Content uploaded by Hudaverdi Kucuker
Author content
All content in this area was uploaded by Hudaverdi Kucuker on Feb 13, 2017
Content may be subject to copyright.
Content uploaded by Hudaverdi Kucuker
Author content
All content in this area was uploaded by Hudaverdi Kucuker
Content may be subject to copyright.
Genel Tıp Derg 2006;16(4) İntihar sonucu meydana gelen ölümler-Yavuz ve ark
181
İntihar sonucu meydana gelen ölümlerin incelenmesi
Yücel Yavuz1, Yusuf Yürümez1, Hüdaverdi Küçüker2, Reha Demirel3, Egemen Küçük1
Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 1İlk ve Acil Yardım, 2Adli Tıp ve 3Halk Sağlığı Anabilim Dalları,
Afyonkarahisar
Amaç: İntiharlar kentsel toplumlarda, yetişkinler arasında ilk 10 ölüm sebebi arasındadır. Bu çalışmada;
Afyonkarahisar ilindeki intihar sonucu meydana gelen ölümlerin demografik ve bazı klinik özelliklerinin saptanması
amaçlandı. Yöntem: Çalışma, Afyonkarahisar ilinde 1997-2004 yılları arasında meydana gelen 923 adli olgudan,
ölümün intihar sonucu meydana geldiği belirlenen 108’inin (% 11.7) otopsi raporları, keşif ve ölü muayene
tutanaklarının incelenmesi ile gerçekleştirildi. Bulgular: Olguların 72’si (% 66.7) erkek ve yaş ortalamaları ise
37.1±17.1 (min:8 - max: 78) yıl idi. İntiharlar en sık 33 olgu (% 30.6) ile 15-24 yaş grubunda idi. Erkeklerin yaş
ortalamasının (39.3±16.5 yıl), kadınlarınkinden (32.6±17.6 yıl) yüksek olduğu görüldü (P=0.042). Erkeklerin en
sık 18 olgu (% 25.0) ile 45-54 yaş grubunda, kadınların ise en sık 18 olgu (% 50.0) ile 15-24 yaş grubunda intihar
ettikleri görüldü. Olguların 34’ünün (% 31.5) ateşli silahlar, 32’sinin (% 29.6) ası yöntemi ve 30’unun (% 27.8) ise
kimyevi maddeler ile intihar ettikleri saptandı. İntihar yöntemi olarak erkeklerin en sık ateşli silahları (% 38.9),
kadınların ise ası yöntemini (% 44.4) kullandıkları saptandı. Olguların 82’sinde (% 75.9) ölüm olay yerinde
meydana geldiği ve olguların 90’ında (% 83.3) otopsi yapıldığı tespit edildi. Sonuç: İntiharın halen önemli bir
toplumsal sorun olduğu ve intihara bağlı ölümlerden etkilenen nüfusun özellikle üretken dönemindeki insanlardan
oluştuğu tespit edilmiştir.
Anahtar kelimeler: İntihar, ölüm, otopsi, ateşli silah, ası
Evaluation of suicidal deaths
Objective: Suicide is one of the top 10 causes of death among adults in urban communities. The aim of this study
was to identify demographic and clinical features of suicidal cases which resulted with death in Afyonkarahisar
city center. Methods: In this study, autopsy reports, cord records, exploration and death examination records of
108 (11.7%) suicidal deaths from 923 forensic cases that occurred from 1997 to 2004 in Afyonkarahisar city
center were evaluated. Results: Seventy-two of the victims (66.7%) were males and the mean age was
37.1±17.1 yrs (min:8 - max: 78). The most prominent age range (33 cases, 30.6%) was between 15 to 24 years.
Mean age of men (39.3±16.5 yrs) was higher than mean age of women (32.6±17.6 yrs) (P=0.042). This study
showed that male victims were most frequent (18 cases, 25.0%) in between 45 to 54 years of age. Female victims
were most frequent (18 cases, 50%) between 15 to 24 years age. Firearm wounds accounted for 34 cases
(31.5%) of all suicide victims. Hanging accounted for 32 cases (29.6%). Chemical material intake accounted for
30 cases (27.8%). Male victims preferred frequently firearms (38.9%) as a suicidal method. Female victims
preferred frequently hanging (44.4%). Eighty-two of the victims (75.9%) were dead in scene. Medico-legal
autopsies were performed in 90 suicide cases (83.3%). Conclusion: This study shows that suicides are important
social problems at present and affect population in its productive period.
Key words: Suicide, death, autopsy, firearm, hanging
Genel Tıp Derg 2006;16(4):181-185
Yazışma Adresi: Yrd. Doç. Dr. Yücel Yavuz, Afyon Kocatepe
Üniversitesi Tıp Fakültesi İlk ve Acil Yardım Anabilim Dalı,
Afyonkarahisar
e-posta: yyavuz@aku.edu.tr
İntihar; insanın öz benliğine yönelmiş bir saldırganlık
ve yok etme eylemi olup, bireyin istemli olarak
yaşamına son vermesidir. İnsanlık tarihi boyunca tüm
toplumlarda görülen intihar olgusunun ekonomik,
kültürel, toplumsal ve psikolojik yönleri
Genel Tıp Derg 2006;16(4) İntihar sonucu meydana gelen ölümler-Yavuz ve ark
182
bulunmaktadır. Bu nedenle, intihar olgusu birçok
disiplini yakından ilgilendirir (1).
Dünya Sağlık Örgütü, intiharları gerçek intiharlar
ve intihar girişimleri olarak ikiye ayırmaktadır.
Gerçek intiharlar ölümle sonuçlananlardır. İntihar
girişimleri ise bireyin kendisini yok etmek, zarar
vermek, zehirlemek amacıyla gerçekleştirdiği
intihara yönelik ölümcül olmayan tüm istemli
girişimlerdir (2).
İntihar girişimleri ile ilgili istatistikler büyük oranda
ölüm tutanakları ve soruşturma raporları temelinde
hazırlanmaktadır. Bunların, gerçek insidansı
yansıtması mümkün değildir. Buna rağmen
intiharlar, kentsel toplumlarda yetişkinler arasında
ilk 10 ölüm sebebi arasındadır. İntihar oranları,
Avrupa’da kentsel toplumlarda kırsal toplumlardan
daha yüksektir. Amerika Birleşik Devletleri’nde
durum yaklaşık olarak benzerdir. ABD’de her yıl
yaklaşık 200.000 kişi intihar teşebbüsünde
bulunmakta ve bunların % 10’u intiharı
tamamlayarak ölmektedir (3). İntihar sıklığı yaş
gruplarına göre ve cinsiyete göre değişiklik
göstermektedir. Özellikle gençlerde önemli bir
sorundur. ABD’de yapılan araştırmada 15-24 yaş
grubunda ölüm nedenleri arasında üçüncü sırayı
intiharlar almaktadır (4).
Türkiye’de son 10 yılda intihar sonucu ölüm
olgularında büyük artış tespit edilmiştir. 1999
yılında kaba intihar oranı % 2.80 iken, bu oran
2001 yılında % 3.77’ye çıkmıştır. Ülkemizde
intihar edenlerin 15-34 yaş grubunda yoğunlaştığı
ve intihar eden erkeklerin % 52’sinin, kadınların ise
% 70’inin 35 yaşından küçük olduğu tespit
edilmiştir (5).
Bu çalışmada, Afyonkarahisar ilindeki intihar
sonucu meydana gelen ölümler savcılık
dosyasındaki ölüm raporlarından analiz edilerek;
intihara bağlı ölümlerin, sosyodemografik ve bazı
klinik özelliklerinin tespit edilmesi amaçlanmıştır.
Yöntem
1997- 2004 yılları arasındaki sekiz yıllık dönemde
ölümü adli soruşturmaya konu olan 923 olgunun
savcılık dosya belgeleri gözden geçirildi ve
bunlardan ölümleri intihar sonucu meydana geldiği
belirlenen 108 olgunun, otopsi raporları, olay yeri
inceleme ve ölü muayene tutanakları incelendi.
Olgularda; yaş, cinsiyet, olguların medeni durumları,
olay yeri, intihar orjini, ölüm nedeni, yaralanan
bölgeler ve otopsi yapılıp yapılmadığı değerlendirildi.
Yaş grupları Devlet İstatistik Enstitüsünün verileri
kaynak alınarak oluşturuldu. Tanımlayıcı istatistik
olarak yüzde kullanıldı. Ortalamalar ortalama ±
standart sapma olarak verildi. Gruplar arasındaki
karşılaştırma Mann Whitney U testi kullanılarak
yapıldı.
Bulgular
Afyonkarahisar Savcılığı gözetiminde sekiz yıllık süre
içinde adli ölü muayenesi veya otopsisi yapılan toplam
923 olgunun 108’i (% 11.7) intihar sonucu ölüm
olgusuydu. 108 olgunun 72’si (% 66.7) erkek, 36’sı (%
33.3) kadın olup, olguların yaş ortalaması 37.1±17.1
(min:8-max:78) idi. Erkeklerin yaş ortalamasının
(39.3±16.5, ortanca=42.5), kadınların yaş
ortalamasından (32.6±17.6, ortanca=25) yüksek
olduğu görüldü (P=0.042). Yaş gruplarına
bakıldığında en sık intihar; 33 olgu (% 30.6) ile 15-24
yaş grubunda idi (Tablo 1). Bunu 20 olgu (% 18.5) ile
45-54 yaş grubu ve 19 olgu (% 17.6) ile 25-34 yaş
grubu izlemekteydi. İntihar edenlerin cinsiyetleri ile
yaş grupları incelendiğinde; erkeklerin en sık 18 olgu
(% 25.0) ile 45-54 yaş grubunda, kadınların ise en sık
18 olgu (% 50.0) ile 15-24 yaş grubunda intihar
ettikleri görüldü (Tablo 2).
Olguların medeni durumları; 65’i (% 60.1) evli, 34’ü
(% 31.5) bekar, 6’sı (% 5.6) dul iken, 3’ünün (% 2.8)
bilgisine ise kayıtlarda ulaşılamadı.
İntiharların meydana geldiği yer incelendiğinde, 78
olgunun (% 72.2) kendilerine ait konut içi ve
çevresinde intihar eylemini gerçekleştirdiği görüldü.
Olguların 34’ü (% 31.5) ateşli silahlar ile intihar
eylemini gerçekleştirmiş olup; bunların 28’i erkek, 6’sı
kadındı ve yaş ortalaması 31.5±14.7 idi (Tablo 3). 32
olgu (% 29.6) ası yöntemini kullanmış olup, 16’sı
erkek, 16’sı kadındı ve yaş ortalaması 38.1±16.1 idi.
30 olgunun (% 27.8) kimyevi maddeler ile intihar
ettikleri saptanmış olup 18’i erkek, 12’si kadındı ve
yaş ortalaması 41.4±17.1 idi. Genel olarak intihar
yöntemlerine bakıldığında; erkeklerin en sık ateşli
silahları (% 38.8), kadınların ise en sık ası yöntemini
(% 44.4) kullandıkları görüldü. Ateşli silah kullanarak
intihar etme yöntemini en sık 16 olgu (% 47.1) ile 15-
24 yaş grubu kullanırken, ası yöntemini en sık 9 olgu
Genel Tıp Derg 2006;16(4) İntihar sonucu meydana gelen ölümler-Yavuz ve ark
183
Tablo 1. Yaş gruplarına göre intihar türlerinin dağılımı
Tablo 2. İntihar olgularında yaş gruplarının
cinsiyete göre intihar dağılımı
Tablo 3. İntihar türlerinin cinsiyete göre dağılımı
(% 28.1) ile 45-54 yaş grubu ve kimyevi madde ile
intiharı ise 6 olgu (% 20.0) ile en sık 15-24 ve 35-44
yaş grupları tercih etmişti (Tablo 2).
Ateşli silahlar ile intihar eylemini gerçekleştiren
olgularda en sık yaralanma bölgesi 23 olgu (% 69.7)
ile baş bölgesi olup, sonra sırasıyla 8 olgu (% 24.2)
göğüs ve 3 olgu (% 9.1) ile karın bölgesi yaralanması
izlemektedir.
Olguların 82’sinde (% 75.9) ölüm olay yerinde,
10’unda (% 9.2) acil serviste, 16’sında (% 14.8) ise
yattığı serviste meydana gelmiştir. Olguların 90’ında
(% 83.3) otopsi yapılmışken, 18 (% 16.7) olguda ise
adli dış muayene yapıldığı tespit edildi.
Tartışma
Her toplumda olduğu gibi ülkemizde de intiharlara
sıklıkla rastlanmaktadır. Tüm dünyada,
sosyodemografik özelliklerin değerlendirildiği
çalışmalarda intihar girişimlerinde kadınların oranının
erkeklere göre daha yüksek olduğu belirtilmiştir (6-9).
Buna karşın ölümle sonuçlanan intihar olgularının ise
erkeklerde daha fazla görüldüğü bildirilmiştir (4,10-
12). İntihar sonucu ölüm oranının erkeklerde kadınlara
göre Avrupa’da 2-3 kat, Amerika’da ise 4 kat daha
fazla olduğunu bildiren çalışmalar bulunmaktadır
(4,13-16). Ülkemizde ise Devlet İstatistik Enstitüsü
verilerine göre erkeklerin oranının yaklaşık olarak 1.5-
2 kat fazla olduğu bildirilmiştir (17). Bizim
çalışmamızda Avrupa ve Türkiye ortalaması ile
uyumlu olarak erkeklerdeki ölüm oranı kadınlara göre
2 kat yüksek bulunmuştur. Ancak ülkemizin
İntihar Türleri
Ası Ateşli Silah Kimyevi
madde
Yüksekten
atlama
Diğer Toplam
Yaş
grupları n % n % n % n % n % n %
0-14 1 3.1 1 2.9 0 0 0 0 1 20.0 3 2.8
15-24 7 21.9 16 47.1 6 20.0 3 42.9 1 20.0 33 30.6
25-34 8 25.0 6 17.6 5 16.7 0 0 0 0 19 17.6
35-44 2 6.3 3 8.8 6 20.0 1 14.3 1 20.0 13 12.0
45-54 9 28.1 5 14.7 5 16.7 0 0 1 20.0 20 18.5
55-64 4 12.5 1 2.9 5 16.7 1 14.3 1 20.0 12 11.1
>65 1 3.1 2 5.9 3 10.0 2 28.6 0 0 8 7.4
Toplam 32 100.0 34 100.0 30 100.0 7 100.0 5 100.0 108 100.0
Cinsiyet
Erkek Kadın Toplam
Yaş
grupları
n % n % n %
0-14 3 4.2 0 0 3 2.8
15-24 15 20.8 18 50.0 33 30.6
25-34 12 16.7 7 19.4 6.4 17.6
35-44 11 15.3 2 5.6 13 12.0
45-54 18 25.0 2 5.6 20 18.5
55-64 7 9.7 5 13.9 12 11.1
>65 6 8.4 2 5.6 8 7.4
Total 72 100.0 36 100.0 108 100.0
Cinsiyet
Erkek Kadın Toplam
İntihar Türü
n % n % n %
Ası 16 22.2 16 44.4 32 29.6
Ateşli silah 28 38.9 6 16.7 34 31.5
Kimyevi madde 18 25.1 12 33.3 30 27.8
Yüksekten atma 5 6.9 2 5.6 7 6.5
Diğer 5 6.9 0 0 5 4.6
Toplam 72 100.0 36 100.0 108 100.0
Genel Tıp Derg 2006;16(4) İntihar sonucu meydana gelen ölümler-Yavuz ve ark
184
doğusunda yapılan iki çalışmada, ölümle
sonuçlanan intiharların, Elazığ’da (18) % 61.8’ini
ve Diyarbakır’da (19) ise % 58’ini kadınların
oluşturduğu tespit edildi. Bizim bulgularımızın
aksine bu çalışmalarda (18,19) kadınlardaki
intiharlara bağlı ölümler erkeklere oranla çok daha
yüksek bulunmuş olup, bu sonucun ülkemizin
sosyo-ekonomik ve kültürel yönden daha gelişmiş
batı bölgeleri ile daha az gelişmiş olan doğu
bölgeleri arasındaki farklılıktan kaynaklandığını
düşündürmektedir.
Ülkemizde yapılan çalışmalarda intihar eden
olguların çoğunluğunun genç ve erişkin yaş
grubunda olduğu görülmektedir (9,12,17,19-21).
Türker ve arkadaşlarının (12) Sivas’ta yaptığı
çalışmada, intihar oranlarının 19 yaş altında % 43.4,
40 yaş üzerinde ise % 7.2 olduğu bildirilmiştir.
Elazığ’da yapılan çalışmada (18) ise, intiharların
11-20 yaş arası % 49.4, 21-30 yaş arası % 33.9 ve
40 yaş üzerinde ise % 5.1 oranında olduğu
bulunmuştur. Türkiye’de Devlet İstatistik
Enstitüsünün 2000 yılı verilerinde; intihara bağlı
ölüm oranları 15-24 yaş arasında % 33.2, 25-34 yaş
arasında % 20.6, 45-54 yaş arasında % 10.1 ve 55
yaş üzerinde ise % 17.5 olduğu bildirilmiştir (17).
Avrupa ve Amerika’da yaşlı kişilerdeki intihar
oranının yüksek olduğu bilinmektedir (4,14). Miller
ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada (14) 45-64 yaş
arasında bu oranın % 28, 65 yaş üzerinde ise % 18
olduğu bildirilmiştir. İtalya’da Pavia ve
arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada (4) da 45-64
yaş arasında bu oranın % 23.7, 65 yaş üzerinde ise
% 42 olduğu bildirilmiştir. Bizim çalışmamızda ise
bu oranlar, Avrupa ve Amerika oranlarına yakın bir
şekilde 45-64 yaş arasında, % 78’i erkek olmak
üzere, % 29.6 ve 65 yaş üzerinde ise Türkiye
ortalamasına uygun bir şekilde % 7.4 bulunmuştur.
Ülkemizde ve bölgemizdeki yaşlı nüfus intihar
oranının Avrupa ve Amerika’ya göre düşük
olmasının sebeplerinden birisinin, ülkemizdeki dini
inançların ve sosyokültürel yapının yaşlı insanlar
üzerindeki etkisinin fazla olmasından kaynaklandığı
söylenebilir. Ülkemizdeki yaşlı nüfus oranının
Avrupa ve Amerika’ya kıyasla daha düşük
olmasının bu yaş grubunda intihar oranlarının
düşük kalmasını etkileyen diğer bir etken olduğu da
söylenebilir.
İntihar girişimleri genellikle kolay elde edilebilir araç
ve gereçlerle uygun yer ve zamanda yapılmaktadır.
DİE’nin 1999-2001 verilerine göre, Türkiye’de ölüm
ile sonuçlanan intihar yöntemi olarak en sık ası (%
43.7), ikinci sıklıkla ateşli silahlar (% 23.3) ve üçüncü
sıklıkta ise kimyevi madde (% 14.2) alımı izlemektedir
(5). Aynı verilerde her iki cinsin de en sık ası
yöntemini kullandığı görülmektedir. Ülkemizde
yapılan benzer çalışmalarda da ası ilk sırayı almaktadır
(10). Cooper ve arkadaşlarının (22) İngiltere’de, Brahe
ve arkadaşlarının (23) Danimarka’da, Pavia ve
arkadaşlarının (4) İtalya’da yaptığı çalışmalarda
olgular arasında ası ile intiharın ilk sırayı aldığı ve
erkeklerde daha sık görüldüğü belirtilmiştir. Miller ve
arkadaşlarının (14) ABD’de yaptığı bir çalışmada ise
ilk sırada ateşli silah yaralanmaları gelmekte, bunu ası
izlemektedir. Bizim yapmış olduğumuz çalışmada
ölümle sonuçlanan intihar olgularında, % 31.5’lik
oranla ateşli silah kullanımının ilk sırada olduğu ve
bunların büyük çoğunluğunun 15-24 yaş grubu
erkeklerin oluşturduğu görülmektedir (% 82). Bunu ası
(% 29.6) ve kimyevi madde (% 27.8) alımı
izlemektedir ki, oranlar birbirine yakındır. Günümüzde
ateşli silahların kolay elde edilebilmesi, çoğu evde
bulunması ve şahısların kesin sonuç elde
edebileceklerini düşünmelerinin özellikle erkekler
tarafından tercih edilmesine neden olduğu
düşünülmüştür. Kadınların yarıya yakınının ası
yöntemini tercih etmiş olması çalışmamızda bir başka
dikkat çekici husustur. Kadınların ası yöntemini sık
tercih etme sebebinin ise kolay erişilebilir bir yöntem
olmasından kaynaklandığı düşünülmüştür.
İntiharlarda kullanılan ateşli silahlar çok sıklıkla
tabancadır. Kullanılan ateşli silahın tipine bağlı
olmakla birlikte ateşli silahlar ile intihar edenlerde en
sık baş ve ağız içi yaralanmaları görülmektedir. Ölüm
de beyin yaralanmalarına bağlı olarak genellikle olay
yerinde olmaktadır (24). Bu çalışmada en sık yaralanan
bölgenin literatürle uyumlu olarak baş bölgesi olduğu
tespit edilmiştir. Ölümlerin çoğunun (% 75.9) hastane
öncesi olay yerinde olduğu görülmüştür. İnsanlar
arasında beyin hasarı sonucu ölümlerin kesin ve hızlı
bir şekilde olduğunun bilinmesinin intihar edenlerin
baş bölgesini seçmelerinde etkili olduğu kanaatindeyiz.
Ancak o anda bulabildikleri ateşli silah tipinin de
yaralanma bölgesini etkilediği söylenebilir.
İntihar sonucu meydana gelen ölümler yasalarımız
gereğince adli nitelik taşır. Kesin ölüm sebebinin
Genel Tıp Derg 2006;16(4) İntihar sonucu meydana gelen ölümler-Yavuz ve ark
185
belirlenmesi için uzman bilirkişilerce (adli tıp veya
patoloji uzmanı) otopsi yapılması gerekmektedir.
Adli otopsi yapılmadan sadece dış muayene ile
yetinildiği bazı durumlarda ölümün intihar mı,
cinayet mi, yoksa kaza mı olduğunu ayırt etmek
güç olabilir (25). Ancak uygulamada otopsi her
zaman mümkün olamamaktadır. Adli Tıp
uzmanlarının olmadığı yerlerde bu tür adli
olaylarda pratisyen hekimler görev almaktadır.
Yapılan çalışmalarda pratisyen hekimlerin adli tıp
uzmanlarına göre açık klasik otopsi yapma oranı
yarı yarıya düşük bulunmuştur (21). Bizim
çalışmamızda da olguların % 16.7’sinde otopsi
yapılmadığı ve dış muayene ile karar verildiği
görülmüştü.
Sonuç
İntiharın halen önemli bir toplumsal sorun olduğu
ve intihara bağlı ölümlerden etkilenen nüfusun
özellikle üretken dönemindeki insanlardan oluştuğu
tespit edilmiştir. Ülkemizde bu konu ile ilgili
benzer çalışmaların yapılmasının ve elde edilecek
sonuçlar ile yapılacak planlamanın, intihar
olgularında bir azalma sağlayacağını
düşünmekteyiz.
Kaynaklar
1. Deniz İ, Ersöz AG, İldeş N, Türkarslan N. 1995–2000 yılları
resmi kayıtlarından Batman’da gerçekleşen intihar ve intihar
girişimleri üzerine bir inceleme. Aile Toplum Derg
2001;4:27-48.
2. Köknel Ö. Genel ve klinik psikiyatri. İstanbul: Nobel Tıp
Kitapevi,1989.
3. http://www.merck.com/mrkshared/mmanual/section15/chapt
er190/190a.jsp. 30.01.2006.
4. Pavia M, Nicotera G, Scaramuzza G, Angelillo IF and The
Collaborative Group. Suicide mortality in Southern Italy:
1998–2002. Psychiatry Resh 2005;134:275-9.
5. http://aile.gov.tr/aileist.htm. 15.04.2006
6. Kraitman N. Suicide, age and marital status. Psychol Med
1988;6:113-21.
7. Diekstra RFW. Suicidal Behavior and depresive disorders in
adolescents and young adults. Neuropsychobiol 1989;22:194-
207.
8. Lester D. Suicide in mainland China by sex, urban/rural location
and age. Per Mot Skills 1990;71:1105.
9. Boz B, Demirkan O, Boz A, Kuğu N. Cumhuriyet Üniversitesi
Tıp Fakültesi Hastanesi’nde 2000-2001 yıllarında intihar
girişimi nedeniyle adli raporları verilen olguların incelenmesi.
Adli Tıp Derg 2003;17:35-40.
10. Balcı YG. Eskişehir'de 1997-2001 yılları arasındaki intiharlar.
Adli Tıp Derg 2003;17:33-9.
11. Rothschild MA, Raatschen HJ, Schneider V. Suicide by self-
immolation in Berlin from 1990 to 2000. Forensic Sci Int
2001:124;163-6.
12. Turker M, Beyaztaş FY, Boz B. 1994-1996 yılları arasında
Sivas’ta görülen intihar olgularının Adli Tıp açısından
İncelenmesi. Ege Tıp Derg 2000;39:79-83.
13. Charlton J, Dunnel K, Evans B. Suicide deaths in England and
Wales: Trend in factors associated with suicide death. Popul
Trend 1993;71:34-42.
14. Miller M, Azrael D, Hemenway D. The epidemiology of case
fatality rates for suicide in the northeast. Annals Emergency
Med 2004;43:723-30.
15. Comstock RD, Mallonee S, Kruger E, Rayno K, Vance A,
Jordan F. Epidemiology of homicide-suicide events: Oklahoma,
1994-2001. Am J Forensic Med Pathol 2005;26:229-35.
16. http://www.emedicine.com/emerg/topic129.htm. 30.01.2006
17. T.C. Devlet İstatistik Enstitüsü İntihar İstatistikleri. Ankara. DİE
Matbaası, 2001.
18. Küçüker H, Aksu A. Elazığ’da görülen intihar olgularının Adli
Tıp açısından incelenmesi. Düşünen Adam 2002;15:16-20.
19. Goren S, Subasi M, Tirasci Y, Ozen S. Female suicides in
Diyarbakir, Turkey. J Forensic Sci 2004;49:796-8.
20. Dülger HE, Ege B, Ertürk S, Yemişçigil A. Tarımsal ilaçlarla
intihar olgularının incelenmesi. Adli Tıp Derg 1994;10:3-41.
21. Aydın B, Karaarslan B, Dündar C. Samsun İlinde 1998-2003
yılları arasında ölü muayenesi-otopsi yapılan olguların
incelenmesi. Adli Bilimler Derg 2005;4:23-8.
22. Cooper PN, Milroy CM. Violent suicide in South York Shire,
England. J Forensic Sci 1994;39:657-67.
23. Bile-Brahe U, Jensen G. Suicide in Denmark, 1922-1991 the
choice of method. Acta Psychiatry Scant 1994; 90;91-6.
24. Avis SP. Suicidal gunshot wounds. Forensic Sci Int 1994;67:41-
7.
25. Desinan L, Mazzolo GM. Gunshot fatalities: suicide, homicide
or accident? Forensic Sci Intern 2005;147:37-40.