Content uploaded by Nuretdin Kuzhan
Author content
All content in this area was uploaded by Nuretdin Kuzhan on Mar 28, 2016
Content may be subject to copyright.
118
Olgu Sunumu/Case Report
Turk Neph Dial Transpl 2016; 25 (Ek / Suppl 1): 118-121
Hemodiyaliz Hastalarında Enfeksiyon İlişkili Kutanöz Vaskülit:
İki Olgu Sunumu
Infection-Associated Cutaneous Vasculitis in Hemodialysis Patients:
Two Case Reports
Didem DEMİRCİOĞLU1
Orçun ALTUNÖREN1
Merve UYAN1
Kamil MÜLAYİM2
Tuğba YILMAZ1
Safa GANİDAĞLI1
Nuretdin KUZHAN3
Suna KALKAN1
Dilek NEBİOĞLU4
Özkan GÜNGÖR1
1 Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Nefroloji Bilim Dalı,
Kahramanmaraş, Türkiye
2 Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Dermatoloji Anabilim Dalı,
Kahramanmaraş, Türkiye
3 Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı,
Kahramanmaraş, Türkiye
4 Kahramanmaraş Sütçü İmam
Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Patoloji Anabilim Dalı,
Kahramanmaraş, Türkiye
doi: 10.5262/tndt.2016.26
Yazışma Adresi:
Didem DEMİRCİOĞLU
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi
Tıp Fakültesi, Nefroloji Bilim Dalı,
Kahramanmaraş, Türkiye
Tel : +90 532 744 32 14
E-posta : drdidematay@gmail.com
Geliş Tarihi : 03.12.2015
Kabul Tarihi : 14.12.2015
ÖZ
Hemodiyaliz hastaları enfeksiyonlara yatkındırlar. Özellikle santral venöz hemodiyaliz kateteri olan
hastalarda gelişen kateter ilişkili enfeksiyonlar sık karşılaştığımız sorunlardır. Bu enfeksiyonlara
ikincil bakteriyemi ve metastatik enfeksiyon gelişebilir. Kutanöz vaskülit özellikle alt ekstremitelerde
purpurik lezyonlar ile karakterize olan lokalize vaskülittir. İdiyopatik, ilaç veya enfeksiyon ilişkili
olabilmektedir. Biz burada ateş yüksekliği, lökositoz ve C-reaktif protein (CRP) artışı ile başvuran
ve takipte bacaklarında purpurik döküntüler geliştiren iki hemodiyaliz hastasını sunduk. Bu hastalara
enfeksiyon ilişkili kutanöz vaskülit tanısı konuldu ve antimikrobiyal tedavi ile başarılı bir şekilde tedavi
edildiler.
ANAHTAR SÖZCÜKLER: Enfeksiyon, Vaskülit, Hemoadiyaliz
ABSTRACT
Patients treated with hemodialysis are predisposed to infections. Catheter-related infections are the
most common infections in patients who have a central venous hemodialysis catheter. These infections
may lead to bacteremia or metastatic infection. Cutaneous vasculitis is a form of vasculitis characterized
by purpuric eruption localized to the lower extremity. This entity may be related to drugs, infections
or have an unknown etiology. Here we present two chronic hemodialysis patients who had fever and
increased infection parameters such as leukocytosis and C-reactive protein (CRP). During follow-up,
they developed purpuric eruptions on the legs. Infection-related cutaneous vasculitis was diagnosed in
these patients and they were successfully treated with antimicrobial therapy.
KEY wORDS: Infection, Vasculitis, Hemodialysis
GİRİŞ
Hemodiyalizde (HD) geçici veya kalı-
cı damar yolu için yaygın olarak kullanılan
kateterler bu hastalarda gelişebilecek en-
feksiyonlar için önemli bir odaktır. Kateter
ilişkili bakteriyemiler yüksek oranda komp-
likasyon ve mortalite riski taşımaktadır.
Bakteriyemiler, HD hastalarındaki tüm
ölümlerin %10’undan, enfeksiyona bağlı
ölümlerin ise %75’inden sorumludur (1).
Bakteriyemilerin % 15’inde arteriovenöz
(A-V) stül, % 85’ inde ise kateter kaynaklı
enfeksiyonlar etkilidir. Kateter enfeksiyonu
ateş, kateter giriş yerinde kızarıklık, enfeksi-
yon belirteçlerinde artış, enfektif endokardit,
sepsis gibi tablolarla karşımıza gelebilir (2).
Sistemik tutulumdan daha çok deri
tutulumunun ön planda olduğu vaskülitlere
kutanöz vaskülitler denilmektedir. Kutanöz
lökositoklastik vaskülit çoğunlukla idiyo-
patik olmakla birlikte, inamatuvar hasta-
lıklar, ilaçlar, maligniteler ile ilişkili
olarak da ortaya çıkabilir (3). Kutanöz
lökositoklastik vaskülit erken dönemde
maküler daha sonra palpabl olan purpuralar,
eritemli papüller, veziküller veya ürtikeryal
lezyonlarla karakterizedir (4). Lezyonlar
simetrik olarak alt ekstremite ve bilekler ve
staza yatkın diğer alanlarda görülmektedir.
Enfeksiyonlar da bu vaskülitlerin önemli bir
nedenidir. Lökositoklastik vaskülite yol açan
enfeksiyonlar viral, bakteriyel, klamidyal ve
fungal kaynaklı olabilir (5,6).
119
Türk Nefroloji Diyaliz ve Transplantasyon Dergisi
Turkish Nephrology, Dialysis and Transplantation Journal Demircioğlu D ve ark: Enfeksiyon İlişkili Kutanöz Vaskülit
Turk Neph Dial Transpl 2016; 25 (Ek / Suppl 1): 118-121
Burada iki HD hastasında geçici kateter kullanımına ikincil
gelişen enfeksiyon tablosu ve oluşan lökositoklastik vaskülit
sunulmuştur.
OLGU 1
62 yaşında erkek hasta, 3 yıldır diyabetik nefropatiye bağlı
son dönem böbrek yetmezliği nedeniyle 3 gün /hafta rutin HD
tedavisi almaktaydı. Dış merkeze başvurusundan yaklaşık 2 ay
önce sol ön kolda mevcut A-V stülü el parmaklarında iskemiye
yol açması sebebiyle kapatılmış, sonrasında geçici HD kateteri
ile tedavisine devam edilmişti. Takipte kateter disfonksiyonu
olması üzerine hastaya sol subklavian venden geçici HD
katateri takılarak diyaliz tedavisine devam edilmişti. Ateş
yüksekliği nedeniyle hastaneye yatırılan hastada kateter ilişkili
enfeksiyon düşünülerek piperasilin-tazobactam başlanmıştı.
Takipte ateşi devam eden ve CRP değerlerinde artış olan
hastanın kan kültüründe genişletilmiş spektrumlu beta laktamaz
aktivitesi pozitif Escherichia Coli (E.Coli) üremesi olması
üzerine mevcut antibiyoterapisi kesilerek imipenem tedavisi
başlanmıştı. İzlemde hastanın bacaklarında ve kollarında
eritemli, makülopapüler ve purpura benzeri lezyonlarının
gelişmesi üzerine hastanemize sevk edildi. Hastanın cilt
lezyonları Dermatoloji bölümünce de görülerek ön planda
lökositoklastik vaskülit olabileceği düşünüldü. Hasta insülin ve
amlodipin dışında ilaç kullanmıyordu. Antinükleer antikor ve
anti nötrolik sitoplazmik antikor sonuçları negatif olarak geldi.
Bakteriyemisi olan hastanın kutanöz vaskülitinin ön planda
mevcut enfeksiyon ile ilişkili olabileceği düşünüldü (Şekil 1).
Cilt biyopisisi alınarak mevcut antibiyoterapiye devam edildi.
İzlemde hastanın ateşi düştü ve enfeksiyon parametreleri
geriledi ve cilt lezyonları da gerilemeye başladı. Cilt biyopsi
sonucu lökositoklastik vaskülit ile uyumlu olarak geldi (Şekil
2). Kontrol kan kültürlerinde üreme olmadı ve hasta tedavisi
14 güne tamamlanarak ve yeni bir stül açılarak, lezyonları
tamamen geçmiş bir şekilde taburcu edildi (Şekil 3).
OLGU 2
68 yaşında erkek hasta, yaklaşık 3 yıldır etiyolojisi
belirlenemeyen KBY ile takipli olup son 1 aydır sağ juguler
venden takılan geçici HD katateri ile diyaliz olmaktaydı. Hasta 2
gün önce başlayan ayak ve bacak ön yüzlerinde ve kollarda olan
eritemli, papüler ve purpurik döküntüler sebebiyle dermatoloji
Şekil 1: Hastanın başvuru anında bacaklarındaki vaskülitik lezyonlar.
Şekil 3: Hastanın tedavi sonrasında bacaklarındaki lezyonlarda iyileşme.Şekil 2: Cilt biyopsisisinde vaskülit bulguları.
120
Türk Nefroloji Diyaliz ve Transplantasyon Dergisi
Turkish Nephrology, Dialysis and Transplantation Journal Demircioğlu D ve ark: Enfeksiyon İlişkili Kutanöz Vaskülit
Turk Neph Dial Transpl 2016; 25 (Ek / Suppl 1): 118-121
polikliniğine başvurmuş, hastada ön planda alerjik vaskülit
düşünülerek biyopsi yapılmış ve 40 mg/gün metilprednizolon
tedavisi başlanmıştı. Şikayetlerinde gerileme olmayan ve
ateşi olan hastanın bize başvurusunda C-reaktif protein (CRP)
değerinin 96.8 mg/L (0-5), prokalsitonin değerinin 3.18 ng/ml
(0-0,1) olması üzerine katater enfeksiyonu ve enfeksiyon ilişkili
vaskülit olabileceği düşünülerek kliniğimize yatışı yapıldı
(Şekil 4). Sonrasında ampirik olarak piperasilin+tazobaktam
ve teikoplanin başlandı. Kan kültüründe Streptococcus mitis
(S. Mitis) üredi. Antinükleer antikor ve anti nötrolik sitoplaz-
mik antikor sonuçları negatif olarak geldi. İzleminde ateşi
olmadı ve enfeksiyon parametrelerinde ve cilt lezyonlarında
düzelme gözlendi. Alınan biyopsi örneğinde vaskülit lezyonu
gösterilemedi ancak klinik bulgular lökositoklastik vaskülit ile
uyumluydu. Hastanın kontrol kan kültüründe üreme olmadı
ve cilt lezyonları kayboldu (Şekil 5). Antibiyoterapisi 14 güne
tamamlanarak ve geçici kateteri çekilerek stülden diyalize
alınan hasta taburcu edildi.
TARTIŞMA
Ne yazık ki halen günümüzde KBY’ li hastalarda diyalize
başlarken geçici kateterler sık olarak kullanılmaktadır. A-V
stülü olanlara göre kateterle hemodiyalize giren hastalarda
bakteriyemi riski 7 kat daha yüksek bulunmuştur. Bakteriyemi
için en önemli risk faktörleri kateterizasyon süresi ve kateter
lokalizasyonudur. Femoral kateterlerde enfeksiyon riski daha
yüksektir. Genellikle 3 günden fazla kalırsa bakteriyemi riski
dramatik olarak artar ve 7. günde % 10’lara yaklaşır (7). Bu
yüzden, sadece juguler veya subklavian kateterizasyonun
ilk planda yapılamadığı hastalarda uygulanması önerilmekte
ve mümkün olan en kısa zamanda çekilmesi gerekmektedir.
Juguler kateterler ise 2 haftadan daha kısa kalırsa bakteriyemi
insidansı azalır (8). 3 haftadan daha uzun süre kullanılmaması
önerilir. Gereğinde yenisi ile değiştirilmelidir. En sık etkenler
Staphylococcus epidermidis (S.epidermitis) ve Staphylococcus
aureus (S.aureus) olup olguların yaklaşık 2/3’ünden sorumludur.
Çoğunlukla kateterin giriş yerindeki deri orasından veya sağlık
personelinin eliyle kontamine olmuş kateterlerden kaynaklanır.
Kateter ilişkili bakteriyemisi olan hastalarda; yüksek ateş,
kateter giriş yerinde akıntı, kızarıklık, metastatik enfeksiyonlar
(endokardit, artrit, apse, osteomyelit vb.) görülebilir. Lökositoz,
CRP ve prokalsitonin yüksekliği de tanıya yardımcı unsurlardır.
Enfeksiyon kliniği belirgin olan hastalarda kateter enfeksiyonu
tanısı koymak nisbeten kolay olup, enfeksiyon bulguları silik
olan hastalarda gelişen vaskülit, osteomyelit, endokardit,
artrit vb. tabloların kaynağının kateter olabileceği göz önünde
bulundurulmalıdır.
Kutanöz vaskülitler %30-40 idiopatik, %20 çoğunlukla
üst solunum sistemi olmak üzere enfeksiyonlara ikincil, %20
ilaçlara bağlı , %10-15 bağ dokusu hastalıklarına, %10 Henoch-
Schönlein purpurası ve %5 oranında çeşitli malignitelere
bağlı olarak gelişebilir (9,10). Kutanöz vaskülitlerde olguların
Şekil 4: Hastanın başvuru anında bacaklarındaki vaskülitik lezyonlar. Şekil 5: Hastanın tedavi sonrasında bacaklarındaki lezyonlarda iyileşme.
121
Türk Nefroloji Diyaliz ve Transplantasyon Dergisi
Turkish Nephrology, Dialysis and Transplantation Journal Demircioğlu D ve ark: Enfeksiyon İlişkili Kutanöz Vaskülit
Turk Neph Dial Transpl 2016; 25 (Ek / Suppl 1): 118-121
çoğunda akut, kendi içinde sınırlı, genellikle enfeksiyon veya
ilaçlara bağlı tek bir atak gözlenir. Çoğunlukla alt ekstremitelerde
eritemli, papüler ve purpurik lezyonlar şeklinde karşımıza
çıkabilir. Tüm olgularda ilk yapılması gereken; klinik olarak
vaskülit düşünülen lezyondan mutlaka biyopsi yapılmalıdır
ve tanı biyopsi ile de teyid edilmelidir. Biz iki hastamızda da
tedavi öncesi şüpheli lezyonlardan biyopsi aldık. Bir olgumuzda
biyopsi ile tanıyı doğrularken ikinci olgumuzda biyopside
vasküliti gösteremedik ancak bunun alınan örneğin yetersizliği
ile ilişkili olabileceğini düşündük, klinik olarak yüksek oranda
vaskülit olduğu sonucuna ulaştık. Kutanöz vaskülite neden
olacak sistemik bir hastalık veya vaskülite ait bir sistemik
tutulumun olup olmadığı araştırılmalıdır. Mutlaka hastaların
kullandığı eski ilaçlar ve yeni başlanan ilaçlar sorgulanmalıdır.
İlaç ilişkili vaskülitlerde genel kural olmamakla birlikte
çoğunlukla ilacın kullanılmaya başlamasından kısa bir süre
sonra bulgular gelişir ve ilacın bırakılmasıyla çoğunlukla olay
geri dönüşlüdür. Bizim hastamızda vaskülit yapabilecek yeni bir
ilaç kullanımı öyküsü bulunmamaktaydı ve eski ilaçlarının da
vaskülit yapabilecek özellikte olmadıkları düşünüldü. Vaskülitli
hastalarda ayrıca mevcut tabloya sebep olabilecek enfeksiyon
odakları değerlendirilmelidir. Kutanöz vaskülit klinik tablosunu
başlatan bir etken varsa saptanmalı ve bu etken ile temas
önlenmelidir. Mevcut klinik tabloya neden olan bir hastalık veya
enfeksiyon odağı varsa tespit edilmeli ve tedavi edilmelidir.
Bizim iki hastamız ateş yakınmasıyla hastaneye başvurmuş,
izlemde vaskülitik deri döküntüleri gelişmiş, enfeksiyon
parametrelerinde yükseklik (lökositoz, CRP, prokalsitonin
gibi) bulunmuş ve kan kültürlerindeki üreme ile bakteriyemi
teyid edilmiştir. Ve antibiyoterapi ile de lezyonlarda iyileşme
görülmüştür. Bu bulgular iki hastamızda da görülen kutanöz
lezyonların enfeksiyon ile ilişkili olduğunu göstermektedir.
Vaskülit sebebi enfeksiyon olarak değerlendirilen ve geçici
kateter ile HD tedavisi alan hastalarda mutlaka kateter ilişkili
bakteriyemi olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Bizim
iki hastamızda da yapılan sistemik muayene ve radyolojik
değerlendirme de (akciğer grasi gibi) başka bir enfeksiyon
odağı bulunamamıştır.
Sonuç olarak; Hemodiyaliz hastaları enfeksiyonlara
meyillidirler ve özellikle kateter kullanımı bu enfeksiyonların
sıklığını artırmaktadır. Hastalar klasik enfeksiyon semptomları
dışında metastatik bir odak ya da vaskülitik deri döküntüleri
ile de başvurabilirler. Bu hastalarda deri döküntülerinin ayırıcı
tanısında enfeksiyonlar mutlaka akla getirilmelidir.
KAYNAKLAR
1. Aslam S, Vaida F, Ritter M, Mehta RL: Systematic review and
meta-analysis on management of hemodialysis catheter-related
bacteremia. J Am Soc Nephrol 2014;25:2927-2941
2. Camins BC: Prevention and treatment of hemodialysis-related
bloodstream infections. Semin Dial 2013;26:476-481
3. Fabbri P, Bonciani D, Antiga E, Caproni M: Classication and
clinical diagnosis of cutaneous vasculitides. G Ital Dermatol
Venereol 2015;150:169-181
4. Marzano AV, Vezzoli P, Berti E: Skin involvement in cutaneous and
systemic vasculitis. Autoimmun Rev 2013;12:467-476
5. Greco F, Sorge A, Salvo V, Sorge G: Cutaneous vasculitis associated
with Mycoplasma pneumoniae infection: Case report and literature
review. Clin Pediatr (Phila) 2007;46:451-453
6. Loricera J, Blanco R, Hernández JL, Calvo-Río V, Ortiz-Sanjuán F,
Mata C, Rueda-Gotor J, Álvarez L, González-Vela MC, González-
López MA, Armesto S, Pina T, González-Gay MA: Cutaneous
vasculitis associated with severe bacterial infections. A study of
27 patients from a series of 766 cutaneous vasculitis. Clin Exp
Rheumatol 2015;33:36-43
7. Clark EG, Barsuk JH: Temporary hemodialysis catheters: Recent
advances. Kidney Int 2014;86:888-895
8. Peddi S, Ram R, Boreddy VD, Avssn S, Chennu KK, Vishnubotla
SK: Multiple metastatic infections in a hemodialysis patient with
untunneled internal jugular catheter. Hemodial Int 2014;18:192-194
9. Antiga E, Verdelli A, Bonciani D, Bonciolini V, Quintarelli L, Volpi
W, Fabbri P, Caproni M: Drug-induced cutaneous vasculitides. G
Ital Dermatol Venereol 2015;150:203-210
10. Kluger N, Francès C: Cutaneous vasculitis and their differential
diagnoses. Clin Exp Rheumatol 2009;271:124-138