Figure 2 - available via license: Creative Commons Attribution 4.0 International
Content may be subject to copyright.
Average number of required weeks by academic year. Source: Liaison Committee on Medical Education Annual Medical School Questionnaire Part II, 2012-2013, 2013-2014, 2016-2017, 2017-2018, and 2018-2019 (missing academic years were not reported by the Association of American Medical Colleges). 6 N, total number of medical schools that participated in the survey for the given academic year; n, total number of medical schools that responded to the survey item by providing a number of weeks for any of the categories.
Context in source publication
Context 1
... Consequently, we used data provided by the AAMC and the NRMP to examine the level of exposure to anesthesiology in medical school and medical students' interest in the field. AAMC data suggest that medical schools offer inadequate exposure to the field, as approximately 80% of medical schools do not require an independent anesthesiology rotation in a given academic year (Figure 1). 5 The remainder (approximately 20%) of surveyed schools indicated that students spent on average no more than 2.7 weeks per year in an anesthesiology rotation, with no more than 1.8 weeks on average during their entire medical school career (Figures 2 and 3). 6,7 Despite such a small contingent of schools requiring a rotation in clinical anesthesiology, data show that medical students' desire for greater exposure to the field does exist. ...
Similar publications
Background: Achieving changing needs, advancing knowledge, and innovations in higher education require constant changes of medical school curricula and brings greater clarity to the influence of the core beliefs held by medical educators. The purpose of this study was to describe medical educators’ beliefs about alignment of learning goals, teachin...
Citations
... These results demonstrate the educational value preclinical medical students perceive of a mandatory anesthesia clerkship. 16 Previous studies reveal that the duration of an anesthesia clerkship, in the United States, typically ranges from 1 week (19%), 2 weeks (44%), or 4 weeks (47%); whereas this study found that millennial medical students prefer the duration to be 1 week 3 (4%) of 74, 2 weeks 23 (31%), 3 weeks 33 (45%), and 4 weeks 14 (19%). 7 These results reveal that preclinical students prefer a 2-to 3-week clerkship relative to clinical students, who prefer a 1-or 4-week clerkship. ...
Background:
The unique characteristics of the millennial generation has promulgated changes in the workplace and in academia. A lack of national standards necessitates that anesthesia faculty create educational content for anesthesia clerkships. Assessing expectations before an anesthesia rotation would provide data to accommodate millennial medical students' needs and preferences for learning.
Methods:
A 16-question survey using Qualtrics software was created, with input from millennial medical students, to query preclinical medical students at the Oakland University William Beaumont School of Medicine on their educational expectations of an anesthesia clerkship.
Results:
Seventy-four surveys were completed, with 34 (46%) of 74 from first-year and 40 (54%) of 74 from second-year medical students. Daily feedback (44 [59%] of 74) and written exams (43 [58%] of 74) were preferred methods of evaluation. No lectures, observing in an operating room, and performing procedures on real patients were the preferred format for instruction. Two (23 [31%] or 74) to 3 (33 [45%] of 74) weeks was the preferred duration of an anesthesia rotation.
Conclusions:
This study demonstrates that millennial medical students have preconceived educational expectations of an anesthesia clerkship, and identifies learning preferences that differ from the implemented anesthesia curriculum currently described in the literature.
The importance of resident physicians as clinical educators is widely acknowledged in many clinical specialties and by national accreditation organizations for medical education. Within anesthesiology training programs, there is growing attention to the role of trainees as clinical educators. This narrative review describes the theoretical and demonstrated benefits of clinical teaching by residents in anesthesiology and other medical fields, summarizes current efforts to support and promote residents as educators, and suggests ways in which anesthesiology training programs can further assess and develop the role of residents as clinical educators.
Öz: Cerrahi biliminin gelişimi anesteziyoloji ve anestezi tekniklerindeki gelişmelere paralel olmuştur. Bununla birlikte insan hayatının kalitesi artmış ve ömrü uzamıştır. Anestezi uygulaması bilim ve yeteneğin
yanında sanatsal bir yaklaşım gerektirir. Anestezi insanlığa bilimsel
bir armağandır. Tarih boyunca insanoğlunun en büyük kaygısı ağrıyı
kesmek ve ağrısız bir hayat oluşturma çabası olmuştur. Modern tıp
öncesi her tıbbi uygulama ağrıyı azaltma ve hastayı rahatlatma amacı
ile yapılmıştır. İlk modern tıbbın babası olan İbn-i Sina (980-1037) Tıp
Kanunu adlı eserinde ağrı tedavisi için çeşitli otlar kullanmış, ayrıca
cerrahi ve anestezi yöntemleri hakkında yazılar kaleme almış çağının
ötesinde bilgiler vermiştir. İbn-i Sina, ağızdan, burundan veya makattan uygulama yolu ile ameliyattan önce bitkiler ve bunların karışımlarını kullanmıştır. Modern tıp öncesi ağrı kesici olarak kullanılan
kimyasal ajanlar hasta güvenliği için ciddi tehlike oluşturuyordu. Birçok ameliyat türü yüzyıllardır bir şekilde yapılıyordu, ancak 16 Ekim
1846’da bu alanda devrim yaşandı. Modern anestezinin kurucusu
William TG Morton (1819 – 1868) eterle damlacık anestezisi deneyleri yaparken, karısının köpeği Nig eterli bezi koklamış ve oracıkta bayılmıştı. Bu görüntü Morton’a cesaret vermiş sonrasında başarılı bir
eter buharı anestezisi ile diş çekiminin yapılması modern anestezinin
tarihini de başlatmış oldu. Charles Darwin 19. Yüzyıldaki en önemli
keşfin “ağrısız ameliyat” olduğunu ve bu keşfin buhar makinesinden
veya telgraftan daha faydalı olduğunu ifade etmiştir. Bundan bir sene
sonra Sir James Young Simpson 1847’de Kloroform kullanarak ağrısız
sezeryan doğumunu gerçekleştirmiştir. Sigmund Freud’un teşvikiyle
Carl Koller oftalmik cerrahide kokainin topikal anestezik olarak ilk
kullanan kişi olmuştur. Sonrasında William S. Halsted her ne kadar
kendi sinirlerine kokain enjekte ederek bağımlı olduysa da, kokainin
periferik sinirlerde blok oluşturarak lokal anestezi uyguladığını ilk
keşfeden doktor olmuştu. 1933’te McMechan, International College of
Anesthetists’i kurdu ve ilk anestezi sertifikasyonu programını başlattı.
Harold Randall Griffith ve asistanı Dr. Enid Johnson, kas gevşemesi
sağlamak için 23 Ocak 1942’de anestezi sırasında ilk kez kürar kullandı. Kas gevşeticiler anestezik ilaç gereksinimlerini azaltması, ameliyat kapsamını artırması, ameliyat koşullarını iyileştirmesi, ayrıca morbidite ve mortaliteyi azaltması sebebiyle anestezi uygulamalarında devrim yarattı. Kırım Savaşı (1853-1856) Türk anesteziyoloji tarihi açısından önemlidir. İngiltere ve Fransa bu savaşta Osmanlı imparatorluğu ile birlikte Rus devletine karşı savaşa katılmışlardır. Avrupa’da kullanılan anestezi yöntemleri ve ilaçları bu sebeple kışla hastanelerinde
kullanılmaya başlanmıştı. Bir Fransız doktor olan Prof. Dr. G. Scrive
yazdığı raporda bine yakın ameliyat yapıldığını ve kloroform kullanımı ile ilgili çok büyük sorun görülmediğini yazmıştır. Türkiye’de anesteziyoloji bilimi Prof. Dr. Sadi Sun’ la birlikte anılmaktadır. Sadi Sun anestezi cihazıyla ilk anestezi uygulamasını yapmış ve Anesteziyoloji ve Reanimasyon bilim dalının oluşturulmasında büyük rol oynamıştır. Sağlık Bakanlığı ve üniversitelerin işbirliği ile başlatılan çalışmalar ile birlikte 1956 yılında anestezi uzmanlığı yasal statüye kavuşmuştur.
Anesteziyoloji eğitimini önce Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde Dr.
Wolfgang Wirtinger başlatmış, ilk asistanı ise Prof. Dr. Cemalettin
Öner olmuştur. Sonrasında ise anesteziyoloji bilimi tüm dünya ile birlikte reanimasyon ve yoğun bakım disiplinlerine entegre edilmiş bu
sebeple Anesteziyoloji ve Reanimasyon anabilimi meydan gelmiştir.
Modern tıp uygulamalarında, ameliyathane dışında çeşitli sedasyon
ve analjezi ihtiyacı duyan tanısal ve terapötik işlemler artmaya devam
etmektedir. Anesteziyoloji, hasta güvenliğini ele almada önde gelen
tıbbi uzmanlık alanı olarak kabul edilmektedir. Anesteziyolojideki
hasta güvenliğini artırmak için çeşitli stratejiler kullanılmıştır. Birincisi, klinik problemlere teknolojik çözümler uygulamaktır. Anestezi,
hızla gelişen nispeten genç bir alandır. Kanıta dayalı tıp altyapısının
ve daha yeni genetik, kök hücre ve görüntüleme teknolojisi alanlarının
hızla ana akım tıbba entegre olduğu bilgi çağına girerken, şüphesiz
önümüzdeki yirmi yıl da en az önümüzdeki yirmi yıl kadar ilerlemeyi
içerecektir.
Anahtar Kelimeler: Anesteziyoloji, Tarihçe, Modern Tıp