Content uploaded by Kadir Arslanboğa
Author content
All content in this area was uploaded by Kadir Arslanboğa on Dec 04, 2020
Content may be subject to copyright.
Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014, p. 51-75, ANKARA-TURKEY
GAZİ HÜSREV BEY VAKFIʼNIN HİCRÎ 1034, 1035, 1036,
1037, 1038/ MİLÂDÎ 1624/25, 1625/26, 1626/27, 1627/28,
1628/29 YILLARINA AİT MUHASEBE BİLANÇOLARI*
Kadir ARSLANBOĞA**
ÖZET
Gazi Hüsrev Bey, 16.yyʼda on yedi yıl Bosna Sancakbeyliği
görevinde bulunmuş ve Balkanlardaki Osmanlı fetihlerinde önemli
başarılara imza atmış bir kumandandır. Siyasî ve askerî başarıları
yanında 1531 yılında Bosnaʼda kendi adına bir cami inşa ettirmiştir.
Sonrasında ise gerek vakfiyeler ile gerekse de vakıf yöneticilerinin
marifetiyle imaret, medrese, hankah, zaviye, türbe, mekteb,
kervansaray, çifte hamam, bedesten, hanlar, kütüphane, hastane ve
muvakkithane vd. müesseseler inşa ettirerek bir külliye vücuda
gelmiştir. Bu müesseselere ek olarak Bosnaʼnın en hacimli para vakfını
da kurmuştur. Gazi Hüsrev Bey kurduğu vakıf marifetiyle Bosnaʼya
kazandırdığı müesseselerle, Bosnaʼnın ikinci kurucusu ünvanını
almıştır. Çalışmada Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait Başbakanlık Osmanlı
Arşiviʼnde Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi katalogunda 1576 noʼlu
defterde kayıtlı Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/ Milâdî 1624/25,
1625/26, 1626/27, 1627/28, 1628/29 yıllarına ait 5 yılı kapsayan
muhasebe bilançoları konu edinilmiştir. Bilançolar yardımıyla vakfın
gelir ve giderleri ayrıntılı olarak incelenmiştir. Defterde 1628/1629
bilançosu sonu itibariyle vakfın borç ve bakaya durumu da ortaya
konulmuştur. Daha öncesinden tahrir defterlerinde ve diğer
çalışmalarda vakfa ait gelir ve giderler ile bilançolardaki gelir ve giderler
karşılaştırılmıştır. Bilançolara ek olarak Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait
olan Başbakanlık Osmanlı Arşiviʼnde Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi
katalogunda 6974 noʼlu defterde bulunan vakfiyeden yararlanılarak
vakfın gelir kaynakları ve personelinin listesi ile bilançoların
transkriptleri de çalışmanın eklerinde verilmiştir.
Anahtar Kelimler: Osmanlı Devleti, Gazi Hüsrev Bey, Bosna,
Vakıf.
*Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu
tespit edilmiştir.
** Yrd. Doç. Dr. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Tarihi El-mek:
kadirarslanboga@hotmail.com
52 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
ACCOUNTING BALANCE SHEETS OF GAZI HUSREV BEY
FOUNDATION IN HIJRI: 1034, 1035, 1036, 1037, 1038 /
GREGORIAN: 1624/25, 1625/26, 1626/27, 1627/28,
1628/29
ABSTRACT
Gazi Husrev Bey served as the governor of the sanjak in Bosnia
for seventeen years in the 16th century and was a commander
achieving great success in the conquests of Ottoman in Balkans. Apart
from his political and military successes, he constructed a self-titled
mosque in Bosnia in 1531. Then, the constructed hospice, madrasa,
hankah lodges, zawiyah, school, caravansary, double bath, bazaar, inn,
library, hospital and timing room through both endowments and
foundation managers; and it became a social complex. In addition to
these establishments, he founded the most voluminous financial
foundation of Bosnia. Gazi Husrev Bey was titled as the second founder
of Bosnia with the establishments he redounded to Bosnia through the
foundation he founded. In this study, the accounting balance sheets
covering 5 years that are 1034, 1035, 1036, 1037, 1038 of the Hijri /
Gregorian: 1624/25, 1625/26, 1626/27, 1627/28, 1628/29 recorded
in the blotter of Gazi Husrev Bey Foundation numbered 1576 in the
catalogue of Topkapi Palace Museum Archives in Prime Ministry
Ottoman Archives were discussed. Through balance sheets, income and
expenses of the foundation were examined in detail. The debt and
remnant statuses of the foundation were revealed in the blotter by
1628/1629 balance sheet. Heretofore, in cadastral record books and in
other studies, the income and expenses of the foundation were
compared to the income and expenses in the balance sheets. In addition
to balance sheets, income resources of the foundation, personnel list
and transcript of the balance sheets were enclosed to the study by
benefiting from the foundation certificate-charter in the blotter of Gazi
Husrev Bey Foundation numbered 6974 in the catalogue of Topkapi
Palace Museum Archives in Prime Ministry Ottoman Archives.
Key Words: Ottoman Empire, Gazi Husrev Bey, Bosnia,
Foundation.
Giriş
Gazi Hüsrev Bey, II. Beyazıtʼın kızı Selçuk Sultan ile Serez Sancakbeyi olan Ferhad
Beyʼin evladı olarak 1480 yılında Serezʼde dünyaya gelmiştir. Kefe Sancakbeyliğiʼne atanan dayısı
Şehzade Mehmed ile 1503ʼte Kefeʼye giden Hüsrev Bey, daha sonra Semendire Sancağıʼna
atanmış ve Belgradʼın fethinde mühim hizmetler görmüştür. Fetih sonrasında 1521 yılında Bosna
Sancakbeyliğiʼne atanan Hüsrev Bey, bu görevinde 1525 yılına kadar kalmıştır. Yayça Kalesiʼnin
zaptında muvaffak olamaması nedeniyle görevinden alınan Hüsrev Bey, az bir süre sonra ikinci
defa Bosna Sancakbeyliğiʼne tayin edilmiştir. Hüsrev Beyʼin Bosnaʼdaki bu ikinci dönemi 1533
yılının sonlarında Semendire Sancakbeyliği görevine atanmasıyla son bulmuştur. 1536 yılında
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 53
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
üçüncü defa Bosna Sancakbeyliğiʼne atanan Hüsrev Bey, 1541 tarihindeki vefatına kadar bu
görevinde kalmıştır.
1
Bosna Sancakbeyliği görevini toplamda on yedi yıl sürdüren Hüsrev Bey; Knin, Skradin,
Ostravica, Yayça, Banyaluka, Klis gibi bölgenin önemli kaleleri ile Pojega çevresini almış ve
Mohaç Meydan Muharebesiʼnde üstün gayretler göstermiştir.
2
Serhad boylarında ve savaş
meydanlarında sergilemiş olduğu yiğitlik ve kazandığı başarılar nedeniyle kendisine “Gazi” ünvanı
verilmiştir.
3
Gazi Hüsrev Bey de sadece askeri alanda göstermiş olduğu başarılar ile devlet sınırlarının
genişlemesine katkıda bulunmamış, aynı zamanda kurduğu vakıfla hem bölgede Türk-İslam
kültürünün yerleşmesine hem de Bosnaʼnın gelişmesine çok ciddi katkılar yapmıştır.
4
Gazi Hüsrev
Bey Vakfı sayesinde kasaba düzeyindeki Saraybosna gelişerek şehir haline dönüşmüştür.
5
Bu
nedenle Hüsrev Bey, Bosnaʼnın ikinci ve asıl kurucusu olarak nitelendirilmektedir.
6
Bu gelişmeyi
Bosnaʼyı ziyaretinde Evliya Çelebiʼde şöyle belirtmiştir; “Bosnasarây'ı hâlâ cümleden ma‘mûr u
müzeyyen ve âbâdân bir şehr-i sengistândır”.
7
1. Gazi Hüsrev Bey Vakfı
Gazi Hüsrev Bey, Bosnaʼda bir külliye inşa ettirmiştir. Bu külliyenin ilk binası H. 937/ M.
1530/31 yılında tamamlanan ve kendi adına yaptırmış olduğu, bugün ise Begova Cami olarak
bilinen yapıdır.
8
1531 tarihli vakfiye camiyle birlikte külliyenin içerisinde bulunan imaret, hankah,
zaviye (misafirhane), türbe, mekteb ve şadırvana aittir.
9
1537 tarihli ikinci vakfiye medreseye ait
olup, vakfedilen 700.000 dirhemin, 400.000 dirhemlik kısmı ile 15 odadan olaşan 50 akçelik bir
medrese
10
yapılması belirtilmiştir. Medrese inşasına tahsis edilen 400.000 dirhemden baki kalan
meblağ ile de muteber kitaplar alınması ve bunların medresede kullanılması vakfiyede
yazılmıştır.
11
Kitap alımı için tahsis edilen para Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesiʼnin çekirdeğini
oluşturmuştur.
12
Külliyenin tamamlanmasıyla birlikte kütüphane Kurşunlu Medresesiʼnde faaliyete
geçmiştir.
13
1
M. Tayyib Okiç, “Husrav Beg, Gāzî”, İA, C. V/I, İstanbul: 1977, s. 602-3; M. Tayyib Okiç, “Gazi Hüsrev Bey”, DİA,
C. 13, Ankara: 1996, s. 453-4; Hatice Oruç, “Gazi Hüsrev Beyʼin Saraybosnaʼdaki Vakıfları”, Belleten, Sayı 268, s. 645-
646.
2
Okiç, “Husrav Beg, Gāzî”, s. 602-3; aynı yazar, “Gazi Hüsrev Bey”, s. 453-4.
3
Oruç, agm, s. 647.
4
Osmanlı Devletiʼnde vakıflar bulundukları bölgeyi ekonomik olarak bir merkez konumuna yükselttikleri gibi, kurmuş
oldukları cami, medrese, tekke, zaviye ve imaretler gibi müesseselerle birlikte bölgenin İslamlaşmasına ciddi katkılar
sağlamışlardır. Volkan Ertürk, “Osmanlı Devrinde Vize Sancağındaki Selâtin Ve Ümera Vakıfları (1530-1613)”
Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, Volume 8/5
Spring 2013, www.turkishstudies.net, s. 282.
5
Behija Zlatar, “XV. Ve XVI. Yüzyıl Saraybosna Vakıfları”, Balkanlarda Osmanlı Vakıfları ve Uluslararası
Sempozyumu, Ankara: Vakıflar Genel Müdürlüğü, 2012, s. 59.
6
M. Tayyib Okiç, “Gazi Husrev Beğ Ve Onun Saraybosnaʼdaki Camiine Bir Minare Daha İlâve Edilmesine Dair Bir
Vesika”, Necati Lugal Armağanı, Ankara: TTK, 1968, s. 464.
7
Evliyâ Çelebi, Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi, (Haz.) Yücel Dağlı, Seyit Ali Kahraman, İbrahim Sezgin, C. V, İstanbul:
Yapı Kredi Yayınları, 2001, s. 224.
8
Zlatar, agm, s. 59; Oruç, agm, s. 648.
9
Okiç, agm, s. 481.
10
Medreselerin dereceleri, müderrislerin kıdemleriyle alakalı idi. En yüksek medrese derecesi müderrisinin 60 akçe aldığı
medreselerdi. Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait olan medresede en yüksek derecenin bir alt kıdemi olarak 50 akçelik
medreseydi ve Sahn-ı seman medreseleriyle derecesi aynı idi. Mehmet İpşirli, “Medrese”, DİA, C. 28, Ankara:2003, s.
330.
11
VGM, 633, s. 139-142.
12
Oruç, agm, s. 655.
13
Fikret Karçiç, “Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesi”, DİA, C. 13, Ankara: 1996, s. 458.
54 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait müesseselerden buraya kadar bahsedilenler haricinde, H.
1034/M. 1624/25 yılına kadar vakfiyelerde yazılı olmayıp daha sonra inşa ettirilen ve vakfa dahil
olanlar vardır. Bunlardan ilkini Taşlıhan isimli han oluşturmaktadır.
14
İkincisini, içerisinde 48
bölmesi dışarısında ise 27 dükkanı olan arasta şeklindeki bedesten inşası;
15
üçüncüsünü çifte
hamam inşası teşkil etmektedir. Dördüncüsü ise 17. yüzyılda vakıf mütevellileri tarafından
yaptırılan bir saat kulesidir.
16
Çalışmada incelenen son bilanço tarihi olan H. 1038/M. 1628/29 yılından sonraki muhtelif
tarihlerde de vakfa; Moriça Han, Han-ı Cedid, İmaret Han, Kolluk Han, hazire,
17
hastane ve
muvakkithane
18
müesseseleri eklenmiştir.
1530/31 yılında cami inşaatıyla başlayan Gazi Hüsrev Bey Vakfı Külliyesiʼne ait
kütüphane, imaret, tabhane ve mekteb binalarından bugün hiçbiri ayakta kalmamıştır.
19
Yalnız
koleksiyonları yıllar itibariyle zenginleştirilen ve faaliyetini birkaç değişik binada sürdüren Gazi
Hüsrev Bey Kütüphanesiʼnin koleksiyonları 1991 yılındaki savaşta üstün gayretler neticesinde
korunarak, 1996 yılında eski Kız İmam-Hatip Lisesiʼnde tekrardan hizmete sunulmuştur.
20
Gazi Hüsrev Bey kurmuş olduğu vakfın idamesi için gerekli olan gelir kaynaklarını
vakfetmiştir. Öncelikle Gazi Hüsrev Bey babasından kendisine miras kalan Serezʼdeki çiftliği
vakfetmiştir. Bununla birlikte 1533 yılında Kanuni Sultan Süleyman temlikname yoluyla Gazi
Hüsrev Beyʼe geniş araziler vermiştir.
21
Bunlara ek olarak Gazi Hüsrev Bey kendi mal varlığından
gayrimenkul ve menkul malları da vakfetmiştir. Başbakanlık Osmanlı Arşivi Topkapı Sarayı
Müzesi Arşiviʼnde 6974 tarihli defterde (BOA, TSMA D. 6974) kayıtlı olan Gazi Hüsrev Bey
Vakfı’na ait vakfiyeye göre vakfedilen gelir kaynakları Ek 1ʼde gösterilmiştir.
22
Vakfiyeye göre
14
Semavi Eyice Taşlıhanʼı Taşhan olarak isimlendirmektedir. Taşhanʼın inşa tarihiyle ilgili kesin bir tarih vermemektedir,
fakat diğer hanlara göre esas vakıf olduğunu belirtmiştir. Taşhanʼın iki kısımdan oluştuğunu, bunlardan ilkinin bir kare iç
avlu çevresinde iki katlı sıralanan odalardan müteşekkil olduğunu belirtmiştir. İkinci kısmının ise kervansaray olduğu
ihtimali üzerinde durmaktadır. Semavi Eyice, “Gazi Hüsrev Bey Külliyesi”, DİA, C. 13, Ankara: 1996, s. 457; Ekrem H.
Ayverdi ise Taşlı Hanʼın tek katlı, büyük kargir bir bina olduğunu ve müştemilatında ahır ve misafir odaları
bulunduğunu, buranın ve bedestenin medrese inşasından sonra 1540ʼlara doğru inşa edildiğinin tahmin olunduğunu
belirtmiştir. Ekrem Hakkı Ayverdi, “Yugoslavyaʼda Türk Abideleri Ve Vakıfları”, Vakıflar Dergisi, C. III, Ankara:
1956 s. 205; Oruç ise Taşlıhanʼın kervansaray olduğunu ve kervansaray gelirlerine ise ilk defa 1563/65 tarihli tahrirde
rastlanıldığını belirtmektedir.
14
Oruç, agm, s. 666.
15
Ayverdi, agm, s. 204.
16
Eyice, agm, s. 457.
17
Ae, s. 457.
18
Ramize Derya Güler, “Bosna-Hersek, Gazi Hüsrev Bey ve Külliyesi”, Sakarya Üniversitesi SBE, Yayınlanmamış
Yüksek Lisans Tezi, 2004, s. 70-73.
19
Mehmet İbrahim, “Gazi Hüsrev Bey Külliyesi ve Bosna-Hersekʼteki Son Durum”, X. Vakıf Haftası Kitabı, Ankara:
Vakfılar Genel Müdürlüğü, 1992, s. 181; Osmanlı Devletiʼnin Balkanları terk etmeye başlamasıyla birlikte Avusturya-
Macaristan Devleti başta olmak üzere, bölgede hakimiyetini artıran devletler, Osmanlı döneminde vakıflar eliyle yapılan
yapıları yıkmışlardır. Mehmet Ekiz, “İşgal Sonrası Bosna-Hersek’te Eski Eser Ve Vakıf Eserleri: Vatan Gazetesi
Örneği”, Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 7/1 Winter 2012, www.turkishstudies.net, s. 1006.
20
Karçiç, agm, s. 458.
21
Okiç, “Gazi Hüsrev Bey”, s. 453-454.
22
Vakfiyede, yazıldığı tarihe ait herhangi bir kayıt düşülmemiştir. Vakfın 1537 tarihine kadar üç vakfiyesi
bulunmaktadır. İkinci vakfiye medrese inşasıyla alakalıdır. Üçüncü vakfiye ise birinci vakfiyeye ek olarak
düzenlenmiştir. VGM, 633, s. 139-142; Okiç, “Gazi Husrev Beğ Ve Onun Saraybosnaʼdaki Camiine Bir Minare
Daha İlâve Edilmesine Dair Bir Vesika”, s. 483-4; Ek 1 ve 2ʼde bir kısım bilgileri verilen vakfiyede ise medrese
inşası değil, medresede görevli personel ile bunların maaşları zikredilmektedir. Ayrıca çifte hamam ve kervansaray
hakkında 1537 tarihine kadar olan vakfiyelerde de bir malumat bulunmamaktadır. Ek 1 ve 2ʼde bir kısım bilgileri verilen
vakfiyede ise her iki müessesenin bulunduğuna dair kayıt bulunmaktadır. Oruç, bu iki müesseseye ait gelirlerin 1540/42
tahririnde zikredilmediği, ancak 1563/65 tarihli tahrir kayıtlarında rastlanıldığından yola çıkarak, bu iki müessesenin
bahsedilen iki tahrir arasında inşa edildiğini veyahut inşalarının tamamlandığını belirtmektedir. Oruç, agm, s. 665; Bu
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 55
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
gayrimenkul olarak Gazi Hüsrev Beyʼin vakfettiği mallar; çiftlikler, evler, mülkler, karyeler
(köyler), kervansaray, çok sayıda dükkan, değirmenler, mezralar, tarla, çayır ve ekinlikler
23
,
çiftliklerde yaşayan kullar ve cariyelerle birlikte onların evlatları, yüz elli adet kovanla birlikte yüz
baş kısrak ile yine yüz baş inek ve bunların yavrularından oluşmaktadır.
24
Menkul olarak ise sultânîye ve efrenciye
25
altın paralar, altın avadanlık, gümüş, laʻl, inci,
elmas ve yakutlar, cevherler, kılıçlar ve nakit para vakfedilmiştir. Vakfedilen nakdin yekûnu ise
3.667.000 akçedir.
26
Medreseye tahsis edilen paradan baki kalan 300.000 dirhemle ise, 10 dirhemi 11 dirhem
oranında işletilmek üzere para vakfı kurulmuştur.
27
Vakfedilen 300.000 dirhem ise 1.200.000
akçeye tekabül etmektedir.
28
2. Vakıf Muhasebe Bilançoları
Vakfiyeler, kurulan vakfın nasıl idare edileceği, gelirlerinin neler olduğu ve bu
gelirlerinden hangi personele ne kadar harcanacağı ve vakıftan kimlerin yararlanacağı gibi
konuların yer aldığı belgelerdir.
29
Muhasebe bilançoları/icmalleri görünüşte bir vakfın senelik gelir
ve giderlerini göstermektedir. Esasında ise vakfın şartları için tahsis edilen gelirlerin, söz konusu
şartlar dâhilinde sarf edilme durumunu denetleyerek, kuruluşundan o ana değin vakfın iktisadî ve
malî faaliyet raporu hüviyetini haiz belgelerdir.
Çalışmada Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait beş yıllık muhasebe icmal suretleri incelenmiştir.
Söz konusu icmaller, vakfın bir senelik gelir ve giderlerini göstermesi nedeniyle, çalışmada
muhasebe bilançoları olarak nitelendirilmiştir. Bu bilançolar hicrî tarih olarak 1034, 1035, 1036,
1037 ve 1038 yıllarına aittir.
30
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait muhasebe bilançoları Başbakanlık
Osmanlı Arşiviʼnde Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi katalogunda 1576 numaralı defterde (TSMA. D.
1576) kayıtlıdır. Defter her bir poz bir varak olmak üzere, toplam 7 pozdan müteşekkildir ve defter
ebatları hakkında künyede herhangi bir malumat bulunmamaktadır. Defterin ilk pozu kapak,
sonraki 5 poz, her pozun bir yıllık muhasebe bilançosu olmak üzere vakıf muhasebe bilançolarına,
son iki poz ise vakfın borç alacak durumunu ortaya koyan bilgilere aittir.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın bilançolarının hepsi, Muharrem ayının başından başlayarak
Zilhicce ayının son gününe kadarki süreyi kapsayarak tam bir hicrî yıldır. Milâdî takvim olarak ise;
H. 1034 yılı 14 Ekim 1624-2 Ekim 1625, H. 1035 yılı 3 Ekim 1625-21 Eylül 1626, H. 1036 yılı 22
açıklamalardan yola çıkarak Ek 1 ve 2ʼde bir kısım bilgileri verilen vakfiyenin, 1540 yılı sonrasında 1537 tarihli
vakfiyeye zeyl/ek olarak düzenlenmiş olması kuvvetle muhtemeldir.
23
Tahrir defterlerinde mezra ve ekinlik sözcükleri dönemsel yerleşim yerlerini veyahut artık meskun olmayan köyleri
ifade etmekteydi. Halil İnalcık ve Donald Quataert, Osmanlı İmparatorluğuʼnun Ekonomik ve Sosyal Tarihi, (Çev.
Halil Berktay), Cilt 1, 2. Bs, İstanbul: Eren Yayıncılık, 2000, s. 209.
24
TSMA, D. 6974, s. 3-8.
25
Sultânî paraları, Yavuz Sultan Selimʼin Mısırʼı fethinden sonra orada basılan altın paralara denilmektedir. Bu isimle
birlikte aynı paralara eşrefîʼde denilmekteydi. Osmanlıʼda yabancı altın paralar genellikle hangi ülkeye aitse oranın
ismiyle adlandırılırken, genel olarak yabancı altın paralarda efrenciye ismi de kullanılmaktadır. İsmail Galib, Takvim-i
Meskûkât-ı Osmâniye, Kostantiniye: Mihran Matbaası, 1307, s. 70-80; Sultanîye ve efrenciye altın paraların rayiçlerinin
her birinin 55 osmânî akçeye tekabül ettiği vakfiyede belirtilmiştir. TSMA, D. 6974, s. 7b.
26
TSMA, D. 6974, s. 8a-8b.
27
VGM, 633, s. 139-142.
28
Vakfa dahil edilen menkul değerler içerisinde 30.000 dirhem gümüşün, bir dirheminin 4 akçeye rayiç olduğu ve
toplamda 120.000 akçeye tekabül ettiği belirtilmiştir. TSMA, D. 6974, s. 8a.
29
Osman Gazi Özgüdenli, “Vakfiye”, DİA, C. 42, Ankara:2012, s. 466.
30
Okiç, vakfa ait en eski bilançonun Hicrî 1174/ Milâdî 1760/1761 tarihli olduğunu belirtmiştir. Okiç, “Gazi Husrev
Beğ Ve Onun Saraybosnaʼdaki Camiine Bir Minare Daha İlâve Edilmesine Dair Bir Vesika”, s. 481; Makaledeki
bilançolar ise bu tarihten çok öncesine aittir. Muhtemelen bu durumun nedeni, daha önce arşivde tasnif edilmemiş/açık
olmayan katalogların araştırıcıların hizmetine sunulmasıdır.
56 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Eylül 1626-11 Eylül 1627, H. 1037 yılı 12 Eylül 1627-30 Ağustos 1628, H. 1038 yılı 31 Ağustos
1628-20 Ağustos 1629 tarihlerine tekabül etmektedir. Hicrî yılların her biri milâdî olarak iki yıla
nispet etmektedir. Bu durum ise makalede rakam fazlalığına sebebiyet vereceğinden, bilançolar
tarihlenirken hicrî yıla ait ayların hangi milâdî yılda daha fazla aya isabet ediyorsa o milâdî yıl,
çalışmada muhasebe bilançosunun yılı olarak yazılmıştır. Böylece muhasebe bilançolarının tarihleri
1625, 1626, 1627, 1628 ve 1629 yılları olarak çalışmanın ilerleyen aşamalarında kullanılmıştır.
Muhasebe bilançolarında kayıtlar üç başlık altında tutulmaktadır; gelirler kısmı olan asl-ı
mâl, giderleri gösteren vuzi‘a min zâlik ve bakiyeleri veren el-bakī fasıllarından oluşmaktadır.
Muhasebe icmallerindeki kayıtları ise; malî kayıtların genelinde bulunan belgenin mahiyetini
belirten başlık
31
haricinde vakfın gelirlerini gösteren el-mahsûlât ve giderlerini gösteren masârifât
adıyla iki başlıktan oluşmaktadır. Buradan da anlaşılacağı gibi icmallerde, bilançolardaki el-baki
kısmı bulunmamaktadır. Mahsûlât ve masârifât başlıkları altında gelir ve gider kayıtları rika
hattıyla öbekler halinde tutulmuştur. Kayıtlarda gelir ve gider kısımlarının her birinin sonunda
bakayalar, gelir fazlalıkları ve borç olarak kalan meblağlar işlenmiştir. Bu kayıt şekli, günümüz
muhasebe anlayışından uzak olması sebebiyle bilançoları anlamamızı zorlaştırmaktadır. Bundan
dolayı bilançolara ait gelir ve giderlerin çoğunun aynı kalemlerden oluşması nedeniyle gelirlerin ve
giderlerin alt alta yazılarak, yıllar itibariyle gerçekleşen durumları Ek 3 ve Ek 4ʼte verilmiştir. Yine
metin içerisinde bugün lisanımızda çok fazla kullanılmayan kelimelerin, günümüzdeki anlamları da
parantez içlerinde belirtilmiştir.
3. Vakfın Gelirleri
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait gelirler aşağıdaki tablodan da görüleceği üzere dört kısımda
işlenmiştir. İlk olarak geçmiş dönem veyahut yıl içinde tahsil edilemeyip bilanço kayıtlarında gayr-
i makbûz olarak geçen bakayalar, devamında önceki yıllara ait bilanço fazlalıkları olan ziyadeler ile
akabinde gelirlerden yapılan tahsilat ve son olarak da bu üçünün toplamı gösterilmiştir.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın 1625 yılına ait gelirleri 637.252 akçedir. Vakfın 1626 yılına ait
gelirleri toplamda 631.728 akçedir, bu meblağ içerisinde 43.385 akçe bakaya olarak kalırken, tahsil
edilen meblağ 588.343 akçedir. 1627 bilançosunda vakıf gelirleri toplamda 646.137 akçedir. Bu
meblağdan 31.815 akçe bakaya kalmış ve tahsil edilen tutar 614.322 akçedir. Vakfın 1628 yılına ait
bilançosunda toplam gelirleri 639.845 akçe iken, bakaya olarak 31.627 akçe kalmış ve tahsil edilen
meblağ ise 608.218 akçedir.
Tablo 1: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’nın Gelirleri
Bilanço Yılları
Bakaya
Ziyade
Tahsilat
Toplam Gelir
H. 1034/ M. 14 Ekim 1624 - 2 Ekim 1625 (1625)
-
-
637.252
637.252
H. 1035/ M. 3 Ekim 1625 - 21 Eylül 1626 (1626)
43.385
-
588.343
631.728
H. 1036/ M. 22 Eylül 1626 - 11 Eylül 1627 (1627)
31.815
-
614.322
646.137
H. 1037/ M. 12 Eylül 1627 - 30 Ağustos 1628 (1628)
31.627
-
608.218
639.845
H. 1038/ M. 31 Ağustos 1628 - 20 Ağustos 1629 (1629)
612.998
45.199
33.742
691.939
Kaynak: TSMA. D. 1576.
1629 bilançosunda o yıla ait vakıf gelirleri 646.740
32
akçedir. Bu meblağa bir önceki
seneden gelir fazlalığı olan 45.199 akçe tutarındaki ziyade de eklenince toplamda gelir tutarı
691.939 akçe yapmaktadır, fakat bu kaydın yanına vakfın gelirlerinin bu meblağ olmadığı notu
düşülmüştür. Buna ilaveten bu bilançoda diğer yıllardan farklı olarak hem o seneye ait bakaya hem
31
“İcmâl-i sûret-i muhâsebe-i evkāf-ı merhûm Gāzî Hüsrev Beğ der-şehr-i Saraybosna an-mahsûl-i çiftlikhâ ve
kârbânsarây ve dekâkîn ve mukātaʻât-ı … der-Saray maʻa mahsûl-i hammâm ve dekâkîn der-kasaba-i Pojega an evkāf-ı
mezbûre ve ihrâcât-ı câmiʻ-i şerîf ve ʻimâret-i merhûm el-mezbûr der-Saray …” TSMA, D. 1576, s. 1.
32
Bilançoda gelir toplamı 636.740 akçe verilmiştir. Bizim toplamımız ise defterde belirtilen meblağdan 10.000 akçe fazla
çıkarak 646.740 akçe yapmaktadır.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 57
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
de daha önceki senelere ait bakaya toplamları verilmiştir. Bakayalardan 1629 yılına ait olanı
466.161 akçe, önceki senelere ait olanların toplamı ise 146.837 akçedir. Bu iki bakaya meblağının
toplamı 612.998 akçe yapmaktadır. Bilançonun mahsulat faslının sonunda bu iki bakaya meblağı
toplam gelirden düşürülerek, o yılda tahsil edilen gelirin 78.941
33
akçe olduğuna dair kayıt
düşülmüştür. Tahsil edilen meblağ da tablomuzdaki 1629 yılına ait olan satırdaki ziyade ile tahsilât
meblağlarının toplamıdır.
Vakıf gelirlerinin içerisinde en önemli kalemi çiftlik gelirleri oluşturmaktadır. Vakfın kendi
mülkü olan çiftliklerindeki tüm gelirler vakfa aitken; Kanuni Sultan Süleyman tarafından
temlikname ile verilen çiftliklerde ise yaşayan reayanın rüsumatı devletin, sair mahsulat ile hububat
öşrü de vakfın gelirini oluşturmaktadır.
34
Vakfın çiftliklerden elde ettiği gelirler; 1625 yılında
375.000 akçe, 1626 yılında 407.385 akçe, 1627 yılında 409.300 akçe, 1628 yılında 411.700 akçe ve
1629 yılında ise 427.700 akçedir. Çiftliklerden elde edilen gelirler yıllar itibariyle artış
göstermektedir. Vakfın toplam gelirlerinin 1625 yılında %58.85ʼini, 1626 yılında %64.49ʼunu,
1627 yılında %63.35ʼini, 1628 yılında %64.34ʼünü ve 1629 yılında da %66.13ʼünü çiftlik gelirleri
oluşturmaktadır.
Tablo 2: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’nın Çiftlik Gelirleri
Çiftlik Gelirleri
1625
1626
1627
1628
1629
Çiftlik-i Kuzmalaranya? maʻa Zağor
220.000
220.000
220.000
220.000
220.000
Çiftlik-i İdnoluka
70.000
68.000
70.000
75.000
75.000
Çiftlik-i Kojulova
85.000
86.000
96.600
94.000
110.000
Çiftlik-i Krovişte
-
33.385
22.700
22.700
22.700
Toplam
375.000
407.385
409.300
411.700
427.700
Toplam gelir içerisinde oranları %*
58,85
64,49
63,35
64,34
66,13
Kaynak: TSMA. D. 1576
* Yüzdeler hesaplanırken ziyadeler ve bakayalar tablolarda dikkate alınmamıştır. Sadece mahsulat kısmının sonunda o
yıla ait olarak vakfa ne kadar gelir gelmesi gerekiyorsa, o meblağ dikkate alınmıştır.
Çiftlik gelirleri içerisinde Teşne Nahiyesiʼndeki Kuzmalaranya? ve Zağor çiftliklerinden
vakfın elde ettiği gelir miktarı muhasebe bilançoları itibariyle her yıl 220.000 akçedir. Fakat, 1629
yılına ait olan 220.000 akçelik gelir bakaya olarak kalmıştır. BOA TT
35
tasnifi içerisindeki 462
numaralı H.975/M.1567-68 tarihli defterde Kuzmalaranya çiftliğinin on iki köyden oluştuğu ve
gelirinin 57.453 akçe olduğu kaydedilmiştir.
36
Aynı şekilde 1604 yılındaki tahrirde de çiftlikten
elde edilen gelir 57.453 akçedir.
37
Çalışmada incelenen bilançolardaki gelir ise bu meblağın çok
üstündedir. Bu durumda tahrirlerdeki meblağın sadece Kuzmalaranya çiftliği gelirlerine ait olması
lazım gelmektedir. Bilançolarda ise söz konusu çiftlik gelirlerine muhtemelen Zagorye
Nahiyesiʼnde bulunması sebebiyle Zağor adıyla isimlendirilen çiftlik gelirlerinin de eklenmesiyle
gelirdeki artış gerçekleşmiş olmalıdır.
1567/68 yılındaki tahrire göre Yayça Nahiyesiʼnde bulunan İdnoluka çiftliği on sekiz
köyden oluşmaktadır ve bu tarihteki geliri 25.338 akçedir.
38
İncelenen bilançolarda ise söz konusu
çiftlikten tahsil edilen gelir 1625 yılında 70.000 akçe iken, bir sonraki yıl olan 1626 yılında 68.000
akçeye düşmüştür. 1627 yılında ise tekrardan 70.000 akçe gelir elde edilen çiftlikten, 1628 ile 1629
33
Bilançoda bu meblağ gelirlerin 10.000 akçe eksik toplanması neticesinde 68.731 akçe olarak kaydedilmiştir.
34
Oruç, agm, s. 659; Bu durum ise Kanuni tarafından vakfa tahsis edilen çiftliklerde divânî-malikâne sistemi olan ikili
toprak sahipliği uygulamasının varlığını göstermektedir. Buna göre toprak sahibinin öşürdeki payı malikâne, devletin
payı ise divanî olmaktadır. Geniş bilgi için bkz. İnalcık ve Quataert, age, ss. 170-4.
35
Başbakanlık Osmanlı Arşivi Tapu Tahrir Defterleri (BOA_TT_d).
36
İsmet Binark, “Başbakanlık Osmanlı Arşiviʼnde Bulunan 164 (Hicrî 935-937/Milâdî 1528-1531) Ve 462 (Hicrî
975/Milâdî 1567-1568) Numaralı Tapu Tahrir Defterlerine Göre Bosna Vakıfları”, X. Vakıf Haftası Kitabı, Ankara:
Vakfılar Genel Müdürlüğü, 1992, s. 218.
37
Oruç, agm, s. 663.
38
Binark, agm, s. 218.
58 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
yıllarında 75.000 akçe gelir tahsil edilmiştir. Görüldüğü üzere 60 sene sonrasında çiftlik
gelirlerinde ciddi bir artış meydana gelmiştir.
Vakfın diğer bir çiftliği ise Kojulova çiftliğidir. Bu çiftlikten vakfın elde ettiği gelir; 1625
yılında 85.000 akçe, 1626 yılında 86.000 akçe, 1627 yılında 96.600 akçe, 1628 yılında 94.000 akçe
ve 1629 yılında ise 110.000 akçedir. Vakfın gelirlerini gösteren beş yıllık süre sonunda Kojulova
çiftliğinden elde edilen gelir %28 oranında artış göstermiştir. Ancak, Kojulova çiftlik gelirlerinden
1627 ve 1628 yıllarında her iki yıl toplamında 68.100 akçe, 1629 yılında ise 110.000 akçe bakaya
olarak kalmıştır.
Vakfa ait bilançolarda belirtilen son çiftlik geliri ise Krovişteʼde bulunan çiftliğe aittir.
1625 yılında çiftlikten herhangi bir gelir gelmemiştir. 1626 yılında 33.385 akçe vakıf kasasına
girmiştir. Yalnız, bilançonun gelir yekûnu hesaplanırken bakaya olarak 31.844 akçenin kaldığı
belirtilerek, bu meblağ toplam gelirden çıkartılmıştır. Benzer şekilde 1627, 1628 ve 1629 yıllarında
çiftlik geliri olarak her yıl vakıf hazinesine 22.700 akçe girdiği görülmektedir. Diğer çiftlik
gelirlerinde bakayalar görüldüğü gibi, Krovişte çiftliğinden de vakfa gelmesi gereken 1627, 1628
ve 1629 yıllarına ait gelirler bakaya olarak kalmıştır.
Vakfın gelirlerini oluşturan bir diğer fasıl ise karbansaraydan (kervansaray), Saray ve
Pojegaʼdaki hamam ve dükkanlardan, mahkeme binasından ve Yahudilerin kaldığı evlerden elde
ettiği kira gelirleridir. Vakıf bu gelirlerden 1625 yılında 169.982 akçe, 1626 yılında 171.320 akçe,
1627 yılında 173.360 akçe, 1628 yılında 174.080 akçe, 1629 yılında ise 168.080 akçe gelir elde
etmiştir. Vakfın toplam gelirleri içerisinde icare gelirlerinin oranı çiftlik gelirlerinden sonra
gelmektedir. İcare gelirleri vakıf gelirlerinin 1625 yılında %26.67ʼsini, 1626 yılında %27.12ʼsini,
1627 yılında %26.83ʼünü, 1628 yılında %27.21ʼini ve 1629 yılında da %25.99ʼunu
oluşturmaktadır. Tablo 3: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’nın İcâre Gelirleri
İcâre Gelirleri
1625
1626
1627
1628
1629
İcâre-i dekâkîn (1628 ma'a beytüʼl-yehûd)
86.182
86.550
86.550
87.270
94.350
İcâre-i kârbânsarây
57.000
58.000
60.000
60.000
54.000
İcâre-i hamâm der-nefs-i Sarây
15.200
15.200
15.200
15.200
15.200
İcâre-i beytü’l-yehûd der-Saray
7.070
7.080
7.080
7.080
-
İcâre-i mahkeme-i der-kurb-ı hânegân der-Saray
2.880
2.880
2.880
2.880
2.880
[İcâre] Hamâm ve dekâkîn der-nefs-i kasaba-i Pojega
1.650
1.610
1.650
1.650
1.650
Toplam
169.982
171.320
173.360
174.080
168.080
Toplam gelir içerisinde oranları %
26,67
27,12
26,83
27,21
25,99
Kaynak: TSMA. D. 1576
Arşivden temin edilen tarihsiz vakfiyede vakfa ait dükkanların sayısı 60 olarak verilmiştir.
1540/2 yılında vakfa ait dükkan sayısı ise 48ʼdir. 1565 yılında 61 olan dükkan sayısı, 1604
tarihinde 92 dükkana ulaşmıştır.
39
Büyük ihtimalle zikrolunan bu dükkanlar bedestene aittir. Söz
konusu dükkanlardan vakfın elde ettiği gelirler 1625 yılında 86.182 akçe, 1626 ve 1627 yıllarında
86.550 akçe, 1628 ve 1629 yıllarında da 87.270 akçedir. 1629 yılındaki dükkan gelirleri Yahudi
halkına kiralanan ve bilançolarda beytüʼl-yehûd olarak isimlendirilen evlerin kiralarından gelen
gelirlerle birlikte toplamda 94.350 akçe olarak vakıf kasasına girmiştir. Dükkan kiralarından 1625
yılında 4.109 akçe, 1626 yılında 8.044 akçe, 1627 yılında 9.115 akçe, 1628 yılında 8.927 akçe ve
1629 yılında 21.512 akçe bakaya olarak kalmıştır.
39
Oruç, agm, s. 666-7.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 59
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Vakfın icare gelirleri içerisinde yekûn tutan bir diğerini karbansaray
40
(kervansaray) geliri
oluşturmaktadır. Kervansaray gelirine ilk defa 1563/65 tarihli tahrirde rastlanılmıştır.
41
Kervansarayʼdan vakfa 1565 yılında 30.000 akçe
42
, 1567/68 yılında ise 47.000 akçe
43
vakıf
kasasına girmiştir. Kervansarayʼdan bilançolara göre 1625 yılında 57.000 akçe, 1626 yılında
58.000 akçe, 1627 ve 1628 yıllarında 60.000 akçe, 1629 yılında ise önceki bilançolara göre bir
düşüş gerçekleşerek 54.000 akçe vakfa gelir gelmiştir. Görüldüğü üzere kervansaray gelirlerinde
tahrir kayıtlarıyla karşılaştırıldığında incelenen bilanço yıllarında artış gerçekleşmiştir.
Gazi Hüsrev Bey Vakfı, Saraybosnaʼdaki çifte hamamdan bilanço yıllarının tümünde
senelik 15.200 akçe gelir elde etmiştir. Yine Saraybosnaʼda vakfın mülkü olan evlerde kalan ve
bilançolarda beytüʼl-yehûd olarak belirtilen gelirlerinden 1625 yılında 7.070 akçe, 1626, 1627,
1628 ve 1629 yıllarında 10 akçe artarak 7.080 akçe gelir elde etmiştir. 1629 yılındaki gelir ise
dükkan icareleriyle birlikte birlikte vakıf kasasına girmiştir.
Vakıf, Saraybosnaʼda mülk bir evini mahkeme binası olarak kullanılması için kiraya
vermiştir. Kiraya verilen bu evden vakfa gelen gelir senelik 2.880 akçedir ve incelenen her yılda
aynı meblağ vakıf kasasına girmiştir.
Vakfa, Pojegaʼdaki hamam ve dükkanlardan 1625, 1627, 1628 ve 1629 yıllarında 1.650
akçe, 1626 yılında ise 1.610 akçe gelir gelmiştir.
Vakfın gelirleri içerisinde zemin, kazizhane (ipek atölyesi) ile bostan mukataaları da
bulunmaktadır. Mülkiyeti vakfa ait olup, üzerindeki bina ile dikilen ağaçların mutasarrıfın mülkü
olduğu ve arsa için tayin edilmiş olan yıllık kira değerine mukataa, icare-i zemin veya icare-i
seneviye denilmektedir.
44
Vakıf, mukataa gelirlerinden; 1625 yılında 2.315 akçe, 1626 yılında 2.210 akçe, 1627
yılında 1.910 akçe, 1628 yılında 2.174 akçe ve 1629 yılında ise 2.155 akçe gelir elde etmiştir.
Mukataa gelirleri içerisinde dört gelir kalemi dikkat çekmektedir. Bunlardan ilki senelik geliri 670
akçe olan Mostaniçe Nehri yakınlarındaki zemin mukataasıdır. İkincisi Milaçka Nehri
yakınlarındaki zemin mukataasıdır. Bu mukataadan vakfa her yıl 620 akçe gelmektedir. Üçüncüsü
ise vakıf kurulduktan sonra vakıf gelirlerine dahil olan Siyavuş Paşaʼnın kazîzhânesinden (ipek
atölyesi) elde edilen 400 akçelik gelirdir. Bu gelir 1627 yılında vakıf kasasına girmemiştir.
Muhtemelen bakaya olarak ileriki tarihlerde vakıf kasasına dâhil olmuştur. Sonuncusu ise
Saraybosnaʼdaki hamama ait olan mukataa-i zemin geliridir. Bu gelir kaleminden vakfa incelenen
bilanço yıllarının her birinde 240 akçe gelir gelmiştir.
Tablo 4: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’nın Mukataa Gelirleri
Mukataa Gelirleri
1625
1626
1627
1628
1629
Mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı Mostaniçe
670
670
670
670
670
Mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı nehr-i Milaçka
620
620
620
620
620
Mukātaʻa-i kazîzhâne-i merhûm Siyavuş Paşa
400
400
-
400
400
Mukātaʻa-i zemîn an-zevâyid-i hamâm der-Saray
240
240
240
240
240
40
Kervansaraylar, işlek caddelerde, konaklama noktalarında, ticaretin yoğun olduğu şehirlerde yolcuları barındırmak,
malların yerlerine teslim edilinceye kadar muhafazası için inşa edilen binalara verilen isimdir. Mehmet Zeki Pakalın,
Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, C. II, İstanbul: Milli Eğitim Basımevi, 1983, s. 247.
41
Oruç bu bilgiye ilaveten 1540/42 tahrir kayıtlarında kervansarayla alakalı olarak bir kaydın bulunmadığını belirterek,
kervansarayın 1540/42 ile 1563/65 yılları arasında inşa edildiğini zikretmektedir. Oruç, agm, s. 665; Okiç, 1557 tarihinde
bedesten ve Taşlıhanʼın (kervansaray) mevcudiyetine dair kayıtların olduğunu belirtmiştir. Okiç, “Gazi Husrev Beğ Ve
Onun Saraybosnaʼdaki Camiine Bir Minare Daha İlâve Edilmesine Dair Bir Vesika”, s. 477.
42
Oruç, agm, s. 660.
43
Binark, agm, s. 240.
44
Nazif Öztürk, Türk Yenileşme Tarihi Çerçevesinde Vakıf Müessesesi, Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları,
1995, s. 256.
60 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı câmiʻ-i İskender
160
-
160
-
-
Mukātaʻa-i zemîn zevâyid-i hâne-i saʻâtî
120
160
130
120
120
Mukātaʻa-i zemîn zevâyid-i dekâkîn serrâçhâne
50
50
50
50
50
Mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı medrese
40
40
40
45
45
Mukātaʻa-i bostân der-kurb-ı câmiʻ-i şerîf
10
20
-
10
10
Mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı Varoş
5
10
-
-
-
Mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı câmiʻ-i Çıkrıkçı
-
-
-
5
-
Mukātaʻa-i zemîn an-zevâyid-i dekâkîn
-
-
-
10
-
Mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı kârbânsarây
-
-
-
4
-
Toplam
2.315
2.210
1.910
2.174
2.155
Kaynak: TSMA. D. 1576.
Mukataa geliri olarak İskender Cami yakınındaki zemin mukataasından 1625 ve 1627
yıllarında 160ʼar akçe, saathane zemin mukataasından 1625 yılında 120 akçe, 1626 yılında 160
akçe, 1627 yılında 130 akçe, 1628 ve 1629 yıllarında ise 120ʼşer akçe vakıf kasasına girmiştir.
Saraçhane dükkanının zemin mukataasından her yıl 50ʼşer akçe, medrese yakınlarındaki zemin
mukataasından 1625, 1626, 1627 yıllarında 40ʼar akçe, 1628 ve 1629 yıllarında ise 45ʼer akçe
vakfa gelir girmiştir. Hüsrev Bey Camiʼnin yakınındaki bostanın zemin mukataasından vakfa 1625,
1628 ve 1629 yıllarında 10ʼar akçe, 1626 yılında 20 akçe gelir gelirken, 1627 yılında ise vakıf
kasasına mukataadan herhangi bir meblağ gelmemiştir. Belki bir önceki sene vakıf hazinesine giren
20 akçe, iki senelik hasılat olabilir.
Vakfa gelir getiren diğer zemin mukataa gelirlerini ise; Varoş yakınlarındaki zemin
mukataasından 1625 yılında 5 akçe, 1626 yılında ise 10 akçe; 1629 yılında Çıkrıkçı Camiʼnin
yanındaki zemin mukataasından 5 akçe, yine aynı yılda dükkanların zemin mukataasından 10 akçe
ve kervansaray yakınındaki zemin mukataasından gelen 4 akçe oluşturmaktadır.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait gelirlerin daha düzenli bir hale getirilmesi amacıyla yapılan
tasnif içerisindeki çeşitli gelirler kısmında önemli gelir kalemleri yer almaktadır. Bunlardan en
önemlisi Hüsrev Bey tarafından kurulmuş olan para vakfıdır. Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın H.
944/M. 1537 tarihli vakfiyesinde 300 bin dirhem paranın senede on dirhemi on bir dirhem getirmek
üzere istirbah olunması belirtilmiştir.
45
Vakfiyede istirbah olunması istenen meblağın kimlere
verilip-verilmeyeceği belirtilerek; güvenilir tüccara, zanaatkar ve rençperlere verilmesi; ümeraya,
valilere, müderrislere, kadılara, askerlere, tımar erbabına, fasıklara ve tacirlere, borçlulara, sultan
memlukları ile yalan ve hırsla suçlananlara ise borç verilmemesi şart koşulmuştur.
46
1540/42 yılında 900.000 akçe tutarındaki istirbaha verilen meblağdan vakfa 90.000 akçe
ribh geliri gelmiştir.
47
1568/67 yılına ait tahrir defterinde ise istirbah olunan nakdiyenin 944.794
akçe olduğu ve vakfın ribh geliri olarak 94.479 akçe gelir elde ettiği kayıtlıdır.
48
Vakfın H. 1030/
M. 1621 tarihli muhasebe icmalinde ise 27.000 akçe arsa bahası, 625.360 akçe mal-ı merbuh ve
611.552 akçe gayr-ı merbuh olmak üzere toplamda mal-ı mevkufun 1.236.912 akçe olduğu
belirtilmiştir. O senede mal-ı merbuh geliri olarak 625.360 akçenin onda birini teşkil eden 62.536
45
VGM, 633, s. 139-142; Para vakıflarının sermayelerinin hangi oranda işletileceği değişmektedir. Örneğin 19 yyʼda
Kıbrıs Şeriyye Sicilleriʼne göre vakıf paraları on bir dirhemi on bir buçuk dirhem, yani %15ʼlik bir oranda işletilmiştir.
Mehmet Demiryürek, “Kıbrıs Şer’iye Sicillerine Göre XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Kıbrıs’ta Kurulan Para Vakıfları
(Vakf-ı Nükûd)” Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or
Turkic Volume 4/8 Fall 2009, www.turkishstudies.net, s. 1029.
46
VGM, 633, s. 139-142.
47
Oruç, 300.000 dirhemi 1.200.000 akçe olarak hesaplamasına karşın, tahrir defterlerinde istirbaha verilen meblağın
900.000 akçe olduğunu belirtmiştir. Oruç, agm, s. 658-661; 1621 tarihli muhasebe icmalinde açıkça belirtildiği ve
incelenen bilançolarında bunu desteklediği üzere, vakfın nakdine olan talebin nukûdun hepsine şamil olmadığı
görülmektedir.
48
Binmark, agm, s. 240.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 61
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
akçe vakıf kasasına girmiştir.
49
Bu kayıt göstermektedir ki, Hüsrev Beyʼin kurmuş olduğu para
vakfındaki nukûdun hepsinin, talebe bağlı olarak istirbah olunmadığı görülmektedir. Çalışmada
incelenen bilanço yıllarına bakıldığında 1625 yılında ribhden elde edilen gelirin 43.166 akçe,
istirbaha verilen meblağın ise 431.660 akçe, 1626 yılında ribh gelirinin 40.351 akçe, istirbaha
verilen meblağın 403.510 akçe, 1627 yılında ribh gelirinin 44.097 akçe, istirbaha verilen meblağın
440.970 akçe, 1628 yılında ribh gelirinin 43.000 akçe, istirbaha verilen meblağın 430.000 akçe ve
son bilanço olan 1629 yılında ribh gelirinin 42.000 akçe olduğuna göre istirbaha verilen meblağın
ise 420.000 akçe olması lazım gelmektedir.
Tablo 5: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’nın Çeşitli Gelirleri
Çeşitli Gelirler
1625
1626
1627
1628
1629
Mahsûl-i mâl-ı merbûh
43.166
40.351
44.097
43.000
42.000
İcâre-i muʻaccele-i Yehûdî İlyâ ve Mazlı / dekakin muaccelesi 1628
25.000
-
-
2.000
-
Asiyâb der-nefs-i Saray
6.600
6.200
5.200
4.500
4.500
Kesmek? gendüm berây-ı nân imâret
1.200
1.200
1.200
1.200
1.200
Mahsûl-i kepek nân imâret
600
600
600
600
600
Nokta-i eczâhanân der-câmiʻ-i şerîf ve türbe
488
432
470
591
505
Kurşûn hurdası
38
2.030
10.000
-
-
Bakiyye-i icâre-i dekâkîn sene H. 1032/ M. 1623
12.863
-
-
-
-
Toplam
89.955
50.813
61.567
51.891
48.805
Kaynak: TSMA. D. 1576
Vakfın başka bir gelir kalemini muaccele gelirleri oluşturmaktadır. İcare-i muaccele, çifte-
kiralı (icareteyn) olarak kiralanan vakıf akarlarından dükkan, oda vb. gayrimenkulleri tasarruf
edenlerin vefatları veyahut gayrimenkulü terkleri neticesinde, gayrimenkulün tekrardan kiralanması
esnasında “hava parası” mahiyetinde yeni kiralayan kişiden alınan meblağdır. Kiracı bundan sonra
da aylık olarak cüzi meblağlarda icare-i müeccele ödemektedir.
50
Muaccele geliri olarak 1625
yılında Yahudi İlya ve Mazlıʼdan alınan 25.000 akçe ile 1628 yılında dükkan muaccelesinden
2.000 akçe vakıf kasasına girmiştir.
Saraybosnaʼdaki değirmenden vakfa gelen gelir bilanço yılları itibariyle azalarak girmiştir.
Değirmen geliri olarak 1625 yılında 6.600 akçe, 1626 yılında 6.200 akçe, 1627 yılında 5.200 akçe,
1628 ve 1629 yıllarında 4.500 akçe vakıf kasasına dahil olmuştur.
Vakıf kurumlarından imaret için gerekli olan nan (ekmek) imalinde kullanılan gendüm
(buğday) satışlarından vakfa bilanço yıllarının hepsinde 1.200 akçe, yine tahıl tanelerinin eleğin
üzerinde kalan kabuk kırıntıları olan kepekle
51
yapılmış nan (ekmek) satışlarından da bilanço
yıllarının tamamında 600 akçe gelir gelmiştir.
Noktacı, cami ve türbelerde Kurʻanʼdan hergün cüz okuyan eczahanlar ile Cuma günleri
Cuma namazından önce Kurʻanʼdan cüz okuyanları ve ne kadar okuduklarını kontrol eden kişilere
denilmektedir.
52
Noktacının kontrolünü yaparken kestirdiği cezalardan vakıf kasasına giren gelir
tutarı 1625 yılında 488 akçe, 1626 yılında 432 akçe, 1627 yılında 470 akçe, 1628 yılında 591 akçe
ve 1629 yılında 505 akçedir.
Vakıf gelirleri içerisinde karşılaştığımız başka bir gelir ise kurşun hurdasından elde
edilenlerdir. Muhtemelen vakfa ait müesseselerin tamir işleri neticesinde hurdaya ayrılan kurşunun
49
TSMA, D. 03620.0006, s. 1b.
50
Barkan, Süleymaniye Cami ve İmaretine ait makalesinde icare-i muaccelenin, dükkanın iki senelik aylık gelirlerinin
toplamına yakın olduğunu belirtmektedir. Ömer Lütfi Barkan, “Süleymaniye Camii ve İmareti Tesîslerine Âit Yıllık Bir
Muhasebe Bilançosu 993/994 (1585/1586)”, Vakıflar Dergisi, Sayı IX, 2006. s. 115-116.
51
İlhan Ayverdi, Misalli Büyük Türkçe Sözlük, C. 2, 2. Baskı, İstanbul: Kubbealtı Neşriyat, 2006, s. 1648.
52
Bahaeddin Yediyıldız, “Vakıf Istılahları Lügatçesi”, Vakıflar Dergisi, Sayı XVII, 1983, s. 57-59.
62 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
satılması sonucu vakfa gelir getirmesini ifade etmektedir. Kurşun hurdasının satılması sonucu 1625
yılında 38 akçe, 1626 yılında 2.030 akçe ve 1627 yılında ise 10.000 akçe vakıf gelir elde etmiştir.
Çeşitli gelirler altında topladığımız vakıf gelirleri içerisinde 1623 ve 1624 yıllarına ait olan
ve bakaya kalan 12.863 akçe tutarındaki dükkan kiraları, 1625 yılında vakıf kasasına girmiştir.
4. Vakfın Giderleri
Vakıf giderleri, vakıfların vakfiyelerdeki şartlarını yerine getirmek üzere yaptıkları faaliyet
masraflarından oluşmaktadır. Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın bilanço yılları itibariyle giderleri; 1625
yılında 633.673 akçe, 1626 yılında 579.163 akçe, 1627 yılında 542.027 akçe, 1628 yılında 655.063
akçe ve son bilanço yılı olan 1629 yılında da 537.162 akçedir. 1629 yılına ait bilançoda masraf
toplamının bulunduğu sayfa sonunda 30.654 akçe tutarında ödenmeyen bir borcun olduğuna dair
not düşülmüştür. Bu iki meblağın toplamı ise 567.816 akçe yapmaktadır. Fakat, defterde yazılan
yekûn bizim toplamımızdan 8.800 akçe fazla olarak 576.616 akçe yazılmıştır. Bu meblağdan da
1629 yılında tahsil edilen 68.931 akçe düşülerek, giderin gelir üzerine 507.585
53
akçe olduğu
belirtilmiştir.
Vakfın giderlerine bakıldığında bir istikrarsızlık göze çarpmaktadır. Bilançolar arasındaki
farklar 150 bin akçelik bir aralıkta değişmektedir. Bu farklar ihracat ile ihracat-ı müteferrika
masraflarından kaynaklanmaktadır.
Tablo 6: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’nın Giderleri
Bilanço Yılları
Deyn
Gider
Toplam Gider
1625
-
633.673
633.673
1626
-
579.163
579.163
1627
-
542.027
542.027
1628
-
655.063
655.063
1629
30.654
537.162
567.816
Kaynak: TSMA. D. 1576.
Vakıf bilançolarındaki giderleri daha iyi anlamak ve analiz etmek amacıyla giderler; el-
vezaif adı altında personele yapılan maaş ödemeleri, ihracat harcamaları, yapılan çeşitli masrafların
oluşturduğu ihracat-ı müteferrika harcamaları, vakfın mukataa olarak kiraladığı mülklere ödenen
mukataa-i zemin masrafları ile borç ödemeleri şeklinde beş kısımda tasnif edilmiştir.
Tablo 7: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’na Ait Giderlerin Tasnifi
Masarifat
1625
%
1626
%
1627
%
1628
%
1629
%
Mevacibat-ı cami,
imaret, medrese,
hankah ve sair
160.060
25,26
160.060
27,64
160.060
29,53
160.060
24,43
156.460
29,13
İhracat
413.007
65,18
329.563
56,90
280.605
51,77
303.879
46,39
308.035
57,34
İhracat-ı müteferrika
59.886
9,45
42.820
7,39
100.642
18,57
152.981
23,35
60,947
11,35
Mukataa-i zemin
720
0,11
720
0,13
720
0,13
-
-
720
0,13
Eda-i deyn
-
-
46.000
7,94
-
-
38.143
5,83
11.000
2,05
Toplam
633.673
100
579.163
100
542.027
100
655.063
100
537.162
100
Kaynak: TSMA. D. 1576
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait bilançolarda vakfın müesseselerinde çalışan personele
ödenen maaşlar yekûn olarak gösterilmiştir. Vakfın bünyesinde çalışanlar ile bunlara ne kadar ücret
verileceği vakfiyeden derlenerek Ek 1ʼde verilmiştir. Vakfiyeye göre vakıf bünyesinde ortalama
140 kişi çalışmakta olup, bunlardan 40’nın birkaç görevi bir arada yürütmesi nedeniyle çalışanların
53
Kendi hesaplamalarımıza göre 567.816 akçe olan toplam giderden, tahsil edilen 78.941 akçe çıkarıldığında aradaki fark
gider lehine 488.875 akçe olmaktadır.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 63
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
sayısı 100 kişi civarındadır.
54
Zaman içerisinde personel sayısında artış veya azalışlar gerçekleşmiş
olabilir.
Vakıf kasasından personele maaş olarak 1625, 1626, 1627 ve 1628 yıllarında 160.060 akçe
ödeme yapılırken, 1629 yılında ise maaş ödemeleri 156.460 akçe olarak gerçekleşerek önceki
bilançolara göre bir düşüş olmuştur. Personele verilecek olan maaşlar, vakfiyede belirtilen vakıf
şartnamelerinde açıkça yazılmış olması hasebiyle, personele belirtilen meblağdan daha fazla bir
ödeme yapılamazdı.
55
Bundan dolayı son yıldaki düşüklük muhtemelen kadro eksilmesinden
kaynaklanmaktadır.
Personele yapılan maaş ödemelerinin vakıf giderlerinin içerisindeki oranları 1625 yılında
%25.26, 1626 yılında %27.64, 1627 yılında %29.53, 1628 yılında %24.43 ve 1629 yılında
%29.13ʼtür. Oranlara bakıldığında vakıf giderleri içerisinde maaş ödemelerinin payı %25-30
arasında değiştiği görülmektedir.
Bilançolarda vakıf masrafları içerisinde en önemli payı teşkil eden ise ihracat
harcamalarıdır. İhracat harcamalarının genel dökümü Ek 4ʼte verilen bilançoların masarifat
kısmında izlenebilmektir. İhracat harcamalarını; imaret için alınan gendüm (buğday), pirinç, asel
(bal), revgan-ı sade (sade yağ), revgan-ı zeyt (zeytin yağı), nemek (mercimek), hime (odun), nohut,
revgan-ı çerağ (kandil yağı), şemʻ-i asel (bal mumu) harcamaları; vakfiyede geçtiği üzere her sene
mevlid-i şerif okunması, devamında dinleyicilere yapılan ikram masrafları, Muharrem Ayıʼnda
pişirilen ve dağıtılan aşure masrafları ile Saraybosnaʼnın kadısı ve mir-i miranı için verilen ziyafet
masrafları oluşturmaktadır.
Söz konusu bu masrafların bilanço yıllarındaki dağılımlarına ve yekûn masraf içerisindeki
oranlarına bakıldığında 1625 yılında 413.007 akçe ile %65.18ʼlik bir orana, 1626 yılında 329.563
akçe ile %56.90ʼlık bir orana, 1627 yılında 280.605 akçe ile %51.77ʼlik bir orana, 1628 yılında
303.879 akçe ile %46.39ʼluk bir orana ve son bilanço yılı olan 1629 yılında 308.035 akçe ile
%57.34ʼlük bir orana sahiptir.
Bilançolarda ihracat harcamalarındaki farkları gendüm (buğday) ile pirinç masraflarının
yıllara göre değişimleri oluşturmaktadır. Ek 4’te verilen bilançoların gider kısmında görüleceği
üzere 1625 yılında pirinç ve buğday alımı 314.042 akçe iken, 1626 yılında 236.101 akçe, 1627
yılında 182.033 akçe, 1628 yılında 205.087 akçe ve son bilanço yılı olan 1629ʼda ise 247.845
akçedir.
Vakıf masrafları içerisinde ihracat-ı müteferrikayı oluşturan giderler ise; fakirlere elbise
dağıtımı, kandil, süpürge ve su yolunda (râh-ı ab) kullanılmak üzere alınan penbe (pamuk [ipliği]),
camiye cam alımı, hamamda kullanılmak üzere keçe alımı, kürek, süpürge, kireç, elek, kiremit,
kereste, mismar (çivi), çuval, hasır, kalbur, kalay, değirmen için seng (taş) ve mutfak için evani
(kapkaçak) alımları, kalaycının ücreti, neccar (marangoz) ve ırgad (amele) ücretleriyle birlikte
muhasebe masrafları
56
, mahkeme masrafları, vakfın sair masrafları, bilançolarda geçtiği üzere yapı
54
Okiç, medrese ile alakalı ikinci vakfiyede çalışanların 93 kişi, 1932 yılında ise mevcudun 74 kişi olduğunu belirtmiştir.
Okiç, “Saraybosnaʼdaki Husrev Bey Ve Onun Saraybosnaʼdaki Camiine Bir Minare Daha İlave Edilmesine Dair
Bir Vesika”, s. 484.
55
Murat Yıldız, Osmanlı Vakıf Medeniyetinde Bir Veziriazam Hayratı Amcazade Hüseyin Paşa Vakfı, İstanbul:
Bayrak Yayıncılık, 2011, s. 357.
56
Vakfiyede vakıf muhasebesinin her üç yılda bir mezbur beldede hâkim olan zata arz edileceği, bu zatın ise vakfın malî
durumunu inceleyeceği belirtilmiştir. VGM, 633, s. 139-142; Bilançolarda muhasebe masrafı 1629 yılı bilançosunda
görülmektedir ve 1629 yılı sonu itibariyle vakfın malî durumu ortaya konulmuştur. Ancak vakfiyede şart koşulduğu gibi
üç yılda bir denilmesine mukabil, 1629 öncesinde vakıf muhasebelerinin arz tarihi olması gereken 1626 bilançosunda
muhasebe masrafı görülmemektedir.
64 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
alımları ve onların masrafları, Kojulova çiftliğindeki fırının sair masrafı, çavuşların eski ücretleri
ve francala (bir ekmek çeşidi) masrafları oluşturmaktadır.
Bahsi geçen müteferrik ihracat harcamaları için vakıf tarafından 1625 yılında 59.886 akçe,
1626 yılında 42.820 akçe, 1627 yılında 100.642 akçe, 1628 yılında 152.981 akçe ve 1629 yılında
da 60.947 akçe sarfedilmiştir. Rakamlara bakıldığında 1627 ve 1628 bilançolarında müteferrik
harcamalardaki yüksek masraflar dikkat çekmektedir. 1627 yılındaki masrafların fazlalığını yapı
alınması ve alınan bu yapıda çalışan neccar ve ırgadların masrafları oluşturmaktadır. 1628 yılında
ise öncelikle bir evin alınması ile birlikte neccar ve ırgad masrafları öne çıkmaktadır. Bunlara
ilaveten Kojulova çiftliğindeki fırın masrafları da o yıldaki müteferrik harcamaları artıran bir başka
etkendir.
Gazi Hüsrev Bey Vakfı, 1628 yılı haricindeki diğer yıllarda, her yıl toplamda 720 akçe
tutarında mukataa olarak kiraladıklarına ödeme yapmıştır. Bunlar; kahvehane, karbansaray,
bezzazistan ve Ayas Paşa Vakfıʼna ait olanlar ile diğer zemin mukataalarıdır.
Tablodaki son gider kalemini ise vakfın borç ödemeleri oluşturmaktadır. Francala
harcından dolayı 1626 yılında 4.000 akçe, 1628 yılında da 38.143 akçe borç ödemesi yapılmıştır.
Yine 1626 yılında Kanunzade Mahmud Efendiʼye 42.000 akçe, 1629 yılında da Derviş Efendiʼye
olan borç için 11.000 akçe ödeme yapılmıştır.
5. Bilançoların Değerlendirilmesi
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna kuruluşundan sonra gerek muhtelif tarihlerde hazırlanan
vakfiyelerle birlikte gerekse de mütevelliler tarafından bazı müesseseler kazandırılmıştır. Bu
müesseseler yanında yeni gelir kaynakları da vakfa dahil edilmiştir. Böylelikle geçen süre
içerisinde vakfın gelir ve giderlerinde artışlar meydana gelmiştir.
Vakfın kuruluşundan on bir yıl sonrasına rast gelen 1542 yılında vakıf gelirleri 113.681
akçedir. 1565 yılına gelindiğinde ise vakfın gelirleri %135 artış göstererek 267.116 akçeye
ulaşmıştır. 1604 yılında vakfın gelirleri 1542 yılına göre %206 artmış ve 347.755 akçe olmuştur.
57
1621 yılında ise vakfın gelirleri 1542 yılına göre %319 oranında bir artış göstererek 476.172
akçeye çıkmıştır.
58
Çalışmada incelenen Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼna ait 1625, 1626, 1627, 1628 ve
1629 bilançolarındaki nominal artışlar ise 1542 yılındaki gelirlere göre %450-469 oranları arasında
artış göstererek 600-650 bin akçelerde seyretmiştir.
Tablo 8: Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Gelirleri ve Giderleri*
Bilanço Yılları
Ziyade
Baz Gelir
%
Gelir
Baz Gider
%
Gider
Fark +/-
1542
0
113.681
-
-
1565
135
267.116
100
278.878
1604
206
347.755
100
278.878
1621
319
476.172
173
481.695
1625
-
461
637.252
227
633.673
3.579
1626
-
456
588.343
208
579.163
9.180
1627
-
468
614.322
194
542.027
72.295
1628
-
463
608.218
235
655.063
-46.845
1629
45.199
469
646.740
193
537.162
Kaynak: TSMA. D. 1576; TSMA. D. 3620; Oruç, agm, s. 661-664.
*Tabloda bilanço yıllarında tahsil edilmesi gereken gelirler ile giderler karşılaştırılmıştır. Bakayalar ile ziyade dikkate
alınmamıştır.
57
Oruç, agm, s. 664.
58
TSMA,D. 3620.0006, s. 2a.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 65
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Tablo 8ʼde gösterilen giderlerine bakıldığında 1565 ve 1604
yıllarında vakfın giderleri; 140.220 akçe tutarındaki personel masrafları ile 138.658 akçe
tutarındaki ihracat giderlerinin toplamı olarak 278.878 akçedir.
59
1621 tarihinde vakfın masrafları
1604 yılına göre %173 artış göstererek 481.695 akçeye ulaşmıştır. Bu meblağın 153.720 akçesi
personel giderlerine, 327.975 akçesi de ihracat giderlerine sarfedilmiştir. 1625-1629 yılları
arasındaki bilançolarında giderler %192-235 oranında artışlar göstermiştir. Bu yıllarda 1625-1628
yılları arasında personel giderleri 160.060 akçeye yükselirken, 1629 yılında ise 156.460 akçeye
düşmüştür. İhracat harcamaları ise yıllara göre değişiklik göstermekle birlikte 382.000-459.000
akçe arasında gerçekleşmiştir.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın ait gelir ve giderlerinde geçen süre zarfında artışların olduğu
görülmektedir. Bu artışların iki nedeni bulunabilir. İlki, yeni gelir kaynaklarının ve yeni
müesseselerin vakfa kazandırılması neticesinde gelir ve giderlerde artışın vuku bulmasından; diğeri
ise yıllar itibariyle paranın içeriğinde meydana gelen değişimler neticesinde nominal artışlardan
kaynaklanmış olabilir. Bu noktada 1565 ile 1604 yılları arasında geçen 40 senelik bir sürede
gelirlerin artmasına rağmen, giderlerin aynı miktarda gerçekleşmesi beraberinde bazı soruları
getirmektedir. Vakfiyelerde personel maaşlarının belirlenmesi neticesinde, personele ödenen
meblağlarda geçen süre içerisinde değişikliğin vuku bulmadığını ve personel mevcudunda artma
veyahut eksilme olmadığını kabul etsek bile, art arda iki yılın personel maaşları haricindeki ihracat
masraflarının birbirine denk olması zor bir ihtimaldir. Buna ilaveten 1585ʼli yıllarda gerçekleşen
tağşişin, fiyatlar üzerinde enflasyonist baskısı neticesinde vakfın ihracat harcamalarında artış
olmaması da düşünülemez.
Tablo 8ʼe bakıldığında görüleceği üzere 1565, 1621 ve 1628 yılları haricinde vakfın
gelirleri, giderlerine oranla ziyadedir. Bu durum ise bize vakfın malî açından iyi bir vaziyette
olduğu izlenimini vermektedir. Ayrıca söz konusu izlenimin bir diğer göstergesi ise bilançolara bir
önceki yıldan devir olarak ziyadelerin yansımasıdır. Vakıf bilançolarında gelir fazlalığı olarak
sadece 1629 yılında ziyade görülmektedir. Bu bilanço yılında gelirlere bir önceki yıldan 45.199
akçe eklenmiştir. Halbuki, 1625, 1626, 1627 ve 1628 yıllarına göre toplam ziyade 38.209 akçe
olması gerekirken, 1629 yılına ait bilançoda ziyade 45.199 akçe olarak yazılmıştır. Aradaki fark,
daha önceki yıllara ait bilançolardan kaynaklanmış olabilir.
Bilançoların kaydedildiği defterin 6. ve 7. pozlarında vakfın borçlarına ve alacaklarına
ilişkin genel bir değerlendirme yapılarak, vakfın malî durumu ortaya konulmuştur. Burada verilen
bilgilere göre 1629 yılı sonuna gelindiğinde Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın giderlerinin gelirlerinden
410.044 akçe fazla olduğu belirtilerek, vakfın borç toplamı verilmiştir. Bu meblağ içerisinde 1624
yılına ait 67.030 akçe tutarındaki gider fazlası, söz konusu bilanço incelenen defter dâhilinde
olmadığından dolayı borçtan düşülmüştür.
Tablo 9: Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Borç Durumu
Masraflar
Meblağ
1629 yılı sonu itibariyle gider fazlalığı
410.044
1624 masrafı bilanço defterde olmadığından çıkartılıyor
-67.030
1628 yılında bakayadan tahsil edilen
-4.620
1625, 1626, 1627 yıllarında bakayadan tahsil edilen
-1.260
1629 yılında bakayadan tahsil edilen
-18.430
Ara toplam*
318.704
1030/1621 tarihine kadarki alacaklardan tahsil olunanlar
-213.878
Bakayadan tahsil
-104.642
Yuvarlama +/-
-184
Toplam
0
59
Oruç, agm, s. 661-664.
66 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Kaynak: TSMA. D. 1576.
* Defter kayıtlarında ara toplam 318.570 akçe olarak kaydedilmiştir. Tabloda ise toplamımız yazılmıştır.
Vakıf gelirleri içerisinde 1624-1629 yılları arasında bakaya kalanlardan tahsil edilen
24.310 akçe borç ödemesinde kullanılarak, borç 318.704 akçeye düşmüştür. Sonrasında 1621 yılına
kadar cabiler marifetiyle zimem ve müstecirlerin elinde olan 213.878 akçe ile diğer bakayalardan
104.642 akçe tahsil olunup vakfın borcu ödenmiştir.
Bilançolardaki bakayalar, vakfın tahsil edilemeyen gelirleri olan alacaklarını
göstermektedir. Vakfın 1629 yılı sonu itibariyle borç ve alacakların gösterildiği kısımda bakaya
toplamı 654.907 akçedir. 1629 bilançosunda ise vakfın bakaya toplamı olarak 616.997 akçe olduğu
belirtilmiştir. Bilançodaki kayıtlara nazaran, defterin sonundaki bilgilerin daha etraflı olması
nedeniyle değerlendirmeler o bölümde verilen meblağ doğrultusunda gerçekleştirilmiştir.
Aşağıda Tablo 10ʼda görüleceği üzere vakfın bakayaları çoğunlukla çiftlik gelirlerinden
oluşmaktadır. Kojulova çiftliğinden 1627 ve 1628 yılları toplamında 68.100 akçe, 1629 yılında
110.000 akçe, Sirozʼdaki çiftlikten 1627 ve 1628 yılları toplamında 45.400 akçe, Kuzmalaranya ve
Zağorʼdaki çiftliğinin 1629 yılında 220.000 akçe, İdnoluka çiftliğinin 1629 yılına ait 75.000 akçe
ve Krovişte çiftliğine ait 22.700 akçe bakaya olarak kalmıştır.
Tablo 10: Gazi Hüsrev Bey Vakfının 1629 Yılı Sonunda Bakaya Durumu
Bakayalar
Meblağ
Çiftlik-i Kojulova 1627 ve 1628
68.100
Çiftlik-i Siroz 1627 ve 1628
45.400
Çiftlik-i Kuzmalaranya? maʻa Zağor 1629
220.000
Çiftlik-i İdnoluka 1629
75.000
Çiftlik-i Kojulova 1629
110.000
Çiftlik-i Krovişte 1629
22.700
Bakiyye-i icâre-i dekâkîn 1625
4.109
Bakiyye-i icâre-i dekâkîn 1626
8.044
Bakiyye-i icâre-i dekâkîn 1627
9.115
Bakiyye-i icâre-i dekâkîn 1628
8.927
Bakiyye-i icâre-i dekâkîn 1629
21.512
Bakiyye-i mâl-ı franca ve mukātaʻât ve asiyâb seneteyn-i muhtelife
32.000
Hasan Paşa anbarı gendüm zayi şüd
30.000
Ara toplam
654.907
Bakayadan tahsil
-104.642
Derviş Çelebi'den kahvehane alımı
-150.000
Bakayadan tahsil
-60.000
Bakaya kalan
54.700
Toplam
394.965
Kaynak: TSMA. D. 1576.
Dükkanların icarelerinden bakaya olarak 1625-1629 yılları arasında 51.707 akçe kalmıştır.
Franca, mukataa ve asiyab (değirmen) gelirlerinden bakaya kalan meblağ ise 32.000 akçedir. Son
bakaya kaydı ise Hasan Paşa anbarında zayi olan 30.000 akçe tutarındaki gendüme (buğday) aittir.
Söz konusu bakayadan ilk önce 104.642 akçe tahsil edilmiştir ve bu meblağ yukarıda da
bahsedildiği üzere doğruca borç ödemesinde kullanılmıştır. Devamında Mütevelli Derviş
Efendiʼnin bakayaları tahsil etmesi lazım gelmesi gereğince, mütevellinin tasarrufunda bulunan
kahvehane Vezir Mehmed Paşa marifetiyle 150.000 akçe karşılığında vakfa ilhak edilmiş ve bu
meblağ bakaya hesabından düşülmüştür. Akabinde bakayadan 110.000 akçe daha tahsil
olunmuştur. Tahsil olunan bu paranın, 50.000 akçelik kısmı vakfın Kanunzade Mahmud Efendiʼye
olan borcunun ödenmesi için Derviş Efendiʼye verilmiştir. Geriye kalan 60.000 akçe de vakıf
kasasına girmiştir. Son bakaya işlemi ise H. 1030/M. 1621 tarihine kadar olan bakayadan kalan
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 67
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
54.700 akçe toplam bakaya hesabına eklenmiştir. Böylelikle vakfın zimem ve müstecirlerde kalan
bakayası 394.965 akçedir.
Vakfın borç alacak durumlarına, 1629 yılsonunda gerçekleştirilen tahsiller ve ödemeler
öncesinden bakarsak, borç ödemesine tahsis edilen 238.372 akçe tutarındaki meblağ ile bakaya
yekûnu olan 654.907 akçe toplandığında vakfın ödemeler öncesi toplam bakayası 893.279 akçe
yapmaktadır. Bu meblağın vakfın son bilanço yılındaki gelirlerine oranı ise %138ʼdir. Bir başka
ifadeyle, vakfın bir yıllık gelirinin 1.4 katının tahsil edilemediğini göstermektedir. 1629 yılına
kadar ortaya çıkan 410.044 akçelik gider fazlalığının nedenini de, gelirlerin tahsil edilememesinin
oluşturduğu aşikardır. Bakayalardan %70 oranında tahsil edilme neticesinde hem gider lehine
açıklar ödenmiş hem de bakaya meblağı vakfın 1629 yılı gelirinin %61’ine gerilemiştir.
Sonuç
Osmanlı Devlet maliyesinde, kamu harcamaları yapılırken vakıflar harcamacı kurumlar
hüviyetindeydiler. Çalışmada ele alınan Gazi Hüsrev Bey Vakfı örneğinde de olduğu üzere, devlet
hazineye ait vergi gelirlerinin bir kısmını vakıflara tahsis etmekte ve böylelikle günümüzün çoğu
ekonomisinde merkezden devlet eliyle gerçekleştirilen kamu hizmetleri, Osmanlı Devletiʼnde
yaygın bir biçimde vakıflar aracılığıyla icra edilmekteydi.
Vakıflar, kurucularının şahsi mal varlığı ve devlet tarafından tahsis edilen gelirleriyle,
kuruldukları bölgelerde ekonomik faaliyetleri yürütmekte ve yerel ekonomik düzeyde gelir var
edici çarpan etkisini ortaya çıkarmaktadırlar. Bu etki sonucunda bulundukları bölgenin toplam
geliri arttığından, bölgenin ekonomik ve sosyal refahı da yükselmektedir.
Gazi Hüsrev Bey de kurmuş olduğu vakfın müesseseleri vasıtasıyla, bölgenin dinî, sosyal,
ekonomik ve ilmî seviyesini artırmıştır. Müesseselerinde çalışan personele düzenli olarak maaş
vermesi, müesseselerin ihtiyaçlarını karşılaması ve yeni müesseselerin inşaları neticesinde
piyasadaki toplam talebin yükselmesine, aynı şekilde çiftlikler, değirmenler ve besledikleri
hayvanlar vd. yoluyla hâkim ekonomik faktörün tarım olduğu bir ekonomide toplam arzın
artmasına da katkı sağlamıştır. Ayrıca, vakıf hizmetleriyle beraber piyasa hacminin genişlediği bu
bölgede, yeni dükkanların, kervansarayların, bedestenlerin ve dışarıdan gelen nüfusun ihtiyacı olan
evlerin inşasıyla da iktisadi faaliyetlerin canlılığını artırmıştır. Bununla birlikte bir yıllık vakıf
gelirlerinin neredeyse iki katına denk gelen bir para vakfı kurulmak suretiyle iktisadi faaliyetlerin
devamlılığını güvence altına alan tasarruf fonu oluşturulmuştur. Söz konusu fon sayesinde hem
piyasanın ödünç verilebilir fon ihtiyacı karşılanmış hem de yatırımların devamlılığı sağlanarak
bölgenin ekonomik gelişmesinin sürekliliği devam ettirilmiştir.
Bosna ve çevresi için bu denli önem arz eden Gazi Hüsrev Bey Vakfı’nın malî durumuna
muhasebe bilançoları dikkate alınarak bakıldığında, vakıf gelirlerinin %65’ini oluşturan çiftlik
gelirlerinin zamanında tahsili durumunda vakıf bilançolarında açık sorunu olmadığı ve gelirlerin
giderlerine oranla ziyade olacağı görülmektedir. Bakaya meblağının son mal bilanço yılındaki
gelire oranın % 61 olması ise, ileriki yıllarda özellikle de çiftlik gelirlerinin tahsilinde bir gecikme
olması halinde, sıfırlanan borçların tekrardan artarak kısa dönemli bir malî kriz yaşanabileceği
ihtimalini göstermektedir.
KAYNAKÇA
Arşiv Kaynakları
Başbakanlık Osmanlı Arşivi (BOA) Topkapı Sarayı Müzesi Arşivi Defter (TSMA)
BOA. TSMA. D. 1576; 6974; 3620.
68 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Vakıflar Genel Müdürlüğü (VGM) 633.
Kitap ve Makaleler
AYVERDİ, Ekrem Hakkı, “Yugoslavyaʼda Türk Abideleri Ve Vakıfları”. Vakıflar Dergisi. C. III,
Ankara: 1956. ss.150-223.
AYVERDİ, İlhan Misalli Büyük Türkçe Sözlük. Cilt 2. 2. Baskı. İstanbul: Kubbealtı
Neşriyat. 2006.
BARKAN, Ömer Lütfi “Süleymaniye Camii ve İmareti Tesîslerine Âit Yıllık Bir Muhasebe
Bilançosu 993/994 (1585/1586)”, Vakıflar Dergisi, Sayı IX, 2006. ss. 109-124.
BİNARK, İsmet, “Başbakanlık Osmanlı Arşiviʼnde Bulunan 164 (Hicrî 935-937/Milâdî 1528-
1531) Ve 462 (Hicrî 975/Milâdî 1567-1568) Numaralı Tapu Tahrir Defterlerine Göre
Bosna Vakıfları”. X. Vakıf Haftası Kitabı, Ankara: Vakfılar Genel Müdürlüğü. 1992. ss.
207-254.
DEMİRYÜREK, Mehmet, “Kıbrıs Şer’iye Sicillerine Göre XIX. Yüzyılın İlk Yarısında Kıbrıs’ta
Kurulan Para Vakıfları (Vakf-I Nükûd)” Turkish Studies-International Periodical For the
Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 4/8 Fall 2009,
www.turkishstudies.net, s. 1015-1043.
EKİZ, Mehmet “İşgal Sonrası Bosna-Hersek’te Eski Eser Ve Vakıf Eserleri: Vatan Gazetesi
Örneği”, Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and
History of Turkish or Turkic Volume 7/1 Winter 2012, www.turkishstudies.net, ss.1005-
1011.
ERTÜRK, Volkan, “Osmanlı Devrinde Vize Sancağındaki Selâtin Ve Ümera Vakıfları (1530-
1613)” Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and
History of Turkish or Turkic Volume 8/5 Spring 2013, www.turkishstudies.net, ss. 279-
300.
Evliyâ Çelebi, Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi, (haz) Yücel Dağlı, Seyit Ali Kahraman, İbrahim
Sezgin, Cilt V. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları. 2001.
EYİCE, Semavi, “Gazi Hüsrev Bey Külliyesi”. DİA. C. 13. Ankara: 1996. ss. 454-8.
GALİB, İsmail Takvim-i Meskûkât-ı Osmâniye, Kostantiniye: Mihran Matbaası, 1307.
GÜLER, Ramize Derya “Bosna-Hersek, Gazi Hüsrev Bey ve Külliyesi”, Sakarya Üniversitesi SBE,
Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, 2004.
İBRAHİM, Mehmet, “Gazi Hüsrev Bey Külliyesi ve Bosna-Hersekʼteki Son Durum”, X. Vakıf
Haftası Kitabı, Ankara: Vakfılar Genel Müdürlüğü, 1992. ss. 181-206.
İNALCIK Halil ve DONALD Quataert Osmanlı İmparatorluğuʼnun Ekonomik ve Sosyal Tarihi,
(Çev. Halil Berktay), C. 1, 2. bs, İstanbul: Eren Yayıncılık, 2000.
İPŞİRLİ, Mehmet “Medrese”. DİA. C. 28, Ankara: 2003. ss. 327-333.
KARÇİÇ, Fikret “Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesi”. DİA, C. 13. Ankara:1996. ss. 458-9.
OKİÇ, M. Tayyib. “Gazi Hüsrev Bey”. DİA. C. 13. Ankara: 1996. ss. 453-4.
OKİÇ, M. Tayyib. “Gazi Husrev Beğ ve Onun Saraybosnaʼdaki Camiine Bir Minare Daha İlâve
Edilmesine Dair Bir Vesika”, Necati Lugal Armağanı, Ankara: TTK, 1968. ss 463-499.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 69
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
OKİÇ, M. Tayyib. “Husrav Beg, Gāzî”, İA, C. V/I. İstanbul: 1977, ss. 601-5.
ORUÇ, Hatice “Gazi Hüsrev Beyʼin Saraybosnaʼdaki Vakıfları”. Belleten, Sayı 268. ss. 645-670.
ÖZGÜDENLİ, Osman Gazi “Vakfiye”, DİA, C. 42, Ankara: 2012, ss. 465-7.
ÖZTÜRK, Nazif Türk Yenileşme Tarihi Çerçevesinde Vakıf Müessesesi, Ankara: Türkiye Diyanet
Vakfı Yayınları, 1995.
PAKALIN, Mehmet Zeki, Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, C. II, İstanbul: Milli
Eğitim Basımevi, 1983.
YEDİYILDIZ, Bahaeddin “Vakıf Istılahları Lügatçesi”, Vakıflar Dergisi, Sayı XVII, 1983. ss. 55-
60.
YILDIZ, Murat Osmanlı Vakıf Medeniyetinde Bir Veziriazam Hayratı Amcazade Hüseyin Paşa
Vakfı. İstanbul: Bayrak Yayıncılık. 2011.
ZLATAR, Behija “XV. Ve XVI. Yüzyıl Saraybosna Vakıfları”, Balkanlarda Osmanlı Vakıfları ve
Uluslararası Sempozyumu. Ankara: Vakıflar Genel Müdürlüğü. 2012. ss. 57-61.
Ek 1: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’na Ait Vakfiyedeki Vakıf müesseseleri ve Vakfın Gelirleri
Vakıf Müesseseleri
Câmiʻ-i şerîf
Sarayʼda Orta Mahalleʼde
Medrese
12 bâb, Kadîri danişmendlerin kalacağı
Hânkâh
15 bâb halvethâne
Mekteb
Türbe
İmâret
Ahır
Matbah
Hamur edecek evi
Fırın
Mahzen
Anbarı
Akarat
Dükkân
Çarşı içinde 60 bâb dükkân
Dükkân
1 bab mevtan
Dükkân
Fevkânî 40, tahtânî 40 dükkân, şadırvan ve ahır
Hamam
Çifte hamam
Mülk
İki ev ve ahır Çarıkçı Mahallesinde Turna Dede mülkü
Arsa
Üstüne medrese yapılan Kemal Voyvoda denilen yer
Mülk
1 değirmen, iki ekmek fırını, iki kasap dükkânından müştemil bir mülk
Mülk
Çalış Hoca Mahmud oğlu Mahmud mülkü denilen ev, bostan ve 9 dükkândan oluşan
mülk
Ev
Zikrolan dükkânlar yanında 4 ev, bunlardan ikisini vakıf yeninden yapmıştır
Mülk
Çavkoş kızı Duyaʼdan satın alınan mülk, üstünde iki ev var, birinin üzerinde çardağı
bulunmakta
Çiftlik
Yablanova Karyesi Dursun Çeribaşı Çiftliği
Çiftlik
Yablanova Karyesi Kazgancı Aliʼden aldığı
Ekinler
Duryaşaʼdan? satın aldığı
Çayır
Butila denilen çayır ve Dübek denilen ekinlikler
Çiftlikler
Dubrovenik Nahiyesi Çernerika Karyesiʼnde Radovine ve Radvan? çiftlikleri
Ekinlik
Çernerika Karyesiʼnde Yazgun? ve Yaderişte? denilen ekinlikler
70 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Çayır
Kâtib Aliʼden alınan
Ekinlik
Dubrovenik Nahiyesiʼnde Limle? Karyesiʼnde İsa oğlu Ali Yahşiʼden alınan
Radovine ve Radvan tarlaları denilen ekinlikler
Çiftlik
Dubrovenik Nahiyesiʼnde Dranik? nam karyede
Çayır
Dubrovenik Nahiyesiʼnde Beğler Konağı denilen çayırlar
Çiftlik
Brod Kazasıʼnda Kalʻa-i Teşne Nahiyesiʼnde Ahmed Oğlu Mehmed Çiftliği
Mezraa
Omaniskal?
Mezraa
Teşne Nahiyesiʼnde Ahmed Voyvodaʼdan alınan altı mezraa
Mezraa
Kalʻa-i Yayça yanında Aydınlu Nahiyesiʼnde sekiz mezraa
Değirmen
Zirmanya Suyu üzerinde Karlıoğlu değirmeni
Mezraa
Kalʻa-i Kluç ve Kalʻa-i Ostroviçeʼde yedi büyük mezraalar
Kovan
Kaza-i Kubaşik? Dobor Kalʻasıʼnda 150 aded kovan
Mezraa
Nemradişka Nahiyesiʼnde vilâyet kâtibi Bayezid Çelebiʼden1500 akçe tapu verip, her
yılda 300 akçe mukataa alınan
Mezraa
Altı adet mezraa ve Manastırağı demekle bilinen mezraa
Mezraa
Sava Suyuʼnun öte yakasında 500 akçe tapu verilip, senelik 100 akçe mukataa olan
mezra
Değirmen
Kaza-i İskradin Klis Kalʻası yanında Solin Suyu üzerinde 500 akçe tapu verilip alınan
harap değirmen ve ocaklardır
Değirmen
Broça Nahiyesiʼnde 100 akçe tapu ile alınan Bilişa değirmenleri
Değirmen
Varna Kalʻası varoşunda 250 akçe tapu ile alınan dört göz değirmen ocakları
Değirmen
Kırka Suyu üzerinde 150 akçe tapu ile alınan İroş? değirmenleri
Karye
Zihneʼde üç pare Kromişte, Tirepotya ve Kusorinoz? denilen karyeler
Değirmen
İspatça Suyuʼnun üzerinde döner on göz değirmenler
Çiftlik
Dramaʼda Nesi ve Davriçe? ve Zigosi? isimli karyelerde babası Ferhad Beyʼden
dokuz hisse miras kalıp, bir hissesi annesi Selçuk Sultanʼın olup, geriye kalan sekiz
hisse
Çiftlik
Satın alınan bir çiftlik
Çeltik
Çeltikçi nam karyede pirinç ekenler
Çayır
Sirozʼa yakın yerde üç pare çayır
Kısrak
Zikrolan otluklarda otlayan 100 reʼs yund(kısrak)lar, kolanlarıyla?
İnek
Zikrolan otluklarda otlayan 100 reʼs inekler, buzağılarıyla
Kullar
Çiftliklerde yaşayanlar kullar ve cariyeler, oğulları ve kızlarıyla vakıfdır
Nukûd
825.000
15.000 Sultânîye ve efrenciye. Her biri 1= 55 Osmânî akçe
132.000
2.200 miskal halis altın avadanlığı bahası, 132.000 Osmânî akçe eder.
120.000
30.000 dirhem ağır gümüş, 1 dirhem = 4 akçe = 120.000 akçe
80.000
13 aded bedahşânî laʻllerden ve altmış iki aded değirmi incilerden dizilmiş meftûlün
bahası
50.000
70 aded değirmi incilerden her biri 714 akçedir.
20.000
100 aded değirmi incilerden tespih her biri 200 akçe
198.000
Cevherlere bezenmiş kılıçlar, gümüşler, bıçaklar, cevherlerle yaldızlanmış hançerler
ve elmas ve yakut ve laʻl ve …. ve zümrüd taşlı? altın yüzükler bahası
1.575.000
1.575.000 Süleymânî akçedir.
150.000
Türbe için konulan akçe cümleye karıştı
517.000
Medrese için konulan 700.000 akçeden bina için harç olunandan bakisi cümleye
karıştı
3.667.000
Cümle akçe
Kaynak: TSMA, D. 6974.
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 71
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Ek 2: Gazi Hüsrev Bey Vakfı’na Ait Vakfiyede Belirtilen Personel ve Diğer Masrafların Listesi
Vezaîf/Personel
Nefer
Yevmî
Şehrî
Senevî
Akçe
Vukiyye
Kile
Akçe
Akçe
Mütevellî
1
30
Nâzır
1
10
Kâtîb
1
7
Câbî
3
5
Câbî
1
4
Kâtîb
1
2
Çoban (buğday)
1
2
Hizmetli (Yund ve sığırlara bakan)
1
3
Hizmetli (Taylara ve buzağılara bakan)
1
2
Sancakbeyine cihet-i nezaret
1
Kâdīya cihet-i nezaret
1
Meremmat için her günde
1
20
Câmi‘-i Şerîf Görevlileri
Hatîb
1
8
İmâm
1
6
Mü'ezzin
2
4
Mü'zezzinlere Cuma günü yardım eden
1
1
Ser-mahfil
1
5
Devirhân/Hafızân
5
3
Eğer hafızlardan ve mü'ezzinlerden misafir
gelene mücavir olanın her birini
2
Muarrif
1
2
Kayyım
2
3
Cüzhân
30
40
Nafile namaz kılanlar
2
5
Mevlidhân ve şerbet harcı
1
300
Tespihci
5
1
Noktacı
1
1
Çerâğî
1
3
Aşirhân
1
2
Şadırvancı
1
2
Medrese
Müderris
1
50
Mu'id
1
4
Bevvâb
1
2
Danişmendlere hücre başına
2
Türbe
Türbedâr
1
5
Devirhân
4
2
Câmiʼdeki cüzhânlara her Cuma
30
2
Bevvâb
1
2
Hânkâh (Tekke)
Şeyh
1
20
Sofilere her ayda
10
Mektebhâne-i Sıbyân
Muallim
1
5
Halîfe
1
2
İmâret
Şeyh
1
8
Nakîb
2
2
72 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Ferrâş
2
2
Vekîl-i harc
1
4
Kilerci
1
4
Anbarcı
1
3
Kalburcu
1
1
Uncu
1
2
Ahırcı
1
İstifçi?
2
Etmekçi
2
3
Şâkird
2
1
Ferrâş-ı kenîf
1
1
Çanak yıkayıcı
1
Et getirici
1
Kapıcı
1
Aşçı
2
3
Şâkird
2
1
Hasır, çerâğ, kadil yağı için
4
Merammatçı
3
Krovişte Mescidi
İmâm ve muallim
1
5
Mü'ezzin
1
2
Mescidin hasır yağı ve meremmatına ve
mektebine
0,5
Bayramda yetimler ve (…) verilecek
libaslar için
3
Günlük diğer masraflar
Pirinç çorba her sabah
1
Buğday çorba her akşam
0,5
Et
50
Un ekmek için her gün
96
Tuz soğan nohud (…)
6
Odun
matbah
15
fırın
15
Misafirler için her gün taam masrafı
30
Kış günlerinde misafirlere odun
4
Cuma ve bayram gecelerinde
Dane (Pilav)
pirinç
3
yağ
9
Zerde
pirinç
1
yağ
3
bal
10
Ramazan gecelerinde
pirinç dane için
3
zerde
pirinç
1
bal
3
buğday çorbası
Mevlid ayında mevlid dinleyenler için
(dane, zerde ve yahni için)
1.000
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 73
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Câmi, imâret, türbe hizmetkârlarından her
birisine her gün mütevellîden gayri sabah
bir kepçe, akşam bir kepçe ve dörder fodula
verile, medresedeki danişmendlere sabah
bir kepçe, akşam bir kepçe taamla bir
mikdar et ve dörder fodula verile, Cuma
gecelerinde sair medreselerinde
danişmendlilere riayet olunana riayet oluna
Kaynak: TSMA, D. 6974.
Ek: 3 Gazi Hüsrev Bey Vakfı’na Ait Muhasebe Bilançolarının Mahsûlât Kısımları
Mahsûlât
Hicrî
1034
1035
1036
1037
1038
Milâdî
1625
1626
1627
1628
1629
An-mahsûl-i çiftlik-i Kozmalaranya? maʻa Zağor
220.000
220.000
220.000
220.000
220.000
An-mahsûl-i çiftlik-i İdnoluka
70.000
68.000
70.000
75.000
75.000
An-mahsûl-i çiftlik-i Kojulova
85.000
86.000
96.600
94.000
110.000
An-mahsûl-i çiftlik-i Krovişte der-kurb-ı Siroz
-
33.385
22.700
22.700
22.700
An-mahsûl-i icâre-i dekâkîn (H. 1038 ma'a beytü'l-yehûd)
86.182
86.550
86.550
87.270
94.350
An-mahsûl-i icâre-i kârbânsarây
57.000
58.000
60.000
60.000
54.000
An-mahsûl-i icâre-i hamâm der-nefs-i Saray
15.200
15.200
15.200
15.200
15.200
An-mahsûl-i icâre-i beytü’l-yehûd der-Saray
7.070
7.080
7.080
7.080
-
An-mahsûl-i icâre-i mahkeme-i şerîf der-şehr-i Saray
2.880
2.880
2.880
2.880
2.880
An-mahsûl-i hamâm ma‘a dekâkîn der-nefs-i kasaba-i
Pojega
1.650
1.610
1.650
1.650
1.650
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı nehr-i
Mostaniçe
670
670
670
670
670
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı Varoş
5
10
-
-
-
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı medrese
40
40
40
45
45
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn an-zevâyid-i hamâm der-
Sarây
240
240
240
240
240
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn zevâyid-i dekâkîn
serrâçhâne
50
50
50
50
50
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn-i der-kurb-ı Câmiʻ-i
Çıkrıkcı
-
-
-
5
-
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn-i an-zevâyid-i dekâkîn
-
-
-
10
-
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn-i der-kurb-ı kârbânsarây
-
-
-
4
-
An-mahsûl-i mukātaʻa-i bostân der-kurb-ı câmiʻ-i şerîf
10
20
-
10
10
An-mahsûl-i mukātaʻa-i kazîzhâne-i merhum Siyavuş
Paşa
400
400
-
400
400
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı nehr-i Milaçka
620
620
620
620
620
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn zevâyid-i hâne-i saʻâtî
120
160
130
120
120
An-mahsûl-i mukātaʻa-i zemîn der-kurb-ı zemîn câmiʻ-i
İskender
160
-
160
-
-
An-mahsûl-i kesmek? gendüm berây-ı nân ʻimâret
1.200
1.200
1.200
1.200
1.200
An-mahsûl-i kepek nân ʻimâret
600
600
600
600
600
An-mahsûl-i hurda kurşûn
38
2.030
10.000
-
-
An-mahsûl-i icâre-i muʻaccele-i Yehûdî İlyâ ve Mazlı/ H.
1037 dekâkîn muʻaccelesi
25.000
-
-
2.000
-
An-mahsûl-i mâl-ı merbûh
43.166
40.351
44.097
43.000
42.000
An-mahsûl-i asiyâb der-nefs-i Saray
6.600
6.200
5.200
4.500
4.500
An-mahsûl-i nokta-i eczâhanân der-câmiʻ-i şerîf ve türbe
488
432
470
591
505
An-mahsûl-i bakiyye-i icâre-i dekâkîn sene H. 1032
12.863
-
-
-
-
Ara Toplam
637.252
631.728
646.137
639.845
646.740
Ziyâde
-
-
-
-
45.199
74 Kadir ARSLANBOĞA
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Ara Toplam
637.252
631.728
646.137
639.845
691.939
Bakiyye-i hamâm der-uhde-i Osmân bin İsa
-
751
-
-
-
Bakiyye-i icâre-i beytü’l-yehûd
-
1.540
-
-
-
Bakiyye-i icâre-i dekâkîn
-
8.970
9.115
8.927
-
Bakiyye-i kirâya-i zemîn Mostaniçe
-
120
-
-
-
Bakiyye-i kirâya-i Milaçka
-
160
-
-
-
Bakiyye-i mahsûl-i Krovişte
-
31.844
22.700
22.700
-
Gayr-ı makbûz bâkī yazılan sene-i mezbûre
-
-
-
-
466.161
Gayr-ı makbûz seneteyn
-
-
-
-
146.837
Toplam
637.252
588.343
614.322
608.218
78.941
Kaynak: TSMA, D. 1576.
Ek: 4 Gazi Hüsrev Bey Vakfı’na Ait Muhasebe Bilançolarının Masârifât Kısımları
Masârifât
Hicrî
1034
1035
1036
1037
1038
Milâdî
1625
1626
1627
1628
1629
Berây-ı mevâcibât-ı câmi, imâret, medrese, hângâh ve sâir
hademe-i vakf
160.060
160.060
160.060
160.060
156.460
Berây-ı iştirâ-i gendüm berây-ı ʻimâret
220.095
142.927
142.732
175.385
208.335
Berây-ı iştirâ-i pirinç berây-ı ʻimâret
93.947
93.174
39.301
29.702
39.510
Berây-ı iştirâ-i asel berây-ı ʻimâret
13.328
16.152
21.998
15.683
20.560
Berây-ı hırîde revgân-ı sâde berây-ı ʻimâret
47.215
36.518
23.232
43.532
15.966
Berây-ı hırîde nemek berây-ı ʻimâret
5.450
5.644
10.978
-
4.079
Berây-ı hırîde revgân-ı zeyt berây-ı kanâdîl-i câmi
25.792
7.240
9.188
10.206
2.076
Berây-ı iştirâ-i hîme-i ʻimâret-i âmire
-
20.269
28.811
23.832
-
Berây-ı hırîde revgân-ı çerâg Berây-ı mühimmât-ı vakf
343
790
554
525
525
Berây-ı hırîde hurda mum berây-ı câmiʻ-i şerîf ve ʻimâret
990
549
595
427
520
Berây-ı iştirâ-i şemʻ-i asel berây-ı câmiʻ-i şerîf ve ʻimâret
2.400
1.770
-
1.397
-
Berây-ı ziyâfet-i mîr-i mîrân-ı Bosna
272
695
766
389
869
Berây-ı ihrâcât-ı libâs-ı fukarâ
1.656
1.608
1.726
1.726
1.765
Berây-ı ihrâcât-ı mevlid-i şerîf
2.158
1.929
1.582
1.707
1.567
Berây-ı ihrâcât-ı aşûrâ şehr-i Muharrem
961
647
650
619
271
Berây-ı hırîde penbe berây-ı râh-ı abhâ, kanâdîl, süpürge
287
240
115
-
92
Berây-ı hırîde camhâ berây-ı câmi
317
520
115
608
24
Berây-ı hırîde keçe-i hamâm
330
275
356
278
240
Berây-ı hırîde kürek
149
-
-
234
144
Berây-ı hırîde nohud
56
208
14
14
14
Berây-ı hırîde künkhâ berây-ı abhâ
1.020
-
-
840
228
Berây-ı hırîde süpürge
68
-
-
-
-
Berây-ı hırîde kireç
661
634
-
946
184
Berây-ı ihrâcât-ı mahkeme-i şerîf
5.398
-
-
-
368
Berây-ı harc-ı müteferrik berây-ı mühimmât-ı vakf
50.000
36.805
-
13.445
7.372
Berây-ı ihrâcât-ı mukātaʻa-i zemîn
400
400
200
-
-
Berây-ı mukātaʻa-i bezzâzistân-ı cedîd
200
200
400
-
200
Berây-ı mukātaʻa-i zemîn-i vakf-ı Ayas Paşa
120
120
-
-
-
Berây-ı franca-i deyn-i el-Hâc Osmân sahtiyân
-
4.000
8.340
-
8.400
Berây-ı edâ-yı deyn-i Mahmûd Efendi Kanûnzâde
-
42.000
-
-
-
Berây-ı harc-ı ziyâfet-i Kādî Efendi der-Saray
-
530
-
-
-
Berây-ı ihrâcât-ı ziyâfet-i Kādî Efendi
-
521
-
-
-
Berây-ı ihrâcât-ı evânîye-i matbah fî’t-târîh
-
1.663
-
-
-
Berây-ı harc-ı elek ve kalbur
-
307
-
39
35
Berây-ı harc-ı mismâr-ı mütenevviʻ mühimmât-ı vakf
-
768
-
-
-
Berây-ı ziyâfet-i Müftî Efendi
-
-
204
-
-
Gazi Hüsrev Bey Vakfıʼnın Hicrî 1034, 1035, 1036, 1037, 1038/… 75
Turkish Studies
International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic
Volume 9/4 Spring 2014
Berây-ı iştirâ-i revgân-ı zeyt yerine revgân-ı sâde
-
-
990
-
-
Berây-ı ihrâcât-ı mukātaʻa-i zemîn-i kahvehâne
-
-
120
-
120
Berây-ı ihrâcât-ı kalay-ı evâniye ve puşad?/ (H. 1037
ücret-i kalaycı)
-
-
714
1.172
865
Berây-ı harc-ı ücret-i kadîm çavuşân
-
-
9.545
-
-
Berây-ı ihrâcât-ı yapu ve neccâriyye ve ırgâdiyye
-
-
78.741
-
9.806
Berây-ı ziyâfet-i Müftî Efendi kādî an-Saray
-
-
-
461
549
Berây-ı iştirâ-i hâne-i Mehmed Çelebi
-
-
-
29.000
-
Berây-ı harc-ı müteferrik neccârân ve ırgâdân
-
-
-
18.719
8.720
Berây-ı harc-ı müteferrik berây-ı hamâm-ı vakf-ı mezbûr
-
-
-
3.076
-
Berây-ı iştirâ-i kerâste hâlâ der-mahzen mevcûd
-
-
-
15.859
-
Berây-ı harc-ı hasır câmiʻ-i şerîf
-
-
-
52
2.250
Berây-ı franca-i duyûn … …
-
-
-
38.143
-
Berây-ı harc-ı fırunhâ-i cizyehâ-i reʻâyâ-i çiftlik Kojulova
-
-
-
66.987
-
Berây-ı harc-ı kiremid
-
-
-
-
2.000
Berây-ı ihrâcât-ı camehâ ve harc-ı sâire ve resm-i mîr-i
mîrân
-
-
-
-
7.372
Berây-ı iştirâ-i mismâr
-
-
-
-
1.245
Berây-ı harc-ı çuvalhâ
-
-
-
-
449
Berây-ı seng-i asiyâb
-
-
-
-
2.296
Berây-ı harc-ı deyn-i Dervîş Efendi
-
-
-
-
11.000
Berây-ı harc-ı … çavuşân fî’t-târîhi’l-mezbûr
-
-
-
-
1.292
Berây-ı harc-ı muhâsebe-i Mustafâ Efendi
-
-
-
-
5.800
Berây-ı mukātaʻa-i kârbânsarây
-
-
-
-
400
Berây-ı pirinç el-Hâc İbrâhim ve asel
-
-
-
-
13.194
Ara Toplam
633.673
579.163
542.027
655.063
537.162
Masrafda eda olunmayan meblağ
-
-
-
-
30.654
TOPLAM
633.673
579.163
542.027
655.063
567.816
Kaynak: TSMA, D. 1576.