleşme ile ortaya çıkışından taşınmasına ve depolanmasına kadar geçen süreçteki atık yönetimi konularında sorunlarla karşılaşılmaktadır. Böylece yaşanabilirliği olumsuz etkileyen, sağlıksız ve kentsel mimariyle uyumsuz mekânlar oluşmaktadır. Ticari faaliyetlerin yoğun bir biçimde gerçekleştiği Merkezi İş Alanları (MİA), görsel kirlilik gibi bir uyumsuzluğun gözlenebildiği yerlerdir. Bu araştırmanın amacı; Isparta kenti merkezi iş alanında, görsel kirliliğe yol açan ögelerin belirlenmesidir. Bu çalışmada nitel araştırma yöntemi tercih edilmiştir. İş yerlerine ait tabelalar ön plana çıkma gayretinden dolayı estetik görünümden uzaklaşmaktadır. Bunun sonucunda binaların dış cephelerini kaplayan, birbiriyle uyumsuz ticari levhalar hâkim görüntü sergilemektedir. Bu noktada dükkânların dış cephe ölçüleri standartlaştırılarak onlara uygun pano ve levha ölçüleri yerel yönetimlerce belirlenebilir. Görsel kirlilik hakkında hazırlanmış posterlerin ilan panoları aracılığıyla sergilenmesi sağlanabilir.
... According to Eraydın (2016), the environmental components of the city and the meanings assigned to these components are called the representative city image. One of the most well-known methods for reading a city through images is the cognitive mapping method used by Kevin Lynch in his 1960 study "Image of City." ...
Article
Full-text available
Cities, which are significant spaces for the physical and mental development of children, are typically defined by paths, edges, nodes, districts and landmarks. The aim of this study is to identify the perceptual approaches of children, whose interactions with their surroundings are currently limited, towards the city, and to measure their interactions with social, natural, and historical environments. The research area encompasses the Ortahisar district of Trabzon province. The methodology of the study includes verbal surveys and mental maps. Six middle schools were randomly selected from different socioeconomic regions to provide representation from various parts of the district. Data obtained from 256 surveys and 192 mental maps were analyzed using MAXQDA 2020 Analytics Pro. The Jaccard similarity index validated data reliability, showing an average similarity of 91.23% for surveys and 54.80% for mental maps. According to the findings, while nodes were predominant in verbal data, landmarks were more prominent in visual data. Moreover, a significant relationship was found between landmarks and historical sites (Spearman correlation = 0.744, N=256). Consequently, it was revealed that the northern part of the city is more comprehensible in the minds of children. Planlama 0000;00(0):00-00 | ÖZ Çocukların fiziksel ve zihinsel gelişimi açısından önemli me-kânlar olan şehirler genellikle yollar, kenarlar, düğüm noktaları, bölgeler ve işaret öğeleri ile tanımlanır. Bu çalışmanın amacı, günümüzde mekânla etkileşimleri sınırlı olan çocukların kente yönelik algısal yaklaşımlarını belirlemek, sosyal, doğal ve tarihi çevrelerle etkileşimlerini ölçmektir. Araştırma alanı Trabzon ili Ortahisar ilçesini kapsamaktadır. Çalışmanın metodoloji kısmı sözlü anketler ve zihinsel haritaları içermektedir. Altı ortaokul, farklı sosyoekonomik bölgelerden rastgele seçilmiş ve ilçenin çeşitli yerlerinden temsil sağlanmıştır. 256 anketten ve 192 zihinsel haritadan elde edilen veriler MAXQDA 2020 Analytics Pro kullanılarak analiz edilmiştir. Jaccard benzerlik endeksi, anketler için ortalama %91,23 ve zihinsel haritalar için %54,80 ortalama benzerlik göstererek veri güvenilirliğini doğrulamıştır. Bulgulara göre; sözel verilerde düğümlerin sıklığı baskınken, görsel verilerde işaret öğelerinin daha yoğun olduğu görülmüştür. Ayrıca işaret öğeleri ile tarihi yerler arasında anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir (Spearman korela-syonu=0,744, N=256). Sonuç olarak şehrin kuzey kısmının çocukların zihninde daha anlaşılır olduğu ortaya çıkmıştır.
... 5) which are the plan types that have inner sofa and outer sofa. The plan type that have outer sofa has two sub types that has open and closed outer sofa. ...
Article
Full-text available
Traditional houses that built at different cities of Anatolia, reflect many diversities according to the culture, climate and geography of the region which they built at. The history of the Eğirdir District which located at Turkey's Mediterranean Region, around the Lake Lands area, as a district of Isparta City, roots back to the Hellenistic Period. For this reason, there are diverse heritage buildings and archaeological remains at the district which can be dated from Hellenistic Period to early times of the Republic Period of the Turkey. Architectural heritages such as Traditional houses, mosques, churches, baths and other buildings with various functions, all together formed the urban texture of the district. However the homogeneous historical structure of urban texture has been degenerated by the land reclamation fillings that built with the development plan, crossing roads and new / high-raised buildings. The traditional houses were concentrated at specific streets. The houses that built between the end of 19.th and the beginning of the 20.th centuries are mostly abandoned and as a result of these actions, they are facing the risk of the disappearance. To ensure the continuity of the cultural heritage, it is crucial to preserving and keeping alive, the houses which reflect the society's socio-cultural life and architectural culture by conserving them. There is an urgent need to conservation projects and their implementation to prevent the disappearance of these important heritages. Documentation is a prerequisite for conservation projects. In this study, with the aim of preparing a base to Conservation of the Traditional Eğirdir Houses, as part of architectural documentation studies, typological analysis of locations, plan drawings, construction systems, usage of the materials and façades have been conducted.
... bir çok kez tekrarlanan ilişkiler bütünüdür (Ateş, 2021). İnsanların duyuları ile algıladığı bilgiler, yaşam standartları, deneyim, kişisel farklılıklara göre de değişiklik gösterdiğinden (Eraydın, 2016) kentsel çevreyi deneyimlemeleri ve değerlendirmeleri de farklılık göstermektedir. Bu durum kentte her bir bireyin kişisel algı farkındalıklarından dolayı, öznel imgesi olmasına sebep olmaktadır (Lynch, 1960;Pocock ve Hudson, 1978). ...
... Bunlar arasında New York'taki özgürlük heykeli, İtalya'nın Pisa kentinde yer alan Pisa kulesi, Mısır piramitleri, Floransa'da Duomo katedrali, Boston'da Telefon Şirketi Binası, Venedik'te San Marco Meydanı, Paris'te Notre Dame Kilisesi, Bilbao'da Guggenheim vs. sayılabilir (Lynch, 2010;Bayrak, 2020;Çelikyay, 2017;Peker, 2006). Türkiye'de yapılan çalışmalarda belirlenen işaret ögelerine örnek vermek gerekirse de Ankara'da Anıtkabir, Atakule, TBMM… (Eraydın, 2016;Akkaya, 2019), Kastamonu'da Cumhuriyet meydanı, Nasrullah meydanı… (Aydın, 2019), Ayvalık'ta Saatli Camisi, Deniziçi Kafe… (Köseoğlu & Önder, 2012) da artmış ve İzmir'i Ankara'ya bağlayan Atatürk Caddesi ve demiryolu aksı da aynı işlevi görmüştür. Uşak'ın işaret noktaları Lynch'in (2010) kent imgesinin fiziksel unsurlarından biri dediği ve kenarlar/sınırlar olarak sınıflandırdığı hatlar üzerinde (başta geleneksel kent dokusunu da içeren Dokuzsele çayı olmak üzere) veya yakınında ortaya çıkmıştır. ...
Chapter
Full-text available
Aşırı Turizm (Over Tourizm)
... Bunlar arasında New York'taki özgürlük heykeli, İtalya'nın Pisa kentinde yer alan Pisa kulesi, Mısır piramitleri, Floransa'da Duomo katedrali, Boston'da Telefon Şirketi Binası, Venedik'te San Marco Meydanı, Paris'te Notre Dame Kilisesi, Bilbao'da Guggenheim vs. sayılabilir (Lynch, 2010;Bayrak, 2020;Çelikyay, 2017;Peker, 2006). Türkiye'de yapılan çalışmalarda belirlenen işaret ögelerine örnek vermek gerekirse de Ankara'da Anıtkabir, Atakule, TBMM… (Eraydın, 2016;Akkaya, 2019), Kastamonu'da Cumhuriyet meydanı, Nasrullah meydanı… (Aydın, 2019), Ayvalık'ta Saatli Camisi, Deniziçi Kafe… (Köseoğlu & Önder, 2012) Çanakkale'de Truva atı, Saat kulesi… (Sağlık, 2019), Bartın'ın Amasra ilçesinde Amasra Kalesi ve surlu yerleşim dokusu (Cengiz vd., 2018), Kuşadası'nda Marina, feribot limanı, Güvercinada… (Kara & Aşık, 2018) sayılabilir. ...
Article
Turizm, dünya genelinde ekonomik, kültürel ve sosyal etkileriyle önemli bir endüstri olarak kabul edilmektedir. Turizm sektörü, birçok ülke ve kent için ekonomik büyüme ve istihdam yaratma potansiyeline sahip olup, kentsel dönüşümü ve yerel kültürlerin korunmasını da desteklemektedir. Türkiye'nin Karadeniz bölgesinde yer alan Ordu ili, doğal güzellikleri, tarihi zenginlikleri ve kültürel mirasıyla turizm potansiyeli yüksek bir şehir olarak öne çıkmaktadır. Ordu'nun sahip olduğu eşsiz doğal ve tarihi zenginlikler, turistler için çekici bir destinasyon oluşturmakta ve kentin ekonomik gelişimine katkı sağlamaktadır. Bu çalışmada, Ordu ilinin turizm alanlarını zihin haritalama yöntemi ile incelenmiş, kentin deneyimle değişen turizm alanı algısı ve değişimi ele alınmış, ayrıca bireylerin zihinlerinde Lynch'in (1960) ortaya koyduğu temel kentsel imge çeşitlerinin hangi önceliklerle şekillendiği değerlendirilmiştir. Ordu'nun turizm alanlarının bireylerin görsel belleklerinde kalıcılığından yola çıkarak bu alanların nasıl daha etkili bir turizm alanı haline gelerek geliştirilebileceği konusunda önerilerde bulunulmuştur.
Article
Full-text available
Türkiye Cumhuriyeti’nin modern ulus-devlet olarak kuruluş sürecinde toplumsal ve mekânsal örgütlenme politikaları, kentleşme ve sanayileşme hedeflerini ortaya koymaktadır. Ulusal bağımsız ekonominin oluşturulması ve bölgeler arası eşitsizliklerin giderilmesine yönelik Anadolu’daki kamu yatırımları, hem tarım ve sanayi üretiminin hem de kentlerin gelişmesini sağlamıştır. Başkent Ankara, modern kent planlaması ve mimarisiyle kentleşme sürecinin öncüsü olmuş, kentsel mekân ile toplumsal yaşam arasında kurulan istikrarlı ilişki/etkileşim, modern kent kimliği ve kültürünü oluşturmuştur. Bu bağlamda Cumhuriyet’in tarihsel, toplumsal ve mekânsal birikim ve deneyimi, güçlü bir kentsel ve kolektif bellek yaratmıştır. Günümüzde, neoliberal şehircilik uygulamaları ve muhafazakârlaşma politikalarıyla kentler yeniden yapılandırılırken, geçmiş dönemlerin kentsel mekânları özellikle Cumhuriyet’in kuruluş dönemi mirası ve Ankara’nın yapılı çevresi, dönüşüm geçirmekte ve tahrip edilmektedir. Bu çalışma, Türkiye’nin kentleşme sürecini (1923-2023), tarihsel dönemlerde kentsel mekânla toplumsal yaşamın ilişkisi bağlamında ele almakta ve kentsel yapılı çevredeki değişim ve dönüşümlerin, kentsel kolektif hafızanın sürekliliğini nasıl etkilediğini incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışmanın yöntemi, bütünleştirici literatür taramasına dayanmaktadır. Kentlerin yeniden yapılandırılma sürecinde kentsel dönüşüm, soylulaştırma, sanayisizleştirme gibi uygulamalar, toplumsal ve mekânsal eşitsizlik ve ayrışmaya, kentsel dokunun parçalanmasına, kentlerin kimliksizleşmesine yol açmakta ve kentsel kolektif belleğin tarihsel sürekliliğini kaybetmesine neden olmaktadır.
Thesis
Full-text available
Bu çalışmanın amacı, kentsel imgenin kent belleğindeki sürdürülebilirliğinin illüstrasyon yoluyla nasıl sağlanabileceğini tartışarak bu doğrultuda illüstrasyon uygulamaları gerçekleştirmektir. Kentler, bireylerin bir arada yaşadıkları ve ortak deneyimlerini paylaşarakn yaşamlarını sürdürdükleri önemli mekanlardır. Kamusal olan bu mekanlarda bireyin gerçekleştirdiği her türlü tekil ve kolektif deneyim, o bireyin belleğinde deneyime ve mekana yönelik bir anıya dönüşür. Kolektif deneyimlerle bir öze sahip olmaya başlayan mekan böylelikle belleklerde de bir yer edinir ve kent belleği denilen büyük hafıza meydana gelir. Kentsel belleği oluşturan, temelde kente yönelik deneyimler ve imgelerdir. Söz konusu imgeler kente yönelik mekanlarda bulunan irili ufaklı pek çok kentsel bileşenin imgesidir. Kente yönelik bütüncül bir görüntünün meydana gelmesini sağlayan bu imgelerin toplamına da kent imgesi denilmektedir. Kent imgesi, kent mekanında bulunan pek çok unsurdan oluşur. Mekanı şekillendiren temel unsurun kentte tasarlanmış olan yapılar olduğu varsayıldığında; bu unsurları mimari ögeler, kentsel donatı elemanları, toplu taşıma araçları ve görsel iletişim ögeleri olarak sayabilmek mümkündür. Mekanı oluşturan bütün bu tasarım unsurları kentin imgesini de oluştururlar. Ancak bu unsurların, her zaman kentteki konumlarında bulunmaya devam edebilmeleri söz konusu değildir: Kent mekanında gerçekleşecek değişim ve dönüşümler mekanı etkilediği gibi kentin imgesini de etkilemekte, dolayısıyla kentin belleği de değişime uğrayabilmektedir. Bu çalışmada, söz konusu değişimlerin kentsel belleği dönüştürdüğü varsayımından hareketle kent imgesinin kent belleğinde sürdürülebilir olmasını sağlamak amaçlanmıştır. Bu doğrultuda ilgili kavramlara yönelik kuramsal tartışma yürütülmüş, Adana kent merkezinde kent imgesinin parçası olduğu düşünülen yapıların tespit edilmesi için görüşmeler gerçekleştirilmiş 8 adet illüstrasyon çalışması yapılmıştır.
Article
Full-text available
Recent accounts of urban political change have been seemingly preoccupied with demonstrating the existence of a transition from managerial to entrepreneurial forms of governance, typified by the speculative deployment of resources to attract investment. Within such processes, the construction of spectacular urban landscapes has become a requisite strategy for making the city attractive as a site for investment, yet, with a few notable exceptions, the meanings projected by these landscapes have been given little attention. This paper sets out to rectify this omission by developing ideas from European social psychology, particularly that of the social representation, to explore the process by which the meaning and symbolism of these new urban landscapes is imposed by dominant interests in such a way as to make them appear legitimate. Using Birmingham as a case study, interviews with local residents are drawn on to demonstrate that even when opposition to the city's entrepreneurial policies was articulated, it relied on the existence of a shared representation of its entrepreneurial landscapes, one which acknowledged their spectacular and post-modern appearance. The paper thus concludes by suggesting that such urban landscapes can potentially play a crucial role in forging a new cultural politics of place conducive to the legitimation of entrepreneurial policies.
Article
Usually, a country brand is not focused, resulting in unsuccessful place branding. It is possible to successfully raise your national identity to the level of an attractive brand. Building a country brand is an investment, with strong positive returns. This book will guide you along the path to building a successful brand.
Article
Throughout the history of urban forms, major urban design schemes and avant-garde design of space have been mostly an outcome of economic growth of cities and countries. Marking the era of globalization, a reverse procedure has taken place in the last decade or so; urban design appears to be consciously 'used' as a means of economic development of cities in the new competitive milieu. This paper seeks to investigate the new role of urban design in the framework of contemporary development of European cities, in relation to their development potentials and constraints within the European urban system as a whole. It attempts to examine the potential of urban design for different classes and groups of European cities: metropolitan cities, larger cities and smaller cities, as well as cities in the core and cities in the periphery of Europe (geographical and/or economic). It is argued that urban design is an emerging new factor affecting development prospects in all classes and groups of European cities, while it becomes particularly crucial for two classes of cities, representing the opposite extremes of the European urban system: metropolitan cities and smaller peripheral cities without indigenous resources for development.
Article
The concept of Place Branding has emerged in recent years as a powerful instrument and it is increasingly popular among both commentators on place marketing theory and practitioners in place management all over the world. There is, however, an evident confusion in the use of the term. This paper first offers a short description of the development of place marketing and its routes in general marketing. The paper goes on to describe the recent shift towards place branding. Major trends in current understanding of the concept and its use in the practice of place management are identified. The paper draws on the development of corporate branding to demonstrate its relevance to place branding and discusses two different frameworks for place brand management, found in the literature, comparing them in an attempt to build on the main contributions of each and start an effort of integrating relevant suggestions into one practical framework.
Article
Cities throughout Europe are increasingly importing the concept and techniques of product branding for use within place marketing, in pursuit of wider urban management goals, especially within the new conditions created by European integration. However, there is as yet little consensus about the nature of city branding, let alone its role in public sector urban planning and management. This exploratory paper will first, use contemporary developments in marketing theory and practice to suggest how product branding can be transformed into city branding as a powerful image-building strategy, with significant relevance to the contemporary city. Second, it will define city branding, as it is being currently understood by city administrators and critically examine its contemporary use so that a framework for an effective place branding strategy can be constructed. Copyright (c) 2005 by the Royal Dutch Geographical Society KNAG.
Public Spaces Urban Spaces: The Dimensions of Urban Design
  • M Carmona
  • T Heath
  • T Oc
  • S Tıesdell
Carmona, M., Heath, T., Oc, T. & Tıesdell, S. (2003). Public Spaces Urban Spaces: The Dimensions of Urban Design. Oxford: Architectural Press. Cengizkan, A. (2005). 1957 Yücel-Uybadin İmar Planı ve Ankara Şehir Mimarisi.
Image of the City: Urban Branding as Constructed Capabilities in Nordic City Regions. Department of Social and Economic Geography
  • J Jansson
  • D Power
Jansson, J. ve Power, D. (2006). Image of the City: Urban Branding as Constructed Capabilities in Nordic City Regions. Department of Social and Economic Geography, Uppsala University.
Human Aspects of Urban Form: Towards a Man-Environment Approach to Urban Form and Design
  • A Madanipour
Madanipour, A. (1996). Design of Urban Space. England: John Wiley and Sons Ltd. Moilanen, T. ve Raınısto, S. (2009). How to Brand Nations, Cities and Destinations: A planning book for place branding, London: Palgrave Macmillan. Pocock, D. ve Hudson, R. (1978). Images of the Urban Environment. London: Macmillan. Rapoport, A. (1977). Human Aspects of Urban Form: Towards a Man-Environment Approach to Urban Form and Design. UK: Pergamon Press. Tankut, G. (1998). Ankara'nın Planlı İmarı ve Şehir Mimarisi. Mimarlık, 284, 20-21