ArticlePDF Available

Abstract

okyanusun derinliklerinde işletilmesi oldukça kolay olan çinko, demir, gümüş ve altın madenleri vardır… Jules Verne, 1870 Denizler Altında 20000 Fersah A rtan dünya nüfusu ve endüstrileşme ile birlikte mineral ham madde kaynaklarına olan talep de doğal olarak artmaktadır. Talep artışına bağlı ola-rak ham madde fiyatlarının yükselmesi, bazı ham madde kaynakları için şeffaf olmayan pazar şartları ve aynı zamanda ham madde kaynak zengini ülkelerin kendi ekonomilerine avantaj yaratma girişimleri gibi nedenler, ham madde kaynakları bakımından ithalata dayalı olan ülkelerin bu kaynaklara erişim kabiliyetini zayıflatmaktadır. Dolayısıyla, ne zaman ki mineral ham madde fiyatları yüksel-miş ve/veya mineral ham madde kaynakları temin riski artmış, ülkeler ihtiyaç duydukları mineral ham madde teminini garanti altına almak için yeni stratejiler geliştirmiştir. Bu stratejilerden biri de "Derin Deniz Madenciliği"dir. Bu bağlamda birçok ülke ve madencilik şir-keti gelecekteki mineral ham madde teminini garanti altına almak için derin deniz madenciliğini hem ekonomik hem de jeopolitik sebeplerle potansiyel alternatif madencilik olarak görmektedir. Aslında, denizden mineral ham madde kaynaklarının çıkarılması yeni bir konu değildir. Çünkü geçmişten günümüze birçok ülkede sahillerde ve sığ sularda plaser madencilik (altın, kalay, titanyum, zirkonyum, nadir top-raklar ve diğer ağır mineraller), elmas, fosfat ve agrega üretimi yapılmaktadır. Ancak, derin deniz madenciliği yeni bir girişimdir. Derin Deniz Mineral Ham Madde Kaynakları Okyanuslar dünya yüzeyinin %71'ini kaplar ve bu alanın %55'i 1.000 m'den daha derin olan derin okyanus base-nidir. Derin deniz baseninde ana mineral potansiyeli söz konusu olduğunda farklı değerli metaller içeren üç tip kaynak üzerine odaklanılmaktadır: Manganez yumruları (polimetalik yumrular): Manganez yumruları, okyanusun 4.000-6.500 m derinlikte sediman kaplı engin düzlüklerinde görülür. Ceviz ve patates büyüklüğü arasında değişen boyutta mineral yumruları olup temelde mangan ve demir olmak üzere ekonomik miktarlarda nikel, kobalt ve bakır ayrıca eser miktarda molibden, nadir toprak elementleri ve lityum gibi değerli elementler içerirler. Manganez yumruları birçok deniz alanında bulunmakla birlikte, okyanusun 4 bölgesinde önemli miktarda bulunur (Şekil 1). Clarion-Clipperton Bölgesi (CCZ): yaklaşık 9 milyon km 2 'lik bir alan olup dünyanın en büyük manganez yumruları böl-gesidir. Pasifik Okyanusu'nda yer alan bölge, Meksika'nın batı sahillerinden Hawaii'ye kadar uzanır. Bölge içerisinde değiş-mekle birlikte ortalama yoğunluk 15 kg yumru/m 2 'dir. En zen-gin bölgesinde manganez yumruları yoğunluğu 75 kg/m 2 'ye kadar ulaşır. Bölgedeki toplam kütlenin yaklaşık 21 milyar ton civarında olduğu hesaplanmıştır. Peru Baseni (PB): Peru Baseni, Peru kıyı bölgesinden 3.000 km uzaklıktadır. Alan olarak Clarion-Clipperton Bölgesi'nin yarısı kadardır. Bölge ortalama 1 m 2 'de 10 kg manganez yum-rusu içerir. Penrhyn Baseni (PEN): Pasifikte yer alan 3. önemli manganez yumruları bölgesi olup Cook Adaları yakınında ve Avustralya'nın birkaç bin kilometre doğusunda yer alır. Bölge yaklaşık 750.000 km 2 alana sahiptir. Cook Adaları kıyı sularının büyük bir bölü-münde deniz tabanında manganez yumru yoğunluğu 25 kg/ m 2 'dir. Şekil 1-Morfoloji, kabuk yaşı ve metal içeriğine göre manganez yumruları olma potansiyeli yüksek alanlar (ECORYS, 2014) CCZ PEN PB HO
15 Nisan 2015
72
Makale
www.madencilik-turkiye.com
Derin Deniz Madenciliği
Doç. Dr. Nuray Karapınar
Maden Yük. Mühendisi
MTA Genel Müdürlüğü
karapinarnuray@hotmail.com
…okyanusun dernlklernde şletlmes oldukça
kolay olan çnko, demr, gümüş ve altın madenler vardır…
Jules Verne, 1870
Denzler Altında 20000 Fersah
Artan dünya nüfusu ve endüstrleşme
le brlkte mneral ham madde kay-
naklarına olan talep de doğal olarak
artmaktadır. Talep artışına bağlı ola-
rak ham madde fyatlarının yükselmes, bazı
ham madde kaynakları çn şeffaf olmayan
pazar şartları ve aynı zamanda ham madde
kaynak zengn ülkelern kend ekonomlerne
avantaj yaratma grşmler gb nedenler,
ham madde kaynakları bakımından thalata
dayalı olan ülkelern bu kaynaklara erşm
kablyetn zayıflatmaktadır. Dolayısıyla, ne
zaman k mneral ham madde fyatları yüksel-
mş ve/veya mneral ham madde kaynakları
temn rsk artmış, ülkeler htyaç duydukları
mneral ham madde temnn garant altına almak çn yen
stratejler gelştrmştr. Bu stratejlerden br de “Dern Denz
Madenclğ”dr. Bu bağlamda brçok ülke ve madenclk şr-
ket gelecektek mneral ham madde temnn garant altına
almak çn dern denz madenclğn hem ekonomk hem de
jeopoltk sebeplerle potansyel alternatf madenclk olarak
görmektedr.
Aslında, denzden mneral ham madde kaynaklarının
çıkarılması yen br konu değldr. Çünkü geçmşten
günümüze brçok ülkede sahllerde ve sığ sularda plaser
madenclk (altın, kalay, ttanyum, zrkonyum, nadr top-
raklar ve dğer ağır mneraller), elmas, fosfat ve agrega
üretm yapılmaktadır. Ancak, dern denz madenclğ
yen br grşmdr.
Derin Deniz Mineral Ham Madde Kaynakları
Okyanuslar dünya yüzeynn %71’n kaplar ve bu alanın
%55’ 1.000 m’den daha dern olan dern okyanus base-
ndr. Dern denz basennde ana mneral potansyel söz
konusu olduğunda farklı değerl metaller çeren üç tp
kaynak üzerne odaklanılmaktadır:
Manganez yumruları (polimetalik yumrular): Manganez
yumruları, okyanusun 4.000-6.500 m dernlkte sedman kaplı
engn düzlüklernde görülür. Cevz ve patates büyüklüğü
arasında değşen boyutta mneral yumruları olup temelde
mangan ve demr olmak üzere ekonomk mktarlarda nkel,
kobalt ve bakır ayrıca eser mktarda molbden, nadr toprak
elementler ve ltyum gb değerl elementler çerrler.
Manganez yumruları brçok denz alanında bulunmakla brlkte,
okyanusun 4 bölgesnde öneml mktarda bulunur (Şekl 1).
Clarion-Clipperton Bölgesi (CCZ): yaklaşık 9 mlyon km2’lk
br alan olup dünyanın en büyük manganez yumruları böl-
gesdr. Pasfk Okyanusu’nda yer alan bölge, Mekska’nın batı
sahllernden Hawa’ye kadar uzanır. Bölge çersnde değş-
mekle brlkte ortalama yoğunluk 15 kg yumru/m2’dr. En zen-
gn bölgesnde manganez yumruları yoğunluğu 75 kg/m2’ye
kadar ulaşır. Bölgedek toplam kütlenn yaklaşık 21 mlyar ton
cvarında olduğu hesaplanmıştır.
Peru Baseni (PB): Peru Basen, Peru kıyı bölgesnden 3.000
km uzaklıktadır. Alan olarak Claron-Clpperton Bölges’nn
yarısı kadardır. Bölge ortalama 1 m2‘de 10 kg manganez yum-
rusu çerr.
Penrhyn Baseni (PEN):
Pasfkte yer alan 3. öneml manganez
yumruları bölges olup Cook Adaları yakınında ve Avustralya’nın
brkaç bn klometre doğusunda yer alır. Bölge yaklaşık 750.000
km2 alana sahptr. Cook Adaları kıyı sularının büyük br bölü-
münde denz tabanında manganez yumru yoğunluğu 25 kg/
m2‘dr.
Şekil 1- Mor foloji, kabuk y aşı ve metal içeriğ ine göre mangane z yumruları
olma potansiyeli yüksek alanlar (ECORYS, 2014)
CCZ
PEN
PB
HO
Hint Okyanusu (HO): Manganez
yumruları bölges Merkez Hnt
Okyanusu’nda yer alır ve 1 m2‘de
yaklaşık 5 kg yumru çerr.
Manganez yumrularının oluşum
şartları aynı olmasına rağmen
metal çerkler bölgesne göre
değşeblmektedr (Çzelge 1). En
yüksek mangan çerğ %34 le
Peru Basenndek yumrulardır.
En yüksek demr çerğ se %16,1
le Penrhyn basen yumrularıdır.
En yüksek kobalt derşm de bu
bölgede yer almaktadır (%0,4).
Kobalt kabukları (polimetalik kabuklar): Kobalt kabukları, denz
altı dağları olarak adlandırılan denz altı volkanları, sırtlar ve platolar
yamaçlarında 6.000-7.000 m su dernlklernde oluşan sert metalk
tabakalardır. Suda çözünmüş haldek mnerallern çökelerek brk-
mes sonucu oluşurlar ve temelde demr, kobalt, nkel, platn ve
nadr toprak elementlern çerrler. Manganez yumrularında olduğu
gb çökelmler oldukça yavaş gelşr (1-5 mm/mlyon yıl). Denz
suyundak metal derşmne bağlı olarak farklı okyanus bölgelernde
farklı kalınlıklarda oluşur. Bazı denz altı dağlarında 2 cm kalınlığında
ken, en zengn alanda kalınlık 26 cm ye kadar ulaşmaktadır. Dünya
genelnde 33.000 denz dağı olduğu tahmn edlmektedr. Bunların
%57‘s kobalt kabukları bakımından en zengn bölge olan Pasfk’te
yer almaktadır. En esk denz altı dağlarını barındıran Batı Pasfk de
bu anlamda lg odağıdır. Bu bölgedek denz altı dağlarının Jura
dönemnde oluştuğu ve dolayısıyla nspeten daha kalın br kabuk
olduğu belrtlmektedr. Bu alan Japonya’nın 3.000 km güney batı-
sında yer almakta olup “Brncl Kabuk Zonu” olarak adlandırılmak-
tadır. Buradak kabuğun 7,5 mlyar ton olduğu tahmn edlmektedr.
Şekl 2’de Uluslararası Denz Yatağı Otortes (ISA) ver bankasında yer
alan ve ağırlıkça %5 üzernde kobalt çeren polmetalk kabuk örnek-
ler lokasyonları görülmektedr.
İsmnden de anlaşılacağı üzere kobalt kabuklarının, kara bazlı yataklar
ve manganez nodüller le karşılaştırıldığında kobalt çerğ yüksektr.
Fazla mktarda çerdğ dğer elementler se mangan ve demrdr. Bu
sebeple bu kabuklar kobalt zengn ferro manganez kabuk olarak da
adlandırılmaktadır. Kobalt kabukta tellür de nspeten öneml oran-
larda bulunablmektedr. Çzelge 2’de farklı bölgelerde bulunan pol-
metalk kabukların çerdğ bazı metal çerk değerler verlmştr.
Polimetalik sülfitler (deniz tabanı masif sülfitleri, SMS):
Denz tabanı masf sülftler genelde okyanus tabanında sıcak su
çıkışlarının olduğu hdrotermal baca alanlarında, volkank aktvte
ve denz suyu arasındak etkleşmle kabuksal kayaç ve okyanus
arasında gelşen ısı ve element değşm sonucu oluşur. Bu böl-
gelerde soğuk denz suyu, çatlaklardan denz tabanından brkaç
klometre dernlere kadar nüfuz eder ve magma odası yakınlarına
kadar lerleyen su 400°C’y aşan sıcaklıklara ısınır. Isınan su kayaç-
lardak sülfür ve metaller çözer. Denz suyundan daha az yoğun
olan sıcak su hızla yukarı çıkar ve denze boşalır. Bu karışım soğuk
denz suyu le karşılaşınca, çözünmüş haldek mneraller çökelr
ve hdrotermal bacalar etrafında masf sülft cevher yatakları şek-
lnde brkr. Bu tür yataklar günümüzde karada bulunan ancak
Element CCZ Bölgesi
manganez yumruları
Peru Baseni
manganez yumruları
Hint okyanusu
manganez yumruları
Cook Adaları bölgesi
manganez yumruları
Manganez, Mn (%) 28,4 34,2 24,4 16,1
Demir, Fe (%) 6,16 6,12 7,14 16,1
Bakır, Cu (gr/ton) 10714 5988 10406 2268
Nikel, Ni (gr/ton) 13002 13008 11010 3827
Kobalt, Co (gr/ton) 2098 475 1111 4124
Titan, Ti (gr/ton) 0,32 0,16 0,42 1,15
Tellür, Te (gr/ton) 3,6 1,7 40 23
Talyum, Tl (gr/ton) 199 129 347 138
Nadir toprak elementleri
ve Itriyum (gr/ton) 813 403 1039 1707
Zirkonyum, Zr (gr/ton) 307 325 752 588
Çizelge 1- Manganez yumruları kimyasal bileşimi (MARIBUS, 2014)
Şekil 2- ISA veri bankasında yer alan ağırlıkça %5 üzerinde kobalt içeren
polimetalik kabuk örnek lokasyonları (N=465) (ECORYS, 2014)
İşletmelerdeki sorumlu yöneticilerin rahatlıkla
erişim kayıtlarını kontrol edebileceği ve
yönetebileceği özelliklere sahip olan G-Risk
sistemin de birim ve bölüm çalışanları için ayrı
ayrı kategorize edilebilmektedir. Ay modül
içerisinde dahi yöneticiler kullanıcıların hangi
fonksiyonlara ulaşabileceklerine karar
verebilmektedir. Sistem yöneticileri tarafından
risk, kontrol ve tehlike kayıtlarının kolaylıkla yapılandırılabildiği sistem aracılığıyla etkin ve önleyici risk
yönetimi kolaylıkla sağlanabilmektedir. Çeşitli kaza ve olay kayıtlarının hazırlanabildiği sistem ile
standart ve hadiselere özel olarak rapor ve kayıt form taslakları hazırlanabilmektedir. G-Risk sistemi ile
merkezi olarak kayıt altına alınan bu olay/kaza kayıtları istenildiği anda belirlenen rapor formatlarına
çevrilebilmekte, analitik analizler için uygun veri sınırlandırmala yapılabilmekte, etkili risk
değerlendirme ve önleme faaliyetleri takip edilebilmektedir. Bu sayede organizasyon yapısı içerisinde
sadece işletme/ocak bazlı denetimler değil anlık olarak merkezi İSG ve risk yönetimi sağlanabilmektedir.
Kurulan bu merkezi denetim sistemi içerisinde, sadece iş sağlığı ve güvenliği ve risk yönetimi değil diğer
kalite, çevre, havalandırma ve hijyen kontrol ve denetimleri de yapılabilmektedir. Bu sayede tüm
organizasyon içerisinde etkin, sürdürülebilir ve sağlıklı risk ve İSG yönetimi sağlanabilmektedir.
E-posta: info.tr@minerpsolutions.com
Te l : +90 216 468 88 68
MineRP uzmanlarının sahip olduğu en son teknolojik yazılım araçları,
uluslararası madencilik tecrübesi ve sunduğu mühendislik hizmetleri size çok yakın…
MineRP tüm açık/yeraltı madencilik projeleri için ihtiyaçlara en uygun çalışmaları,
uluslararası standartlarda, son teknoloji araçlarını kullanarak size uygun fiyatlar ile sunuyor.
Detaylı bilgi için lütfen bizimle iletişime geçin.
REZERV TAHMİN ve MADEN EKONOMİ
DEĞERLENDİRMELERİ
MÜHENDİSLİK TASARIM VE MADEN
PLANLAMA
KREDİLENDİRİLEBİLİR FİZİBİLİTE ÇALIŞMALARI
TEKNİK DEĞERLENDİRMELER / SAHA
ÇALIŞMALARI
OCAK OPTİMİZASYON ve SÜREÇ İYİLEŞTİRME
15 Nisan 2015
74
1957
www.fkk.com.tr
adres : Kerimbey Mahallesi Işık Sok. No:2
Tekkekoy Samsun / Turkey
55300
telefon : 90 362 266 80 91
faks
: 90 362 266 80 94
Samsun Fabrika ve Ofis
telefon : 90 216 660 04 69 - 660 07 62
faks
: 90 216 660 05 48
adres
: Mimar Sinan Mahallesi
Yedpa Ticaret Merkezi F Caddesi
No: 11/12 Ataşehir / İstanbul
İstanbul Ofis
telefon : 90 312 418 30 00
faks
: 90 312 425 12 21
adres
: Tepe Prime İş Merkezi
B Blok Kat:9 No: 74
Eskişehir Yolu 9. km 06800 / Ankara
Ankara Ofis
DEGIRMEN KAUÇUK ASTAR VE LIFTERBARLARI
RUBBER MILL LINERS FOR GRINDING MILLS
2.700 mlyon yıl önce geçmş okyanuslarda oluşan volkanojenk masf
sülft (VMS) yatakları le benzerlk gösterr.
Yüksek sıcaklık bacaları le lşkl hdrotermal srkülasyona bağlı
değşk tp SMS yatak oluşumu söz konusudur: Brncl hdroter-
mal sıvılar ve denz suyu karışımının denz tabanı altında gelş-
mes durumunda (sızma sstem) masf sülft yatağı okyanusal
kabuk çnde oluşur. Hdrotermal sıvıların bacadan çıkarak denz
suyuna karıştığı durumda se (gergn sstem) masf sülft yatakları
denz tabanında oluşur. Gergn sstemlerde brncl hdrotermal
sıvıdak metal sülftlern çökelmes baca oluşumuna yol açar, baca
çökmes ve br araya gelmes le sülft dağları oluşur. Genellkle
masf sülft olarak adlandırılmalarına rağmen, hdrotermal baca-
lardak yataklar 3 farklı sülfür bleşğ le karakterze edlr; sülft,
sülfat ve doğal sülfür. Hang türün baskın olduğunu hdrotermal
sıvının bleşm ve sıcaklığı belrler.
(Oluşan bacalar görünüşleri itibariyle “smokers” olarak adlandırılır.
Sülfit türünün baskın olduğu durumda bu bileşikler siyahtır ve baca
şeklindeki yapılar “black smokers” olarak adlandırılır. Bu bacalarda
sıcaklık 330-380°C arasındadır. Sıcaklığın 300°C altında olduğu
bacalarda sülfat bileşikleri baskındır, beyaz renginden dolayı “white
smokers” olarak adlandırılır. Hem sülfit hem de sülfat bileşiklerinin
bulunduğu “grey smokers” ile aktif
volkanlarda görülen, doğal sülfür
çıkışı ve sıcaklığın 150°C’den düşük
olduğu “yellow smokers”lar da
mevcuttur)
Masf sülft yataklarının hang
metaller ne derşmde çe-
receğ, hdrotermal bacanın
üzernde bulunduğu kayaç
bleşmne ve çıkan suyun sıcak-
lığına bağlıdır. Bölgeye bağlı
olarak bakır, çnko, kurşun,
altın ve gümüş gb elementler
değşk oranlarda çerr. Ayrıca
manganez, bzmut, kadmyum,
galyum, germanyum, ant-
muan, tellür, talyum ve ndyum gb brçok öneml element eser
mktarda çerr. Bazı yataklarda özellkle ada yay volkanlarında
bu elementler daha yüksek derşmlerde zengnleşeblmektedr.
Tektonk ortamına göre denz tabanı masf sülftlern ortalama
metal çerkler Çzelge 3’te verlmştr. Toplamda brkaç yüz ml-
yon ton olan masf sülftler (şmdye kadar keşfedlen yatakların
çoğunun rezerv 1 ton-15 mlyon ton arasındadır) manganez
yumruları ve kobalt kabuk le karşılaştırıldığında (mlyar ton)
mktarca daha küçüktür.
Masf sülft yatakları plaka sınırları boyunca oluşur. 4 farklı hd-
rotermal baca ve berabernde masf sülft oluşum alanı tanım-
lamıştır. Bunlar; Okyanus ortası sırtları, ada yay volkanları, ada
yayları arkasındak volkanlar ve levha ç volkanlardır.
Masf sülft yatakları genellkle 1.500-3.500 m dernlkte bulu-
nurlar. Yakın zamanda keşfedlen masf sülft yatakları nspeten
sığ dernlklerde (100 m-2.000 m) yay ardı yayılma merkezle-
rnde olmuştur.
Bunların çoğu Japonya, Papua Yen Gne ve
Solomon Adaları gb ülkelern münhasır ekonomk bölge sınır-
ları çnde yer almaktadır.
Günümüze kadar masf sülft çeren 187 aktf hdrotermal baca
keşfedlmştr. Ayrıca günümüzde aktf olmayan ancak geçmşte
oluşmuş masf süft yatağı çeren 80 hdrotermal baca vardır.
Bunlardan başka, masf sülftlern oluşmadığı ancak denz taba-
nından yüksek sıcaklıkta hdrotermal solüsyonların çıktığı 30
alan blnmektedr. Buralarda da yüzeyn altında sülft yatakları
olableceğ tahmn edlmektedr. Halen hazırda blnen hdro-
termal baca ya da masf sülft yataklarının %58’ okyanus ortası
sırtlarında, %26’sı yay ardı yayılma zonunda, %16’sı ada yay
volkanlarında ve %1’ de levha ç volkanlarında yer almaktadır
(Şekl 3).
Araştırmacılar, Dünya’nın hdrotermal ısı akısı tahmnne dayalı
olarak dünya genelnde hdrotermal bacaların ve dolayısıyla masf
sülftlern sayısının daha fazla olduğunu düşünmektedr. Ancak,
son brkaç on yılda yapılan çalışmalarda alınan örneklern analz
sonuçlarında, ekonomk madenclğn söz konusu olableceğ
Tektonik Ortam N Cu (%) Zn (%) Pb (%) Fe (%) Au ppm Ag ppm As ppm
MOR*- sediman
bulunmayan 2302 4,9 8,0 0,2 26,9 1,2 93 365
MOR– ultramafik
kayaç barındıran 556 13,6 9,8 0,1 27,0 8,5 84 212
MOR- sediman
barındıran 173 1,1 3,6 0,5 24,7 0,5 84 1692
Okyanusal
kabuk içinde
gelişen yay ardı
898 3,5 15,7 0,7 13,5 6,1 226 885
Geçişli yay ardı
(gerisi) 789 5,6 18,4 1,5 7,1 12,0 312 10573
Kıta içi
riftleşmiş yay 136 3,3 19,0 9,7 7,1 5,3 916 495
Volkanik yaylar 178 3,8 12,7 2,0 9,8 12,6 328 2010
Çizelge 3. Tektonik ortamına göre deniz tabanı masif sülfitlerin ortalama metal içeriği (ECORYS, 2014)
MOR:ok yanus ortas ı sırtı; N: örnek s ayısı (Kaynak GE OMAR)
Element Kuzeybatı Pasifik Güney Pasifik Atlantik Hint
Fe (%) 16,8 18,1 20,9 22,3
Mn(%) 22,8 21,7 14,5 17
Ni(%) 0,42 0,46 0,26 0,26
Cu(%) 0,1 0,11 0,09 0,11
Co(%) 0,67 0,62 0,36 0,33
Bi (ppm) 42 22 19 30
Nb (ppm) 54 59 51 61
Pt (ppm) 0,5 0,5 0,6 0,2
REE + Y(ppm) 2454 1634 2402 2541
T (ppm) 60 30 43 31
Y (ppm) 222 177 181 178
Zr (ppm) 559 754 362 535
Çizelge 2 . Farklı bölgel erdeki poli metalik kabu kları bazı met al ortalama i çerikleri (ECO RYS, 2014)
15 Nisan 2015
76
yeterlkte bakır ve altın
çeren masf sülft yatakları
barındıran hdrotermal vent
sayısının nspeten az olduğu
belrtlmektedr. Hatta bazı
yataklar değerl metal çer-
meyeblmektedr (Doğu
Pasfk yükselm ve Atlantk
ortası sırtı bölges genelde
ekonomk değer olmayan
demr sülfür çerr). Ayrıca,
brçok bölge madenclk ekp-
manlarının kullanımına zn
vermeyecek şeklde engebel
arazden oluşmaktadır.
Papua Yen Gne’nn Bsmark
Denz doğusundak yatak-
lar ekonomk masf sülft
yataklarına br örnektr. Bu
yatakların bakır ve çnko
çerğ yüksek olup, ayrıca
öneml sayılablecek mktarda gümüş ve altın çermektedr. Bazı
yataklarda altın derşm tonda 15 grama ulaşmaktadır (kara
bazlı kaynaklardan yaklaşık 3 katı daha zengn). Gümüş mktarı
se tonda 100-300 gram arasında değşmektedr. Bsmark Denz
batısındak Solware bölgesnde en yüksek değere(642 gram/
ton) ulaşmaktadır. Manganez yumruları ve kobalt kabukları le
karşılaştırıldığında oldukça yüksek derşmlerdr (Çzelge 4).
Kızıldeniz’deki Metalce Zengin Sedimanlar
Kızıldenz’de bulunan sülftçe zengn sedmanlar özel br tür SMS
yatağıdır. Hper tuzlu sulardak hdrotermal sstemlerde, hdroter-
mal sıvı yoğunluğa göre tabakalanmış hper tuzlu su tarafından
hapsedlr ve sülft çökeltler taban basenne çökelr. Sülftler burada
katı formda olmayıp, vskoz metalferrous çamur şeklndedr. Suud
Arabstan ve Sudan arasında yer alan 2.000 m dernlktek ve dünya
üzerndek en büyük SMS yatağı olarak kabul edlen Atlants II
basennde 89,5 mlyon ton çamur (kuru bazda) olduğu tahmn
edlmekte, sedmanın metal çerğ düşük olmakla brlkte toplam
metal mktarı bakımından Basen’n 3 mlyon ton çnko, 740.000 ton
bakır, 6.500 ton gümüş ve 46 ton altın çerdğ belrtlmektedr.
Yasal Düzenleme
Dern denz madenclk faalyetler, projenn yer aldığı alanının
hukuk statüsüne bağlı olarak farklı yasal rejm le yönetlmek-
tedr. Şöyle k; madenclk projes herhang br ülkenn kıta
sahanlığı ya da münhasıran ekonomk bölge (MEB) sınırları
çersnde yer alıyor se lgl yasal düzenleme ve faalyetn
yönetm o ülke yetksnde, bu alanlar dışında kalan denz
tabanı alanlarında yapılacak madenclk faalyetler le lgl
yasal düzenleme ve faalyetn yönetm se 1982 Brleşmş
Mlletler Denz Hukuku Sözleşmesne (BMDHS) dayalı olarak
kurulan Uluslararası Denz Yatağı Otortes (Internatonal
Seabed Authorty, ISA) yetksndedr.
BMDHS’ye göre dünya denzlernn ulusal yetk sınırları dışında
kalan bölümler tüm ülkelern serbest kullanımına bırakılmış,
«Uluslararası Alan» olarak ntelendrlen bu alanlarda denz
tabanındak ve altındak zengnlkler nsanlığın ortak mrası
olarak kabul edlmştr. Bu kaynakların yönetm se kurulması,
sözleşmede öngörülen uluslararası br kuruluşa “Uluslararası
Denz Yatağı Otortes”ne bırakılmıştır. Bu otortenn amaçla-
rından br de uluslararası sularda yapılacak madenclk faal-
yetlernden sağlanacak faydanın, denz çevresnn korunmasını
da gözeterek, adl olarak paylaşımını garant altına almaktır.
Uluslararası alanın herhang br bölümü veya onun çerdğ
kaynaklar çn hçbr ülke egemenlk hakkı dda ve beyanında
bulunamaz. Ancak, BMDHS’ye taraf herhang br ülke, BMDHS
ve ISA kurulanlarına uymak şartı le uluslararası alanlarda yapı-
lacak madenclk faalyet görevn üstleneblr. Bu, uluslararası
alanda mneral ham madde arama ve şletme faalyetlernn
ISA le mzalanacak sözleşme altında yapılableceğ anlamına
gelmektedr.
Dern denz madenclğnn temel yasal çerçeves, “Bölüm XI
Uygulama Anlaşması” le değştrlmş BMDHS’de yer almaktadır.
Bölge Altın (gr/ton) Gümüş (gr/ton)
Manganez yumruları
(Clarion-Clipperton Zonu -CCZ) 0,0045 0,17
Kobalt Kabukları
(Birincil Kabuk Zonu) 0,013 4
Solwara 03 masif sülfit yatağı
(Merkez Manus Baseni) 15,2 642
Solwara 09 masif sülfit yatağı
(Doğu Manus Baseni) 19,9 296
Solwara 18 masif sülfit yatağı
(Batı Manus Baseni) 0,2 110
Çizelge 4- Bazı derin deniz mineral kaynakları altın ve
gümüş içeriği (MARIBUS, 2014)
Gakkel Ridge
Hellenic
Arc
Aleutian Arc
Kuril Arc
Izu-Bonin Arc
Manus Basin
Okinawa Trough
Woodlark
Basin
New
Hebrides
Arc
N. Fiji
Basin
Tonga Arc
and Lau
Back-Arc
Kermadec Arc
Chile Rise
Galápagos
Rift
Lesser
Antilles
Arc
East Paci c Ris e
Branseld
Strait
E. Scotia
Ridge
Pacic-Antarct ic Ridge
Mariana Arc
and Back-Arc
Juan
de Fuca
Ridge
Red
Sea
Central
Indian
Ridge
S.E. Indian R idge
S.W. Indian Ridge
Aeolian
Arc
180˚ 150˚ W150˚E 12 0˚W120˚E 9 0˚W90˚E 60˚W60˚E 30˚W30˚E
30˚N
30˚S
60˚N
90˚N
90˚S
60˚S
Global Distribution of Hydrothermal Vent Fields
Unconrmed
Active
Mid-ocean ridge
Unconrmed Unconrmed
Active
Arc volcano
Active
Back-arc spreading center
Active
Intra-plate volcano
& Other
Ridge & Transform
Tren ch
Exclusive Economic Zones
M
i
d
-
A
t
l
a
n
t
i
c
R
i
d
g
e
Şekil 3- Hidrotermal baca sistemi küresel dağılımı (Beaulieu, 2013)
Okyanus Ortası Sırtı
Doğrulanmamış Doğrulanmamış Doğrulanmamış
Aktif Aktif Aktif
Aktif
Diğer
Volkanik Yay Yay Ardı Yayılma Merkezi Levha İçi Volkan
Münhasır Ekonomik Bölge
Sırt ve Transform
Hendek
15 Nisan 2015
78
BMDHS’nn XI. Bölümü genel olarak uluslararası alanda yapıla-
cak maden arama ve şletme faalyetler le lgldr. Sözleşmenn
dern denz madenclğ le lgl dğer potansyel bölümler se
Bölüm XII (denz çevresnn korunması ), Bölüm XIII (denz blm
araştırmaları) ve Bölüm XV (teknoloj transfer)’tr
Dern denz madenclğ yasal rejm öncelkle Sözleşmenn
EK-3’ünde düzenlenmş (Bölüm XI Uygulama Antlaşması le
değştrlen şekl le), ISA tarafından benmsenen kurallar,
yasal düzenleme ve prosedürler sers le güçlendrlmştr.
Uluslararası alanda mneral ham madde kaynaklarının pros-
peksyonu ve aranmasına dar olan tüm bu düzenlemeler
“Madenclk Kodu” altında toplanmıştır.
Otorte, uluslararası denz alanlarında mneral ham madde
kaynaklarının aranmasına yönelk şmdye kadar 3 yasal düzen-
leme yapmıştır:
Polmetalk yumruların prospeksyonu ve aranmasına dar
düzenleme (13 Temmuz 2000’de kabul edlmş, 25 Tem-
muz 2013’te revze edlmştr)
Polmetalk sülftlern prospeksyonu ve aranmasına dar
düzenleme (7 Mayıs 2010’da kabul edlmştr)
Kobalt zengn kabukların prospeksyonu ve aranmasına
dar düzenleme (27 Temmuz 2012’de kabul edlmştr)
Bu düzenlemeler, onaylı br plan çn başvurunun nasıl yapıla-
cağının yanı sıra arama lsans sözleşmesnn çerğ ve formunu
da tanımlamaktadır.
BMDHS uluslararası denz alanlarında yapılacak madenclk
faalyetlernn, taraf devletler tarafından veya devlet kuruluşu
veya taraf devlet vatandaşlığına sahp gerçek veya tüzel kşler
veya taraf devletler tarafından desteklenmes durumunda
onlarca veya onların vatandaşları tarafından etkn olarak kont-
rol edlen gerçek ve tüzel kşlerce yapılmasını şart koşmaktadır.
Prospeksyon ve arama faalyetler, onaylanmış detaylı ş planla-
rında belrtlen alanlarda fnansal ve teknk bakımdan yeterl olan
ntelkl adaylarca ISA tarafından verlecek lsansa bağlı yapılır
(maksmum arama lsans alanı 150.000 km2’dr). Prospeksyon
lsansı herhang br kaynak hakkı sağlamayıp, sadece test amaçlı
makul br mktarda ham maddenn çıkarılmasına müsaade verr.
Araştırmacı taraf, prospeksyonun durumu ve elde edlen sonuç-
lar le lgl ISA’ya yıllık rapor sunmak zorundadır. Arama lsansı se
alanın ekonomk olup olmadığını belrlemeye yönelk yapılacak
analz ve testler çn numune toplanmasını çerr ve lsans 15 yıllık
düzenlenr. ISA karşısında, ş yüklenc taraf arama lsans ücret
ödemek zorundadır. Lsans sahb arama yapan taraf lsans alanı-
nın sadece yarısını kullanablr. Arama faalyetlernden sonra dğer
yarı, gelşmekte olan ülkeler çn rezerve edlr. Faalyet yürüten
taraf, faalyet alanında çevresel mevcut durumu (baselne) belr-
lemek, çevresel zleme programlarını yürütmek ve krllk ve denz
çevresne olablecek dğer zararları önleme, azaltma ve kontrol
altında tutmak çn gerekl tedbrler almakla yükümlüdür. Masf
sülftlere dar planlanan arama faalyetlernde, yatırımcı hdroter-
mal baca le lşkl hassas denz canlılarına olablecek potansyel
zararları değerlendrmek zorundadır. Bu değerlendrme sonu-
cunda planlanan faalyetn denz çevresne cdd br zarar rsk
çermes le lgl sağlam delllern olması durumunda madenclk
uygulaması reddedleblecektr. Uluslararası alanda yürütülen
maden arama faalyetler de yıllık olarak raporlanmak zorundadır.
İşletme lsansı se lsans sahbne uluslararası alandak mneral
ham madde kaynaklarını şletme ve madenclk faalyetlernden
fayda sağlama hakkını sağlar. Arama lsans süres sonrasında
maden şletme faalyet başlamalı yoksa ülke madenclk hakla-
rını kaybedecektr.
Uluslararası denz alanlarında planlanan maden şletme faalyet-
lerne yönelk olan ve “Maden İşletme Kodu” altında toplanacak
yasal düzenleme çalışmaları ISA tarafından başlatılmış ancak henüz
tamamlanmamıştır. Bu düzenleme, dğer hususların yanı sıra
geçerl fnansal ve çevresel rejmn de dkkate alınmasını gerektren
kaçınılmaz olarak karmaşık ve zor br konudur. Klt konular, ISA’ya
ödenecek royalt yaklaşımı, royaltnn hesaplanma yöntem ve ulu-
sal verglendrme rejmler le lşksdr. Ancak, lk arama lsansının
süres 2016 yılında sona ereceğnden ISA 2016 yılına kadar maden
şletme le lgl yasal çerçevey oluşturmayı planlamaktadır. Çünkü,
“Bölüm XI Uygulama Antlaşması”na göre Konsey, yasal düzenleme
ve prosedürler yürürlükte olmasa ble şletme planını dkkate almak
ve geçc onay vermek durumundadır. Bu nedenle, fayda paylaşımı
sorununu dern denz madenclğnden sağlanacak faydaya dar
daha net br resmn ortaya çıkacağı br sonrak aşamaya bırakarak
maden şletme koduna odaklanılması ISA tarafından önerlmştr.
Bunun yanı sıra ISA, öncelkl olarak 3 yıl sürel “Plot” şletme lsansı
vermey ve 3 yıllık plot ölçekl faalyet sonrasında elde edlen sonuç-
ların projenn fzbltesn ve kârlılığını ortaya koyduktan sonra uzun
vadel mtyazlı şletme lsansı vermey planlamaktadır.
Devletlern kend denz yetk alanlarında kalan dern denz
madenclğ yasal mevzuatı se ülkeler tarafından belrlenmekte
ve genellkle de spesfk dern denz madenclğ mevzuatından
daha çok kara bazlı madenclk faalyetlern düzenleyen mev-
zuat le yönetlmektedr. Ayrıca, Stockholm Deklarasyonu, Ro
Deklarasyonu, Byo-çeştllk Sözleşmes, Sürdürüleblr Kalkınma
Dünya Zrves gb uluslararası sözleşmeler, bunları mzalamış
ülkelerde, dern denz madenclk düzenlemelern etklemektedr.
Yasal düzenlemelern yanı sıra gönüllülük esasına dayanan bazı
kodlar vardır. Bunlar, hdrotermal bacalardak brlktelklern sürdü-
rüleblrlğn etkleyecek ve uzun dönemde bozulmasına yol açacak
faalyetlerden (gereksz numune alma, sahalar arasında malzeme yer
değştrmes gb) kaçınacağına dar InterRdge Beyanı le çevresel en
y uygulamanın yapılacağı ve şeffaf olacağına dar çevre prenspler
beyanını çeren Uluslararası Denz Mneral Brlğ Kodu’dur.
Derin Deniz Madenciliği Girişimleri
Mneral ham madde kaynaklarına erşmde alternatf br yol
olarak görülen dern denz madenclğne olan lg 1960’lı
yılların ortasında öncelkl olarak polmetalk yumrular
odaklı gelşmeye başlamıştır. 1970’l yıllarda metal fyat-
larının yükselmes ve stratejk ve krtk metallern temnn
15 Nisan 2015
80
güvence altına almak stemenn br sonucu dern denz
madenclğne olan lg artmıştır. Ancak, manganez yumru-
ları odaklı dern denz madenclğ blg ve teknolojs gelş-
tkçe, malyetn önceden tahmn edlenden çok daha fazla
olacağı anlaşılmış ayrıca kara bazlı yen yatakların bulun-
ması ve pazar fyatlarının düşmes le bu alandak grşmler
duraksamıştır.
Polmetalk sülft yatakları se yüksek baz metal derşm ve
tcar olarak şletleblr altın ve gümüş derşmler nedenyle
geçmşten günümüze madenclk frmalarının lgsn çekmş-
tr. Bu alanda lk keşfler ve fzblte çalışmaları Doğu Pasfk
yükselm 21°N ve Kızıldenz’de yapılmıştır. Kızıl Denzn
Atlants II Deep basennde 1970’l yıllarda masf sülft yatağına
dar yoğun br arama programı Alman Frması Presssag tara-
fından uygulanmış, 490 adet arama kuyusu açılmış ve 1979
yılında 15.000 m3 çamur yüzeye çıkarılmıştır. Dğer dern denz
temell madenclk faalyetler gb bu çalışmada 1980’l yıllarda
terk edlmştr.
Dern denz madenclğ lk grşmlern metal fyatlarının
nspeten düşük sevyelerde kalması, mneral hammadde
pazarında kara bazlı yeternce ham madde olması ve metallere
erşmde sıkıntı yaşanmaması, malyetnn yüksek olması ve
poltk grşmler gb faktörler kısıtlamıştır. Ayrıca, o dönem-
dek yasal düzenleme eksklğ de dern denz madenclğ lk
grşmlernn başarısız olmasının temel nedenler arasındadır.
Son yıllarda dern denz madenclğne olan lg tekrar artmıştır.
Bunun k neden vardır;
1. Dern denzlerdek mneral ham madde kaynaklarına 70’l
yıllardan günümüze kadar devam eden lg ve buna bağlı
yapılan araştırma ve teknolojk gelşmelern, nsanoğlunun
bu yatakları kullanmasına zn verecek dereceye ulaşmış
olması,
2. 2000’l yılların başından tbaren Çn, Hndstan, Brezlya
gb ülkelerde yaşanan hızlı endüstrleşme ve kentleşme
le brlkte uluslararası mneral ham madde pazarında kuv-
vetl br artış olması ve buna bağlı ham madde fyatlarının
yükselmes, ham madde kıtlığı ve bazı ülkeler çn özellkle
krtk ve stratejk ham madde kaynaklarına erşm rsknn
artmış olmasıdır.
Dünya mneral ham madde pazarındak gelşmelern etks
altında, Kızıldenz Atlants II basenndek metalk çamura olan
lg de tekrar artmış, 2010 yılında Suud Arabstan-Kanada
konsorsyumu 30 yıllık üretm lsansı almış ve alman araştırma-
cılarla şbrlğ yapılarak tekrar arama çalışmaları başlatılmıştır.
1990’lı yıllarda, Japon Metal Madenclk Acentası ve ortakları
bazı pasfk ada ülkeler MEB sınırları çnde ve başka dğer
yerlerde denz tabanı araştırmaları başlatmıştır. 90’lı yılların
sonlarından tbaren denz tabanı polmetalk yatakların bulun-
masına yönelk özel sektör tarafından yürütülen faalyetlerde
de dramatk br artış olmuştur (Nautlus Mnerals Corporaton,
Neptune Resources gb). Nautlus Mnerals Papua Yen Gne
hükümetnden 1997 yılında arama lsansı, 2011 yılında da
madenclk zn almıştır.
Mayıs 2014 yılına kadar ISA tarafından verlen 19 arama lsansı
vardır. Bunlardan;
13 tanes polmetalk yumru arama lsansı
4 tane polmetalk sülft yatağı arama lsansı
2 tane kobalt zengn polmetalk kabuk arama lsansıdır
2001-2011 dönemnde yapılan başvuruların heps manganez
yumruları aramacılığına dardr. Verlen 19 lsanstan 12 tanes
Pasfk Okyanusunun uluslararası sularında (CCZ bölges), 3
tanes Hnt Okyanusunda, 2 tanes Atlantk Okyanusunda ve 2
tanes de Pasfk Okyanusu'ndadır. 19 lsansın kapladığı alan 1
mlyon km2’dr. Bu lsanslardan 6 tanesnn süres 2016 yılında
dolacaktır. 2013 yılında ulusal hükümetler ve özel teşebbüs-
ler tarafından yapılan 7 adet lsans başvurusu olup 2014 yılı
Temmuz’unda başvurular onaylanmış, sözleşme aşamasında-
dır. Onaylanan bu başvuruların 3 tanes manganez yumruları,
2 tanes polmetalk sülftler ve 2 tanes de kobalt kabukları
arama lsans başvurularıdır. 7 başvuru le brlkte toplam alan
1,2 mlyon km2’dr. Arama lsansı çn başvuru yapan gelşmş
ülkeler arasında br çok gelşmekte olan ülke (Nauru, Krbat
ve Tonga) gelşmş ülke frmaları le brlkte başvuruda bulun-
muştur. Bu başvurular, orjnal yatırımcı tarafından keşfedlmş
ve gelşmekte olan ülkelere rezerve edlen alanlar olup şmd
bu ülkelere ayrılacak sahalardır. Bu alanlarda devam edecek
arama faalyetler ve nhayetnde bu alanların gelştrlmes bu
3 ada ülkes tarafından değl de endüstr ortakları tarafından
sağlanacaktır.
Ülke Yumru Kobalt kabuk SMS
Interoceanmetal* 2001
Rusya 2001 2014 2012
Kore 2001 2014
Çin 2001 2014 2011
Japonya 2001 2014
Fransa 2001 2014
Hindistan 2002 2014
Almanya 2006 2014
Nauru 2011
Tonga 2012
Belçika 2013
İngiltere 2013 +
2014
Kiribati 2014
Singapur 2014
Brezilya 2014
Cook Adaları 2014
Çizelge 5- ISA tarafından verilen lisanslar ve onaylanan lisans başvuruları (ACRYS, 2014)
*Bulgaristan, Küba, Çek Cumhuriyeti, Polonya, Rusya Federasyonu ve Slovakya
15 Nisan 2015
82
ISA tarafından verlen maden şletme lsansı henüz bulun-
mamaktadır. Ulusal hükümetler tarafından verlen se 2 tane
maden şletme lsansı bulunmaktadır. Bunlardan br Papua
Yen Gne hükümet tarafından verlen Bsmark Denz'ndek
Solwara 1 Projes dğer se hem Sudan hem de Suud Arabstan
tarafından verlen Kızıldenzdek Atlants II Projes’dr.
Her k alanda da madenclk faalyetler henüz başlamamıştır.
Ulusal hükümetler tarafından verlen dğer lsanslar se maden
arama lsanslarıdır ve ülkelern ulusal yetk sınırları çersnde
kalan alanlarda verlen maden arama lsansları hakkında br
ver bankası olmaması sebebyle kesn sayı blnmemektedr.
Ulusların yetk alanı çersnde kalan arama lsans başvurularının
kapladığı alanın toplam 800.000-900.000 km2 olduğu tahmn
edlmektedr.
Kobalt kabuklarına dar madenclk grşmlernn, brçok
endüstr çn öneml olan metaller çeren oldukça büyük
kaynaklar olmasına rağmen, daha az olduğunu görmekteyz.
Çünkü kobalt kabuk maddeclğn sınırlayan 2 temel konu
vardır. Brncs; kobalt kabuğun kayaç yüzeynden parçalan-
ması veya keslmes gerektğnden madenclk teknolojsnn
daha zor olmasıdır. İkncs se kobalt kabuk açısından zengn
bölgelern uluslararası sulardan daha çok ülkelern ulusal yetk
sınırları çnde yer almasından kaynaklı hukuk durumdur. ISA
buralarda yapılacak madenclk faalyetler şartlarını belrle-
mekte yetkl değldr ve şmdye kadar da herhang br ülkenn
konu le lgl br plan sunmadığı belrtlmektedr.
Sonuçlar ve Değerlendirmeler
Geçmşten günümüze kadar devam eden dern denz madenc-
lğ grşm ve çabalarının gelecekte de devam edeceğ aşkârdır.
Bu alanda yapılagelen araştırmalar, teknolojk gelşmeler ve
gösterlen çaba yakın gelecekte dern denz madenclğnn baş-
layacağını şaret etmektedr. Özellkle nspeten sığ dernlklerde
keşfedlen ve bazı ülkelern münhasır ekonomk bölge sınırları
çersnde kalan yataklardak madenclk grşmlernn, Slowara
projes gb, öncü faalyetler olacağı anlaşılmaktadır. Aslında,
temelde metal fyatlarının dünya genelndek gelşm, dern
denzlerdek bu madenclğn yapılıp yapılmayacağını, yapıla-
caksa da ne zaman yapılacağını belrleyecektr.
Metal fyatlarındak ve mneral ham madde talebndek artış ve de
teknolojdek gelşmeler dern denz madenclğn ekonomk ola-
rak geçerl hale getreblr. ISA şmdye kadar brçok arama lsansı
vermştr. Ancak, henüz gerçek br madenclk faalyet yoktur. ISA
tarafından verlen bazı arama lsanslarının sürelernn 2016 yılında
dolacak olması, plot ölçekte de olsa madenclk faalyetlernn
çnde bulunduğumuz 10 yıl çersnde başlayacağını göstermek-
tedr. Ülkelern dern denzlerdek yatakların şletlmesne dar
artan teknoloj gelştrme çabaları ve ISA’nın uluslararası alanda
yürütülecek maden şletme faalyet le lgl yasal mevzuatı 2016
yılına kadar tamamlama çabaları da bu durumu desteklemektedr.
Ancak, kaydedlen bunca gelşmeye rağmen hala cevap-
lanması gereken brçok soru olduğu da blnmektedr:
dern denzlerde yapılacak madenclk faalyet teknkler
ve denz çevresne zarar vermeden madenclğn nasıl yapı-
lacağı konusu ayrıca uluslararası alanda bulunan ve tüm
nsanlığın ortak mrası olarak kabul edlen kaynaklardan
sağlanacak faydanın nasıl paylaşılacağı da çözüm bekleyen
sorulardır.
Denze kıyısı olan veya olmayan veya ulusal denz yetk alanı
çersnde öneml mneral rezervler olan veya olmayan brçok
ülke ve özel grşmcler, denzlerde başlayacak bu madenclk
faalyetler çn yürütülen araştırma ve gelştrme çalışmaları
çersnde yer almaktadır. Örneğn, Avrupa Brlğ hem mne-
ral ham madde temnn garant altına almak hem de kara
bazlı madenclkte olduğu gb dern denz madenclğnde
de teknoloj ve hzmet sağlayıcı olarak katılımını devam ettr-
mek çn AB Çerçeve Programları gb uygun mekanzmalar
le dern denz madenclğ alanında araştırma ve yenlkç
odaklı projeler (ör. bluemnng ve mdas projeler gb)
desteklemektedr.
Ülkemz ulusal denz yetk alanlarında mneral ham madde
kaynaklarının var olup olmadığını bu aşamada blmemekle
brlkte, dern denz madenclğ alanında global ölçekte
gerçekleşen bu gelşmeler karşısında ülkemz ve ülke maden-
clk sektörünün kendler çn belrledğ durum ve rol ne
olacaktır?
Kaynaklar
1. Amann, H., 1985. Development of ocean mining in the Red Sea. Mar. Min. 5,
103-116.
2. Beaulieu, S.E., 2013, InterRidge Global Database of Active Submarine Hydrothermal
Vent Fields: prepared for InterRidge, Version 3.1. World Wide Web electronic
publication. Version 3.2 son erişim mart 2015, http://vents-data.interridge.org"
3. Boschen R.E, Rowden A.A, Claerk M.R ve Gardner J.P.A, 2013. Mining of deep-sea
seaflor massive sulfides: A review of the deposits, their benthic communities,
impacts from mining, regulatıory frameworks and management strategies. Ocean
and Costal Management, 84, 54-67.
4. BLUEMINING Projesi, “Breakthrough Solutions for the Sustainable Exploration and
Extraction of Deep SeaMineral Resources”. AB 7. Çerçeve Programı kapsamında
desteklenen proje http://www.bluemining.net
5. Crawford, A.M., Hollingshead, S.C., Scott, S.D., 1984. Geotechnical engineering properties
of deep-ocean polymetallic sulfides from 21 °N, East Pacific Rise. Mar.Min. 4, 337-354.
6. ECORYS 2014. Study to investigate the state of knowledge of deep-sea mining.
Final Report, commissioned by the European Commission- DG Maritime Affairs and
Fisheries, Rotterdam, Brussels, 192 p.
7. Halfar J. And Fujita R.M., 2002. Precoutionary management of deep-sea mining.
Marine Policy, 26(2), 103-106.
8. Hein et al. (2013): Deep-ocean mineral deposits as a source of critical metals for
high- and green-technology applications: Comparison with land-based resources
(Vol. 51). Santa Cruz: Ore Geology Reviews, Elsevier
9. Hoagland P., Beaulie S., Tivey M.A., Eggert R.G., German C., Glowka L. and Lin J.,
2010. Deep-sea mining of seafloor sulphides. Marine Policy, 34, 728-732.
10. IMMS (International Marine Mineral Society) code for environmental management
(http://www.immsoc.org/IMMS_code.htm)
11. InterRidge (International Cooperation in Ridge-Crest Studies), http://interridge.
org/IRStatement
12. ISA (International Seabed Authority) http://www.isa.org.jm/mining-code (son
erişim Mart 2015)
13. MARIBUS, 2014. World Ocean Review 3. Marine resources- oppurtunities and risk.
Chapter 2. Seafloor mining.
14. MIDAS Projesi, “Managing Impacts of Deep-seA reSource exploitation”. AB 7.
Çerçeve Programı kapsamında desteklenen proje http://www. eu-midas.net
15. Mineral Policy Institute http://www.mpi.org.au/issues/deep-sea-mining/
precationary-management-of-deep-sea-mining/ (son erişim Mart 2015)
16. Scott S.D, 2001. Deep Ocean Mining, 28,(2), 87-95.
17. Turgay M.I., 1984, Deniz Hukuku ve Denizlerdeki Mineral Kaynakları, Madencilik, 22(2) 43-52.
18. http://www.unep.org/Documents
19. http://www.cbd.int/convention/text
ResearchGate has not been able to resolve any citations for this publication.
Article
Full-text available
Seafloor massive sulfide (SMS) deposits form in a suite of hydrothermal settings across a range of depths. Many deposits are of a tonnage and mineral grade comparable to land deposits and are attractive to mining companies. Economically viable deposits can be either active or inactive, with different biological communities present at each. These benthic communities may include specially adapted and endemic fauna that could be severely impacted by mining activity. Although there is currently no active SMS mining, recent research from Industry and scientific investigations is able to inform decisions on the management of SMS deposits, including appropriate mitigation strategies to minimise the impact of mining activities. Mitigation strategies will likely focus on facilitating recolonisation of areas impacted by mining, spatial management with open and closed areas and reducing the effects of sediment plumes from mining activity. Regulation of mining activity at SMS deposits can be complex, falling under national and international legislation alongside codes of practice issued by industry and other stakeholders. Despite decades of research effort, there are still many unknowns about the ecology of SMS deposits, in particular for inactive SMS sites and the genetic and demographic connectivity of populations among deposits. With considerable industry interest in the exploitation of SMS deposits in the Western South Pacific Ocean, there is an urgent need to assess the potential impact of SMS mining, particularly on the benthic fauna, so that appropriate management strategies can be designed and implemented.
Article
The design of methods for the mining of recently discovered deep-ocean hydrothermally deposited polymetallic sulfides requires a knowledge of their geotechnical engineering properties. The results of such a study of a small number of irregular, surficial chunk samples are presented. Based on the density, porosity, durability, hardness, compressive strength, and cutting properties of the samples, the most feasible method for mining would be some type of cutterhead and hydraulic lifting system. Further studies are required to determine how representative the surficial deposits are of mechanical properties within the basal mound. Refs.
Article
Earth's deep ocean beyond the continental rises at depths greater than approximately 1000 m constitutes about half of the surface area of the planet and hosts several mineral resources that have been or are soon to be investigated for commercial recovery. These include manganese nodules (copper, nickel, cobalt), manganese crusts (cobalt, platinum group elements), and polymetallic sulphides (copper, zinc, lead, silver, gold, barium). Polymetallic sulphides, formed by hydrothermal venting on the sea floor, are widespread in a variety of geological settings, including off Canada's west coast. Some deposits, such as the Atlantis II Deep in the Red Sea that contains 94 million metric tons, rival the size of analogous "giant" ore bodies on land although most marine deposits are very much smaller. Two entrepreneurial companies have taken aim at recovering these deposits and one, Nautilus Minerals, holds an exploration licence over large areas offshore of Papua New Guinea. The environmental consequences of mining the polymetallic sulphides are not well known but there is evidence that ocean mining may actually be less deleterious to the planet than land mining. Canadians are in a good position to play a major role in this new industry.
Article
Base and precious metals (Zn, Cu, Ag, Au) in hydrothermal sediment of the Atlantis II Deep in the Central Red Sea at water depths of >2000m have caused considerable scientific attention and technical development during the last 15yr. In 1976, the Saudi-Sudanese Red Sea Commission awarded a contract to Preussag AG, a mining and engineering company in Hannover, W Germany, to develop environmentally sound methods of ocean mining and beneficiation and to assess the economics of the project. Results of the research, development, and analysis that are directly or indirectly applicable to the polymetallic sulfide deposits of mid-ocean ridges are: 1) Ocean mining and offshore processing are technically feasible with adaptation of known technologies to the marine and deep-sea environment. 2) Economics of deep ocean mining depend on quantity and grade of resources and prices of metals and appear competitive when compared to conventional onshore mining projects. 3) Ocean mining can be performed in an environmentally acceptable manner. Successful ocean mining will require appropriate legal protection, large-scale know-how exercises, and approx 10yrs of further development to raise the learning curve to international industrial standards.-Author
Article
Ferromanganese (Fe–Mn) crusts are strongly enriched relative to the Earth's lithosphere in many rare and critical metals, including Co, Te, Mo, Bi, Pt, W, Zr, Nb, Y, and rare-earth elements (REEs). Fe–Mn nodules are strongly enriched in Ni, Cu, Co, Mo, Zr, Li, Y, and REEs. Compared to Fe–Mn crusts, nodules are more enriched in Ni, Cu, and Li, with subequal amounts of Mo and crusts are more enriched in the other metals. The metal ions and complexes in seawater are sorbed onto the two major host phases, FeO(OH) with a positively charged surface and MnO2 with a negatively charged surface. Metals are also derived from diagenetically modified sediment pore fluids and incorporated into most nodules. Seafloor massive sulfides (SMS), especially those in arc and back-arc settings, can also be enriched in rare metals and metalloids, such as Cd, Ga, Ge, In, As, Sb, and Se. Metal grades for the elements of economic interest in SMS (Cu, Zn, Au, Ag) are much greater than those in land-based volcanogenic massive sulfides. However, their tonnage throughout the global ocean is poorly known and grade/tonnage comparisons with land-based deposits would be premature.
Article
Interest in deep-sea mining developed in the early 1970s, with a focus on manganese nodules in international waters. Mining may actually occur first, however, on rich polymetallic sulfide deposits associated with hydrothermal vents within exclusive economic zones. Even though mining for polymetallic sulfides may not take place for several years, precautionary performance standards, environmental regulations, and the establishment of Marine Protected Areas may help guide the marine mining industry toward a goal of minimizing environmental impacts. Once substantial investments in prospecting and exploring a potential mining site are made, implementation of environmental regulations may prove to be much more difficult.
InterRidge Global Database of Active Submarine Hydrothermal Vent Fields: prepared for InterRidge, Version 3.1. World Wide Web electronic publication. Version 3.2 son erişim mart
  • S E Beaulieu
Beaulieu, S.E., 2013, InterRidge Global Database of Active Submarine Hydrothermal Vent Fields: prepared for InterRidge, Version 3.1. World Wide Web electronic publication. Version 3.2 son erişim mart 2015, http://vents-data.interridge.org"
Breakthrough Solutions for the Sustainable Exploration and Extraction of Deep SeaMineral Resources
  • Bluemining Projesi
BLUEMINING Projesi, "Breakthrough Solutions for the Sustainable Exploration and Extraction of Deep SeaMineral Resources". AB 7. Çerçeve Programı kapsamında desteklenen proje http://www.bluemining.net
Deep-sea mining of seafloor sulphides
  • P Hoagland
  • S Beaulie
  • M A Tivey
  • R G Eggert
  • C German
  • L Glowka
  • J Lin
Hoagland P., Beaulie S., Tivey M.A., Eggert R.G., German C., Glowka L. and Lin J., 2010. Deep-sea mining of seafloor sulphides. Marine Policy, 34, 728-732.
World Ocean Review 3. Marine resources-oppurtunities and risk
MARIBUS, 2014. World Ocean Review 3. Marine resources-oppurtunities and risk. Chapter 2. Seafloor mining.